Kapat
Üye Girişi
Motovento
Reklam Alanı
Motomax
Reklam Alanı
1. sayfa 123 ... SonuncuSonuncu

Karadenize seyahat-2200km-cbr125-150resim

    Motovento
    REKLAM ALANI
  1. #1
    chad - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    03 Kasım 2005
    Şehir
    İst./Kozyatağı/Beşiktaş
    Motosikleti
    -Gs500-
    Daha önce birkaç foruma postladığım gezi raporunu huzurunuzda motosiklet.net ile paylaşmak istedim.

    Selam dostlar
    Yaz başından beri tatilimi geçirmek için memleketim olan Sinop'a
    gitmeyi düşünüyodum ama aklımda
    motorla gitme fikri hiç yoktu. Sadece 2 aylık motorcu olmama ve İstanbul - Edirne(Enez)
    arası yaptığım yolu saymazsak motosikletle
    uzun yol tecrübem bile yoktu...
    Birden içimden bi ses fısıldadı, şeytan dürttüde diyebiliriz
    "senin motorun ne diye arabalarda helak olasın hertarafı kapalı
    bunalırsın,daral gelir sana çıksana motorla be abi geze geze temiz havayı içine çeke çeke gitsene" dedi.

    Tabi bu red edilemez bir teklifti bende motorla gitmeye karar verdim.
    Günler öncesinden haritaları taramaya nerelerden geçsem diye düşünmeye başlamıştım bile. Tabi çevremdekilerin olaya yaklaşımı çok daha farklı oldu
    arkadaşlarım, iş arkadaşlarım , ailem...

    - şaşırdınmı sen! o yola motorla gidilirmi?
    - kendini helak edicen yollarda bi otobüse git ne adamsın ya.
    - o motor tırtlar şişer yarı yolda kalırsın.
    - senin ölmeye niyetin var heralde.
    - şakamı yapıyosun?

    Gibi değişik tepkiler aldım. Ama kim ne derse desin o yola motorla
    çıkılacaktı artık geri dönüş yoktu...

    iş seyehat boyunca izlediğim güzergah



    14 Ağustos Cumartesi
    Sabah 5 gibi uyanıyorum keyfim yerinde hiç evde oyalanmıyorum
    pılımı pırtımı toplayıp iniyorum otoparka ama hava hala karanlık
    çantamı sağlamca sabitlemem içi bana bol ışıklı bir ortam lazım
    bende çantayı sırtıma takıp evimizin hemen ilerisindeki
    shell istasyona gittim hem depomu fulledim hemde çantayı
    sağlamca sabitledim.



    Artık yola çıkmaya hazırdım saat 6 gibi benzinciden ayrıldım önümde çok uzun sıkıcı
    hafif sisli bir otoban vardı... Git git bitmeyen bir otoban arabalar yanımdan vızır vızır geçiyor
    canım çok sıkılıyodu dayanamadım emniyet şeridinde durup bir sigara yaktım resim çekmeyide ihmal etmedim.



    Bu arada bir enstanteneyi kıl payı kaçırdım



    Sıkıcı otoban yolculuğunun ardın Yeniçağa ayrımından otobandan çıktım.
    Yeniçağada haritalarda bile göremediğim bir göl varmış. Hemen
    göl kıyısına çekip mola verdim.




    Hemen durduğum yerde Yeniçağa Su Ürünleri vardı.



    Burada balıkçılıkla uğraşan insanlarla tanışıyorum. Epeyce balık tutmuşlar
    tartıyorlar.



    Küçük gibi durduğuna bakmayın benim belime geliyo bu balık



    Fazla oyalanmadan yola devam ettim. Burasıda aşçılarıyla ünlü Mengen
    şehir merkezine doğru girdim enteresan biryer gibi gelmedi döndüm dönerkende bi düğün
    konvoyunun arasına karışıp kornama basa basa eşlik ettim



    Yolları gene mıcır manyağı etmişler uzun bi süre mıcır üstünde yanımdan geçen arabaların
    kafama fırlattığı mıcırlar eşliğinde yola devam ettim şu kaskı icad eden çok yaşasın be




    Devreğe ulaştığımda şöle yol kenarında çay içebileceğim biryer buldum ve hemen yanaştım.
    Bunlarda beni karşılayan abiler Sağolsunlar çayın parasını ödetmediler. Kenidilerinin
    hayırlı yolculuklar dileklerini aldıktan sonra oradanda ayrılıyorum



    Bunlarda Devrekten 1-2 fotoğraf




    Bütün yol çalışmaları benimi buluyo yoksa heryermi böyle diye düşünüyordum ama
    yolculuğun sonunda anladımki heryerde yol yapıyolar...



