Ayşe Şule Bilgiç, motosiklet süren bir bayandan başka kimdir acaba?
Benim bildiğim herhangi bir "yarış başarısı" yok (Pen Ajans d'arcy'de reklam yazarlığı yapıp, 27. Copy Break yarışmasında üçüncülük kazanmıştır.), sadece katılıyor yarışlara. Gerçi artık onu da göremiyorum ya neyse.
2004 yılında hatırladığım kadarıyla OPET sponsorluğunda Kemal Merkit ve Kutlu Torunlar ile birlikte Rally D'Orient'e katıldılar. Yarışın 3. gününde yarışa "raid" olarak devam etme kararı almıştı ve sonraki günleri kendi değimiyle "dışardan, bol bol fotoğraf çekerek, toprak tecrübesini arttırarak gönlüne göre takip ederken, Kemal Merkit ve Kutlu Torunlar'ın başına gelenleri dinleyerek" geçirdi.
Şu durumda bizim bayan üyelerimizden pek farkı yok sanki. Medya ve araştırma yapmayan üyelerimiz sayesinde bu noktada. Ne acı ki, Kutlu Torunlar ve Kemal Merkit'ten daha ünlü belki de
Ha şunu yadsıyamayız, gazetelerdeki yazılarıyla ve çıkartacağı dergiyle motosiklet dünyasına elbette katkıda bulunmuş, motosiklet tutkunlarının dertlerini, sorunlarını gündeme getirmiştir. Ancak benim merakım mevcut noktaya nasıl taşındığı?
Şunu önemle vurguluyorum, yanlış anlaşılmasın kendisinin oyuncu ve yazar kişiliği değil benim değindiğim nokta.
Benim gözümde AyşeŞule; çok genç zamanında Transalp sahibi olmuş, azimli,hırslı,tuttuğunu koparan,başarılı,inatçı bi kadındır...
Belki de onda kendimi gördüğüm için onu çok seviyorum....
Reklam sektörü büyük bir sektördür.
Şu anda Ajdar yeni buluşlar bulan makine mühendislerinden daha çok tanınıyor.
Motosiklet dedin mi Ayşe Şule Bilgiç, makina mühendisi dedin mi Ajdar ilk olarak aklıma gelen isimler.
Pardon motosiklet dedin mi aklıma gelen ilk isim Valentino Rossi. Ama Rossi'nin bu kadar reklamı olmasaydı kesinlikle Ayşe Şule Bilgiç ilk sıradaydı.
Bu arada yanlış anlaşılmasın ben de prometheus gibi "gazetelerdeki yazılarıyla ve çıkartacağı dergiyle motosiklet dünyasına elbette katkıda bulunmuş, motosiklet tutkunlarının dertlerini, sorunlarını gündeme getirmiştir." diyorum ve kendisini bu alandaki çalışmalarından dolayı tebrik ediyorum.
ben yemek yapmayı çok seviyorumdur belki, insanlar da beğeniyordur yaptıklarımı ama bu konuda usta olmadan gidip kaliteli bi restoranda baş aşçı olabilirmiyim? insanları rahatsız eden bu olabilir mi?
dishy adlı üyeden alıntı
Ben onun adını sana söyliyeyim abi, bayan olması tek sorun bu..Hazımsızlık duyuyorlar maalesef..
bayan olması da dediğinin tam tersi etki yapıyor, olması gerekenden çok daha ünlü yapıyor Ayşe Şule Bilgiç'i
Prometheus'un yazdıklarına kelimesi kelimesine katılıyorum.Defalarca da bu tarz konuşmaları gerek motor tutkunlarıyla yaptığımız küçük sohbetlerde gerekse Ayşe Şule konusu açıldığı her yerde belirttim.Yazdığı yazılarda zaten biraz dikkatli olursanız tecrübe ve bilgisi konusunda bişeyler farkedebilirsiniz.
Yazacak yazı bulamayıp bizim sitemizden örneklerle tamamlayabiliyor yazılarını,ama aramızda olmaya lütfetmiyor.Belki site yöneticisi olarak bunları söylememiz gerekiyor,ancak düşüncelerini söylemek kim olursa olsun suç olmamalı.Ortada açık ve net gerçekler var.
Kuryeler hakkında yazısı ve ardından daha sonraki yazısında geri adım atması gibi çeşitli ikilemler yaşaması da ne kadar tecrübeli olduğunu gösteren bir durum.
Yazılarını genellikle okumuyorum(hakkında bu fikrim oluşana kadar tamamını sonuna kadar okurdum,ancak baktım ki okumaya değeceğine dair şüphelerim var).Okursam da bir paragraf okuduktan sonra sıkılıyorum şimdi.
