Kapat
Üye Girişi
Motovento
Reklam Alanı
Motomax
Reklam Alanı

Sat Kendini , Al işi

    Motovento
    REKLAM ALANI
  1. #1
    edy - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    27 Ekim 2006
    Çok istediğiniz bir işe neden sizi değil de Ayşe’yi aldılar? Aynı ürünü neden Ali’den değil de Veli’den aldığınız zamanları hatırlayın! Neden başkalarından değil de sizden alsın müşteri? Farkınız ne? Belki de hiçbir farkınız yok hatta daha iyi bile olabilirsiniz. Sizin bilgi, beceri ve yeteneklerinizden daha azına sahip olan insanların, daha iyi fırsatlar kazanıp daha başarılı sonuçlar elde ettiğini çoğu zaman görüp kendinize kızdığınız, saçınızı başınızı yolma noktasına geldiğiniz zamanlar olmuştur.

    -Ama neden?- demişsinizdir mutlaka.
    Yanıtı çok basit! Sat kendini al işi!
    Hayatında herhangi bir ürün, hizmet ya da fikir satmamış olan var mıdır acaba? Yeryüzünde herhangi bir şey satmamış biri bence yoktur. Satan ama farkında olmayan var mıdır derseniz, evet onlardan çok var diyebilirim! İşte bir insanın hayatının akış şekli bu noktada değişiyor.

    Farkında olanlar yaşamı sorgulayan, kendisini ve karşısındaki insanları analiz eden insanlardır. Bu kişiler için başarıyı yakalamak zor değildir. 10 kişilik bir ekipten yönetici adayı olarak seçilecek de onlardır, bir kuruma satış temsilcisi olarak girip satış direktörü olanlar da onlardır.

    Satış, sadece kurumların veya bireylerin ticari faaliyetlerinin bir sonucu değil hayatımıza yön veren, bazılarımızın farkında olduğu, bazılarımızın hayal bile edemediği aslında hayatta başarıyı yakalamada son derece etkili bir unsurdur.

    Satış, karşımızdaki kişinin bakış açısını mantık, bilgi, duygusal bağlantı kurarak, güven duyarak doğru soru sorma yöntemiyle değiştirebilme yeteneğidir.

    Amaç karşımızdaki kişiye pozitif bir hayali deneyim yaşatarak, onda bu hayali gerçek kılmaya istek duyacak motivasyonu yaratabilmektir. Bunları yapabilmek için öncelikle kendimizi tanımalı ve geliştirmeliyiz.
    Peki iş görüşmelerinde kendimizi nasıl satabiliriz?
    İşe alımlarda satış özgeçmiş gönderirken başlar, bizimle telefonda ilk görüşmeyi yapan İK uzmanına verdiğimiz enerji ile devam eder. Kurumla ilk görüşmemizdeki ses tonumuz ve davranışlarımızla her dakika şansımızı ya azaltır ya da artırırız. Kısacası binlerce mesaj, yani başvuru arasından sizinkinin fark edilebilmesi için siz önce kendinizi satmalısınız.

    Ortalama bir iş ilanındaki ortalama bir pozisyona 500 başvuru olduğunu varsayalım. Yetkinliklerinizden dolayı 200 kişiyi geride bıraktınız. Sadece kapak mektubu gönderdiğiniz için 100 kişiyi geride bıraktınız. Kapak mektubunda yazdıklarınız nedeniyle 100 kişiyi daha geride bıraktınız. Buraya kadar iş görüşmesine çağrılmak için gerekli satışı yaptınız. İnsan kaynakları uzmanı sizinle ön görüşme yapmak için telefon etti ve telefonda kendisine süper bir enerji ve öğrenmek istediklerine doğru yanıtlar verdiniz, 50 kişiyi daha geride bırakarak sizinle bir görüşme yapmaları için telemarketing yoluyla kendinizi sattınız.
    Görüşme zamanı geldi… Sizinle görüşecek olan kişinin odasına girişinizden, elini sıkışınızdan, konuşurken göz kontağı kurup kurmamanızdan, ses tonu düzeyinizden, kıyafetinize, yaptığınız esprilere kadar her şey 40 kişiyi geride bırakıp bırakamayacağınızı etkileyecektir.