    Devrekten sonra Çaycuma ve Bartın'ı geçip Amasra'ya doğru bol virajlı iniş çıkışlı yollardan tırmanmaya başladım.
    Yollar güzel manzara harika virajlar tatlı tatlı daha ne istiym.


    Size bir yol manzarası



    Yolda bir anıta rastladım hem mola vereyim hem şurayı göreyim deyip durdum.







    Derken Amasra'ya vardım.
    Amasra süper biryer keşke kalma fırsatım olsaydı.






    Tepelerden Amasra manzarası.



    Amasrada fazla oyalanmadan yola çıktım.
    Yola devam ederken tarihi değere sahip bir mağara tabelası gördüm
    değişiklik olsun diye daldım içeri.



    10 dakka kadar asfalt yoldan mağraya doğru devam ettikten sonra yol bitti ve toprak yol başladı. Buraları iyi tarafları.



    Yol boyunca bir tane köylü veya başka bi insan görmediğimden bilgi alamadım.
    Arkadaşlara sordum ama inek gibi yüzüme baktılar



    Gittikçe gittim "buraya kadar gelmişiz geri dönmek olmaz zaten şuralarda biyerdedir" diye
    düşünüyorum 20-30 dakka filan zavallı motoruma cross yaptırdıktan sonra yolun sonuna geliyorum hala mağra yok ama tabelalar tüm hızlarıyla devam ediyordu.
    buraya kadar 45 dakika kadar sürdü zaten yol.



    gidiyorum, gidiyorum, gidiyorum...



    Bu yaşta kurda kuşa yem olmak istemiyorum diyip vazgeçtim
    Sonra erkenliğimin kurbanı oldum ve yolumu kaybettim
    Bu noktada cidden stresse giriyorum girdim karşıma atlar çıkıyordu
    diyorumki ulen ben gelirken inek vardı nezaman at oldu bunlar geri dön yol ikiye
    ayrılıyo sağdanmıydı soldanmıydı derken cinlerim tepeme fırladı ağlamak istiyodum
    45 dakka kadar taşlık yollarla cebelleştikten sonra yolu buluyorum ve asfalta ulaşıyorum
    Ciddi ciddi öpsemmi diye düşünmedim değil şu canım asfaltı



    Amasra İnebolu arası beni çok yorudu. Virajlar inişler çıkışlar heyelanlar asfalt olmayan
    bölümler iki arabanın yanyana geçemediği kadar dar yollar. Ama bu yolda aldığım zevki
    geçtiğim hiçbir yol vermedi virajlara girip çıkmak her dönüşte farklı süper manzaralarla
    karşılaşmak insana bütün yorgunluğunu unutturuyordu.




    Burda gördüğüm böğürtlenlere dalmadan edemiyorum



    Heyelanın sonuçları




    1-2 yol manzarası




    hava karardı



    Ben birkez daha erkenliğimin kurbanı olmak üzereydim
    Bu fotoğrafı buralarda ölür kalırsam başıma gelenlerin kanıtı olsun diye çekmiştim



    Benzin bitmek üzere ve ben daha Doğanyurta bile ulaşmış değilim.
    Doğanyurt'a kadar benzin beni götürür orda benzin alırım diye düşünürken
    Doğanyurt'a ulaşıyorum ve benzin satılmadığını öğrenince şoka giriyorum
    Bartına 30 km kaldığını öğreniyorum buradaki arkadaşlardan. Açıyorum deponun kapağını
    motoru bi sallıyorum hala şıkır şıkır edicek kadar benzin var Allah kerim diyorum devam etmeye karar veriyorum....



