Kapat
Üye Girişi
Motovento
Reklam Alanı
Motomax
Reklam Alanı

Motosiklet serüvenim ve kazandığım tecrübeler

    Motovento
    REKLAM ALANI
  1. #1
    HaktanCbr - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    29 Nisan 2017
    Şehir
    Ankara
    Motosikleti
    Ducati Monster 696
    Herkese selam arkadaşlarım, abilerim ve ablalarım.

    Gece gece uyku tutmadı biraz foruma giriyim insanlar neler yapmış diye bakıyım dedim ve yaşadığım birkaç kazadan ve detaylı olarak motosiklet tecrübelerimden çıkardığım dersleri sizinle paylaşmak istedim, "saat 4 kafayı mı yedin yat uyu" derseniz canınız sağolsun bende aynısını kendi kendime dedim. umarım sıkıcı bir yazı olmaz. Ben 18 yaşımda insanın en saçma sapan hareketleri yapacağı yaşlarda motosiklet ile tanıştım, evde otururken "neden bir motosikletim olmasın lan" düşüncesi ile ve ailemi kısa sürede ikna edebilmem sayesinde bu düşünceden bir hafta sonra doğum günüm olması sebebi ile 12 bin tl ye rodajı yeni bitmiş bir cbr 250r aldı ailem. Motosikletler ile o kadar alakasızdım ki marş tuşunun varlığından habersiz araba gibi çalıştırmaya çalıştım ehliyetimde yok tabii. Aldığım ilk günün sabahında haziran ayında ani bastıran yağmur ilk düşüşüme neden oldu şanslıyım yokuş aşağı kaydıraktan kayar gibi 20 25 metre kaydım çizik dahi almadım. 18 yaşının verdiği gaz, motorun heyecanı ve yaşadığı olaydan hiç ders almayan ergen şahsım "neden olmasın ki?" diyerek ekipman namına airoh marka çene açılır kask ve içi geçmiş bir ls2 kask dışında ekipman olmadan, aynı günün akşamında bir arkadaşımı da ikna ederek Eskişehire doğru yola çıktım, vites yükseltmeyi dahi bilmemem haricinde çok bir sorun yoktu aslında. Gitmemiz molalar dahil 5 saat sürdü, gelmemiz de bir o kadar sürdü üstüne hiç dinlenmeden ve merkeze geleli 10 dakika olmasına rağmen "göreceğimizi gördük neden geri gidip evde uyumuyoruz ki" düşüncesi ile geri döndüğümüz için yolda kendimden geçecektim neredeyse. Motora gece 11 gibi arkadaşımla binip güneş doğana kadar Ankarada gitmediğimiz yer kalmıyordu, benzin de aldığım harçlığa oranla çok pahalı değildi günlük harçlığımla sabaha kadar gezip, depoyu eve giderken fulleyip ertesi günün akşamında tekrar aynı şekilde geziyordum. Günlerim öyle öyle geçerken düşme sonucu yaralandığım yerleri göze alarak ufak bir ekipman seti aldım, tabi bu raddeye gelene kadar neredeyse bir yıl vücudum google maps sınırları gibi yara içinde gezdim. 2016 yılında ise Manisada üniversiteye başladım, motosikletimi üniversitenin 2. ayında x firmasına ait bir Mercedes Trivagonun bagajına koyarak okuduğum şehre götürdüm. Çeşitli badireler atlattım, bunlardan en ilginci ise 120 ile giderken arkamdaki artçının yatış yönünün tersine doğru eğilmesi yüzünden 20-25 cm lik düşüş ardından yol dışına çıkıp 10 küsür metre yol dışında tank slapper yaşadıktan sonra sakinliğim ve şansım sayesinde motoru yola tekrar yola tank slapper yaşaya yaşaya soktuğum maceramdır. O gün tank slapperi engellemenin en mantıklı yolunun gidonu serbest bırakarak motorun kendi dengesini tekrar kazanması gerektiğini öğrendim. Başka bir uzun yol maceramda yetersiz ekipmanla dediklerimde en ufak abartı olmadan kar, fırtına, dolu, tipi, sis ve hepsinin aynı anda yaşandığı ilginç bir hava durumu riski olmasına Manisadan Ankaraya doğru yola çıktım, hadi Manisa ilçeleri ve Uşak o kadar kötü değildi sadece aşırı yağış yer yer dolu vardı Banazı geçtikten sonra neredeyse anlık olarak değişen birden fazla hava durumuyla karşılaştım, Afyon civarında ise işler çığrından çıktı aşırı bir kar yağışı ve sis zaten fiilen donuma kadar ıslak olan beni ciddi şekilde etkiledi ekipmanım yavaş yavaş donmaya başladı, görüntü itibariyle kardan bir motor süren kardan adam şeklindeydim, artık vücudum hissizleşmeye başladı bende "zaten banko öldüm heralde geçmiş olsun bari şuraya biyere uzanıyımda huzur içinde öleyim" diyerek sağa çekecektim ki şansıma çok uzaktaki bir benzinliğin ışığını gördüm, bu sahne filmde olsa vasat bir senaryo derdim ama bunu yaşadım, benzinlik kapalıydı yanındaki tesise ise "ben üşüyom" diyerek girdim sadece soba önünde uyuyakalmış bir çalışan vardı, sağolsun kendi kaldıkları yerde ağırladılar yiyecek içecek ikram ettiler, bundan da bir şekilde kurtuldum. 2017 yılında ise ilk ciddi kazaya neden olan en önemli olayın fitilini ben artık motorda iyiyim, neler yaşadım ölmedim, iyi kötü virajda peg değdiriyorum artık ben piştim iyice daha kaza yapmam ateşledim, sonraki hafta dümdüz Eskişehir yolunda bir kamyonun şaftının kırılması yüzünden 150km ye yakın bir hızda yaptım şansım yaver gitti ki üzerim başım yağ oldu sadece ekipmanlar haşat oldu, hatta ailem ekipmanları çöpe attı aynı günün akşamında, hatıra olarak saklamayı planlıyordum oysa.

