Kapat
Üye Girişi
Motovento
Reklam Alanı
Motomax
Reklam Alanı
1. sayfa 123 SonuncuSonuncu

90 ' lı Yılların Mahalle Maçı Kuralları :)

    Motovento
    REKLAM ALANI
  1. #1
    mete_han - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    01 Ağustos 2005
    Şehir
    4.LEVENT & SERENGETI
    Motosikleti
    Melmeket Uşak/Manisa.2020 NC 750 X DCT/2015 CBF150
    1. Iyi oynayan iki kişinin aynı takımda yer almamasına dikkat edilirdi.

    2. Maçlar minyatür kalede... oyn...anıyorsa, penaltı boş kaleye ters şekilde topukla vurulurdu.

    3. Maçların hayali kale direkleri arası adım ile sayılır, olmaları gereken yerler iki taş ile işaretlenirdi.

    4. Hava kararınca, ezan okununca, anne-baba çağırınca maç biterdi.

    5. Uç korner bir penaltıydı.

    6. Topu patlatan parasını öder, patlak top ikiye kesilip kafaya takılırdı.

    7. `Frikiklerde açıl biraz` denince `Burası Ali Sami Yen mi` şeklinde cevap verilirdi.

    8. Takımlar kurulurken ilk oyuncuyu seçme hakkı, adım almayı iyi bilenindi.

    9. Kaleci topu 3 kere sektirirse rakibe `Açılsana 3 kere sektirdim` derdi, rakip açılırdı; efendilik vardı.

    10. Top insanın pek münasip olmayan bir tarafına gelirse herkes `işe işe!` diye bağırırdı.

    11. Penaltılarda kaleci değiştirilirse 2 penaltı atılırdı. Eğer ilk penaltı gol olursa ikincisi atılmazdı.

    12. Abanma ve burun vurmak yoktu, vurulursa eleştirilip kınanırdı.

    13. Tanju, Rıdvan, Metin, Ali, Feyyaz, Hagi, Hakan, Hami gibi dönemin popüler futbolcularının adı alınırdı.

    14. Topun sahibi tüm kuralları koyar, takımı kurar, kaleyi seçer, istemediği kişileri topuyla oynatmazdı.

    15. Klişe laflar vardı: `At bakayim abinin kıllı göğsüne!`

    16. Elin avantajı olmazdı.

    17. Bel üstü gol sayılmazdı.

    18. Taçtan kendi önüne atıp başlatılınca, taç değişirdi.

    19. Maçı izleyen küçük bir grup varsa, penaltı olup olmadığına o karar verirdi, saygı vardı.

    20. Maçlarda eğer iddia varsa ödüller genel olarak Algida Max, eskimo, meybuz, 2,5 litrelik kola vb. ürünlerden oluşurdu.

    21. Pas vermeden sadece çalım atarak gol atılırsa sayılmazdı.

    22. Frikiklerde baraj mesafesi, frikiği kullanacak olan kişinin koca bir zıplayışının akabinde 3 koca adım atmasıyla belirlenirdi... Büyük atılan adıma karşılık olarak rakip takım "sen tuvalete de mi böyle gidiyon?" diyerek ortalığı kızıştırırdı.

    23. Top, oyun alanı içerisindeki herhangi bir arabanın altına kaçarsa büyük bir şevkle arabanın altına yatılıp top alınırdı. Topu ilk kim kaparsa o takımda başlardı.

    24. Gol olduktan sonra eğer tartışmalar olursa ve golü yiyen takımın bir oyucusu golü kabullenirse rakip takım direk o kişiyi yüceltip "adamın gol diyo" diyerek golü alırlardı. Golü kabullenen kişi de kaleye veya defansa alınırdı.

    25. Varsa hakeme yapılan en dolu dizgin hakaret: "hakeme gözlük, eline de sözlük" tü.

    26. Oynayacakların sayısı eğer tek ise, güçsüzlerden biri devre değiştirerek gönlü alınırdı.

    27. Penaltılarda eğer takımınız açık ara farkla öndeyse kaleciye vurdurulurdu. Ama en güçlü forvetiniz penaltıyı kullanacaksa, hemen rakip kalecinin gönlü alınırdı: "Merak etme olm, teknik vuracam."

    28. Sabit bir kaleci yoksa 2 golde bir veya dakika usulü oyuncular aralarında değişirdi. Kalecilik sırası "Sonum bir Allah" diye kim başlarsa o kişiden geriye sayılırdı.