    Rahat bi nefes alıyorum İnebolu'da ilk işim depomu doldurmak oldu. Ardından sabahtan beri 1 paket bisküviden başka birşey
    yemediğimi farkedip yemek yiyecek güzel biryer buldum. Karnımı iyice doyurduktan sonra yemek yediğim lokantadan çıktım
    birde ne göreyim motorumun önünde bi abi göstergeleri filan kurcalıyo..
    Gidiyorum yanına
    "kardaaşş saa bişi soracaam" diyor.
    o anda kendisinin baya bi uzağında olmama rağmen etrafa yayılan alkol kokusunu rahatlıkla
    alabiliyordum tabi o an bu güzel abimizin sadece sarhoş olduğunu düşündüm motorla bi alakası olabileceği aklımın ucundan geçmemişti nedense...
    "buyur aağabey" diyorum
    "ya ben kafayı yiycem bunun benzin göstergesi kontağamı bağlı" diye soruyo
    ben soruyu kafamda irdelerken acaba nedemek istedi ne alaka diye düşünürken
    "aynı motordan bendede varda kontak kapalıyken benzin göstergesi çalışıyo" diyor.
    o an şok oldum sanki Guatemala'da ilkokul arkadaşımla karşılaşmış gibi oldum
    heyecanla nerde ağabey diye sordum.
    "işte orda"
    Fotoğraf çekmeden durumuyum



    İsmini unuttuğum bu abiyle ayaküstü bir muhabbetin ardından beni çay içmeye davet ediyor bende kırmıyorum beraber gidiyoruz motorları
    kenara çekiyoruz derken abinin arkadaşları geliyo hepsiyle tanışıyorum işte bunlar İnebolulu motorcu arkadaşlar. Hatta en sağdaki arkadaşın
    motosiklet dükkanı bile var. Sağdan 2. arkadaşta Almanyada oturuyo oda bu işlerin içinde. Ben fazla kalamıyorum tabi artık çok geç olmuş
    biran önce Sinop a ulaşmak lazım.Sağolsunlar motora kadar geçiriyolar ve uğurluyolar beni.



    İneboludan sonra nispeten daha rahat yollar vardı ama karanlık olduğundan ve tilkisinden sincapına kadar bilimum
    hayvanın yola atlama hevesinden dolayı hızımı epey kısık tuttum. Bu arada gece yolculuk yapmanın nekadar zevkli
    olduğunu anladım motor üstündeyken kayan yıldızları bile izleyebiliyodum. Buralarda hiç fotoğraf yok çünkü Abana
    Çatalzeytin Ayancık hepsini bir solukta geçiyorum ve nihayet Sinop'a varıyorum.



    Eve geldiğimde saat 02:00 civarıydı bu muhteşem hızıma kendim bile inanamadım açıkcası, iyiki grup halinde filan
    çıkmamışız yola yoksa gruptaki diğer arkadaşlar bana yetişmek için kendilerini tehlikeye atmak zorunda kalabilirlerdi

    Sabah daha doğrusu akşama doğru uyandığımda manzara bu şekildeydi. Pazar gününü kendime gelmeye çalışarak 1 - 2 arkadaşı ziyaret ederek geçirdim.



    Pazartesi günü için planım erfelek şelalelerini gezmekti.
    Önce sağlam bir kahvaltı yapmak lazım
    soluğu hemen fırında alıyorum
    nokul (sinopun meşhur yemeklerinden olur)alıp yalı kahvesinde mideye indiriyorum.



    Yola çıkıyorum Sinoptan Erfelek'e 30-35 km kadar yol var Erfelek merkeze kadar yollar güzel.



    Erfelekten sonra şelalere ulaşmak için gene toprak ve taşlık yollarda 40-45 dakka kadar mücadele veriyorum.




    Hatta bazen suların içinden geçmek zorunda kalıyorum. işte bu noktada sevgili motoruma ihanet fikri ilk kez aklımdan geçiyo
    keşke bir endurom olsaydı diyorum.




    En sonunda en aşağıdaki şelaleye ulaşıtım manzara süper. Motoru karpuz satan abinin isteğiyle onun yanındaki gölgeye çektim. Kısa bi muhabbetimiz oldu kendiside
    motor istiyomuş ama bisiklete bile binemiyomuş



    Karpuzcu abiden aldığım bilgiye göre ilk şelaleden sonra 27 tane daha varmış
    ama tırmanmak sabır istiyormuş.



    Diğer şelalere giden yollar pekte kolay değil. Özellikle sırtınızda kocaman bir çanta varken.



    işte size şelalelerden birkaç manzara








    İlerledikçe tırmanış daha zorlaştı iplere falan tutunup geçmek gerekiyordu.Bu ve bundan sonraki birkaç engelide geçtikten sonra
    vazgeçiyorum daha ileriye gitmekten herkezin kolaylıkça çıkabileceği yerler değil özellikle sırtınızda koca bi çanta varken ve size
    eşlik eden kimse yokken.



