Ducati Monster 821 İncelemesi // İkinci elde hangisi 821 mi MT09 mu ?
-
Japonlar tasarım olarak çok gerideler, donanım olarak avrupa dengi olan modellerininde fiyatları yine avrupalı ile denk seviyelerde.
Acil durumda ikinci el piyasası dahil tüm riskler kabul edilirse de mantıklı olan temiz ikinci elleri olacaktır. Değerinin çok altında aylarca duran ilanlar mevcut.
Naked sınıfında tasarım olarak mv agusta benim için birinci sırada, ikinci el brutale veya dragster alınıp, son sahibi tadında binilebilir. Gönlüm de sdr 1290 dan yana ve galiba bu riske gireceğim gibi..
Reklamlar
-
127 adlı üyeden alıntı
Yani aslında normal motorlardan çok farklı değil Ducati. Ducati de bakım aralıkları tam nasıl bilmiyorum ama bana sorarsanız MT 7 MT 9 gibi motorlardan daha pahalıya gelmiyor.
Problem sadece bakım masrafı değil aslında. Japonlar çok daha sorunsuz, bakıma çok daha az hassas, dizayn ve üretim kaliteleri yüksek (süspansiyon, fren kalitesi yüksek olmasa da.)
Ducati desmo bakımı 30 bin km dese bile, 15 bin km'de ufak ufak ötmeye başlar subaplar, "yahu motosikletin sesi aldığım günkü gibi değil" der servisin yolunu tutarsınız.
Honda 20 bin'de bir der, 20 binde açar, kontrol eder değişiklik yapmadan kapatırsınız. 40 binde tekrar açar, kontrol eder, ve etkilenmiş şekilde yine değişiklik yapmadan kapatırsınız. 60 binde yine açar, ve subap aralıklarının hâlâ kitapçıktaki tolerans aralığında olduğunu görüp hayrete düşersiniz.
Gel gelelim Ducati'den aldığınız zevki de kolay kolay bir Japon'dan bulamazsınız.
Bir de Ducati bakımını her yere yaptıramazsınız. Kendine özel alet edevat istiyor. Japonlar az çok aynı.
Birrr de araç bakım için değil performans için dizayn edilmiş. Bir CB900F Hornet'te kafaya (blok kapağı) ulaşma en fazla 5 dakika sürer, çünkü depo arkadan menteşeli, önü kalkıyor ve kalkık pozisyonda tutabiliyorsunuz. Bazı Ducati lerde kafalara ulaşma 1 saatten fazla sürüyor. Arka silindir için depoyu, ön silindir için radyatörü tümden sökmek gerekiyor. Sonra işin bitince tekrar yerine tak, antifrizle uğraş, havasını al, vs. bir ton gereksiz kalifiye işçilik ve masraf.
Sadece Ducati değil, eski tüm Avrupa motosikletler, sınırlı bütçeyle alınmaması gereken riskler bence.
-
bir ortama girersiniz 100 tane motorcu varsa ducati sahibi toplasan 3 kişi 4 kişi ya çıkar ya çıkmaz 5 i bile bulmaz.. ducatinin yada ducati gibi motorların bence en büyük farkı bu radikal farklı olması.. sizi sıradanlıkdan ayrıştırması..
-
hasmet adlı üyeden alıntı
Problem sadece bakım masrafı değil aslında. Japonlar çok daha sorunsuz, bakıma çok daha az hassas, dizayn ve üretim kaliteleri yüksek (süspansiyon, fren kalitesi yüksek olmasa da.)
Ducati desmo bakımı 30 bin km dese bile, 15 bin km'de ufak ufak ötmeye başlar subaplar, "yahu motosikletin sesi aldığım günkü gibi değil" der servisin yolunu tutarsınız.
Honda 20 bin'de bir der, 20 binde açar, kontrol eder değişiklik yapmadan kapatırsınız. 40 binde tekrar açar, kontrol eder, ve etkilenmiş şekilde yine değişiklik yapmadan kapatırsınız. 60 binde yine açar, ve subap aralıklarının hâlâ kitapçıktaki tolerans aralığında olduğunu görüp hayrete düşersiniz.
Gel gelelim Ducati'den aldığınız zevki de kolay kolay bir Japon'dan bulamazsınız.
Bir de Ducati bakımını her yere yaptıramazsınız. Kendine özel alet edevat istiyor. Japonlar az çok aynı.
Birrr de araç bakım için değil performans için dizayn edilmiş. Bir CB900F Hornet'te kafaya (blok kapağı) ulaşma en fazla 5 dakika sürer, çünkü depo arkadan menteşeli, önü kalkıyor ve kalkık pozisyonda tutabiliyorsunuz. Bazı Ducati lerde kafalara ulaşma 1 saatten fazla sürüyor. Arka silindir için depoyu, ön silindir için radyatörü tümden sökmek gerekiyor. Sonra işin bitince tekrar yerine tak, antifrizle uğraş, havasını al, vs. bir ton gereksiz kalifiye işçilik ve masraf.
