- Katılım
- 2 Ocak 2004
- Mesajlar
- 20
- Konu Yazar
- #1
Havalar ısındı. Bütün bir kış uykusunda olan motosikletimi artık çıkarabilirim, veya Havalar ısındı bütün motosikletliler yollara döküldü. Ben de istiyorum bir motosiklet diyorsanız, unutmayın ki her zaman risklere de hazırlıklı olmalısınız. Ama bu riskleri en aza indirmek sizin elinizde.
Havaların ısınması ile birlikte sokaklarda motosikletler yine arttı. Bu hem sevindirici oluyor, hem de bazı arkadaşlarımızı yolda gördükçe kaygılanmaya da başlıyorum. Çünkü kış boyunca motosikletine binmemiş arkadaşlar, çılgınlar gibi motosiklet kullanmaya başlıyorlar. Bu yazımda biraz buna, biraz da yeni başlayacak arkadaşlara birkaç önerim olacak.
Kış boyunca motosiklet kullanmamış, havalar düzelince yeniden motosikletini gün ışığına çıkaran arkadaşların özellikle dikkat etmesi gereken nokta, uzun zamandır motosiklet kullanmamanın vermiş olduğu sürüşte bir gerileme olacaktır. Çünkü uzun zamandır motosiklet kullanmamak, sürüş ve trafikte dikkati dağıtmaktadır. Özellikle kalabalık trafikte.henüz acemi bir motosikletçi gibi davranmakta fayda var ilk zamanlar. Daha dikkatli, daha yavaş bir sürüş tarzı, motosikletinize adapte olma sürecinde sizin güvenliğinizi sağlar.
Kış boyunca otomobilinizi kullandınız. Beyin otomatik olarak sağ elde vites, sol el ile aynı oranda sağ el direksiyon, sol ayak debriyaj, sağ ayak fren ve gaz kombinasyonuna alışmış. Bir de bu, yoğun trafikte daha yoğun bir şekilde beyne yerleşmiştir. Şimdi aniden beyninize farklı bir kombinasyon yerleştirmeye çalışıyorsunuz. Ani bir değişim. Üstelik anlık değişimler. Bir otomobil, bir motosiklet, dolayısıyla beyin farklı kombinasyonları kısa sürelerde uygulayacak. Doğaldır ki dikkatini bu kombinasyonları uygulamaya fazlaca yoğunlaştıracak. İşte tehlike burada başlıyor. Farklı kombinasyonlara yoğunlaşırken, çevrenizdeki tehlikelere biraz açık oluyorsunuz. Duran trafikte, kapısını açıp yere tüküren bir sürücüyü fark etmekte gecikebiliyorsunuz. Veya şeridi duran bir sürücünün aniden akan şeride geçerek sizin önünüze bir engel teşkil etmesini geç farkedebiliyorsunuz. İşte bunlar, sizin güvenliğinizi ciddi tehlikeye sokuyor. Uzun zaman tekrarlanmayan sürüş teknikleri, sizde önemli ölçüde eksikliklere sebep oluyor. Ancak havaların ısınması, tekrar motorunuza kavuşmanızda sizde çok fazla kıpırtılara sebep oluyor. Bunun etkisiyle de tehlikeleri farketmiyor ve ciddi riskler alıyorsunuz.
Geçtiğimiz günlerde 2 fuar oldu. Havaların ısınması ile sokaklara dökülen motosikletlerden heveslenen, motosiklete gönül vermiş, ancak bir türlü fırsatı bulamayıp bu fuarları da bahane ederek yeni bir motor alanlar veya almayı düşünenlere de kısaca söylemek istediğim birkaç cümle var.
Öncelikle motosiklete yeni başlayan biri olarak, mutlaka çevrenizden fikir alın. Bu işi gerçekten tecrübe etmiş, yaşayan insanları seçmenizde fayda var. Yıllarını bu işe vermiş, motosiklet üzerinde uzun kilometreler yapmış insanların fikirleri sizin için değerli olmalı. Çünkü bunca senedir motosiklet üstünde bunca kilometreler kat eden insanlar, hem tecrübe, hem de güvenliklerini ön plana çıkaran insanlardır.
Benim size tavsiyem, öncelikle her ne motosiklet alırsanız alın, mutlaka ve mutlaka güvenlik ekipmanlarını da bütçenizin içine koyun. Alacağınız motosiklet sizin zevkiniz ile doğru orantılı iken, ekipmanlarda kendinize vermiş olduğunuz değer ile kıyaslanır. Başınızı korumak için almış olduğunuz kaskın fiyatı, sağlamlığı, güvenilirliği, başınıza vermiş olduğunuz değeri gösterir. Üzerinize alacağınız motosiklet montu, motosiklet eldiveni, motosiklet pantolonu, motosiklet botu, sizin kendinizi ne kadar çok sevdiğinizi gösterir. Üç kuruşluk malzemelerin de koruması ancak değeri kadar olur. Unutmayın ki hayatınız, hiçbir para biriminin bol sıfırlı sayıları ile ifade edilemez. Bir korumalı kıyafetin değerini ancak yaptığınız bir kazada sizi ne denli koruduğu ile orantılıdır.
