Ben daha bugün trafikte şahit olduğum çirkin bir olaydan bahsetmek istiyorum; bi ara iş'ten ayrılıp öğleye doğru Kadıköy'e gittim motorla. Dönüşte Saint Joseph'in önünden aşağı inerken mavi bir vespa ve üzerinde hanım hanımcık iki kız gözüme çarptı. ''şehir trafiğinde araç kullanan tereddütlü hanımlara'' istinaden, tam tersi kurallara uyarken başını hafifçe çevirip arada aynalarına bakan kısacası şirin bir genç kız arkasında da akranı diyebileceğim bir tane daha. Taktıkları yarım kasklarından konuşa konuşa gittikleri duyulan bu motora gönül veren hanımlar Caddebostan'a kadar arka arkaya seyrettiğimiz yol boyunca çeşitli trafik tacizlerine maruz kaldılar Onlara yapılan bir çok haksızlığın adıma yapılmış gibi hissetmem sanırım bu ülkede yaşayan her vicdanlı ve mantıklı insanın duygularına karşılıktır. Çok kızdım korna ya asıldım onları tanıdığımı zannettiler pek bi ses çıkartan olmadı. Genelleme yapmak tabi ki doğru olmaz ama: taksi, dolmuş, hallk otobüsü ve minibüs şoförleri başta en çok kural ihlali ve hata yapanlar. Yurdum insanı bu trafik terörünü kader olarak kabullenmeli mi yoksa sağlam yaptırımlarla, köklü eğitimle ve denetlemeyle buna ''dur'' mu demeli? Bu iki motorcu kıza hayran kalmamak elimde değil. Kasapların araç başına geçtikleri böyle karmaşık trafikte başları dik ve olması gerektiği gibi gittikleri için...
Onlara durup ''sizinle gurur duymak gerek'' diyemedim. Evet neticede sen dikkatli olsanda bazen bu tip kazmalar yüzünden kaçınılmaz kazalarda olabiyor. Tıpkı yaz başı benim başıma gelen gibi. Dikkatli olalım ve trafikte ki diğer kazmaların her hareketini değerlendirerek gazımızı kontrol edelim.
Yolumuz açık olsun..
murtisi