Ne diyim...Umarım geldiği yerin avantajını iyi kullanır da en azından bundan sonra ciddi anlamda bişeyler yapar.
bahsettiğiniz bayanı bazı tv reklamlarında ve programlarında gördüm ve son zamanlarda ise bir şarkıcı ile evleneceği konusu ile gündemde olduğunu biliyorum fakat motosiklet kullanması hususunda pekde bilgilendirici ve teknik konularda bilgi verdiğini ne duydum ne gördüm ama şuda varki geçmişde birbelgesel hazırlandığını hatırlıyorum bu kardeşimiz motosiklet üstünde istanbula yakın mesire yerlerini gezip reklamını yapıyordu bu artı bir puan motosiklet camiası için
motosiklet.net'de yazarlar başlığı altında bölümü olduğunu biliyorum fakat daha hiç açıpda okuma gereği duymadım
bence kendisi adı üstünde bir gazeteci.olayları kapasitesi dahilinde araştıran ama en detayıyla fazla ilgilenmeyen, haber yapabileceği kadarını öğrenip yazan birisi.şansı yaver gitmiş ve bir yol tutturmuş şu an ve o yolu en iyi şekilde değerlendirmeye çalışıyor.
ne varki ben bu arkadaşın "tam" bir motorcu ruhu ile hareket ettiğine inanmıyorum.eğer öyle olsaydı olayın haber ve para kazanma kısmı dışında da her daim bizlerin yanında olurdu, dertlerimizi, sevinçlerimizi , üzüntülerimizi bizimle beraber paylaşırdı; sadece haber unsuru taşıyan şeylerle gazete yazılarında değil.
tam burada içimizde olurdu ve şu an bu başlıkta yada önceki ilgili başlıklarda bize cevap veriyor olurdu.
ama malesef böyle değil.
bu bana şu örneği hatırlatıyor.
Newyork'da Empire States binasındaki ofisinde çalışan ve doğal hayatla ilgili yazılar hazırlayan bir gazeteci(gittiği davetlere de kürk giyip gider) ne kadar doğalsa, a.ş.b de o kadar doğal.
bir de Steve Irvin örneği var.oda doğal hayatla ilgili yazılar, tv programları hazırlıyordu ama o ilgilendiği doğal hayatın taaa içinde, en ücra yerine kadar.hatta bu uğurda hayatını bile kaybetti. (onada buradan tekrar Allah Rahmet Eylesin diyorum)
Prometheus'un yazdıklarına kelimesi kelimesine katılıyorum.Defalarca da bu tarz konuşmaları gerek motor tutkunlarıyla yaptığımız küçük sohbetlerde gerekse Ayşe Şule konusu açıldığı her yerde belirttim.Yazdığı yazılarda zaten biraz dikkatli olursanız tecrübe ve bilgisi konusunda bişeyler farkedebilirsiniz.
Yazacak yazı bulamayıp bizim sitemizden örneklerle tamamlayabiliyor yazılarını,ama aramızda olmaya lütfetmiyor.Belki site yöneticisi olarak bunları söylememiz gerekiyor,ancak düşüncelerini söylemek kim olursa olsun suç olmamalı.Ortada açık ve net gerçekler var.
Kuryeler hakkında yazısı ve ardından daha sonraki yazısında geri adım atması gibi çeşitli ikilemler yaşaması da ne kadar tecrübeli olduğunu gösteren bir durum.
Yazılarını genellikle okumuyorum(hakkında bu fikrim oluşana kadar tamamını sonuna kadar okurdum,ancak baktım ki okumaya değeceğine dair şüphelerim var).Okursam da bir paragraf okuduktan sonra sıkılıyorum şimdi.
Ne diyim...Umarım geldiği yerin avantajını iyi kullanır da en azından bundan sonra ciddi anlamda bişeyler yapar.
evet kuryeler konusundaki ağır eleştirilerine bende çok üzülmüştüm bizde ona karşı eleştirimizi ortaya koymuştuk ama ne cevap geldi ne ses yinede bu dergiyi alıp bir defalığına da olsa ne yapılmış olduğunu gözlerimle görmek istiyorum...(gerçi şimdiki yorumlardan bile nekadar reklam olduğunu anlayabiliyorum yinede yargısız infaz olmasın alıcaz) Bakan bile hürriyetin internet sayfasında okurların sorularını cevaplarken hangi yoğunluktan bahsediliyor onu anlamıyorum....
akıllı kız Türkiyede her bakımdan önü en açık sektör motosiklet sektörüdür. o bunun farkında ve elindekileri son damlasına kadar kullanıyor ..
Türkiye gibi önü motosiklet konusunda bu kadar çok açık bir ülkede daha el değmemiş o kadar çok konu varki ..dergi işi bence Ayşe şule yi dahada popüler yapacak.
Ajdarın bile yıldız olma olasılığı olan bir ülkede kafası biraz çalışan eli yüzü biraz düzgün biri neler yapamaz..
