MR. HONDA Kimdir, Neler Başarmıştır..
-
16 Ağustos 2004, 20:11
#1
Çocukluğundan beri aklından çıkarmadığı kendi eliyle otomobil üretme rüyasını gerçekleştiren adam. Eylül 1948'de Honda'yı kuran adam. İlk gençlik günlerinde kendi ürettiği otomobili dünya yarışlarında lider olarak görmeyi hayal eden ve başaran adam. Yarattığı mühendislik harikası motorlarla Honda markasını kısa sürede yollarda rakip tanımayan bir konuma getiren adam. Çalıştığı yıllar boyunca ticari kaygıları bir kenara bırakıp idealist tavrıyla mühendislik harikası tasarımlar ve buluşlar yapan adam.
Soichiro Honda Neleri Başardı?
Honda'nın sadece kurucusu değil, aynı zamanda Honda'nın yolunu belirleyen insan olmayı başardı. Her zaman yaratıcı fikirleri ve projeleri desteklemek için sermaye aktardı. 1949 yılında Dream (Rüya) isimli 98 edik motosikleti üretti. 1961'de 125 cc gücündeki Honda motosikletle dünya şampiyonluğunu kazandı. 1964'te Honda, seri otomobil üretimine başladı. Yine aynı yılda kendi aracıyla Formula 1'e katıldı ve ilk Gp'yi 1965 yılının Ekim'inde kazandı. 1975 yılında dünyadaki en önemli otomobil markalarının içine girmeyi başardı. Dünyanın en büyük motor üreticisi Honda, 1980'li yıllarda ise kalitesi, sorumlulukları, çevre konusundaki duyarlılığı ve mühendislik hedefleriyle dünyanın en büyük çok uluslu şirketlerinden biri haline geldi. Şöyle bir dönüp baktığımızda bütün bu başarıların ve gelinen noktanın bir hayalinden başka bir şey olmadığını anlamak çok şaşırtıcı ama gerçek...
Bir çocuğun rüyası
gerçek oldu.
Ve HONDA doğdu
Bir çocuk hayal kurdu. Çalıştı, çok çalıştı.
Geleceği ön gördü ve çok uluslu, rakip tanımayan bir markayı
Her zaman mükemmeli yaratan bir kurumu yaşatmayı başardı
Honda Eylül 1948' deki kuruluşundan itibaren, mükemmel mühendisliği ile tanındı. Kuruluşunu takip eden 50 yıl içinde kök saldığı her yerde üstün kalitesini uygulayan Honda, toplumsal sorumluluk, çevre bilinci gibi konulara hassasiyet göstererek dostça ortamlar yarattı. 34 ülkede bulunan 95 üretim tesisinde 90,000'in üzeride kişi istihdam ederek global bir şirket haline geldi 31 Mart 1997'de sona eren mali yılda Honda 5.1 milyon motosiklet, 3 milyon güç ünitesi ve 2.34 milyon otomobil satarak dünya çapında 10 milyonun üzerinde müşteriye seslendi.
İlk motorlar Japonya'nın savaş sonrası hareketliliğine önemli katkıda bulundu. Bunlar, eskiden arazi iletişim ekipmanlarında kullanılan jeneratörlerden yapılma küçük, ilkel, verimsiz ve oldukça dumanlı, 2 zamanlı Mikuni motorlarıydı. Bisiklet iskeletine takılabilecek kadar küçük olan bu motorlar yine de tepelerde pedal çevrilmesini gerektiriyordu. Fakat bu küçük motorlu bisikletler bile savaştan yeni çıkmış bir ülkede vazgeçilmez nitelikteydi. Otobüsler ve trenler güvensiz ve aşırı kalabalıktı ve otomobiller benzin yokluğu nedeniyle hemen hemen kullanılmaz durumdaydı. Bisikletten bozma mopedler, tam bir başarıydı. Müşteriler Honda'nın her gün bir tane ürettiği bisiklet motorunu alabilmek için her gün ellerindeki nakit paralarla geliyorlardı. 1947'de savaştan kalan Mikuni 2 zamanlı motor stoku tükendiğinde Honda, manyetik ateşlemeli, sürgülü karbüratörlü ve sürücünün ayaklarını korumak için bir koruyucuya sahip, arka tekerleği döndüren bir kayışı bulunan, 50 cc'lik A - tipini geliştirmeye para yatırdı. Bunun için bile yakıt kıtlığı vardı. Bu nedenle Honda bir çam ormanı satın aldı ve bir çeşit turpentin yapmak için ağaçlardan elde ettiği reçineyi petrolle karıştırdı. Motoru ateşlemek için çok pedal çevirmek gerekiyordu. Duman ve koku, yetkilileri Honda'nın müşterilerinin kaçak mazot kullanmadıkları konusunda ikna etmeye yetti.
