Kapat
Üye Girişi
Motovento
Reklam Alanı
Motomax
Reklam Alanı

(A-RI-ZA-LI) Rize'deki son gezim.İncesu_Başyala_Ayder,

    Motovento
    REKLAM ALANI
  1. #1
    endurocu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    12 Temmuz 2004
    Şehir
    Bilecik
    Motosikleti
    KTM Lc4-640 Adventure R
    Rize'de bulunduğum iki yılı yoğun doğa gezileri ile tamamlamış ve son haftasonuna gelmiştim.Pazar günü su ana kadar gitmediğim bir yere gitmeliydim.İstanbul Birimindeki dostlarımla yaklaşık bir ay önce gerçekleştirmiş olduğumuz zorlu Karadeniz gezimizde kar nedeni ile kapalı olduğundan geçemediğimiz Demir dağı ile Fırtına vadisindeki bölümü gitmeye karar verdim.Akşam hazırlık yaparken telefon çaldı ve motorumu sattığım için beni unuttunuz diyen bir ses..bir kac ay önce racing makinesini satarak enduro almaya karar veren ve su an motoru olmayan Recep SARUHAN'dan başkası değildi. Normal şartlarda arazi gezilerimde arkaya yolcu almayı pek sevmem.Ama Recep in sitem dolu cümlesi karşısında çaresiz kaldım ve sabah saat 09:00 da zorlu bir yolculuğa hazır ol dedim.Kahvaltı yapmadan gelmememi, kahvaltıyı Çayeli'ndeki Büyükköy'deki evlerinde yapacağımızı söyledi.Sabah saat dokuzda Recebi arkaya alarak Güneysu üzerinden toprak yoldan Büyükköy'e gazladık.Kahvaltı sonrası sahile indik, depoyu doldurduk ve tekrar içeriye Kaptanpaşa yoluna devam ettik.



    Kaptanpaşa çıkışındaki çay ocağında küçük bir mola verdik ve bakkaldan çukulata ve şeker stoğu yaptık.İncesu yoluna devam ettik.Yol o kada havşi ve zordu ki, iki kişinin etkisi ile koca cukurlardan ve taşlardan atlayarak genelde on teker yukarıda geçtik.Aslında en uygunu ve kolayı d abu.Yavaş gidip tüm çukurların dibini bulmak yerine gaz açarak yere basmakla basmamak arasınd agitmek hem eglenceli hem daha çabuk.İncesuya geldigimizde sis kenidni göstermeye başlamıştı.Yoldan emin olmak için İncesu'dan tekrar bilgi aldık ve yukarıya doğru gazladık.Biraz yol aldıktan sonra gazlamış giderken yol kenarında taş duvarın üstünde oturan bir adam kollarını iki yana açmış bize doğru gülüyordu.Ya "olay budur" diyordu, ya da "Allah bunlara akıl fikir versin". :-) Bİraz daha ilerledikten sonra ahşap köprüye geldik ve fotoğraf molası verdik.O sırada kamyonet durdu ve onlardan da yol bilgisi alarak devam ettik.Yol iyice zorlaşmaya başladı.yeni değiştiridğim arka 45, on 15 lik zincir dişlileri (eskisi arka 42, ön 16 idi) bu şartlarda çok gzüel iş görüyordu.Eski dişlilerle keskin ve gevşek zeminlerde dönerken bazen yarım debriyaj yapkmak ve devri düşürmek durumunda kalıyordum.Ama bu dişlilerle 2.viteste bile dönebiliyordum.Sisin içinden tulum çalan bir delikanlı belirdi.Hemen durduk ve kaskları çıkardık.Küçük bir tulum konserinden (görmek için tıklayınız)sonra nefesine saglik diyerek yola devam ettik.Yol ayrımına gelmiştik.Sağa devam edersek Demir dağı tarafından Çağrankaya'ya, sola devam edersek Ortayayla, Başyayla üzerinden Fırtına vadiisne gidecektik.İstanbul biriminden dostlarla yaptigimiz turda buraya yakın bir yere kadar gelmistik ve yolun kapalı olmasından dolayı Kaptanpaşa'ya inmek durumunda kalmıştık.

    Sol taraf yönelerek virajları üstüste almaya başladık.Sis bazen dağılıyor bazen yoğunlaşıyordu.Ama yukarıda sisin arasından sızan güneş ışıkları çok deli bir manzara ile karşılaşacağımızın habercisi idi.Bir yaylaya yakın yerde sol tarafta oturan bir kaç kişi gorduk ve bir mola verdik."İnin motordan da iki lafın belini kıralım" lafının üstüne de gitmek olmazdı tabii ki.Dediği gibi indik, oturduk ve lafın belini kırdık. :-)) yaylalardan, ayılardan ve motorlardan bahsettik...