    Bir ay sonra ailemin başının etini sürekli motor diye yediğim için bana 27 bin tl ye sıfır km bir cbr 500r aldılar 30 bine yakın kullandım motoru, ilk gün revit 4 mevsim, nolan kask, ve benzeri bir markadan eldiven aldım, sonra deri ekipman shoei kask vs derken gitti öyle. Her doyumsuz ergen gibi daha da iyisi olsun daha hızlı gitsin derken büyüklerimin sözünü dinlemeyerek saçmalıklar yaparak motoru saçma sapan şekilde satıp sonunda aşırı kazıklandığım bir iki ticarete girdim. Elimde 19 bin tl param kaldı sadece onlada yüksek km de bir vfr 800 alıyım bari V4 motor, o dönem ducati desmosedici hayranlığımdan kalma v4 sevdam da var tabi diyerek aldım. Motoru Mersinden Ankaraya sürerek kışın ortasında getirdim, bloğu çok iyi durumda değilmiş insanın gözü kör ve tecrübesiz olunca kandırılıyor, dikkat de kontrol de etmedim alırken. Gezerken de sürekli kesicide gezmemden ve motorun çok sağlıklı çalışmaması sebebi ile motor patladı sonunda, neyse bir iki olay oldu falan derken ailemi tekrar ikna edip düşük km de bir cbr 650f aldım 2 yıl ve 50 bin km den fazla kullandım. Bir noktadan sonra elektriksel arızalar vermeye başladı motor yolda bıraktı beni derken tamirini yapıp 2019 ocak ayında motosikletimi ederine belki de biraz daha fazlasına sattım.