Savaş sonrası Japonya'da ticaret iyi organize edilmemişti ve bankacılık ve kredi sistemleri bir düzensizlik içinde idi. Motosiklet satıcıları ağı yoktu. Şirketin uygun şekilde organize edilmesi gerekiyordu. Bu nedenle piston halkası işinin 1945'te Toyota'ya satılmasından sonra Soichiro Honda, büyük ses getiren Honda Teknik Araştırma Enstitüsü'nü kurdu. Şirketin ticari çerçevesi, Mart 1948'de katılan Takeo Fujisavra tarafından oluşturuldu ve Eylül ayında 1 milyon yen (yaklaşık 1,000 İngiliz Sterlini) tutarındaki sermaye ile Fujisavra ve Soichiro Honda Motor, Honda ailesine ait olmadı ve bu ailenin şirkete dahil olmaması konusunda kurucunun koymuş olduğu kural bütün yöneticileri kapsayacak şekilde genişletildi.
Şirketin her üyesinin eşit olduğu ilan edildi, tek fark üstlenilen görev ve alınan maaş idi. 1971'de Amerikan Egzoz gazı emisyonları ile ilgili katı Amerikan regilasyonları yürürlüğe konulmadan bir yıl önce Honda dehasının parlak bir örneği olan katmanlı yakma ilkesiyle çalışan CVCC motoru üzerinde çalışmalar başlatıldı. CVCC, Honda araştırma ve geliştirme bölümünün üstünlüğünü kanıtlayan bir başarı idi ve 1975 tarihi Amerikan Muskie Yasası'nın öngördüğü katı koşullan karşılıyordu. CVCC motorlu Civic Amerika'nın Honda için en büyük pazar haline gelmesini sağladı. Kiyoshi Kavrashima'nın Ekim 1973'te başkanlığa geçişini takiben Honda çok hızlı bir şekilde büyüdü.
O tarihide 400 milyar Yen'in altında kalan cirosu 1979'da 1 trilyon Yen'i geçti. Honda , savaştan sonra kurulan bu seviyeye ulaşan ilk üretici idi. 1980 yılında, cirosu 1.5 trilyon Yen idi. Sadece 32 yıl içinde Honda, General Motors'un cirosunun onda birine ulaştı. Honda 2004 yılında 11 milyon adet motosiklet, 3.4 milyon adet otomobil ve 6 milyon adet güç ürünleri satarak tüm dünyada 20 milyon müşteriye kavuşmayı hedefliyor.
P2 ve P3 robotlardan sonra
HAYALLERİN ULAŞTIĞI SON NOKTA ASIMO; İLK İNSANSI ROBOT
Boyu 1.60 cm. 'den 1.20 cm. 'ye
Ağırlığı 120 Kg. 'dan 43 Kg. 'a düşürüldü
http://www.ayisigi.com.tr/dergi2/sayfa08.htm
Bilgi;kucuk adami kibirlendirir,vasat adami sasirtir ,buyuk adami ise mutevazi yapar..
Reklamlar
-
17 Ağustos 2004, 14:09
#2
Zaten taa F1 Mc Laren zamanlarında tutmuşumdur adamları.
-
17 Ağustos 2004, 21:42
#3
Cok guzel bir derleme olmus, tesekkurler... :
-
18 Ağustos 2004, 17:24
#4
Valla ben de Honda yı çok severim. Hem arabasını kullandım 1 yıl, hem motorsikletine biniyorum. Eline sağlık zevkle okudum.
Bu arada adamın şirketi 1948 de kurması acayip. Japonya nın kafasına 2 adet atom bombası yiyip radyasyonla uğraştığı ve 100 yıl gerilediği bir dönemde adamın azmine hayran kalmamak elde değil.
-
18 Ağustos 2004, 17:36
#5
Light adlı üyeden alıntı
Japonya nın kafasına 2 adet atom bombası yiyip radyasyonla uğraştığı ve 100 yıl gerilediği bir dönemde
Çok haklısın..
Bu dönem o kadar acı bir andır ki Hroşimanın halinden belli oluyor zaten.. Büyük bir psikolojik döküklük.. O dönemde böyle bir başarı..
Mr. Honda'ya helal olsun.. Ve onu takip edenlere, bugün kü hizmeti bize sunanlara..Başarılarının devamını diliyoruz büyük Honda şirketinin.
Bilgi;kucuk adami kibirlendirir,vasat adami sasirtir ,buyuk adami ise mutevazi yapar..