    Bu noktada kritik soru şu: Peki ben kendimi nasıl satacağım?
    Maalesef öyle her bedene uyan bir satış tekniği henüz icat edilemedi! Kendimizi satmak için kişiye özel satış teknikleri geliştirmemiz gerecek. Ama öncelikle kendimizi tanımalı, kişisel bir SWOT analizi yapmalıyız.
    • Güçlü yönlerim neler?
    • Zayıf yönlerim neler?
    • Neler benim için fırsat olabilir?
    • Neler benim için tehdit oluşturur?
    Sonra karşımızdakini tanımalıyız. Bu noktada çok az zamanımız olacaktır. Örneğin; birinin odasına girdiniz. Çok hızlı bir analizle ne giymiş, ses tonu düşük mü yüksek mi, odasının duvarlarında ne tür tablolar var, masasının üstünde ne tür objeler var, kullandığı kelimeler, fiiller ve en önemlisi de ihtiyacı nedir vb. birçok şey sizin o kişiyi tanımanız için veridir. Bu veriler ışığında kendinizi donatarak karşınızdakinin ihtiyacına yönelik çözümler eğer sizde varsa, bunu doğru bir şekilde sunduğunuz an kendinizi sattığınız andır.

    Satış farkındalığı da böyle bir şey işte. Bazıları doğuştan satıcıdır. Bazıları sonradan fark eder ve öğrenir, bazıları da hiçbir zaman fark edemez!
    If you spend all your time worrying about dying, living isn't going to be much fun.


    REKLAM ALANI
    Oktay Motor CF Moto Polaris Mondial
    Motomax
  2. #2
    patriote - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    27 Ekim 2006
    Şehir
    Gurbet
    Motosikleti
    Var
    Edy;

    Hayırdır???

    Eleman mı lazım?

    Motoru mu sattın yoksa?

  3. #3
    edy - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    27 Ekim 2006
    Alıntı patriote adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Edy;

    Hayırdır???

    Eleman mı lazım?

    Motoru mu sattın yoksa?
    güzel yazılmış bir yazı. belki birisinin işine yarar diye düşündüm.
    If you spend all your time worrying about dying, living isn't going to be much fun.

  4. #4
    patriote - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    27 Ekim 2006
    Şehir
    Gurbet
    Motosikleti
    Var
    Pek yapmazdın öyle şeyler. Onun için sordum.

    Yazı güzel hakikaten.

    Yalnız insanın içinde olacak.

    Kendini eğitmeyi başaramamış birine ne yazsan kar etmiyor.

  5. #5
    edy - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    27 Ekim 2006
    haklısın patriote , insanın içinde olmalı, ben bu yazıyı güzel yazılmış olduğu için koydum bu sırada belki bin kişi okuyacak bir kişiye faydası olsa amacına ulaşmış olur.
    If you spend all your time worrying about dying, living isn't going to be much fun.

  6. #6

    Üyelik
    02 Mart 2007
    Şehir
    Kozyatağı,İstanbul
    Motosikleti
    Dl-1000 Vstrom Midnight Blue, Kanuni Motorun 150
    Kendini satmak çağımızda herkesin yapması gereken bir durum.Çağ rekabet çağı.Herşeyde rekabet var,işe girme yarışında elemen gereken kişiler artık daha donanımlı,daha çok sayıda.İngilizce bilmek yada ofis programlarını kullanabilmek bir fark değil artık,gereklilik.