    29. Dizde veya ayak ucunda top sektirerek de sıra belirlendiği olurdu (genellikle 9 aylık veya 21 aylık gibi oyunlarda). Bu durumlarda ilk sektirmek isteyen "Birim bir Allah, kırmızı bayrak, yeşil kitap" derdi.

    30. Kaleci oyuncu kavramı vardı. Takımların genellikle iyi oyuncuları bu kutsal göreve kendilerini adarlardı.

    31. Eğer bir oyuncu faule maruz kalmışsa ama devam etmek istiyorsa, rakip futbolculardan birinin yürümesini dahi bahane ederek: "Adamın devam ediyor." derdi.

    32. Milli birlik ve beraberliğimiz mahalle maçlarında başlamıştır. Önce maçlar yapılır... Centilmenlik skora yansımazsa sopalar, taşlar konuşurdu.

    33. Atan alır spor vardı. Eğer top kime çarpıp çıkmışsa topun gittiği yer neresi olursa olsun koşa koşa gidip alırdı.

    34. Mahallenin abileri kaleci alıştırırlardı ve buna göre puan verirlerdi. Aralarında kavga eden çocukların puanı kesilirdi.

    35. Skor ne olursa olsun akşam!? saati yaklaştığında "Golü atan kazanır." kuralı işlerdi.

    36. Maçlardan sonra su sırasına girmek ayrı bir davaydı ve mutlaka koşa koşa gidilirdi. Genellikle yaşlı amca veya teyzeler, zemin katta oturanlar bu işin acımasız kurbanlarıydı.

    37. El kasti değilse o top direkt kaleye kullanılmaz, "kasti değilki oğlum, gol olmaz." denirdi...

    38. Eğer kaleci dahil herkes çalımlanmışsa; o top çizgiye kadar götürülür ya popo dürtmesi yada yere yatıp kafa, burun, alın gibi vucut kısımlarının dürtmesi ile gol atılırdı.

    39. Kalecinin degajla gol atabilmesi bir yetenekti fakat gene de gol sayılmazdı. Karşılıklı atışmaların sonunda yoldan geçen herhangi biri hakem yapılırdı ve sonuca o karar verirdi.

    40. Para o zamanlar kolay bulunmadığından maçın hangi takım tarafından başlatılacağına; bir tarafına tükürülmüş yassı bir taşın havaya atılıp, yaş mı,kuru mu seçiminde doğru tarafı bilen tarafın başlaması yöntemi ile karar verilirdi.

    41.Kaleler taştan olduğu için atılan şut önce defansa çarpıp sonra taşın üstünden geçtiyse şutu atan takım gooll diye yaygara çıkarırdı.Rakip takımın gol değil kale üstü cevabına,gol yoksa korner o zaman ver topu diyerek racon kesilirdi..

    alıntı...
    Gerçekler acıdır/Metehandro acıtır//Pinokyo/BMX/Star103/Cobra105/Dt125/İnnova125/Lıberty200/Ybr125/CBF150/PCX/Activa/Inazuma/NC700S/750S/750 X/750SDCT
    (1992/2020) Köftestar&Pandastar&Banstar


    REKLAM ALANI
    Oktay Motor CF Moto Polaris Mondial
    Motomax
  2. #2
    Sinan Aksu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    21 Kasım 2009
    Motosikleti
    DL1000-Nmax155
    Alıntı mete_han adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    1. Iyi oynayan iki kişinin aynı takımda yer almamasına dikkat edilirdi.

    2. Maçlar minyatür kalede... oyn...anıyorsa, penaltı boş kaleye ters şekilde topukla vurulurdu.

    3. Maçların hayali kale direkleri arası adım ile sayılır, olmaları gereken yerler iki taş ile işaretlenirdi.

    4. Hava kararınca, ezan okununca, anne-baba çağırınca maç biterdi.

    5. Uç korner bir penaltıydı.

    6. Topu patlatan parasını öder, patlak top ikiye kesilip kafaya takılırdı.

    7. `Frikiklerde açıl biraz` denince `Burası Ali Sami Yen mi` şeklinde cevap verilirdi.