    Bir kaç viraj sonra 2600 mt.deki sırta ulaştık.Manzara tek kelime ile; tahmin ettiğimiz gibi idi :-), çünkü aşağılardan güneş ışıkları süzüldüğü ve deli bir manzara olacağı belli idi.Fotoğraf çekmek ve enerji takviyesi için mola verdik.Daha iyi bir açıdan fotoğraf alabilmek için tepeye doğru biraz yürüdük.Çikolata ve şeker eşliğinde fotoğraf çektik, düşen kan şekerimizi yükselttik.Bulunduğumuz yerden gideceğimiz Fırtına Vadisinin derinleri zor da olsa gorunuyordu, kuş uçumu bile mesafe oldukça fazla idi.







    Yol, bundan sonra dik virajlarla inişe geçti.Çatköy-Elevit kavşağına gelmeden önce sağ tarafa Yukarı Kale (Kale-i Bala) ye döndük.Elevit vadiisne paralel uzanan bu vadi de görülmeye değer güzellikte.Kale ye varmak için vadinin ortasına doğru Başyayla'ya gelmeden sağ tarafa dönmek gerekiyor.Kale ye 50 mt lik mesafeye kadar yol gidiyor.



    KALE-İ BALA(Yukarı Kale): M.Ö. 300 yıllarında yapıldığı tahmin edilen Yukarı Kale İranlılar tarafından (VAROŞ) yapılmış.Osmanlı kayıtlarında 1532 deki arşiv belgelerinde nefer sayısı 40, deposunda 499 kile* buğday, erzak olarak geçmektedir.Bu buğday muhtemelen harp durumunda kullanılmak icin saklanıyordu.







    KALE-İ ZİR (Zil kale-Aşağı Kale): M.S. 600 yıllarında yapıldığı tahmin edilen Zil Kale , Bizanslılar tarafından İran saldırılarına karşı yapılmış.İstanbul'daki Ayasofya ile aynı zamanda Justinyanus tarafındna yapılmış, 1532 Osmanlı kayıtlarına göre kale dizdarı(komutanı) 12, kethuda (hesap işlerini yürüten) 7 akçe yevmiye alıyormuş.Kalede 30 nefer, deposunda 382 kile* buğday, 440 kile* darı bulunuyormuş. 1877-78 Osmanlı-Rus harbinde Ruslar Doğu Karadenizi işgal ettiklerinde tüm çabalarına rağmen Zilkale'yi ele geçirememişler.


    Aşağı Kale(Kale-i Bala), Zil Kale' ye gore daha büyük ancak daha harabe durumda göze çarpiyor.Bİraz fotoğraç çektikten sonra tekrar vadiye indik ve Başyaylayı da ziyaret ederek Fırtına Vadiisne, Çatköy-Elevit kavşağına doğru gaz açtık.Kavşağı geçtikten sonra yol üzerindeki TOŞİ pansiyonda yemek molası verdik.Burada yemekleri bayanlar yapiyorlar, daha özenle hazırladıkları şüphesiz.Yemek olarak tereyağda alabalık ve salata yedik.





    TOŞİ den yola çıkarak FIrtına vadisi boyundan Çamlıhemşin'e doğru gaz açtık.Şahsen bu yolu çok seviyorum, gaz açmaya müsait, inişleri çıkışları ve dar virajları ile adrenalin dolu bir yol.Çamlıhemşin'e gelmeden FIRTINA PANSİYON'da mola verdik.İzmir'den bir arkadaşımın selamını iletmek için pansiyonun sahibi Selçuk bey ile tanıştık.Eski köy ilkokulu binası olan Fırtına Pansiyon oldukça hoş bir atmosfere sahip.Biz gittiğimizde Samsun'dan gelen bir dağcı gurubu vardı.Hatta içleirnden bir tanesinin daha önce XT-350 si olmuş ama aile zoru ile satmış, KTM i görünce enduro aşkı yeniden alevlendi.

    İstanbul'dan Karadeniz turu için gelen dört endurocu dostumuz ile Ayder yaylasında buluşacağımızdan Selçuk bey ve dağcılarla vedalaşarak Çamlıhemşin üzerinden Ayder yaylasina gaz açtık.

    Daha önceden tanimadiğim ancak bir arkadaşımın yakın arkadaşı olan Hakan bey ile yapacakları Karadeniz Gezisi öncesinde bir kac defa yazışmış, onlara bölge hakkında bilgi vererek tur planı çıkartmıştım.Cep telefonuma düşen kısa mesaj da Kalegon Tesislerinde olduğunu öğrendiğimiz enduro gurubu ile buluşmak için Ayder yaylası içinden devam ettik ve Kalegon'un bahçesinde 2 tane GS 1150, 1 tane f650 GS Dakar ve 1 tane KLR-600 S in olduğu yere park ettik.