    Bunlar içinde insan eski çağlara geri dönüyor.Ekmeği için savaşıyor ama silahlar farklı.Artık ellerinde diplomaları,sertifikaları var kılıç yerine,çantası kalkan,zırhı ise takım elbisesi.Ben bunu doğanın gereği,içgüdüsel kazanma hırsı olarak görüyorum ve yadırgamıyorum.Bende iş hayatına ilk girdiğimde herkese yardım eder,yol gösterir,yükselmelerini sağlardım.Ama bir zaman sonra bazı insanların yükseldiklerinde, bu sefer beni rakip olarak gördüklerini farkettim.Çünkü artık daha yukarıya çıkmak için benim omuzlarıma basmalıydı.Ne mi yaptım? Altından çekildim ve yerçekimine bıraktım geri kalanı.Bu benim yaşama,aç kalmama güdüm.Yani olması gereken şey.

    Beni rahatsız edense kendini satarken beraberinde ruhunu da satanlar.Benliğini,kişiliğini,sevdiği şeyleri bastırarak,geride bırakarak birşey yapmaya çalışanlar.Aslında olmadıkları gibi davrananlar.Bunlara hem acıyorum hemde ürküyorum.Acıyorum çünkü onlar hep maske takmak zorunda.Ürküyorum çünkü kaybedicekleri hiçbir şey yok,ruhları bile satılmış.....
    GÜCÜN BİLGİ OLMADAN HİÇBİR DEĞERİ YOKTUR.

  7. #7
    rEnE - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    24 Ağustos 2005
    Şehir
    Denizli
    Hocam iş dünyasında rol yapmadan para kazanan tek insanlar alttakilerdir. Kravatlıların iş dünyasındaki bir rolüde kapitalist düzen gereği rollerini doğru ve iyi oynamalarıdır. İdari kadro tüm gününü oynayarak geçirmek zorundadır. kendini satmanın altındada bu yatar, RoL.
    -iş hayatı acımasızdır, üstüne basmalarına izin verme
    yada
    - ezmezsen ezilirsin
    gibi replikleri cok duyarsınız kravatlılardan. Bu bir süre sonra içinde yer aldıkları sistemin kurallarını benimsemeleri ve uygulamasalar bile, her an tetikte bir fikir olarak bir köşede bulundurmaları şeklinde kendisini gösterir.
    Kendisini her yönden geliştirdiği halde, sistemin içinde ona dayatılan zoraki vasıflardan birisini yada egitimsiz bir idareciyi benimsemeden iyi paralar kazanan insanları kutluyorum. Bakarsın tozludur üsü başı ama, Empriyum'un son albümünden 2 parça sorar sana dinledinmi diye. Sana yaklaşıp
    -pardon ateşini alabilirmiyim der ince ve nazik bir sesle
    Aynı anda arka tarafa bağırır, Hamit abi 1 cay kap geL..
    Candır bu insanlar.

    Natural bünyeler yani.
    Comfirmation Bias

  8. #8
    Gökhan - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    14 Haziran 2006
    Şehir
    Rize
    Motosikleti
    F 650 GS
    rEnE
    Bakarsın tozludur üsü başı ama, Empriyum'un son albümünden 2 parça sorar sana dinledinmi diye. Sana yaklaşıp
    -pardon ateşini alabilirmiyim der ince ve nazik bir sesle
    Aynı anda arka tarafa bağırır, Hamit abi 1 cay kap geL..
    Candır bu insanlar.
    İşte ideal insan!!

    rEnE güzel örnek. tebrikler...

  9. #9
    Forumdan Uzaklaştırıldı
    Üyelik
    30 Nisan 2007
    Şehir
    istanbul
    Motosikleti
    Cbr-600rr '07
    ben doğuştan konuşkan oldğumdan annem "bu çoçuk bu dille ilerde ülkeyi bile satar" demiş adam olacak çoçuk ?okundan belli olur derler ya ha öle bişimişim bende


    REKLAM ALANI

Konu içerisindeki kullanıcılar

Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)

Bu Konudaki Etiketler