Resmi dilin Farsça, bilim dilinin de Arapça olduğu Türklerin yaşadığı Anadolu topraklarında Karamanoğlu Mehmet Bey'in "Başlarım babanızın şarap çanağına" diyerek Anadolu Selçuklu sarayını basıp unutulmaya yüz tutmuş Türkçe'nin kaderini değiştiren 13 Mayıs 1277 tarihli
"Bugünden sonra hiç kimse sarayda, divanda, meclislerde ve seyranda Türk dilinden başka dil kullanmaya!"
fermanının üstünden daha yeni 741 yıl geçmiş.
Türkçenin vatandaşların çoğunluğunun anlayamadığı Arapça ve Farsça kökenli sözcük ve dilbilgisi kurallarından arındırılıp Türkiye Cumhuriyeti'nin ortak, ulusal dili olarak yazı ve konuşma dili haline getirilmesini amaçlayan 12 Temmuz 1932 tarihli Dil Devrimi'nin üstünden ise ancak daha 86 yıl.
Arada tutan tutmayan kelimeler, kelime önerileri, kullanım şekilleri olacaktır. Çok katı olmamak gerekir yeni kelime önerilerine... Hiç önermesek, hala mütesaviyen münteşir diye yazıyor olurduk...
Yolumuz daha uzun. Gelecek kuşaklara daha anlaşılır bir Türkçe bırakmak dileğimiz olmalıdır.
Yalnız, hangi üniversite hocası hangi derste kullandı da çocukların akıllarında kalıp kullanım dillerine yerleştiyse, "dönüt" diye gelmeyin, "feedback"i "geribildirim" diye hazır türkçeleştirmişken, yeni kelime bulacağız diye ...
Dönüt ne ya