Sadece Ducati değil, eski tüm Avrupa motosikletler, sınırlı bütçeyle alınmaması gereken riskler bence.
O yüzden kafamda yeni CB650R var. Hem sevdiğim bir tasarıma hemde yıllardır değişmeyen bir bloğa sahip 
-
hasmet adlı üyeden alıntı
Honda 20 bin'de bir der, 20 binde açar, kontrol eder değişiklik yapmadan kapatırsınız. 40 binde tekrar açar, kontrol eder, ve etkilenmiş şekilde yine değişiklik yapmadan kapatırsınız. 60 binde yine açar, ve subap aralıklarının hâlâ kitapçıktaki tolerans aralığında olduğunu görüp hayrete düşersiniz.
Gel gelelim Ducati'den aldığınız zevki de kolay kolay bir Japon'dan bulamazsınız.
Al işte 1299 panigale olsa eyvallah sınıfının lideri güç-tork dersin sineye çekersin.Monster 821 MT9 un üstüne ek güç sunmadan daha narin
bir yapıya sahip.
Ne gerek var böyle masraflara.Makinenin saat gibi işlemesinden büyük keyif mi var.
-
Para ile artık bir derdiniz değilse Ducati alıp geçin.
-
Reliability: Güvenirlilik ve dayanıklılık, bundan önemli bir şey yok, sonra işlevsellik, sonra da göz zevki vs.
Düşündüm de yukarıdakilerden önemli tek şey olabilir; o motorun üstünde rahat mısınız ve keyif alıyor musunuz? Bu olabilir tabi. Rahatsız / keyifsiz ise dünyanın en dayanıklı ve işlevsel motoru olsun sizin için beş para etmez...
-
Demiyim demiyim diyorumda ducatiye sıfırına adam türkiye için konuşuyorum yurtdışını bilmem ..
Adam gidip bir multistradaya 200 bin tl vermişse bir monstera 100 bin tl vermişse muhtemelen bu adam o motoru porschesinin yada 1 trilyonluk 1.5 trilyonluk eski parayla aracının yanına koyucakdır..
Burda yazılanlarda çokda öyle adamın umru olmaz 3 bin tl bakım gideri 5 bin tl falanca parası öyle adam motoru servise bile götürmez telefon açar gelir servis alır motoru bakımını yapar geri bırakır..
şu konuyu bile okusa pis dar gelirliler çekemiyorlar bizi der geçer ) aman şaka yapıyorum ciddiye almayın..
Konuşulan şeyin en başından beri ilk mesajımdan beri diyorum bence consepti çok farklı.. alıcı kesmi farklı alıcı kesminin motora bakış açısı farklı.. bir motora 100 bin tl 200 bin tl vericek adamın aman gidiyim 30-50 bin tl ye bir honda alıyım başım ağrımasın derdi olabilirmi..
-
ben 796 kullanırken kendimi lord gibi görüyordum
kendine has tepkileri olan bir marka. teknik olarak en iyi değil belki ancak hissettirdiği şey gerçekten çok keyifli.
-
hasmet adlı üyeden alıntı
Z800 piyasadan önce obezitesine hakim olmalı.
MT9 varken Z800'ü tercih edecek silindir sayısı özentili veya Kawasaki fetişi tipler dışında kim olabilir bilemiyorum açıkçası.
piyasa değeri olarak söyledim aslında.baya baya alamazsınız 2. elini aşırı ötesi pahalı.z900 ve mt09 yeni kasasına yakın fiyatları var.takip de ediyorum cidden alanlar da baya baya var.aslında düşününce z750 bile hala aranıyor
-
logaritma adlı üyeden alıntı
Konuşulan şeyin en başından beri ilk mesajımdan beri diyorum bence consepti çok farklı.. alıcı kesmi farklı alıcı kesminin motora bakış açısı farklı.. bir motora 100 bin tl 200 bin tl vericek adamın aman gidiyim 30-50 bin tl ye bir honda alıyım başım ağrımasın derdi olabilirmi..
E yani... Hem kim kullanıcak aynı motosikleti taa otuz bin km'ye kadar? Yenisi çıkar yahu. Çıkmasa bile rengi sıkar insanı bi süre sonra. Bir iki sene idare etsin yeter. Sonra eli mahkum yenisi alınır zaten.
Şaka şaka. Porşum falan yok benim. Yok sayılır daha doğrusu. Malum Boxter Porştan sayılmıyor.
Şaka yahu şaka. Boxterım falan yok. Cayenne de Porş sayılmaz zaten. Sonuçta üzerinde Porsche etiketi yapıştırılmış vos vos.
Yok yahu o da şaka. Cayenne de yok. Ne spor arabam var, ne de jibim. Normal dört kapılı binek otomobil. Panamera.
-
hasmet adlı üyeden alıntı
Problem sadece bakım masrafı değil aslında. Japonlar çok daha sorunsuz, bakıma çok daha az hassas, dizayn ve üretim kaliteleri yüksek (süspansiyon, fren kalitesi yüksek olmasa da.)