    Birkaç Manzara Daha









    Dönerken, çıkarken görüpte durmadığım tarihi Değirmen Çay Bahçesinde soğuk birşeyler içiyorum.




    Çay bahçesinde çalışan arkadaşla tanışıyoruz ondan öğrendiğime göre
    burası 400 senelikmiş nekadar doğru bilemem 400 sene önce insanlar acaba ne yapıyodu burada?
    Arkadaşla sohpet iyice koyulaşıyo okul anılarına aldığımız zayıp sayılarına kadar girip çıkıyoruz
    Ben konuşmasam bile kendisi anlatıyo belliki hasret kalmış konuşmaya günde 2 kişiye ayran
    satmak için tek başına bekliyor orada. Hergün çıkmak zor olmuyomu deyince artık ellerimi bile
    kullanmıyorum diye cevap veriyor.






    Buda çay bahçesinin muhteşem tabelalarından biri





    Salı günü Tarihi Sinop Cezaevini gezmeye gittim.
    Gerçi daha öncede gitmiştim ama anılarım tazelensin hemde birkaç fotoğraf çekeyim dedim.
    İlk gittiğimden buyana çok şey değişmiş. İlk ziyarete açıldığı tarihlerde ranzaların üstündeki yataklardan
    etrafta mahkümlardan kalan eşlara , duvardaki yazılara kadar herşey tazeliğini koruyordu kokusu üzerindeydi anlayacağanız.
    Şimdilerde ziyaretçilerin duvara asetatlı kalemle yazdığı david beckham ,seni seviyorum vs.vs. yazıları mahkumların tırnaklarıyla
    kazıyarak duvara yazdığı yazıları yoketmiş. İnsanların duyarsızlığına üzüldüm açıkcası...




    Cezaevi planı



    Girişin hemen yanında mahkumların yaptığı incik boncuk işleri satılıyor.



    Burasıda girişe çok yakında olan zindan.




    Ziyaretçilerin mahkumlarla görüştükleri kısım




    Bu kaplarda yemekler yapılmış



    Bu telefonla kimbilir ne görüşmeler yapılmış.



    İç kısıma giriş.



    Cezaevinden birkaç fotoğraf






    Bunlarda azılı sıçluların kapatıldığı tek kişilik hücreler



    Kutu kadar içeri ışık bile girmeyen odacıklar.



    Duvara yazılmış birkaç yazı.




    Buda meşhur Pala eskiden bu cezaevinde gardiyanlık yapmış şimdilerde rehberlik yapıyor
    palayı makinaya baktırana kadar baya bi dil döktüm
    Çek bari süper karizmamı diyo en sonunda



    Burasıda hamam.




    Çocuklar koğuşu.









    Cezaevinden son birkaç resim.








    Çıkışta iki arkadaş uğurluyo cezaevinden




    Tatil bir hışımla geliyo geçiyo artık geri dönüş zamanı geldi planım Amasyadaki arkadaşımın
    yanına uğramak...

    Cumartesi Sinop'tan ayrılıyorum ayrılmadan birkaç fotoğraf çekmeyi ihmal etmiyorum.





    Planım Samsun üzerinden Amasya'ya ulaşmak.
    Yollar çok güzel manzara harika.



    Havzaya ulaştığımda mola vermeye karar verdim ve Havza'nın içine girdim.
    Havzada heryer termal kaplıcalar ,hamamlarla dolu.
    Atatürkün burada evi varmış ve müze haline getirilmiş.
    Gezmek için hemen içeri girdim.




    Atatürkün alışma odası.



    Yatak odası.



    Buda yolculuk boyuncaki nadir resimlerimden müze görevlisi arkadaş çekti
    hatta mailime atarsan müzenin sitesine bile koyarım dedi eyvallah dedim.
    Havzadan da ayrılma vakti gelmişti artık.



    Amasya'ya ulaştım işte birkaç resim.