    8. Takımlar kurulurken ilk oyuncuyu seçme hakkı, adım almayı iyi bilenindi.

    9. Kaleci topu 3 kere sektirirse rakibe `Açılsana 3 kere sektirdim` derdi, rakip açılırdı; efendilik vardı.

    10. Top insanın pek münasip olmayan bir tarafına gelirse herkes `işe işe!` diye bağırırdı.

    11. Penaltılarda kaleci değiştirilirse 2 penaltı atılırdı. Eğer ilk penaltı gol olursa ikincisi atılmazdı.

    12. Abanma ve burun vurmak yoktu, vurulursa eleştirilip kınanırdı.

    13. Tanju, Rıdvan, Metin, Ali, Feyyaz, Hagi, Hakan, Hami gibi dönemin popüler futbolcularının adı alınırdı.

    14. Topun sahibi tüm kuralları koyar, takımı kurar, kaleyi seçer, istemediği kişileri topuyla oynatmazdı.

    15. Klişe laflar vardı: `At bakayim abinin kıllı göğsüne!`

    16. Elin avantajı olmazdı.

    17. Bel üstü gol sayılmazdı.

    18. Taçtan kendi önüne atıp başlatılınca, taç değişirdi.

    19. Maçı izleyen küçük bir grup varsa, penaltı olup olmadığına o karar verirdi, saygı vardı.

    20. Maçlarda eğer iddia varsa ödüller genel olarak Algida Max, eskimo, meybuz, 2,5 litrelik kola vb. ürünlerden oluşurdu.

    21. Pas vermeden sadece çalım atarak gol atılırsa sayılmazdı.

    22. Frikiklerde baraj mesafesi, frikiği kullanacak olan kişinin koca bir zıplayışının akabinde 3 koca adım atmasıyla belirlenirdi... Büyük atılan adıma karşılık olarak rakip takım "sen tuvalete de mi böyle gidiyon?" diyerek ortalığı kızıştırırdı.

    23. Top, oyun alanı içerisindeki herhangi bir arabanın altına kaçarsa büyük bir şevkle arabanın altına yatılıp top alınırdı. Topu ilk kim kaparsa o takımda başlardı.

    24. Gol olduktan sonra eğer tartışmalar olursa ve golü yiyen takımın bir oyucusu golü kabullenirse rakip takım direk o kişiyi yüceltip "adamın gol diyo" diyerek golü alırlardı. Golü kabullenen kişi de kaleye veya defansa alınırdı.

    25. Varsa hakeme yapılan en dolu dizgin hakaret: "hakeme gözlük, eline de sözlük" tü.

    26. Oynayacakların sayısı eğer tek ise, güçsüzlerden biri devre değiştirerek gönlü alınırdı.

    27. Penaltılarda eğer takımınız açık ara farkla öndeyse kaleciye vurdurulurdu. Ama en güçlü forvetiniz penaltıyı kullanacaksa, hemen rakip kalecinin gönlü alınırdı: "Merak etme olm, teknik vuracam."

    28. Sabit bir kaleci yoksa 2 golde bir veya dakika usulü oyuncular aralarında değişirdi. Kalecilik sırası "Sonum bir Allah" diye kim başlarsa o kişiden geriye sayılırdı.

    29. Dizde veya ayak ucunda top sektirerek de sıra belirlendiği olurdu (genellikle 9 aylık veya 21 aylık gibi oyunlarda). Bu durumlarda ilk sektirmek isteyen "Birim bir Allah, kırmızı bayrak, yeşil kitap" derdi.

    30. Kaleci oyuncu kavramı vardı. Takımların genellikle iyi oyuncuları bu kutsal göreve kendilerini adarlardı.

    31. Eğer bir oyuncu faule maruz kalmışsa ama devam etmek istiyorsa, rakip futbolculardan birinin yürümesini dahi bahane ederek: "Adamın devam ediyor." derdi.

    32. Milli birlik ve beraberliğimiz mahalle maçlarında başlamıştır. Önce maçlar yapılır... Centilmenlik skora yansımazsa sopalar, taşlar konuşurdu.

    33. Atan alır spor vardı. Eğer top kime çarpıp çıkmışsa topun gittiği yer neresi olursa olsun koşa koşa gidip alırdı.

    34. Mahallenin abileri kaleci alıştırırlardı ve buna göre puan verirlerdi. Aralarında kavga eden çocukların puanı kesilirdi.

    35. Skor ne olursa olsun akşam!? saati yaklaştığında "Golü atan kazanır." kuralı işlerdi.

    36. Maçlardan sonra su sırasına girmek ayrı bir davaydı ve mutlaka koşa koşa gidilirdi. Genellikle yaşlı amca veya teyzeler, zemin katta oturanlar bu işin acımasız kurbanlarıydı.