Ducati desmo bakımı 30 bin km dese bile, 15 bin km'de ufak ufak ötmeye başlar subaplar, "yahu motosikletin sesi aldığım günkü gibi değil" der servisin yolunu tutarsınız.
Honda 20 bin'de bir der, 20 binde açar, kontrol eder değişiklik yapmadan kapatırsınız. 40 binde tekrar açar, kontrol eder, ve etkilenmiş şekilde yine değişiklik yapmadan kapatırsınız. 60 binde yine açar, ve subap aralıklarının hâlâ kitapçıktaki tolerans aralığında olduğunu görüp hayrete düşersiniz.
Gel gelelim Ducati'den aldığınız zevki de kolay kolay bir Japon'dan bulamazsınız.
Bir de Ducati bakımını her yere yaptıramazsınız. Kendine özel alet edevat istiyor. Japonlar az çok aynı.
Birrr de araç bakım için değil performans için dizayn edilmiş. Bir CB900F Hornet'te kafaya (blok kapağı) ulaşma en fazla 5 dakika sürer, çünkü depo arkadan menteşeli, önü kalkıyor ve kalkık pozisyonda tutabiliyorsunuz. Bazı Ducati lerde kafalara ulaşma 1 saatten fazla sürüyor. Arka silindir için depoyu, ön silindir için radyatörü tümden sökmek gerekiyor. Sonra işin bitince tekrar yerine tak, antifrizle uğraş, havasını al, vs. bir ton gereksiz kalifiye işçilik ve masraf.
Sadece Ducati değil, eski tüm Avrupa motosikletler, sınırlı bütçeyle alınmaması gereken riskler bence.
2011 .honda Hornet 600'ün kitapçığında subap ayarı 20k değil 50k kontrol edilir der. Benim motosiklet 43k'yi geçti hala subap sesi,eksantrik zincir sesi yok...
-
dyavol-77 adlı üyeden alıntı
2011 .honda Hornet 600'ün kitapçığında subap ayarı 20k değil 50k kontrol edilir der. Benim motosiklet 43k'yi geçti hala subap sesi,eksantrik zincir sesi yok...
20km'yi oylesine soyledim. Eski 2002 CB900F Hornet'imde 16000 milde bir geciyordu sanirim. Kendi forumunda 48 bin milde acip degisiklik yapmadan kapatan vardi. Muhtemelen istisnai bir durumdu ama yinede de. Gerci o zaman forum diye bir sey de yoktu. Kocaman bir Yahoo grubumuz vardi...
-
Bir çok farklı marka ve model motosiklet kullandım. Malzeme kalitesi işçilik felan Ducati'm ile baz alıp kiyasliyorum. Ducati gerçekten ruhu olan kendine has bir marka. Öyle de kalır inşallah diğerlerine benzemez.
-
sübab ayarınıda çok abarttınız. her motorda ses gelmiyorsa çekişde yada motorda bir sorun yoksa stop etme gibi .. belli periyodlarda sübab sente ayarlarına bakılır.. bazı motorlarda açıkdadır yeri vardır motoru sökmessin bile bazılarında kapak açmak zorunda kalırsın.. gerisi zaten sente çakısına bakıyor usta gibi bir ustanında çok ciddi bir sorun yoksa periyodik bir ayar ise 5-10 dakkasını almıycak bir işdir..
Benim için önemli olan kısmı şudur usta o işe girişdiyse benden sübablar sağlam olsada o işçilik parasını alır sübab ayarını yapsada alır ben o kısmına bakarım..
para cepden çıkdıkdan sonra sübablarım temiz sağlam demenin sübab ayarı yaptırandan bir farkı yoktur benim için..
Sen diyorsan benim ustam beş kuruş almaz bedavaya motoru söker takar kapağı açar ayar yapar yapmaz mesaisini yövmiyesini zamanını bedavaya harcar ona bir lafım yok..
-
hadi al ducatiyi al )
-
papanax adlı üyeden alıntı
hadi al ducatiyi al
)
Bir tane 821 ilanı takip ediyordum. Fiyatı düştü böyle içim bir gıdıklanıyor :D
-
oialdemir adlı üyeden alıntı
Bir tane 821 ilanı takip ediyordum. Fiyatı düştü böyle içim bir gıdıklanıyor :D
pişman olmazsın
-
oialdemir adlı üyeden alıntı
Bir tane 821 ilanı takip ediyordum. Fiyatı düştü böyle içim bir gıdıklanıyor :D
Almışken tek maşalı 1100 hmmmmm, 1200R da fena duruyor orada, takasa gel diyor sanki
-
wetehan adlı üyeden alıntı
Almışken tek maşalı 1100 hmmmmm, 1200R da fena duruyor orada, takasa gel diyor sanki
ahahahahahshsh
Reklamlar
Konu içerisindeki kullanıcılar
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