Seçtiğiniz motosiklet ise bambaşka bir olay. Yeni bir kullanıcı adayı iseniz, alacağınız motosiklet mutlaka 125 cc veya 250 cc arasında olmalıdır. Lütfen bu konuda hassasiyet gösterin. Bu hacimdeki motosikletler çok ufak, bunla yol yapamam derseniz, unutmayın ki o motosikletin taşıdığı ağırlık ile gücünün oranı, normal bir araba ile kıyasladığınızda çok fazla olacaktır. Ama kontrol edebileceğiniz bir güç ile bu işe başlarsanız, daha uzun ömürlü, sağlıklı ve keyifli günlere ulaşırsınız. Bu hacimdeki bir motosiklet ile yapacağınız 3 5 bin km., size bir sonraki motosikletinizden daha fazla keyif almanıza sebep olacaktır. Bir sonraki motosikletiniz de 250 cc ile 400 cc arasında olursa, bu motosikletiniz de ondan sonra alacağınız motosikletinizden daha keyif almanızı sağlayacaktır. Bu bir sinsiledir. Ama her şey sizlerin daha uzun ve keyifli yollar yapmanız içindir.
Bir diğer noktada, alacağınız motosikletinizi ne amaçla kullanacağınızdır. Dağa bayıra gideceğim derseniz, almanızı tavsiye edeceğim motosiklet Enduro olacaktır. Şehir içinde işten eve, evden işe, arada sağa sola gideceğim derseniz, alacağınız motosiklet Scooter, gösterişi olsun, kromajları ışıl ışıl olsun, insanlar bana baksın derseniz, alacağınız motosiklet Cruiser (Chopper adını kullanmıyorum çünkü Chopper, özel yapım motosikletlere verilen isimdir), sportif görünüm olsun, cadde de dolaşırım derseniz, NakedBike, pistte hız zevkimi tatmin edeceğim derseniz, Racing, arazide hoplaya zıplaya yol almak istiyorum derseniz, Cross, iki tekerlek beni korkutuyor, 4 tekerlek olsun ama arazide yol alabileyim ve aktivite yapabileyim derseniz ise ATV almalısınız. Buna karar verip, bu doğrultuda hareket etmelisiniz.
Bütün bu motosikletlerin küçük hacimli olanları var. Lütfen, başlangıç olarak bu küçük hacimlileri tercih edin. Unutmayın ki hobileriniz, adı üstünde aldığınız zevktir. Acı çekmek ve çektirmek için değildir.
Zafer Yangın
www.emok.org
Havaların ısınması ile birlikte sokaklarda motosikletler yine arttı. Bu hem sevindirici oluyor, hem de bazı arkadaşlarımızı yolda gördükçe kaygılanmaya da başlıyorum. Çünkü kış boyunca motosikletine binmemiş arkadaşlar, çılgınlar gibi motosiklet kullanmaya başlıyorlar. Bu yazımda biraz buna, biraz da yeni başlayacak arkadaşlara birkaç önerim olacak.
Kış boyunca motosiklet kullanmamış, havalar düzelince yeniden motosikletini gün ışığına çıkaran arkadaşların özellikle dikkat etmesi gereken nokta, uzun zamandır motosiklet kullanmamanın vermiş olduğu sürüşte bir gerileme olacaktır. Çünkü uzun zamandır motosiklet kullanmamak, sürüş ve trafikte dikkati dağıtmaktadır. Özellikle kalabalık trafikte.henüz acemi bir motosikletçi gibi davranmakta fayda var ilk zamanlar. Daha dikkatli, daha yavaş bir sürüş tarzı, motosikletinize adapte olma sürecinde sizin güvenliğinizi sağlar.
Kış boyunca otomobilinizi kullandınız. Beyin otomatik olarak sağ elde vites, sol el ile aynı oranda sağ el direksiyon, sol ayak debriyaj, sağ ayak fren ve gaz kombinasyonuna alışmış. Bir de bu, yoğun trafikte daha yoğun bir şekilde beyne yerleşmiştir. Şimdi aniden beyninize farklı bir kombinasyon yerleştirmeye çalışıyorsunuz. Ani bir değişim. Üstelik anlık değişimler. Bir otomobil, bir motosiklet, dolayısıyla beyin farklı kombinasyonları kısa sürelerde uygulayacak. Doğaldır ki dikkatini bu kombinasyonları uygulamaya fazlaca yoğunlaştıracak. İşte tehlike burada başlıyor. Farklı kombinasyonlara yoğunlaşırken, çevrenizdeki tehlikelere biraz açık oluyorsunuz. Duran trafikte, kapısını açıp yere tüküren bir sürücüyü fark etmekte gecikebiliyorsunuz. Veya şeridi duran bir sürücünün aniden akan şeride geçerek sizin önünüze bir engel teşkil etmesini geç farkedebiliyorsunuz. İşte bunlar, sizin güvenliğinizi ciddi tehlikeye sokuyor. Uzun zaman tekrarlanmayan sürüş teknikleri, sizde önemli ölçüde eksikliklere sebep oluyor. Ancak havaların ısınması, tekrar motorunuza kavuşmanızda sizde çok fazla kıpırtılara sebep oluyor. Bunun etkisiyle de tehlikeleri farketmiyor ve ciddi riskler alıyorsunuz.