    Endurocu dostlarımızla ayaküstü tanıştık.İçlerinden bir tanesi Sinan ILGAZ (EC üyelerinden)geçen yılki 3.EnduroClub şenliğine gelmişti.Kalegon un çardağında oturup bir syle riçtik, planlar yaptık.Aslında misafirler motor kıyafetleirini çıkarmışlar yürüyüş yapmak için uygun giysileri giymişlerdi bile.Ertesi gün de gideceklerinden hızlandırılmış bir plan yaptık.Yarın Fırtına Vadisi boyundan Elevit' e kadar gidecekler, oradan donüp Artvin' e geçeceklerdi.Hava kararmasına iki saat kaldığından bu iki saati değerlendirmek gerekiyordu.Kavron ve Çaymakçur' u görmeden gitmelerine içim el vermezdi doğrusu.Yol 1150 GS ler için uygun olmadığından F-650 GS Dakar ve KLR-600 S hazırlandı.Galerdüzünden geçerek Yukarı Kavron'a doğru gazladık.


    Yol oldukça kırıcı idi, hatta bu bölgedeki en kırıcı yayla yolu diyebilirim.Ancak dostlarımın çok hoşuna gitmişti bu yol.Yukarı Kavron'a gidilir de sis olmaz mı?Bence Yukarı Kavron, Bulutlar Ülkesi Kaçkar'ın başkenti..

    Kaçkar Kıraathanesi'nde çaylarımızı yuzumladık, o güzel çöreklerinden yedik fotoğraflar çektik ve ufaktan yağmur damlaları hadi gazlayın sinyalini verdi bile.Biz de öyle yaptık.Kavron yolunundan kaca koca taşlar, çukurlar, su birikintilerinden atlaya zıplaya aşağıya kadar sorunsuz gaz açtık.Hava kararmadan bir de Çaymakçuru görsünler istedim ve aşağıdaki ahşap köprüden geçince sağa dönüp gazladık.




    Aşağı Çaymakçur'daki yayla evlerinin olduğu yerde durduk, fotoğraf çektik, biraz sohbet derken sis ve karanlık çökmeye başladı bile.Tekrar aşağıya gaz açtık ve Kalegon'a giriş yaptık.

    Akşam yemeğini birlikte derin doğa ve motor sohbeti içinde saat 23:30 a kadar uzattık.Artvin deki endurocu dostların telefon numaralarını ekibe verdim, tanışmaları ve oradaki güzel yaylaları göstermeleri için.Sonra vedalaşarak Rize'ye doğru gaz açtık.

    Ertesi günlerde ekipten aldığım haberlere göre Artvin Kafkasör Yaylaları gezilmiş, sonra Şavşat Karagöl ve Çıldır gölü ziyaret edilmiş.Ancak Rize bölgesine birbuçuk gün çok az geldiğinden seneye daha fazla zaman ayırarak geleceklermiş. :-))


    *kile : 32 kilo
    \"kaskiniz takili, fariniz acik olsun\"

    Murat KIZAK
    KTM LC4-640 Adv. R
    [url]www.arizalilar.com[/url] (a-rı-za no: 26 )
    [url]www.endurocu.org[/url]


    REKLAM ALANI
    Oktay Motor CF Moto Polaris Mondial
    Motomax
  2. #2
    swalbard - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    01 Nisan 2004
    Şehir
    Antalya-Ankara
    Mükemmel bir yazı olmuş sagolasın

  3. #3
    muRRat - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    18 Aralık 2003
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    CBR1000RR
    Gerçekten yazı kadar resimlerde çok güzel olmuş. Gidesim göresim geldi. İyi ki bu gezi yazıları bölümümüz var
    DBTYSG

  4. #4
    ylmzzz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    31 Aralık 2005
    Şehir
    Konya
    Motosikleti
    Kawasaki Z800
    gerçekten çok güzel resimler. şimdi oralara apartmanlar yapılmıştır ama yine de gezilmeye değer yerlermiş.
    Korkarak yaşıyorsan yalnızca hayatı seyredersin

  5. #5
    PELİNCE - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    25 Ocak 2006
    Şehir
    izmir
    Resımler muhtesem ! harika bır yazı olmus ve doga mukemmel
    Tebrikler..


    REKLAM ALANI

Konu içerisindeki kullanıcılar

Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)

Bu Konudaki Etiketler