    Temmuz ayında ise bir ducati 848 buldum 17 bin km de 30 bin tl ye Kütahyaya gidip aldım daha önce denediğim ama hiç hoşuma gitmeyen bir sürü yeni model yüksek cc yarış motoru oldu ama, ducati aşırı farklı bir dünya gibi geldi v motor aşkımdan dolayı sesi şekli şemali kendinden aldı beni. 24 bin km ye kadar sürüp ankara ulusan da desmo bakımını yaptırdım. Ertesi hafta ise acele edip 290 civarı hızla kız arkadaşımın yanına giderken sol şeride şerefsiz ve daha diyemeyeceğim bir sürü küfrü hak eden namussuz birisi maksimum 60 km süratla aniden atladı, ön freni öyle bir sıktım ki motor stoppieye geldi ve motor neredeyse dik olmasına rağmen ön tekeri bile kaydırdım, adam kenara çekilince artık çalışmayan beyne sahip 0 iq lu birisi bile bazen mantıklı hamleler yapabiliyor diyerek ön freni bıraktım bu kadar uzun yazıyorum ama bunların hepsi maksimum 4-5 saniye arka teker yere öyle sert indi ki düşük kmde sıfır sayılabilecek pirelli rosso corsa 3 arka lastiğim patladı bende bariyere doğru savruldum, üzerimde deri tulum bot eldiven ve iyi bir kask olmasına rağmen vücudumun yarısı hulk gibi mosmor, ellerim pert avuç içinde bazı yerlerde resmen et kalmamış bir halde buldum kendimi, iyileşmem en azından ellerimi kullanabilir hale gelmem bir ay sürdü sonraki 7-8 ay kesinlikle motosikletlere bakamaz oldum aklıma o anlar geldikçe kabus görüp yataktan uyanıyordum. Sağolsun bu dönemde canım sevgilim, arkadaşlarım ve ailem hiç yalnız bırakmadı beni. Kazadan 4 ay sonra sevgilime ait 2013 model cbr 250r ile yavaş yavaş motor sürdüm, kaza tabi ki motosiklet ve rüzgar aşkımı bitirmedi, ancak yaralanma sonrası psikolojik travma süreci çok kötü ve hala aklıma geldikçe geriliyorum.

    Ducatiden hevesimi tam alamadığım için tekrar piyasa araştırmasına başladım, bakındım durdum. Süratli motorlara artık çok sıcak bakmadığım için Monster serisine yöneldim. İstanbulda çok uyguna 18 bin km de bir monster 696 buldum. Korlas tarafından ekspertizi yapıldı ve satın aldım. Desmo bakımı için tekrar Korlasa götürdüm. Çok fazla süremesemde 1 sene oldu alalı 9 bin kilometre yaptım. Korona belası yüzünden çok gezemiyorum ama ufak bir kaçamak yapıp arkadaşımla Uşak pistine gittim. Eskiden yüksek pegli yarış motoruyla bile peg sürterken şimdi alçak Monsterin pegini bile sürtemediğimden biraz moralim bozulsa da gayet keyifli bir aktiviteydi.

    Bunları yazmamdaki sebep yaptığım hataların sebeplerini ve olayı tam olarak anlatarak tecrübelerimi sanki siz yaşamışsınız gibi aktarabilmek ve umuyorum ki benim gibi maceraperest, aklı bir karış havada arkadaşların yaşayabilecekleri potansiyel olayları görüp ders çıkarması ve zarar görmemesini istemem ve yaşadığım olayları paylaşmak istememdendir. Yazım yanlışım varsa ve yanlış anlaşılacak bir şey yazdıysam özür dilerim.


    REKLAM ALANI
    Oktay Motor CF Moto Polaris Mondial
    Motomax
  2. #2
    Kerem34_ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    31 Ekim 2020
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    Mt-25 ABS
    Anılarınız ve deneyimlerinizi anlattığınız için teşekkür ederim.

    Buradan moderatörlere de sesleneyim, adam v4 Ducatilere'mi binmemiş, monster mi almamış, vfr800'le peg mi değdirmemiş de adı hala HaktanCbr Bu abimiz değiştirmek istemese bile böyle kullanıcı adı mazide kalan ve değiştirmek isteyen dolu arkadaş var. Bence profilde önceki ismin yazması şartıyla sadece bir kerelik isim değiştirme hakkı tanınmalı. 10 yıllık yazar olsam bir dünya yazdığım mesaj olsa ben de yeni hesap açmak istemem. Ben de Kerem34 yaptım açarken bir gaz, yarın çıkıp gideceğim belki bu şehirden.

  3. #3

    Üyelik
    13 Haziran 2016
    Şehir
    istanbul
    Motosikleti
    falcon flash 100
    İyice yaşlandım artık böyle uzun ve satır aralarında yeterli boşluk olmayan yazıları okuyamıyorum.
    recaip ve Mr.wind bunu beğendiler.


    REKLAM ALANI

Konu içerisindeki kullanıcılar

Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)