bağa mı dedin?Wozy adlı üyeden alıntı
http://www.resimler.tv/resim3404.htm
bağa mı dedin?
http://www.resimler.tv/resim3404.htm
Şimdi her iki grupla muhabbet kuran biri olarak birkaç şey söylemek istiyorum.
Öncelikle her iki grubun üyeleri gerçekten samimi, hoş sohbet ve değerli insanlar.
* Bülent'in dediği gibi MT Ankara'nın üyeleri genelde tembelBuluşmalar genelde muhabbet üzerine kurulu. Ancak bu ortamda da en az küçük cc ortamındaki kadar eğlendiğimi söylemeliyim. Espriler, sohbetler gerçekten çok samimi. İnsan bu gruptayken vaktin nasıl geçtiğini anlamıyor bile. Hatta en son katıldığım buluşmadan eve 11 gibi varmıştım. Karanlıkta evde kalamayan reyiz hanım (eşim olur kendileri) bir ton tantana yapmıştı
* Küçük cc grubu organizasyon geliştirmekte çok aktif. Bir akşam kısa bir toplantı yapılıyor. Kendini ertesi gün outdoor kamplarında, ormanın ortasında buluyorsun. O ortamın insana verdiği özgürlük hissi; işten, güçten, şehirden stres topuna dönmüş kişiler için ilaç gibi geliyor. Benim gibi yoğun çalışan ve bütün bir hafta negatif elektrik yüklenmiş birinin deşarj olabilmesi için bulunmaz bir nimet. Ayrıca grup üyeleri, çok yardımsever. Kim açıkta kalmayasın diye çadırını seninle paylaşır ki? Yapılan herşey müşterek. Tabi ki sohbette Ankara MT üyeleri kadar içten ve samimi.
* Küçük cc grubunun adı neden küçük cc? Elemanların motorlar 100km den fazla gitmiyor. Gelecek olan büyük cc motorlu kişilere karşı mahçup olmamak adına özellikle küçük cc olarak belirtmişler. Ama motoru ne olursa olsun, herkese 40 yıllık dost edasıyla yaklaşılıyor. Hatta benim dışımda birkaç kişi daha var büyük motoru olan. Arkadaşlar 90-100 ile gittiklerinde biz de takılıyoruz. Tempo düştüğünde basıyoruz ve ileride sigara molası veriyoruz. Sonra konvoya devam ediliyor.
Her iki grup arasında herhangi bir husumet söz konusu değil. Herkesin kapısı herkese açık. Arada hafif sert rüzgarlar esti ancak bu insanlar birbirlerini tanıdıklarında kanka olacaklarına eminim.
Ankara MT'de şehirden, sesten, insanlardan, trafikten, ortamdan bunalan herkesi bu tür outdoor aktivitelere davet ediyorum. Ayrıca küçük cc'deki arkadaşlar, bir gün ansızın parka, ellerinde soda ve çekirdekle çatkapı baskın yapabilir. Buna da hazırlıklı olun
Merhaba arkadaşlar;bizler ne olursa olsun aktif il guruplarıyız, bence bu güzel bir başarı.Ankaradaki tüm guruplar bence motosikletli yaşamın hakkını veriyor.Şehir içi ve şehirdışı faliyetleriyle örnek bir yaşam tarzı sergilediğimizi düsünüyorum.Adımız MT ANKARA veya Küçük CC ne olursa olsun önemli olan seviyeli kaliteli paylasımlara , dostluklara imza atabilmek.Bu arada belirtmekte fayda görüyorum seneye kısmetse F650 düsünüyorum,muhtemelen Umut arkadaşımda cc büyütecek, ama gurubun adı gene kucuk cc kalacak.Böyle isimlere başlıklara takılmayın lütfen.Kalın sağlıcakla..
yiğit özgür çözmüş la bizim milletihttps://fbcdn-sphotos-b-a.akamaihd.n...13135482_n.jpg
FAtihhh, bak bu yüzden bayrak yarışında iyi değilmişizz
İşte bende onu seviyorum. Kendimi pisbir işin içinde sanıyorum. Birşey lazım olunca ilk gittiğim adresdir.avamlıktan ziyade hüseyin abinin kolombiyalı uyuşturucu kaçakçısı tarzı ve ses tonu biraz tedirginlik yapıyor
- S.A. Hüseyin abi benim motorun debriyaj maneti kırıldı sende twister maneti bulunurmu yoksa bişey uydurabilirmiyiz?
- Ayarlarız... içerde adamlarımız var..
Ayrıca önce ulus motora sonra motomaxa giden bir motorcu "oha lan bunlar beni mi kazıklamaya çalışıyor" tarzında içsesler duyabilir.
arkadaşlar bu gün keçiörende gözümün önünde dominos pizzanın paket motorcusuna araba çarpıp kaçtı arka soltaraftan yani kuyruktan çok şiddetli vurdu polisin ölçümüne göre motor 20metre sürüklenmiş
allahtan kafada kask takılıydı çünkü motordan düştüğünde sürüklenerek kafasını kaldırıma çarptı ambulans çağırdım çocuğu hastaneye kaldırdılar ama durumu gayet iyi sürüklenme etkisiyle yüzülen kollar ve bacak hariç çarpan aracında plakasını gelen polis ekiplerine bildirdik kaskız ikitekere binmeyelim binenide uyaralım kaskı olmasaydı kesinlikle ölmüştü
dün de bir adi insan ben İstanbul yolu üzerinden eryamana giderken solumdan aniden dengemi bozacak şekilde önüme geçti. Teğet geçti denebilir. Peşine düştüm. Normalde yapmam ama az kalsın beni düşürecekti. Dua etsin batıkente kadar kavşaklardaki tüm ışıklar yeşil yanıyordu. Yanına kadar gittim yolda kenara çekmesini söyledim ama kaçtı. 06 BS 614. Beyaz opel astra. Aynı gün sabah da bir cbf 150 sıkışık trafikte aralardan geçerek ilerliyordu. O da az kalsın bir servis otobüsünün altında kalacaktı. Altındaki ne olursa olsun, önce saygılı olacaksın. Hayata, insana değer vereceksin.
Şu an bu konu içerisinde 4 kullanıcı var. (0 üye ve 4 misafir)
