ne kadar boş muhabbet çeviriyorsun ya! konumuz statörden aküyü beslerken gereken ara elemanlar mı? genel olarak üretici firmaların sistemi aküden beslemesi, statörden değil.hakan1969 adlı üyeden alıntı
"boş muhabbet" çevirmiyorum.
"benellide direk statörden beslenen (akü hariç) herhangi bir yer yok. hatta birçok üretici voltajın sağlıklı gitmesi için aküden beslemeyi tercih eder. eğer direk statörden beslerseniz beyin yanabilir, enjeksiyonlar bozulabilir. güvenli bir yöntem değil."
Dediğin için, sana voltajı ayarlayan arada başka elemanın olduğunu söyledim.
Regülatör-konjektör şöyle bir parça, son sistemlerde daha da küçültülüp bir yere entegre edilmiş olabilir.
Dileyen konjektör-regülatör olarak aratabilir, işlevini öğrenebilir, zira entegre ikisi. Statörden gelen elektriği seninde dediğin gibi direk versek yakar. Bu parça onu regüle ederek -sanırım-13.8 v düzeyinde tutuyor. Ayrıca konjektörde malumunuz akü şarj olunca şarjı kapatıp aracın elektriğini direk kendi ürettiğinden sağlayacak şekilde anahtarlıyor.
Sorumu sanada sorayım,
Aküsü tamamen bitik "benzinli" bir arabayı takviye ile çalıstırıp kabloyu hemen çıkarınca çalışmaya (1 dk da hâlâ şarj sıfır) devam eder mi?
Ayrıca bildiğim yanlış olabilir, ama ben sağlam bilgiye açığım ve tercih ederim.
Böylesi "testosteron" yüklüler cevap değil.
---------- Mesajlar birleştirildi - 10:56 ---------- bir önceki mesaj zamanı 10:27 ----------
Videoyu izleyip cevap verirsen daha iyi olur.
https://youtu.be/1tmgisVmgCY
yine aynı muhabbet, daha açık yazayım, son kez. mesele statör, akü ve elektrik ile beslenen cihazların arasında ki akım-gerilim düzenleyiciler değil. konumuz; akım çeken beyin, farlar, enjeksiyon sistemi gibi elemanlara statörden akım voltaj vermektense, üretici firmaların bu akım-voltajı akü üzerinden vermeyi tercih etmeleridir. yani statörden çıkan akımın konjektör ile düzenlenip aküye veriliyor olması zerre kadar konumuz değil. çünkü aküye statörde üretilin elektriği konjektör olmadan basamazsın!
testesteronluk bir durum yok. sadece konuyu başka bir noktaya çekiyosun, ama senin söylediğin şey konumuz değil. biz burada statör ile akünün arasında konjektör olmalımı olmamalımı onu tartışmıyoruz. üretici firmaların akım çeken elemanları beslemek için konjektröden çıkan elektrik yerine aküden besliyorlar bütün mevzuu bu. aküden sonra veya aküden önce akım düzenleyiciler konumuz değil. umarım anlatabildim.
Herneyse...Şimdi taa baştan yeniden anlatmanın anlamı yok...Bosverelim....Ben dalgalanmanın aküyle alakası yoktur dedim ve akü çıkınca da sistemin çalışabilmesini bunun en basit ispatı olarak anlattım.
Aküden olsa aküyü çıkarınca araç nasıl çalışıyor.. "Akü hiç yokken çalışan bir yakıt sistemi" var ortada...Dahası laf-ü zaf...
Değerlendirmeyi, mesajları okuyan arkadaşlar yapar...
Video ortada...
Ben başka yazmayım topiğe...Saygı ve sevgiyle....
Arkadaşlar merhabalar yeni bir konu açmaktansa konuyu yeniden hortlatmaya karar verdim bunun için üzgünüm.
Yukarıda bahsi geçen malzemelerin tam olarak ne işe yaradığını anlamadığım için konudan çok uzaktım fakat artık konulara aşağı yukarı hakim oldum.
Probleme gelecek olursak o dönem bahsettiğim gibi genel olarak yıkadıktan sonra oluyor ve kendiliğinden geçiyordu bu durum.
Yine aynı problemle karşılaştım ve bu sefer bunun kendisinin geçmesine müsade etmeden sorunun neyden kaynaklandığını bulmak istiyorum.