    Buraya kadar gelmişken amasyayıda gezeyim dedim.
    işte size kaleden ve kral mezarlarından birkaç resim














    Arkadaşımın yoğun ısrarı üzerine hiç planda yokken 1 gece Amasyada kalmak zorunda kaldım.
    Sağolsunlar çok iyi baktılar bana

    Sabah yola çıkma vakti geldiğinde ben daha kalkmadan arkadaşımın annesi çok güzel bir kahvaltı hazırlamış bana
    zorla yedirdi birşeyler sağolsun ardındanda vedalaşıp düştüm gene yollara.
    Planım Amasyadan Kastamonu'ya ordanda Safranbolu'ya gitmek.

    Geldiğim yol üzerinden biraz geri giderek Suluova üzerinden Tosya oradanda Kastamonu'ya ulaşıyorum.
    Tosyadan Kastamonuya kadar devamlı iniş çıkışlı yollar var ve hava buz gibi iyiki montumun içliğini yanıma
    almışım.
    birkaç yol resmi






    Kastamonuya vardığımda ilk işim karnımı doyurmak oldu.
    İşte meşhur Kastamonu etli ekmeği.



    Kastamonu sokakları




    Kastamonu kalesi



    Kastamonuda da fazla takılmadan yola devam ediyorum buradan sonraki hedefim Safranbolu.
    Fazla zorlanmadan Safranboluya vardım.




    Safranbolu sokaklarında biraz turladım.



    Daha sonra yollar beni tarihi saat kulesinin önüne kadar getirdi.
    Gelmişken görmeliyim dedim tırmandım merdivenlerini.




    Kulenin tepesinde İsmail Amca ile tanıştım



    Kendisi 40 senedir neredeyse 210 yaşındaki bu saat kulesinin bakımını
    hiçbir ücret taleb etmeden yapıyormuş, sadece haftanın 3 günü
    resmi hizmette, kuleye gelen ziyaretçilere kulenin tarihçesini anlatıyor.
    Ondan epeyce bilgi aldıktan sonra ziraa baya bi anlattı, anlattıkça anlattı
    saat 4e doğru vedalaşıp ayrıldım.

    Safranboludan sonra uğramam gereken tek bir yer kalmıştı



    Karnımıda doyurduktan sonra o pis otoban yolculuğuna hazırdım artık.
    Hayatımda hiçbir yol bukadar uzun ve zor gelmemişti. Neredeyse gördüğüm
    her park alanında mola verdim ve son molamda aşağıdaki arkadaşlarla tanıştım
    cam silip harçlığını çıkarıyo çocuklar belliki onlarda büyüyünce motordlisi olacak
    kaç kg olduğundan kaç para olduğuna kadar 40 tane tahminde bulundular ben gidene kadar



    Saat 11:30 gibi evime vardım.
    Çok keyifli bir yolculuk yaşadım bu yolculuğun içine pek sayılmasada bir miktar gezi katmayı başardım.
    Daha buraya resmini koyamadığım 10larca enstantene yaşadım birsürü insanla tanıştım , motorla gezmenin
    zevkini doyasıya çıkardım.

    Harcadığım benzinin hesabını tutamadım ama Sinop a kadar yaklaşık 800 kmde 55 ytl benzin harcadım.
    Toplam 2200 km ye yakın yol yaptım. Zavallı motorum taş toprak mıcır su demeden heryola girdi genede banamısın demedi.


    REKLAM ALANI
    Oktay Motor CF Moto Polaris Mondial
    Motomax
  2. #2
    prifo - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    29 Ekim 2005
    Şehir
    muğla
    Motosikleti
    bmw r1100
    eline sağlık karadeniz yeşilini özlemiştim.
    özellikle amasya fotoğrafları bi harika...
    sağol.

  3. #3

    Üyelik
    02 Temmuz 2005
    Şehir
    B.ÇeKMECe
    Motosikleti
    suzuki burgman 400
    helal olsun sana ne diyeyim helel olsun sana...............
    YAŞAMAK BİR AĞAÇ GİBİ TEK VE HÜR...
    VE BİR ORMAN GİBİ KARDEŞÇESİNE...

  4. #4
    vlad1462 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    16 Ekim 2005
    Motosikleti
    var bişeyler
    şimdi bukadar yolu sadece iki aylık motor deneyiminlemi yaptın.saygıyla eğiliyorum önünde,helal olsun.

