Kadın derneği ama genel başkanı erkek !
-
Kadın derneği açılışında kadın muhabirin sorusu, erkek başkan tarafından engellendi
Eskişehir'de Çınar Kadınlar Derneği şube açılışında, Eskişehir şube başkanına, 'Kadına şiddet' ve 'İstanbul Sözleşmesi' hakkında düşüncelerini sormak isteyen Es TV muhabiri Meltem Karakaş Kaya'nın soruları, Çınar Kadınlar Derneği Genel Başkanı Hüseyin Akın tarafından engellendi. Akın, kadın muhabiri konuya feministçe yaklaşmakla suçlayıp, "Önce bizi tanımanız lazım. Bırakın bir ön yargıdan kurtulun" şeklinde tersledi.
Eskişehir’de bir kadın derneğinin şube açılışında kadın muhabirin soruları engellendi. Kadın derneğinin erkek genel başkanı Hüseyin Akın, kadın muhabire verdiği yanıtlar tepkilere neden oldu.
KADINA ŞİDDET VE İSTANBUL SÖZLEŞMESİ HAKKINDA DÜŞÜNCELERİNİ SORDU
Çınar Kadınlar Derneği’nin Eskişehir Şubesinin açılışı yapıldı. Açılışta, Eskişehir’de yayın yapan Es TV muhabiri Meltem Karakaş Kaya, Çınar Kadınları Derneği Eskişehir Şube Başkanı Sema Nur Dilek ile röportaj yapmak istedi.
Röportaj sırasında kadın muhabir Kaya, kadına şiddetle mücadele için nasıl bir yol izleyeceklerini ve İstanbul Sözleşmesi'nden çıkılmasıyla ilgili ne düşüncelerini sordu. Şube Başkanı Dilek’in yanında bulunan bir kadın, bu konulara girmek istemediklerini belirterek, işin sanatsal yönüne bakılması gerektiğini söyledi.
ERKEK GENEL BAŞKAN TARAFINDAN ENGELLENDİ
Çınar Kadınlar Derneği Genel Başkanı aynı zamanda Ankara Şehir Gazetesi sahibi olan İsmail Akın, röportaja müdahale etti. Kadın muhabiri feministlikle suçlayan Akın, “Önce bizi tanımanız lazım. Önce bir ön yargıdan kurtulun. Feministçe davranışınızla bir yere varamayız. Sorularınıza müdahale etmek zorundayım. Çünkü biz her soruyu kabul etmiyoruz. Çünkü biz proje derneğiyiz. O soruyu cevapsız bırakıyorum” şeklinde kadın muhabirin sorularını engelledi.
TEPKİLERE NEDEN OLDU
Röportaja müdahale ettiğini kabul eden Akın, “Etmek zorundayım çünkü biz her soruyu kabul etmiyoruz” ifadelerini kullanırken, kadın muhabirin “Basına müdahale edemezsiniz” itirazına ise “Ederim ben, nasıl edemem. O soruyu cevapsız bırakıyorum” yanıtı ile kadın muhabiri çileden çıkardı.
Röportajının engellenmesi nedeniyle, Çınar Kadınlar Derneği Eskişehir Şube açılışının haberini yapmayacağını belirten kadın muhabir Meltem Karakaş Kaya’nın engellenme görüntüleri sosyal medyada da paylaşıldı. Sosyal medya takipçileri Çınar Kadınlar Derneği Genel Başkanı İsmail Akın’a tepki gösterdi.
4.Aralık.2022 tarihli Sözcü gazetesinin haberidir.
Haber linki aşağıdadır.
http://www.sozcu.com.tr/2022/gundem/...dahafazlahaber
Reklamlar
-
Tipik muhafazakar sağcı tavrı yapmışlar. Cahillik ve kabalık dışında ne beklenir ki bunlardan. Aman kötü laf etmiş olmayalım diye yumuşatmaya gerek yok.
Geri zekalı daha feminizm ne demek anlamını bilmediğine eminim, anlamını biliyor olsa karşı olmazdı.
Kesin dernek adında bir takım teşviklerden faydalanmak amaçlı bir şey kurmuşlar. Böylesi de çok var, en bilinenleri bazı meşhur vakıflar belediye imkanlarını cukkalayarak büyümüştü.
-
Ahah olaya bak Recep ivedik 7
-
Kadınlar mı seçmiş bu hanzoyu?
-
espresso, yanılmıyorsun.
Aşağıdaki resimler derneğin web sitesinden.
Zaten kuruluş amacı fikrinin, panayırda birşeyle satabilmek için olduğunu kendileri söylüyorlar.
Topluluğun amaçlarına bakınca muhabirin sorduğu soru son derece normal görünüyor.
Ama bunlar sanatla ilgileneceklermiş !
Yersen.
O kadar kadın öyle veya böyle bir kadın derneği çatısı altında birleşmiş,
Kuruluş amaçlarında,
"
Seçimle ve atamayla siyasal görevlere gelen kadın sayısı ile kamu görevi ve
özel sektörde görev yapan çalışan kadın sayısını ve oranını arttırmak
"
yazmasına rağmen içlerinden kadın bir genel başkan seçememiş!
yada seçmemiş
yada seçmesine izin verilmemiş !
Bir erkeği başkanlığa layık görmüşler!
Herhalde böyle şeyler bir tek ortadoğuda oluyor...
.
.
-
Konu açılmışken, bugün 88 yıl önce bugün (5 Aralık 1934) kadınlara seçme ve seçilme hakkı anayasadan geçerek resmen tanındı.
