Kerpe Hakkında :
Kerpe yakın zamana kadar kendi halinde küçük bir balıkçı köyüydü. İstanbul'a yakınlığı, el değmemiş doğası, denizi ve doğal çevresi, ile "keşfediliverdi. " Birbiri ardına yazlıklar yapılmaya başlandı. Gene de güzelliğini koruyor henüz. Kerpe'ye Kandıra'dan sonra hafif bir eğimle ve çam ormanının içinden geçilerek giriliyor. Kerpe yeşillikler içinde karşınıza çıkıveriyor. Kerpe'nin en çekici tarafı, dalgaları ile tanınan Karadeniz kıyısında denizinin her zaman durgun olması. Kerpe koyunu birbirinden çekici kayalıklar sarmış.
Hırçın Karadeniz kayaları dövmüş ve bir mimar ustalığı ile onlara şekil vermiş. Birileri önayak olsa da burada bir konser verilse ne güzel olur. Bir de bu gözle bakın, sanırım bize hak vereceksiniz. Kerpe içinde deniz sığ. 150 m yürüyorsunuz da boyunuzu aşmıyor. Koyun dışına çıkıp Karadeniz'in kıyılarında dolaşmanın ayrı bir tadı var. Denizin dalgalarının yıllar boyunca döve döve şekillendirdiği kayaların görüntüsü etkileyici, belki de ürkütücü. "Heykelkaya"ların en ilgincini Kerpe burnunun arka tarafında görebilirsiniz.
Yolun Sonundaki Lezzet; Kerpe
Öncelikle Kandıra yolu öyle bir yapılmış ki, direksiyon başında araç kullanmanın, yolun zevkine varıyor, tatile dinlenmeye gittiğinizi fark ediyorsunuz. Bitki örtüsü sık. Yeşilin yüzlerce tonu seçilebiliyor. Arazi yapısı monotonluktan uzak, tepeler değişken bu panorama sahile gelene kadar böyle sürüp gidiyor. Esas çarpıcı nokta Kerpe Burnu'nda karşınıza çıkıyor. Kerpe Kayalıkları görenleri hayrete düşürüyor!...
Tarihte Kerpe
Tarihte Kalpe olarak anılan Kerpe, İstanbul'dan üç kürek günü mesafede gösterilir, "öküz boynuzu biçiminde tarif edilirmiş. İtalya'dan yola çıkan denizciler Trabzon'a getirdikleri çeşitli eşyaları, Rusya'dan veya İpek Yolu'yla gelip Kandıra'dan geçen tüccarlar hep aynı noktada mallarının değiş tokuşlarını Trabzon'da yaparlarmış. Bu güzergah üzerinde denizciler, denizin uygun olmayan durumlarında Karadeniz'deki tek doğal liman olan Kerpe'ye sığınırlarmış. Karadeniz'in batıya bakan bu tek koyu deniz fırtınalı da olsa dalgasız koy korunaklı bir liman olarak kullanılırmış. Açık deniz özelliği görünmeyen koyun, zemini kum, derinliği 50 metre boyunca diz hizasını geçmeyince günümüzde çocukların bile emniyetle yüzecekleri eşi bulunmaz bir plaj konumuna geçmiş. Geçtiğimiz yıl yapılan altyapı çalışmaları bitirilmiş, Kerpe'deki foseptik sistemi kaldırılıp kanalizasyon döşenerek arıtma sistemi hizmete sokulmuş ve denizin tertemiz olması sağlanmış. Kerpe şimdi "Mavi Bayrak" peşinde.
Kerpe'de neler yapabilirsiniz?