    37. El kasti değilse o top direkt kaleye kullanılmaz, "kasti değilki oğlum, gol olmaz." denirdi...

    38. Eğer kaleci dahil herkes çalımlanmışsa; o top çizgiye kadar götürülür ya popo dürtmesi yada yere yatıp kafa, burun, alın gibi vucut kısımlarının dürtmesi ile gol atılırdı.

    39. Kalecinin degajla gol atabilmesi bir yetenekti fakat gene de gol sayılmazdı. Karşılıklı atışmaların sonunda yoldan geçen herhangi biri hakem yapılırdı ve sonuca o karar verirdi.

    40. Para o zamanlar kolay bulunmadığından maçın hangi takım tarafından başlatılacağına; bir tarafına tükürülmüş yassı bir taşın havaya atılıp, yaş mı,kuru mu seçiminde doğru tarafı bilen tarafın başlaması yöntemi ile karar verilirdi.

    41.Kaleler taştan olduğu için atılan şut önce defansa çarpıp sonra taşın üstünden geçtiyse şutu atan takım gooll diye yaygara çıkarırdı.Rakip takımın gol değil kale üstü cevabına,gol yoksa korner o zaman ver topu diyerek racon kesilirdi..

    alıntı...

    42. Komşunun camını kıran 1 hafta evden çıkmazdı
    İç sesim dışardan duyulsa beni kurşuna dizersiniz..

  3. #3
    wermeer - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    07 Şubat 2009
    Şehir
    istanbul
    Motosikleti
    CBF 500
    43. Top genelde plastik olduğundan sen istediğin kadar düz vur, o başka bir yöne giderdi
    44. Yine aynı top arabaların biryerine çarptığında alarm çalmazdı ! çünkü alarm yoktu

  4. #4
    tombo - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    08 Temmuz 2009
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    çapırdı çıplak oldu SUZUKI GSR 600 K7
    45-Maç yapılan bahçenin apartman dairesi sakinlerinden birisi cama veya balkona çıkar,yabancı çocuklar dışarı,herkes kendi bahçesinde oynasın derdi,cevap olarak ta herkes kendi bahçesinde olursa nasıl maç yapıcaz dendiğinde,içeriye giren kişi aşağıya döktüğü su ile gelirdi :D

  5. #5
    huska - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    23 Aralık 2009
    Şehir
    antalya
    Motosikleti
    '08 DL 650- '88 px200
    46.mac ıkı apartman arasında oynanıp top daha 5.dakıkada balkonun bırıne kacarsa kesınlıkle gerı gelmezdı o guzelım top ya patlatılır yada öylece aylarca orda kalabılırdi.ve maca devam etmek ıcın arkadaslar aralarında sarı 100lıra versene oğlum hadı herkez top parası dıye bırbırıne kufur ederek söylenırdi

  6. #6
    Moderatör Lucas - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    20 Haziran 2006
    Şehir
    Yalova
    1 sene gelmedik hep aynı mete handro

    Çağa ayak uydur artık, bak yayınların gizli kasetlerini, düzenlerim komplomu, bi gecede değiştiririm herşeyi
    Legends may sLeep.. But they never diE..!

  7. #7
    Emrah.ark - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    25 Nisan 2009
    Şehir
    İstanbul,Büyükçekmece
    Motosikleti
    Hyosung Gt250R
    Mete abi yine döktürmüşsün
    Keşke büyümeseydikte bisiklete binseydik top için kavga etseydik
    [34 AY 0494] Büyükçekmece MT

  8. #8
    KUVVETMİRA - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    16 Temmuz 2008
    Şehir
    ankara
    Motosikleti
    xt 600
    yakıştımı copy-paste yiğidim?
    "laubalilikten hoşlanmam, ciddiyeti severim, disipline hayranım!.."

  9. #9
    tigermbz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    10 Şubat 2006
    Şehir
    Samsun
    Motosikleti
    Ducati 797
    Alıntı KUVVETMİRA adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    yakıştımı copy-paste yiğidim?
    kopi paste, kremalı pasta yı hatırlatıyor dombiliye; hoşuna gidiyor aksine

  10. #10

    Üyelik
    24 Haziran 2009
    abanmak yok dedik ne abanıyon en çok bu zikredilirdi galiba.