Kadınlara seçme ve seçilme hakkının tanınması, 1930’larda, Türkiye’de kadınların siyasi haklarını kazanması için gerekli yasaların çıkarılmasını ifade eder. Kadınların siyasi hayatta seçme ve seçilme hakkını elde etmesi; toplumsal hayatta gerçekleşen Atatürk Devrimleri’nden birisidir.
1930 yılından itibaren çıkarılan bir dizi yasa ile önce Belediye seçimlerine katılma, sonra köylerde muhtar olma ihtiyar meclislerine seçilme hakkı tanınan kadınların milletvekili seçme ve seçilme hakları, 5 Aralık 1934’te Anayasa ve Seçim Kanunu’nda yapılan yasa değişikliği ile tanındı.
Belediye seçimlerinde seçme ve seçilme hakkı
Kadınların belediye seçimlerinde seçme ve aday olma hakkı 3 Nisan 1930’da Belediye Kanunu'nun kabul edilmesiyle tanındı.
Kadınların katıldığı ilk belediye seçimleri
Kadınlar siyasal haklarını ilk kez 1930 yılındaki Belediye seçimlerinde kullandılar. Seçimler, Eylül başından Ekim’in 20’sine kadar sürdü. Şehir meclislerine girebilen kadınlar arasında İzmir seçimlerinde Cumhuriyet Halk Fırkası (CHF)’nın iki kadın adayı olan Hasane Nalan ve Benal Nevzat Hanımlar ile, İstanbul seçimlerinde CHF adayı olan Rana Sani Yaver (Eminönü), Seniye İsmail Hanım (Beykoz), Ayşe Remzi Hanım (Beyoğlu), Nakiye (Beyoğlu), Latife Bekir (Beyoğlu) Hanımlar vardır.[1]
Bu seçimlerde Artvin ili Yusufeli ilçesine bağlı Kılıçkaya beldesinde belediye başkanı seçilen Sadiye Hanım, "Türkiye'nin İlk Kadın Belde Belediye Başkanı" olmuş ve bu görevi iki yıl yürütmüştür. Türkiye’nin ilk kadın il belediye başkanı ise çok partili siyasal yaşama geçildikten sonra seçildi. 3 Eylül 1950 tarihinde yapılan yerel seçimlerde 27 üyesi bulunan Mersin Belediye Meclisine seçilen Müfide İlhan, ilk kadın il belediye başkanı oldu.[2]
Köy muhtarı seçme ve seçilme hakkı
Köy Kanunu'nun 20. Maddesinin değiştirilmesine dair 26 Ekim 1933 tarihli ve 2329 sayılı kanunun çıkarılmasıyla; kadınların köy muhtar ve heyetlerine seçilme hakkı tanındı.
İlk kadın muhtarın seçimi
Aydın'ın Çine ilçesine bağlı Demirdere köyünde (Bugünkü Karpuzlu ilçesi) yaklaşık 500 oy alarak seçimi kazanan Gül Esin, Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk kadın muhtarı oldu.[3]
Milletvekili seçme ve seçilme hakkı
Türkiye’deki kadınlar milletvekili olabilmek için ilk adımı 1923’te atmışlardı. Bu adım, kadınların 1923 yılında Nezihe Muhiddin önderliğinde ilk kadın partisi “Kadınlar Halk Fırkası”nı kurma isteğidir. Fakat 1909 Seçim Kanunu sebebiyle bu parti kurma girişimi, Kadınlar Halk Fırkası’nın Türk Kadınlar Birliği adlı derneğe dönüşmesi ile sonuçlanmıştı.[4]
1924 anayasası hazırlanırken kadınların milletvekili seçme ve seçilme hakkına sahip olması gündeme geldi ancak TBMM genel kurulunda bu hakların yalnızca erkeklere tanınması fikri ağır bastığından kadınlar siyasal haklar sağlayamadılar.[5][6]
Gerekli yasal değişiklik 1934 yılında Başbakan İsmet İnönü ve 191 milletvekilinin sunduğu Anayasa ve Seçim Kanununda değişiklik yapılmasını öngören yasa önerisi sonucu gerçekleşti. Öneri, 5 Aralık 1934’te Mecliste görüşüldü. Yapılan oylamada, 317 üyeli Meclis'te, oylamaya katılan 258 milletvekilinin tamamının oyuyla değişiklik önerisi kabul edildi. Anayasanın 10. ve 11. Maddeleri değiştirilerek her kadına 22 yaşında seçme, 30 yaşında seçilme hakkı verildi. Bu anayasa değişiklikleri çerçevesinde İntibah-ı Mebusan Kanunu (Milletvekili Seçimi Kanunu)’nda 11 Aralık 1934’te yapılan değişiklikler sonucu anayasada tanınan haklar seçim kanunuyla da düzenlendi.[5]
Yasanın çıkmasının ardından 7 Aralık 1934’te, Türk Kadınlar Birliği İstanbul’da Beyazıt Meydanı’nda büyük bir kutlama mitingi ve Beyazıt’tan Taksim’e bir yürüyüş düzenledi.
Kadınların katıldığı ilk genel seçimler
Türkiye’de kadınların katıldığı ilk genel seçimleri, 8 Şubat 1935 yılında yapılan TBMM 5. dönem seçimleridir. Bu seçimlerde 17 kadın milletvekili TBMM’ye girdi. 1936 yılı başında boşalan milletvekillikleri için yapılan ara seçiminde emekli öğretmen Hatice Özgenel’in Çankırı milletvekili olarak seçilmesiyle meclisteki kadın milletvekili sayısı 18’e çıktı.[7]
Kaynak: wikipedia
-
Yarın öbür gün siyasinin biri kadınlara seçme ve seçilme hakkını biz verdik derse şaşırır mıyız?
Reklamlar
Konu içerisindeki kullanıcılar
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