-
27 Ağustos 2004, 10:03
#6
süper..zaten japonlara karşı bi sempatim var..demek olay buraya kadar varacakmışş....
ayrıca nikindeki resimde süper..böle devam et derim. :
-
28 Ağustos 2004, 15:57
#7
HONDA .....herzaman ayrı bir yeri vardır
topic harika teşekkürler cbr1100xx
-
28 Ağustos 2004, 16:53
#8
cıtır adlı üyeden alıntı
..zaten japonlara karşı bi sempatim var..
Benim de var. Kızlarına dimi?
:tongue:
-
28 Ağustos 2004, 16:58
#9
Honda favori motosikletim..
Çünkü aklıma bir eksi yanı gelmıyor..
Honda alıpta "..yapamazsın,..bulamazsın,..si/sı iyi değildir" denmemiştir..Kanıma göre...Tecrübeliler daha iyi bilir..
Bilgi;kucuk adami kibirlendirir,vasat adami sasirtir ,buyuk adami ise mutevazi yapar..
-
28 Ağustos 2004, 21:57
#10
toprağı bol olsun honda amcamın. bize cbr gibi bi makine bağışladığı için....saygıyla eğiliyoruz önünde...
racing racing ve racing.............
-
28 Ağustos 2004, 23:08
#11
Ne mutluki bende bir Honda alıcam kısmetse. Asi ruhumuzu yansıtması için.
-
29 Ağustos 2004, 02:22
#12
Oytun adlı üyeden alıntı
Ne mutluki bende bir Honda alıcam kısmetse.
Asi ruhumuzu yansıtması için.
Ne alcan ki sen? Sen chopper almayacak mıydın? Rebel mi alacaksın?
Onur Yollarda
Facebook: http://www.facebook.com/OnurYollarda
YouTube: https://www.youtube.com/channel/UC1TqEwgGS4AHvdmULc9qoIQ
-
29 Ağustos 2004, 04:13
#13
Evet Rebel
-
29 Ağustos 2004, 04:40
#14
Oytun adlı üyeden alıntı
Evet Rebel
Rebel hakkında yabancı kaynakların birinde "yavaş ama yokuşlarda canavar gibi" diye bir tabir kullanılmıştı. Maksimum hız olarak 70 mil diyordu. Yaklaşık 113 km.
Bence Suzuki Marauder'i de bir düşün ;)
Onur Yollarda
Facebook: http://www.facebook.com/OnurYollarda
YouTube: https://www.youtube.com/channel/UC1TqEwgGS4AHvdmULc9qoIQ
-
29 Ağustos 2004, 18:17
#15
yok abi rebel daha tatlı duruyo. hatta bi tane kanuni alıp depoya honda da yazabilirsiniz. nasıl olsa honda motoru taşıyo.
racing racing ve racing.............
-
29 Ağustos 2004, 19:49
#16
Ya zaten ben ilk kullanacağım için 100km bile fazlasıyla yeter. Ayrıca şehir içinde fazlası tehlikeli olur. Benim patron r1150r ile kaza yapmıştı. Taksinin biri dört yoldan önüne fırlamış ve hızlı olduğu için abs olmasına rağmen duramamış. Hız iyi değil. Ne kadar ustada olsan şehir içi tehlikelerle dolu.
Biraz alışayım sonra daha güçlüsünü zaten isterim. Şimdilik Rebel iyi görünüyor gözüme.
-
29 Ağustos 2004, 20:10
#17
Yok ben şehir dışı gezmek istiyorum da o yüzden. Gelecek yaza bir terslik olmazsa ve motoru alabilirsem ege kıyılarını gezeceğim. O yüzden dedim.
Onur Yollarda
Facebook: http://www.facebook.com/OnurYollarda
YouTube: https://www.youtube.com/channel/UC1TqEwgGS4AHvdmULc9qoIQ
-
29 Ağustos 2004, 20:26
#18
Aslında benimde aklımda var geziler. Ama tabi daha zaman var bir acemiliği atayımda. Ülke dışına bile çıkmayı düşünüyorum. Tabii o zaman daha büyük ve güçlü bir motor gerekecek.
-
29 Ağustos 2004, 23:53
#19
Ülke dışına uçakla giderim sanırım
Onur Yollarda
Facebook: http://www.facebook.com/OnurYollarda
YouTube: https://www.youtube.com/channel/UC1TqEwgGS4AHvdmULc9qoIQ
-
30 Ağustos 2004, 22:06
#20
abi valla bi ege turu banada lazım.
racing racing ve racing.............
Reklamlar
Konu içerisindeki kullanıcılar
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
Bu Konudaki Etiketler