The Dude adlı üyeden alıntı
hafta sonu bir gazetenin internet sayfasını ziyaret ederken ufak bir haber çarptı gözüme,
kapattım sayfayı,
bir şişe şarap açtım,
yedi kadeh koydum masaya,
önce biraz çekingendiler,
bir iki kadeh sonra ortam ısınmaya başladı,
radyoda incesaz ,
bir an ömerin gözleri doldu sanki,
buğulandı,
bir kıza vurulmuş zamanında, yüz vermemiş kız, biraz sövdük ona, sonra hayırlı kısmetler diledik,
anlattık başımızdan geçen kız meselelerini,
çok güldük,
elma ağacından düştüğümde kolum kırılmıştı en çok ona güldük,
adem de babasından kaçarken düşüp kırmış kolunu,
ilk sigarasını içerken görmüş babası.
halil ibrahim pek konuşmadı,
sormadık,
çok daldı,
kalkar gibi oldu bir an,
belliki bekleyeni var.
erkan oğur çıktı radyoda dersim dört dağ içinde,
sustuk,
erdal a yanına geliriz dedik hep beraber,
izmirin kızları güzeldir,
ne kadar içtik,
hatırlamıyorum.
çok küfür ettik,
çok ağladık,
daha çok güldük,
önder şiir okudu bize,
biraz cemal süreya,
biraz özdemir asaf,
biraz füruğ ferruhzad,
biraz hasan hüseyin okudum,
yine içlendik ...
receple önder bir sebepten atıştılar,
sonra birbirlerine sarılıp ağladılar ...
ben hepsine sarılıp ağladım ....
onlar kalkıp giderken ben yeni bir şişe açtım,
yeni gelecekleri beklerken ...
Erdal Canbulat
Önder Turgay
Adem Yörük
Ömer Dursun
Halil İbrahim Türkmen
Recep Gök
The Dude