  11. #11
    MuFFler - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    04 Nisan 2010
    Şehir
    Ankara
    Motosikleti
    Yamaha YZF R-125
    46. topa sağ falso vermek için sağına sol falso vermek için soluna abanılırdı top yarı yolda istenen tarafa falso alırdı. (mahalle maçı fizik kuralları) top plastik bu arada

  12. #12
    Süper Moderatör (BBRR) Barış Şuşut - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    12 Haziran 2005
    Şehir
    marmaris
    47 Ye denk gelsede aslında 1. madde olmalı top oynayacak boş arsa vardı ..

    şimdiki gibi otopark olmamışlardı.. yada etrafları çevrilmemişti
    [B][COLOR="DarkOliveGreen"]"İnanç, görünmeyene inanmaktır. Görünmeyene inanırsanız kimsenin göremediğini görürsünüz"[/COLOR][/B] [B]A. Şerif İZGÖREN[/B]

  13. #13
    tigermbz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    10 Şubat 2006
    Şehir
    Samsun
    Motosikleti
    Ducati 797
    Alıntı BBRR adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    47 Ye denk gelsede aslında 1. madde olmalı top oynayacak boş arsa vardı ..

    şimdiki gibi otopark olmamışlardı.. yada etrafları çevrilmemişti
    ozamanlar oynayacak yer çoktu
    mevzu top bulabilmekti

  14. #14
    denizcimuzaffer - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    03 Kasım 2006
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    Honda Beat ve denizciforesight :))
    heheheh, yaavv Pandam nesli tükenenim

    Şahane olmuş ben daha önce okuduydum

    Bence en önemlisi, mahalleye özellikle yeni taşınan ailelerin çocuklarından çıkardı bazıları, maça Kranpon ayakkabı ile gelirdi Kesinlikle kabul edilemeyen bir şeydi kranpon. Hem pçikolocik olarak o arkadaşın çok iyi top oynadığını düşündürür ve negatif bir çöküntü yaratırdı ve hem de topluluktan ayrı olmansının getirdiği kabul edememezlik olurdu. Kranponlu arkadaş oynayabilmek için bir diğeri ile sıradan ayakkabısını değiştirirdi. (mecburdu). Kramponu giyecek ve kendi sıradan ayakkabısını verecek biri hemen bulunur hatta atlardı Kramponu giyene, sahibi olan çocuk, aman burnunu yere vurma bütün şeyi gider derdi Giyen, işi zamana yayar ve 10 dakika sonra o kranponlara yapmadığını bırakmazdı sanki babasının malı gibi
    Poturdak

  15. #15
    Deli Çerkes - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    05 Mayıs 2007
    Şehir
    Dünya
    peki o zaman 47. maddeyi ben yazayım. copy pastesizdir.

    47-Birbirinin aynı renkte iki top karışmasın diye topun sahibi topun nerdeyse her yerine (en az 10 kez) tükenmez kalemle ismini yazardı.

    ( Bozuk para meselesine biraz daha açıklık getirelim kimsede doğru düzgün para olmadığından, para yerine yassı taş kullanılırsa bir tarafına tükürülür , tükürüklü taraf yaş diğer, taraf kuru kabul edilip , para atışı pardon taş atışı ile maça kimin başlayacağı belirlenirdi.)

    49- Mutlaka sevilmeyen bir kişi kenarda bırakılır.takımlardan bir oyuncu çıkmak zorunda kalırsa bu sevilmeyen kişi gönülsüzcede olsa takıma alınır , ancak pas verilmezdi. bu kişi gol atarsa yalandan sevinilirdi.

    50-kendi aralarında maç yaparken gayet eğlenen çocuklar.mahalleler arası maçları milli dava kabul eder ve bu maçlar öyle kıran kırana geçerdi ki , mohaç meydan savaşı yanında basit kalır ve genellikle maç yenişemeden , kavga ile sona ererdi.

    51-herkez ya kaleci ya da santrafordu. başka bir mevkii yoktu.

    52-Gazozuna yapılan maçlarda , önemli olan gazoz içmek değil , gazoz içerken yenilen tarafı laf sokarak delirtmekti.

    52-Devamlı aynı sahada oynayan çocuklar, o an oynamayacaksa dahi , yabancılar gelip maç yapmak isterlerse ,sırf gıcıklığına saha vermemek için yalandan maç yapardı.

    53-faulle düşüpte bir yeriniz kanadığında eğer kanayan yerde müsait ise düşen kişi kanayan yerine mutlaka işerdi.en büyük tedavi işeyerek yapılan tedaviydi.

