okudukca gaza geldimbur ben bir iki tur atip gelim
yağmurda arka tekerin kaymasıda çok güzel adrenalin veriyodurMengu16 adlı üyeden alıntı
Çok güzel bir noktaya değinmiş arkadaş..Ben de motorumu alalı 2 hafta oldu..Motorun üstündeyken zaman o kadar hızlı geçiyor, o kadar mutlu oluyorum ki yol bitmesin istiyorum. Hiç gereği olmadığı halde motora binmek icin biryerlere gidiyorum, boşuna gitmiş olmamak için de ucuzundan saçma sapan bişeyler satın alıyorum
Geçen sene sezon sonu yani havaların soğumasıyla başladım ilk motor sevdasına valla ne soğuk ne ilk başlamanın vermiş olduğu acemilik vızz geldi bu heyecanın yanında lastikler kaya kaya ha düştüm ha kalktım diye bu günlerimize geldik çok şükür
Valla daha 4 ay dolmadı 4500 km yol yaptım. Hala evden çıkıp motorun zincirleri falan sökerken egom tavan yapıyor sağa sola bakınıyorum
Hayır!
Sanırım 6 yıldır scooter kullanıyor olmamla alakalı bu, yılın 350 günü falan motorun üstündeyim, benim ulaşım aracım o!!
Son bir haftadır yarı otomatik kullanıyorum mesela, bak o hoşuma gitti.. Tamamen vitesli motora geçersem belki hayacanım alevlenir.. Yanlız motorla şehirlerarası yol yapmayı nasıl istiyorum :-(
Kısmet olmadı bir türlü...
yeni bi motor alsam bi heyecan olcakta bu eski hayvanda heyecan kalmadı.bws 100 war 5 yıldır bende sıkıldım tırıltırıl gitmekten.cazip fiyatlarla ninja 250 satında alayım yaw bi alamadım gitti.
motorunu hissettikten sonra herşey daha güzel olacak.şu an sen motorun bir parçası değilsin sadece kullanıyosun zamanla motorunu tanıyacaksın onunla bütünleşeceksin hatta aynı model başka bir motora binince o bile yabancı gelecek.alışınca öyle bir bineceksin ki heyecandan daha fazla keyif alacaksın.
Sağlam dediğin 600 -800 lük olmasa da olur, Sağlam olsun yeter
2005 Ybr ile dünya turu = http://www.re-moto.com/index.php?lang=tr
Geçenlerdde burada yazacaktım ama hiç fotoğraf çekmedim. telefonu saati almadan çıktım...
Geçen hafta sonu, Pazar sabahı saat 05:30... Uyku tutmadı o saate kadar. Hava tatlı tatlı esiyor, sabah serinliği. Gökyüzü muazzam bir mavi tonunda... yine burada takılıyordum, yeni başlıklara eski konulara bakıyordum. "mal mıyım lan böyle miskin miskin yatıp duruyorum!" dedim, Mp3 listemi yeniledim.Yol şarkılarını koydum ki ilk başa Whitesnake - Here I Go Again...
Açtım brandasını, sardım güzelce... Sokağın başına kadar çalıştırmadan çıktım (egzos sesi
Sabahları uyanamadığım için yolu uzatma gibi bir lüksüm olamıyor, ucu ucuna hatta çoğu zaman geç gidiyorum işe. Ama akşam olunca, gereksiz nedenler çıkarıyorum kendime. yok tost makinası alayım, hımm o zaman çarşıya gitmem gerekecek, yok buradaki atm'den değilde çarşıdakinden para çekeyim, yaa çıkışta biraz gezeyim, muş yoluna gireyim, hem yolda yeni asfaltlanmış, güzel olur... gibi bin ürlü bahane üretip onunla zaman geçirmek istiyorum ve yapıyorum da...
Hatta bu akşam gezilerinden sonra eve gelip Sput'u yerine park ettiğimde hemen kontağı kapatmıyorum, apartmanın altındaki cafe'den bir demli çay alıp, karşısına oturup sesini dinliyorum... Gösterge panelinin o hafif sarımtrak ışığının tonu... Sesi... V motorun en güzel yanlarından biri olan aksak ritimli o güzel sesi... Çayımı sigaramı içip, brandasını çekip, gidonu kilitleyip, alarmı aktif hale getirip yanından uzaklaşırken bile sevgilisi ile vedalaşmış biri gibi dönüp arkama bakıyorum...
Özel hayata etkisi baya bir var... Nişanlım inanılmaz tribini yapıyor... Geçen hafta yıllık izindeyken ses sistemi yaptırmıştım, 3-4 gün sırf bununla uğraştım. Hafta sonları cumartesilerim hep onundur... Onunla ilgilenir, zincirine, yağına bakarım, kendim yıkarım motorumu... Su zırhını çekerim, cilalarım... Orjinal deri çantalarını, selesini badem yağı ile siler temizlerim... Debriyajını yağlarım... Heryerini kontrol ederim...
Bıraksanız 10 günlüğüne 10 günün onunu da onunla geçiririm. Onunla yapacak birşeyleri mutlaka bulurum...
Arada beni korkutur... Ki benim ihmalim... Benzin koymayı unutuyorum 2'dir... İlkinde çok korktum bişey oldu diye, hele bu akşam... Giderken Bingöl çıkışının 20. kilometresi bir rampa çıkarken stop etti birden... Rezerv depoya aldım (aldığımı zannetmişim) yine çalışmadı... Hayırdır inşallah diyip, henüz geçtiğim PO istasyonuna doğru saldım aşağıya... Depoya bir baktım gram benzin yokmuş. Hemen orada fulledim, marşa bastım "tak" aldı ve Elazığ'daki Ali ustanın söylediği söz aklıma geldi... "Kolay kolay arıza yapmaz bunlar, taş gibi motoru vardır. Benzinini yağını eksik etme istediğin yere git" demişti... Baktıkça nazarım değecek diye bile korkuyorum. Çünkü muadillerine göre gerçekten çok bakımlı ve diri bir aslan benim oğlum...
Bu yaz 3000 km'lik bir route yaptım. İnşallah bu yolda bol bol fotoğraf çekip sizlerle paylaşacağım...
Motosiklet aşktır evet, ama sanırm chopper devlerin aşkı gibi birşey oluyor... En sağlam Rock'n Roll balladları gibi... Hisli ve güçlü...
Saygılar.
ferhat şerbetine limon sıkmayı unutma da şekerlenme yapmasınben de beyaz renkli balıklardan tutuyorum abi... yemek üstüne tatlı niyetine de yenebilir... o kadar tatlılar
lefkoşa yı gördüm de aklıma geldi acaba bu yaz tatilde kıbras a mı çadır atsam ege bölgesinde yer bulamadım da
tuzunu, biberini, limonunu bol bol sıkıyorum abi...merak etme...ferhat şerbetine limon sıkmayı unutma da şekerlenme yapmasın
lefkoşa yı gördüm de aklıma geldi acaba bu yaz tatilde kıbras a mı çadır atsam ege bölgesinde yer bulamadım da
ciddi ciddi öyle planın varsa her zaman beklerim abi...
ama 16-26 agustos tarihleri arasında ankarada olacağım...ona göre ayarla gendiii
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