  5. #5
    mkdogday - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    24 Temmuz 2005
    Şehir
    istanbul
    Motosikleti
    d'elight, 2014 x max
    arkadaşım sen ne yapmışın öyle yahuuu. . . .
    hani TV lerde gezi programları olurya aynı onlar gibi hatta daha güzel olmuş
    böle seyehatleri işallah 2006 yaz aylarında toplu olarak da yaparız süpper olur

  6. #6
    piyade - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    27 Haziran 2005
    Şehir
    izmir
    ellerine gözlerine sağlık

  7. #7
    burakara13 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    17 Ağustos 2005
    Şehir
    İzmir-Ankara
    Çok özendirici olmuş, ne diyeyim....

    Umarım ben de yaparım ilerde böyle şeyler...

    Maceralarının devamını bekliyoruz...
    vardığım yer sınırlarımdır, özgürlüğüm yollarımdır...

  8. #8

    Üyelik
    13 Ekim 2005
    Şehir
    istanbul /maltepe
    Motosikleti
    honda siwerwing 400
    kardeş süper olmuş bende daha önce 125 lik motorla ankara çankırı bursa yalova edirne çanakkale balıkesire gittim biraaz yetersiz kalıyolar ama bütçe meselesi degilmi

  9. #9
    burakoksuz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    05 Eylül 2005
    Şehir
    istanbul/ACIBADEM
    dostum tek kelimeyle bravo mükemmel bir gezi mükemmel bir anlatım mükemmel resimler.güzel motor kullanmak için çok km motor kullanmanın gerekli olmadığını dikkatli motor kullanmanın herşeye yettiğini ispatlamışsın.toplantı veya organizasyonlarda seninle kesin tanışmak isterim.sevgiler...
    YAŞLANARAK DEĞİL YAŞANARAK TECRÜBE KAZANILIR.ZAMAN İNSANLARI DEĞİL ARMUTLARI OLGUNLAŞTIRIR.

  10. #10
    Moderatör (forrap) Tuncer Sezen - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    05 Mayıs 2005
    Şehir
    İzmir
    Helal olsun dostum sana...Tek başına o kadar yol yapman taktire değer Bende önümüzdeki ay ehliyet sınavına girip bi alayım ehliyeti önümüzdeki yaz kimse beni tutamazzzz Resimler çok güzeldi teşekkür ederim

  11. #11
    chad - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    03 Kasım 2005
    Şehir
    İst./Kozyatağı/Beşiktaş
    Motosikleti
    -Gs500-
    Arkadaşlar değerli yorumlarınız için hepinize çok teşekkürederim.

    Alıntı burakoksuz adlı üyeden alıntı
    dostum tek kelimeyle bravo mükemmel bir gezi mükemmel bir anlatım mükemmel resimler.güzel motor kullanmak için çok km motor kullanmanın gerekli olmadığını dikkatli motor kullanmanın herşeye yettiğini ispatlamışsın.toplantı veya organizasyonlarda seninle kesin tanışmak isterim.sevgiler...
    bende toplantılarınıza katılmayı çok istiyorum ama pek vaktim olmuyor. kısmet olursa geleceğim

    Alıntı hasangurleyen adlı üyeden alıntı
    kardeş süper olmuş bende daha önce 125 lik motorla ankara çankırı bursa yalova edirne çanakkale balıkesire gittim biraaz yetersiz kalıyolar ama bütçe meselesi degilmi
    bütçeyle pek alakası yok aslında ilk motorum olduğu için düşük hacimli bi motor tercih ettim.

    Alıntı vlad1462 adlı üyeden alıntı
    şimdi bukadar yolu sadece iki aylık motor deneyiminlemi yaptın.saygıyla eğiliyorum önünde,helal olsun.
    evet öyle oldu biraz

  12. #12
    powerbyaydin - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    15 Ağustos 2004
    Şehir
    ANTALYA
    Motosikleti
    suzuki gsr600 2009
    anlatımın ve resimler için sağol bence herkezin görmesi gereken yerler en son lisede gitmiş her sene zaman olsada gitsem diye özlem çekerim çok güzel yerler
    ERASER WİLL COME BACK

  13. #13
    haluk5555 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    01 Eylül 2005
    iyi yapmışsın kardeş,samsun demişsin ama resimlerini göremedim...önemli değil,samsun'a geldiğinde beklerim

  14. #14

    Üyelik
    17 Ekim 2005
    ayakta alkışlıyorum seni helal olsun valla iki aylık deneyimle yola çık hemde ne yol bu arada CBR 125 ile olan kaygı ve meraklara açıklama olması hasebiyle motorun performansından bahsedersen sevinirim.