özellikle konu motosikllet olunca ve bu dalda hemcinsleri içinden bir rakip çıkmayınca medyatik özelliğini elbet sonuna kadar kullanacaktır..
ben kendisinden oldukça ümitliyim ileriki günlerde popüleritesi dahada artacak bundan hiç şüphem yok ..
bu alanda Ayşe şuleye tek rakip olarak bizim dishy "i görüyorum onla bunla dalaşmayı bıraksa ilerisi için baya bi potansiyel vadediyo
Ben bayan motosikletçi konusunda Name Ekin'in yaptıklarını beğeniyorum. O kadar erkek yarışmacı arasından çıkıp da 2. olması gerçekten takdir edilecek bir şey.
Ben bayan motosikletçi konusunda Name Ekin'in yaptıklarını beğeniyorum. O kadar erkek yarışmacı arasından çıkıp da 2. olması gerçekten takdir edilecek bir şey.
Bayan motosikletçi olarak kabul görmek için, illa motosiklet yarışlarına katılmış olmak mı lazım ?
Name Ekin'in başarısını kutluyorum, kendisi için ilave bir artıdır ancak bu işte başka ölçütler de söz konusu.
Bence Ayşe Şule'e,Name Ekin'in kürsüsünde olsaydı bile, bugün benzer yorumlar yine yazılacaktı.Mesele; tabandan hüsnü kabul görmeme,tepeden bakıyor pozisyonunda kalmayla ilgili.
Bayan motosikletçi olarak kabul görmek için, illa motosiklet yarışlarına katılmış olmak mı lazım ?
Name Ekin'in başarısını kutluyorum, kendisi için ilave bir artıdır ancak bu işte başka ölçütler de söz konusu.
Bence Ayşe Şule'e,Name Ekin'in kürsüsünde olsaydı bile, bugün benzer yorumlar yine yazılacaktı.Mesele; tabandan hüsnü kabul görmeme,tepeden bakıyor pozisyonunda kalmayla ilgili.
Motosiklet adına başarı nedir sence? Şu anda senin Ayşe Şule Bilgiç'ten eksiğin nedir söyler misin bana? Tek eksiğin arkanda bir medya olmayışı hepsi bu. Onun yazdığı yazıları sen yazamaz mısın? Kusura bakma ama bu sitedeki birçok arkadaşımız ve ben pekala o yazıları araştırıp yazabilme yeteneğine sahibiz, eminim buna.
Motosiklet konusunda başarı, herhangi bir yarışa katılmak değil de ne olacak peki? Pist yarışı, enduro yarışı, cross yarışı vs. Bu alanlarda kendini gösteremedikten sonra, şu forumda vakit geçirip, azcık kafası çalışan ve bir şeyler araştırıp yazanlardan farkın olmaz. Ki bence öyle bir farkı da yok zaten motosiklet sürücülüğü çerçevesinde.
2.5 yıl akbil, sonra CuBuF150, şimdi Fazer, az KTM
Arkadaşlar bence ne olursa olsun dersteklenmesi gereken bir kişi Ayşe hanım. İyi veya kötü, hiç değilse motosikletin ne olduğunu topluma gösterebilecek bir kişi. Oynadığı bir dizide motosiklet kullanıyordu hiç değilse, bakın başka hangi dizide motorcu bir insan var?
Yazmak çizmek istemiyorum aslında ama bilen bilmeyen öyle şeyler yazıyor ki, zannedersin ki AŞB Gazetecilik Fakültesi dekanı...
Tabii esas komik olan da Ayşe hanımın Erhanın ağzından bize gönderdiği mesaj. Ne diyodu bakiim: "Ben çok meşgul bir kadınım, öyle yazılarımın her yayınlandığı yerde üyeler beni istiyor diye üyelik alıp 60 sitede aktif olamam. Canlarım benim, beni siz yarattınız" gibisinden bi takım laf-ı güzaf...
Eeee tabi ne de olsa, acayip gazeteci ! Bir yazısında sevgili annesini yazar, bir diğerinde 4 yıl önce başka bir gazetede yayınlanmış ve internette pelesenk olmuş, başka bir yazıyı ( Rauf Gerz'in yazısı ) okuyuculara kakalamaya kalkar.
Bunlar da bitip, yeni yazı lazım olunca internete girer ama
Hem de nereye ? Lütfedip kendi ağzından bir cevap bile yazmadığı ( meşgul ya... ) Motosiklet.net'e !
Ne yapar orada ? Bizim Skullun ( hani onun bu sitedeki sekreteri var ya, şu yazılarını buraya kopyalayan ve Zat-ı şahanenin cevabını bize ileten ) yazdığı yazıyı kopyalayıp, noktasına virgülüne dokunmadan ve yine "ilkeli" gazetecelik örneği ile kaynak göstermeden köşesine koymak için...
Bırakın arkadaşlar bu işleri ! Daha önce başka bir yerde de yazdım, burada da bir defa daha tekrar edeyim (hatta burda bir ekleme daha yaparak) :
A.Ş.B. motosiklet kullanan güzel ve medyatik bir kızdır. Hepsi o...
Bundan başka bir de, gazetecelerin yüzünü kızartacak kadar ilkesiz ve dikkatsiz bir gazeteci ( bu sıfatı kullandığım için, gerçek olanlardan özür dilerim)