    54-yol ortasında maç yaparken büyükler geçerse mutlaka beklenir , geçiş bittikten sonra maç kaldığı şekilde devam ederdi. kimse uyanıklık yapıp yerini değiştirmezdi.

    55-birbirleriyle çok iyi anlaşan iki çocuk rakip takımdaysalar birbirlerini sakat bırakacak kadar sert girer. maç bitincede hiç bir şey olmamış gibi arkadaşlık yapamaya devam edebilirlerdi.Asla kin güdülmezdi.

    56-karşı iki takımda maç yapanlardan iki kişinin abisi maçı seyrediyorsa , bu kişiler otomatikman teknik direktör gibi bağırmaya başlarlardı, elbette her topunda kendi kardeşlerine pas olarak verilmesini isterler. sonradan bu iki kişinin kendi arasında çıkan sözlü sataşma ve kavgadan dolayı maç yarım kalırdı.

  16. #16

    Üyelik
    14 Mayıs 2008
    57. Minyatür kalede topu el ile kurtarınca penaltı olurdu, minyatür kale ayak tabanı ile 5-6 ayak sayılıp ölçülür en büyük hile burada yapılırdı, küçük ayakla saymak veya taşı berilemek.

    58. Minyatür kalede taç sınırı olmaz, arsanın veya oynanabilecek neresi varsa oynanırdı. Korner atışı olmazdı, 3 korner pir penaltıydı.

  17. #17
    mete_han - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    01 Ağustos 2005
    Şehir
    4.LEVENT & SERENGETI
    Motosikleti
    Melmeket Uşak/Manisa.2020 NC 750 X DCT/2015 CBF150
    Alıntı Lucas adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    1 sene gelmedik hep aynı mete handro

    Çağa ayak uydur artık, bak yayınların gizli kasetlerini, düzenlerim komplomu, bi gecede değiştiririm herşeyi
    Alıntı Emrah.ark adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Mete abi yine döktürmüşsün
    Keşke büyümeseydikte bisiklete binseydik top için kavga etseydik
    Alıntı KUVVETMİRA adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    yakıştımı copy-paste yiğidim?
    Alıntı tigermbz adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    kopi paste, kremalı pasta yı hatırlatıyor dombiliye; hoşuna gidiyor aksine
    hay maşallah ne doluymuşsunuz ...eskilere dönelim çocuk olup zalak zalak gezinelim istiyor demek herkes...

    çocukluk güzel birşey masum birşeyde o saftirik hallerimizi düşünsenize...
    Gerçekler acıdır/Metehandro acıtır//Pinokyo/BMX/Star103/Cobra105/Dt125/İnnova125/Lıberty200/Ybr125/CBF150/PCX/Activa/Inazuma/NC700S/750S/750 X/750SDCT
    (1992/2020) Köftestar&Pandastar&Banstar

  18. #18

    Üyelik
    28 Mayıs 2008
    Şehir
    ist_bostancı
    Motosikleti
    kymco super 8
    su ust direk yokmu omrumu yedı omrumu ust direeeekkk yaaaaa hayır abı bak zıpla bı buraya kadar yetısıyosun nası ust dırek yok abı ust dırek o bak elım burda kalıyo olmayan ust dırek kavgaları

  19. #19
    The Dude - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    14 Ocak 2008
    Şehir
    Khalkedon
    Motosikleti
    sym joymax
    dar alanda kısa paslaşmalar yapmayalım topu kanatlara açalım.

    ne diyeyim.

    Hayat fena halde futbola benzer ....
    can't be worried about that shit. life goes on man.

  20. #20

    Üyelik
    01 Temmuz 2006
    Şehir
    Uşak
    Motosikleti
    HArley Davidson Softail Heritage Deluxe
    Züper olmuş... bir çocukluğumdaki mahallenin boş arazisi gözümün önüne geldi orda oynadığımız mahalle maçları.. şimdi apartmanlar dikildi çük gibi...
    bu da benden;

    59. Penaltı atılırken, penaltı noktası ayakkabının burnu ile oyulurdu.Eğer plastik top ise ve penaltı noktası eşilmeden kullanılır da rüzgarın azizliğine uğrayıp penaltı vuruşunu avuta atılırsa, takım arkadaşları tarafından azarlanarak kaleye geçirilir ya da bir dahi ki oyunda oynatılmazdı.


    REKLAM ALANI
1. sayfa 123 SonuncuSonuncu

Konu içerisindeki kullanıcılar

Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)