    resimler ve anlatım

  15. #15
    _volki_ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    17 Eylül 2005
    Şehir
    izmir
    arkadaşım ellerine sağlık seni kutlamadan geçemiyorum süpersin

  16. #16
    LesPaul - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    28 Mart 2005
    Şehir
    İstanbul/Çamlıca
    Motosikleti
    -Ducati Monster 696
    bravo, tebrik ediyorum seni. benim memlekete de uğramışsın, inebolu'ya...
    bayadır gitmiyorum ben de.. kısmetse seneye ben de giderim inşallah motorla..

  17. #17
    chad - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    03 Kasım 2005
    Şehir
    İst./Kozyatağı/Beşiktaş
    Motosikleti
    -Gs500-
    hepinize teşekkürler arkadaşlar.
    Alıntı haluk5555 adlı üyeden alıntı
    iyi yapmışsın kardeş,samsun demişsin ama resimlerini göremedim...önemli değil,samsun'a geldiğinde beklerim
    samsuna kadar gitmiştim kardeşim ama içine uğramadan amasya tarafına saptım İnşallah bidahaki sefere
    Alıntı stratejii adlı üyeden alıntı
    ayakta alkışlıyorum seni helal olsun valla iki aylık deneyimle yola çık hemde ne yol bu arada CBR 125 ile olan kaygı ve meraklara açıklama olması hasebiyle motorun performansından bahsedersen sevinirim.
    resimler ve anlatım
    Motor performansı çok iyidi diyebilirim .hız yapmadım zaten,çok fazlada yormadı ne yaktığıda ortada zaten
    Alıntı lespaul_84 adlı üyeden alıntı
    bravo, tebrik ediyorum seni. benim memlekete de uğramışsın, inebolu'ya...
    bayadır gitmiyorum ben de.. kısmetse seneye ben de giderim inşallah motorla..
    ineboluyu gezme fırsatım olmadı zaten hava kararmıştı ama bana çay ısmarlayan sıcak insanlarla süper muhabbet etmiştik

  18. #18
    PcKopatGhostRider - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    07 Ağustos 2005
    Şehir
    Mersin
    Motosikleti
    Honda CBR 600F
    usta helal olsun.. ellerine ve motoruna sağlık.. süper bir gezi olmuş.. bu arada motoruma güvanim 1 kat daha arttı...

  19. #19
    BoneXXX - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    11 Ekim 2005
    Şehir
    Launceston - Avusturalya
    Motosikleti
    Bir Gun Bende Esecegim...
    Hocam sende , cbr125'te harika. CBR125'e iyi bir dayaniklik testi yaptirmissin. Demekki bu motor 4500 ytl son kurusuna kadar hak ediyor.Sende bu gorusumu onayliyormusun??? Senin icinde 2 Aylik tecrube ile iyi cesaret hakkatende HELAL olsun... Ama zaten gerekli odulude yol boyunca almissin, sohbet,muhabbet degisik insanlar, guzel manzalar ve yol maceralari. Yani muhabbet icin yasamiyormuyuz su dunyada....
    [b]***BIR GUN BENDE ESECEGIM...[/b]

  20. #20
    chad - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    03 Kasım 2005
    Şehir
    İst./Kozyatağı/Beşiktaş
    Motosikleti
    -Gs500-
    Alıntı BoneXXX adlı üyeden alıntı
    Hocam sende , cbr125'te harika. CBR125'e iyi bir dayaniklik testi yaptirmissin. Demekki bu motor 4500 ytl son kurusuna kadar hak ediyor.Sende bu gorusumu onayliyormusun??? Senin icinde 2 Aylik tecrube ile iyi cesaret hakkatende HELAL olsun... Ama zaten gerekli odulude yol boyunca almissin, sohbet,muhabbet degisik insanlar, guzel manzalar ve yol maceralari. Yani muhabbet icin yasamiyormuyuz su dunyada....
    Onaylıyorum kesinlikle son kuruşuna kadar verdiğiniz parayı hakkeden bir motor sonuçta ne demişler al bir honda kalma yolda


    REKLAM ALANI
1. sayfa 123 ... SonuncuSonuncu

Konu içerisindeki kullanıcılar

Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)

Bu Konudaki Etiketler