Geçtiğimiz günlerde 2 fuar oldu. Havaların ısınması ile sokaklara dökülen motosikletlerden heveslenen, motosiklete gönül vermiş, ancak bir türlü fırsatı bulamayıp bu fuarları da bahane ederek yeni bir motor alanlar veya almayı düşünenlere de kısaca söylemek istediğim birkaç cümle var.
Öncelikle motosiklete yeni başlayan biri olarak, mutlaka çevrenizden fikir alın. Bu işi gerçekten tecrübe etmiş, yaşayan insanları seçmenizde fayda var. Yıllarını bu işe vermiş, motosiklet üzerinde uzun kilometreler yapmış insanların fikirleri sizin için değerli olmalı. Çünkü bunca senedir motosiklet üstünde bunca kilometreler kat eden insanlar, hem tecrübe, hem de güvenliklerini ön plana çıkaran insanlardır.
Benim size tavsiyem, öncelikle her ne motosiklet alırsanız alın, mutlaka ve mutlaka güvenlik ekipmanlarını da bütçenizin içine koyun. Alacağınız motosiklet sizin zevkiniz ile doğru orantılı iken, ekipmanlarda kendinize vermiş olduğunuz değer ile kıyaslanır. Başınızı korumak için almış olduğunuz kaskın fiyatı, sağlamlığı, güvenilirliği, başınıza vermiş olduğunuz değeri gösterir. Üzerinize alacağınız motosiklet montu, motosiklet eldiveni, motosiklet pantolonu, motosiklet botu, sizin kendinizi ne kadar çok sevdiğinizi gösterir. Üç kuruşluk malzemelerin de koruması ancak değeri kadar olur. Unutmayın ki hayatınız, hiçbir para biriminin bol sıfırlı sayıları ile ifade edilemez. Bir korumalı kıyafetin değerini ancak yaptığınız bir kazada sizi ne denli koruduğu ile orantılıdır.
Seçtiğiniz motosiklet ise bambaşka bir olay. Yeni bir kullanıcı adayı iseniz, alacağınız motosiklet mutlaka 125 cc veya 250 cc arasında olmalıdır. Lütfen bu konuda hassasiyet gösterin. Bu hacimdeki motosikletler çok ufak, bunla yol yapamam derseniz, unutmayın ki o motosikletin taşıdığı ağırlık ile gücünün oranı, normal bir araba ile kıyasladığınızda çok fazla olacaktır. Ama kontrol edebileceğiniz bir güç ile bu işe başlarsanız, daha uzun ömürlü, sağlıklı ve keyifli günlere ulaşırsınız. Bu hacimdeki bir motosiklet ile yapacağınız 3 5 bin km., size bir sonraki motosikletinizden daha fazla keyif almanıza sebep olacaktır. Bir sonraki motosikletiniz de 250 cc ile 400 cc arasında olursa, bu motosikletiniz de ondan sonra alacağınız motosikletinizden daha keyif almanızı sağlayacaktır. Bu bir sinsiledir. Ama her şey sizlerin daha uzun ve keyifli yollar yapmanız içindir.
Bir diğer noktada, alacağınız motosikletinizi ne amaçla kullanacağınızdır. Dağa bayıra gideceğim derseniz, almanızı tavsiye edeceğim motosiklet Enduro olacaktır. Şehir içinde işten eve, evden işe, arada sağa sola gideceğim derseniz, alacağınız motosiklet Scooter, gösterişi olsun, kromajları ışıl ışıl olsun, insanlar bana baksın derseniz, alacağınız motosiklet Cruiser (Chopper adını kullanmıyorum çünkü Chopper, özel yapım motosikletlere verilen isimdir), sportif görünüm olsun, cadde de dolaşırım derseniz, NakedBike, pistte hız zevkimi tatmin edeceğim derseniz, Racing, arazide hoplaya zıplaya yol almak istiyorum derseniz, Cross, iki tekerlek beni korkutuyor, 4 tekerlek olsun ama arazide yol alabileyim ve aktivite yapabileyim derseniz ise ATV almalısınız. Buna karar verip, bu doğrultuda hareket etmelisiniz.
Bütün bu motosikletlerin küçük hacimli olanları var. Lütfen, başlangıç olarak bu küçük hacimlileri tercih edin. Unutmayın ki hobileriniz, adı üstünde aldığınız zevktir. Acı çekmek ve çektirmek için değildir.
Zafer Yangın
www.emok.org