İnşallah ilerde alırsam tabiki video paylaşırım ama bir süre daha motosikletle devam edeceğim Atv'yi muhtemelen 2-3 sene sonra alırım.
Bunlarda plaka ruhsat olunca vergi motosiklet üzerinden mi hesaplanıyor merak ettim? En güzeli plakasız kullanmak. Vergi ve trafik derdi olmuyor.
ATVler motosiklet ehliyeti ile kullanılıyor. Bu yüzden büyük ihtimal motosiklet vergilendirmesine tabi tutulur. Polaris 500'lerde 102tl yıllık vergiye denk geliyordu bugün baktığım kadarıyla. Sigorta masrafı da çok yoksa yıllık fazla birşey yemiyor galiba
---------- Mesajlar birleştirildi - 20:52 ---------- bir önceki mesaj zamanı 20:33 ----------
Komik duryor diyen arkadaş büyük ihtimal dandik ATV'ye rastlamıştı. TGB'lerin tasarımı cidden güzel fakat arka süspansiyonları ne kadar gördüysem bağımlı süspansiyon o yüzden bir türlü ısınamadım
7-11 yaş için 251-650cc için vergi 102 TL çıkıyor gayet uygunmuş.
Sigorta masrafı İstanbul'da x5 oluyor o yüzden sıkıntı Yoksa plakalı olurdu araziye de onunla giderdim. Benim motorları taşıdığım romörk var ona atar götürürüm araziye.
Bu arada fotoğraftaki Tgb de tank gibiymiş maşallah
Dün Polonezköy'de TGB Blade 550 kullandım. Acayip keyifli bir aletti. 4x2'de kullandım ve müsait olan her yerde yanladım Bir yerde çok ters bir şekilde kalınca 4x4'ü açtım ve 2 saniyede oradan çıktım. Vitesi hep High'da kullandım Low'a hiç almadım. Kısacası acayip keyif aldım.
Bu arada arkamda kız arkadaşım vardı konfordan yana hiç şikayeti olmadı.
Şehir içinde son derece tehlikeli bir araçtır. Akan trafik hızında dar virajlarda sıkıntı yaratır. Dört tekerlek mantığıyla üretilip birçoğunda viraj denge çubuğu bulunmadığından motosiklette "high-side" dediğimiz durumla karşılaşılması muhtemel. Arazi için çok keyiflidir tabiki. Birde utv denenler var. Daha bir arabaya benziyor.
Hem atv hem motosiklet kullanıcısıyım. Bu zamanlar atv nin tadı bir başka. Karda gezmesi ve yanlaması çok zevk veriyor insana, ama trafikte kullanılması çok sakıncalı. Özellikle atv alıcak olanlara sesleniyorum, iyi bir eğitim almalarını tavsiye ederim. Çok rahat devrilebilicek bi alet. Ama köy yerinde, arazide kullanmak için çok ideal bir ürün. Benim kullandığım yuki marka, 250cc su soğutmalı, manuel 5 vites. Atv nin otamatik olanları pek içime sinniyor, özellikle çin malı olanları. Manuel olanlar daha kullanışlı. Çünkü sürekli arazide, bayır yollarda gezince otamatikler kendini salıyo ve çok koku yapıyor. Herkesin zevki başka tabi ama ben manuelde daha rahat hissediyorum kendimi. En sevdiğim yönü ise yokuş ne kadar dik olursa olsun hiç frene basmak gerekmiyor. Tam tersine 1. Viteste inerken gaz vermek istiyor. Neyse arkadaşlar uzun yazdım kusura bakmayın. Herkese kazasız sürüşler dilerim.
Benim bulunduğum yerlerde (İstanbul/Şile-Yalova) atv kullanımı görüyorum,özellikle Şile'de fazlasıyla mevcut. Genelde köylüler,45-60 yarası amcalar,balıkçılar kullanıyor tabi ki Kuba,Kanun,Mondial gibi markaların düşük cc modelleri.Fakat Şile'de off/road olayına meraklı insan sayısıda bir hayli fazla ve bu işi profesyonel olarak yapanlar var her yıl düzenlenen yarışlara vs katılıyorlar. Onlar ise Polaris,Tgb,Yamaha gibi markaları tercih ediyor. Fakat şahsi görüşüm atv aşırı tehlikeli bir alet,bir kaç kez asfaltta ve arazide test etme imkanım oldu,asfaltta lastikler ve genelde yavaş kalması sıkıntı ayrıca virajlarda 2 tekere düşüyorsunuz yani kalan iki teker havalanıyor(ya da ben beceremedim viraj olayını) Arazide ise daha güvenli bir sürüşü vardı fakat bir kaç abimiz yokuş tırmanırken takla atarken biz cross motosikletler ile rahatlıkla tırmanmıştık Bence fiyatına göre gereksiz bir alet cross motosiklet daha zevkli bana kalırsa ..
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)