Kim en uzağa işeyecek? yarışmasının doğal figüranları olunca insan, ister istemez konuya da dahil oluyor.
Gelişmemiş toplumların genel görüntüsü böyle ne yazıkki.
Beyin olarak, genel kültür olarak kendini ispat edememiş bir bireyin kendini ispat çabası.
Tabii bu bireylerden oluşmuş bir toplum da dünyaya başka yoldan entegre olmaya çalışacak.
En zengin ülkelerden daha fazla lüks otomobil satın alacak.
Nüfusun büyük çoğunluğu lüks evlerde oturacak.
Levis,Adidas vb markalardan dünyanın hiç bir ülkesinde satamadıkları rakamda malı bu ülkelerde pazarlayacaklar.
Böylece birey kendini gelişmiş ülkelerin düzeyinde hissedecek.
Yıllarca dişinden tırnağından arttırıp biriktirdiği paralarla hiç ihtiyacı olmadığı halde otomobil alacak.
Daha sonra benzin parasını fazla bulduğu için o otomobili ancak hafta sonu ya da acil durumlarda kullanacak.
Yani bir dünya para harcayıp, yine eskiden yaşadığı gibi yaşayacak.
Hatta eskisi gibi de yaşayamayacak.
Kapısının önünde gıcır gıcır otomobili duracak ama evde ayda bir görülen et ve diğer proteinler yılda bir görünmeye başlayacak.
Yeni yetişen nesil protein alamadığı için beyin asla randımanlı çalışmayacak.
Ve bu nesilde daha kötü günlerin hazırlayıcısı olacak.
Yiyici toplum, hiç bir şey üretemediği için bir zaman sonra gelişmiş toplumların kölesi haline gelecek.
Ama toplum sidik yarıştırmaya tüm hızıyla devam edecek.
Sevdiklerimi uyarıyorum.
Böyle yapmayın diyorum.
Ama sadece sevdiklerime söylüyorum bunları.
Geri kalan ne hali varsa görsün aslında.
Doğal seleksiyona karışmak gibi bir niyetim yok.
İnsan neslini düzeltmek için toplu katliam yapılması nahoş bir durum olur.
Öyleyse bekleyeceğiz.
Zayıflar kendi kendini ayıklayacak zaten.....
Toplumu istediğiniz kadar uyandırmaya çalışın,
başına bela almadıktan sonra akıllanmıyorlar.
Bunu daha önce de her 10 yılda bir gördük.
Ama hala kaşınmaktayız.....
Ha sen motor demiştin değilmi?
Ona da değiniriz bir ara....