Temiz deniz ve orman havası teneffüs ederek, yeşile ve Rusya'ya uzanan ufuk hattına bakarak gözlerinizi ve bedeninizi dinlendirirken leziz bir yemek yiyebilirsiniz. Orman içinde veya sahil kayalıklarında ailece veya grupla hatta yalnız yürüyüşe çıkabilir, enerji depolarsınız. Tekne kiralayıp Kerpe çevresinde dolaşabilir, Kerpe Burnu arkasındaki Miço Limanı'nın anıt kayalarını, gizli koylarını, dehlizlerini birde denizden görebilirsiniz. Kerpe yakınlarındaki Sarısu ve Kurtyeri deresinde oltayla sazan avcılığı yapabilirsiniz. Av sezonunda Rusya'dan gelen bıldırcın, çulluk, Balkanlar'dan gelen üveyiklere rastlayabilirsiniz. Kerpe merkezde çay bahçelerinde, cafelerde oturabilir, trafiğe kapalı gezi alanında dolaşabilirsiniz. Su altına meraklıysanız Kerpe Burnu kayalıklarında denize girip zıpkınla kefal, levrek, kofana, karagöz avlayabilir, 10-12 metre derinlikte yatan amphoraları görebilirsiniz. Bu kayalıklarda uçurtma uçurabilir, fotoğraf çekebilir, resim yapabilir, beraberinizde getirdiğiniz havlu veya şezlonglarda güneşlenebilir, denize girebilir, akşam olunca da Ayvalık'ın "şeytan sofrası"ndaki gün batımını anımsatır biçimde Kerpe'de de nazlana nazlana denize batan güneşin şölenini elinizdeki içeceklerle izleyebilirsiniz. Kerpe'de gece kalanlar, disco-bar'a veya Efes Pilsen'in bu yıl açtığı birahaneye gidebilir veya fast-food satan yerlere uğrayabilirsiniz. Yazlıklar, villalar, arsalar görecekleriniz arsında yer alırken, Milli formayla attığı gollerle Milli Takımın başarısında pay sahibi olan ve kayalıklara giden yol üzerinde bulunan Hakan Şükür'ün ikiz daireli yazlığını da görebilirsiniz. Yağmur sonrası toprak ve çiçek kokusunun açığa çıktığı Kerpe'de denizden gelen gerçek yosun kokusunu rüzgar karayel estiği zaman duyabilirsiniz. Karagöz Restoran önündeki plajda yüzebilir, Kerpe Güzelleştirme Derneği'nce işletilen plajda kabin, şezlong, şemsiye kiralayabilir, Karagöz restoranın beş değişik bölümünden birindeKerpe koyunu seyrederek taze balık yiğebilirsiniz.
Kayalıklar
Karadeniz'in hırçın dalgalarına göğüs gerip, şekilden şekile giren kayalar, heykeltraşları kıskandıracak, görenleri hayrete düşürecek kadar ilginç bir görünüm sergiliyor. Basında ilk kez fotoğraflarını çekip tarafımdan yayınlanan bu kayalar için burası "İrlandalı Kız" filminde görülen sahillerden güzel, dizi çekmeye, mayo defilesi, katalog çekimleri, klip mekanı olmaya elverişli demiştim. Hepsi de yapıldı. Şimdi de diyorum ki bu eşsiz güzellikteki antik tiyatro benzeri koyda bir oda orkestrası konser verse, bir festival düzenlense, T.V.'den internetten canlı yayın yapılsa, bu mekana bu gösteriye dünya parmak ısırtır. Ve Kerpe daha kısa zamanda İstanbul'un Bodrum'u olur.
Çevrede ne var ne yok?
Kerpe'den ayrılıp kısa süreli yolculukla ulaşılabilen Kefken yakınlarında, Kovanağzı bulunuyor. Yazlık villaların çokça görüldüğü koydan ilerleyenler rampayı çıkıp 500 metre toprak yoldan sola denize yönelirlerse Pembe Kayalar'a ulaşıyorlar. Bir zamanlar Karadeniz'in az tuzlu denizine intibak eden tatlısu alabalıklarının yetiştirildiği Pembe Kayalar'da artık deniz alası üretimi durdurulmuş. Kefken Adası karşısında çok keyifli piknik yapanlar, balık tutanlar, güneşlenenler, bisiklete binenlere rastlanıyor. Pembe renkli kayaların deniz seviyesinde ise baklava biçimli kesilmiş kayalar görebilirsiniz. İlginç jeolojik yapısı nedeniyle görülmesi gereken bu kayalar suyun içinde yumuşak çıkarıldıktan sonra sertleşmektedir. Bu özelliği nedeniyle, Osmanlı döneminde insan gücüyle dikdörtgenler şeklinde kesilerek İstanbul'a getirilmiş Sultanahmet Camii dahil bir çok caminin yapımında ve Anadolu Hisarı'nın inşaasında kullanılmış. Kıyı emniyeti ve kurtarma ekiplerinin yer aldığı Kefken Adası ise tekne gezisi yapıp tarihi kalıntıları görebileceğiniz, piknik yapıp yüzebileceğiniz 45 dakikalık mesafeyle Pembe Kayalar'ın karşısında görülüyor. Aynı sahilin devamında ise yazlıkların istilasındaki bir başka kıyı kenti Cebeci bulunuyor. Seçeneklerden bir başkası ise Kefken'de... Renk renk teknelerin yer aldığı koyuyla köy pazarı ile renkli bir portre çizen Kefken eve dönüşünüzde ilk elden balık alabileceğiniz olanaklar sunuyor. Murat Gödek veya Kemal Işık ile 0535 645 41 40 no ile irtibata geçenler tekneden perakende balık alabiliyor. Kefken'in Filiz Kasabı piknik eti hazırlıyor. Bölgenin çilek, ıspanak, Kandıra biberi hormonsuz olması nedeniyle aranılan şöhrete sahip köy ürünleri arasında yer alıyor. Kandıra geçişinizde Yağcılar Market'ten alabileceğiniz manda sütünden imal edilen köy peyniri değişik tadıyla ilgi çekiyor.