Temel yaşanan problemler silsilesi şu şekilde;
1. Problem : Cold start durumunda motosiklet viteste iken start verdiğimde far bir miktar kısılıyor ve ateşleme yapmıyor, motoru boşa alıp ateşleme verdiğimde ise start veriyor. Motoru ilk aldığım zamanlar viteste iken öne doğru bir miktar atılıp ateşleme yaptığından bahsetmiştim ve bu duruma normal olduğu cevabını almıştım. Bu duruma ek olarak eğer yokuş aşağı veya yokuş yukarı kaldıysam boşa almak için ileri yada geri manevra yapmak istediğimde debriyaj çekili olduğu halde motor yerinden hareket etmiyor. Yokuşun tersi yönünde motoru çekmem yada itmem gerekiyor, ileri yada geri zorlarsam gidiyor ama sanki frene basıyormuşum gibi bir reaksiyon gösteriyor. Ek olarak varsayalım boşa almadan viteste çalıştırmayı deniyorum, debriyajı son kavrama noktasından ilk kavrama noktasına götürüyorum ve bu arada ateşlemeye basılı tutuyorum. İlk kavrama noktasına geldiğinde minicik bir alanda ateşleme gerçekleştiriyor. Ama yinede ateşlemeyi tam olarak almıyor bir miktar ileri gittiğinden vitesi boşa alıp ateşleme sağlıyorum yine.
2. Problem: Konumuzun ana maddesi olan rölanti dalgalanması problemi, önceki yazılarımda bahsettiğim gibi motoru yıkadığımda başıma gelmişti ve sonraki yıkamalarımda da eğer foşur foşur yıkarsam yine oluyordu. Foşur foşur yıkamayı bıraktım ve başıma gelmedi o zamandan bu zamana. Ama malumunuz kış mevsiminin gelişiyle eskisine nazaran daha az kullandım ve hep kısa mesafe kullandım, bu bağlamda rölanti dalgalanması yine başladı. Bunun üstünde geçen hafta sonu iki farklı ustaya gösterdim.
-İlk ustamız silindirlerden birinin çalışmadığını söyledi motoru açıp bakmak gerektiğini söyledi. Bana çok saçma geldi çünkü motorun gidişinde en ufak bir değişim yok.
-İkinci ustamıza gittiğimdeyse rölanti problemi ortadan kalktı ve stabil halde çalışıyordu. 5-10 dk kapalı şekilde sohbet ettikten sonra yanından ayrıldım ve dalgalanma yine başladı. İkinci ustamız ısı sensöründen olabileceğini motor soğukken bunun olduğunu söyledi.
Her iki ustaya da aküden olabilir mi sorusunu sormuş olsam da bir ölçelim demediler. Ölçü aletim olmadığından ben de ölçemedim ama bu hafta sonu ölçeceğim.
Akü;
Yaptığım araştırma ve edindiğim bilgiye göre bu rölanti dalgalanmasının bir çok sebebi olsa da üstünde durduğum durumların en başında aküden kaynaklandığı geliyor.
Çünkü motorun stabil yerinde durduğu anlarda dalgalanma varken boşta gazı 5-6k devirlerde çek bırak yaptığımda bir süre düzelip sonra geri bozuluyor. Bunun o anlık düzelmesinin sebebinin de statör-konjektör-akü bağlantısının zaten genel olarak 5k devirden sonra devreye giriyor oluşu.
Yıkadıktan sonra bu sorunun başıma gelmesinin de muhtemelen kaçak bir akım alanı var bu alana su geldiğinde akü boşalıyor ve bu durum baş gösteriyor.
Bujiler;
konuyu ilk açtığım günlerde bujilerin sağlamlık durumunu aldığım kişinin beyanına göre yapmıştım fakat başka bir sorundan dolayı depoyu çıkarmışken bakalım demiştik ve gayet tertemiz yeni bir yapısı vardı bu sebepten üstünde durmuyorum.
Buji kafaları;
Akünün sağlam olduğunu anlamam durumunda eğileceğim konulardan birisi fakat sağlamlık testi vs nedir yada konu ile alakası var mıdır bilmiyorum bilgisi olanlar varsa aydınlatırsa sevinirim.
Tps sensörü ve Rölanti motoru;
Bu iki arkadaş içinde yorumunuz varsa ve açıklarsanız sevinirim.
Konu çok fazla uzadı vakit ayırdığınız için teşekkür ederim.
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
