PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Kene Sezonu ve Lyme Hastalığı



emrello
05 Mart 2010, 14:29
Sevgili arkadaşlarım,

Bahar geliyor. Rotalarımızı yine dağlara, kırlara çevirmeye başlayacağız. Ama baharda bütün doğayla beraber ne yazık ki keneler de uyanıyor.

Kenelerden oldukça çekmiş bir arkadaşınız olarak sizleri bazı konularda uyarmak istedim.

Kısaca kendi hikayemden ve kene kaynaklı bir hastalık olan Lyme Hastalığından bahsedeyim biraz:

2006 yılında İstanbul'un göbeğinde, tahminen Karacaahmet Mezarlığı'nda bir kene yapıştı. Ben yaklaşık üç gün sonra fark ettim. Bu kene yapışması nedeniyle ülkemizde çok fazla bilinmeyen ancak oldukça yaygın olduğunu keşfettiğim Lyme Hastalığı'na yakalandım.

Bu hastalık Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi kadar ölümcül olmasa da, felç, körlük, artrit gibi çok ciddi sonuçlara neden olabiliyor. Hastalık genelde yavaş ilerliyor ve çoğunlukla belirtileri başka hastalıklarla karışıyor. Bu yüzden teşhisi çok zor. Testlerin de güvenilirliği yüksek değil.

Tıp kurumları ve doktorlar arasında geçen mücadele dolu aylardan sonra bir şekilde tedavi olmayı başardım. Bundan sonra da bu hastalık konusunda bilinç oluşturulmasına yönelik olarak elimden geldiğince bir şeyler yapmaya çalışıyorum.

Lyme Hastalığı özellikle İstanbul çevresinde ve Trakya'da oldukça yaygın. Ama Karadeniz Bölgesi, İzmir civarı ve Elazığ çevresinde de bulunduğuna yönelik veriler var. Genelde ılıman ormanlarda yaşayan sert kenelerden/geyik kenelerinden bulaşıyor (Ixodes Ricinus). Ama şehir ormanlarında, parklarında da bu keneler bulunabiliyor. (Polonezköy'ün ve civardaki ormanların bu konuda kötü bir şöhreti var, dikkatli olun. Ayrıca Zekeriyaköy civarında da kesin tespitler yapıldı. Kıyıköy'ün de içinde yer aldığı Trakya ormanları ise en riskli alan gibi görünüyor.)

Hastaların bir kısmında, ısırık bölgesinde giderek genişleyen kırmızı bir halka şeklinde kendisini gösteriyor. Kimisinde ise böyle bir belirti vermiyor (bende olduğu gibi). Seğirmelerden eklem ağrılarına, uyku bozukluklarından yüz felcine kadar birçok başka belirtisi var. Bu yüzden de diğer hastalıklarla karışma ihtimali çok yüksek.

Doktorlarımızın bu konuda bilgisi ise maalesef sınırlı. Yanlış teşhis durumları çok yaygın.

Hastalığın tedavisi ise temel olarak yoğun antibiyotik tedavisi yöntemiyle yapılıyor.

Bu konuda zamanında yaptığım bir blog sayfası var, isteyenler daha detaylı bilgileri buradan alabilir veya ben de yardımcı olmaya çalışırım:

http://lymetr.blogspot.com/


Kenelerden korunmak önemlidir!

Ülkemizde kenelerden sadece Lyme değil, bildiğiniz gibi KKKA ve daha az bilinen Q Humması, Tularemi gibi pek çok hastalık bulaşıyor. Bu yüzden en iyisi hiç ısırılmamak olacaktır.

Isırılmamak için ne yapmalıyız?

- Orman veya çalılık alanlara gidiliyorsa mümkün olduğunca kapalı giysiler tercih edilmeli, çıplak ayakla dolaşılmamalı, ormana giriliyorsa şapka takılmalı.

- Orman içi patikalarda mümkün olduğunca çalılara sürtünmeden, patikanın ortasından yürünmeli.

- Açık renkli giysiler giymek kenelerin fark edilmesi açısından yararlıdır. Ayrıca yünlü/pamuklu kumaşlar yerine kaygan kumaşların tercih edilmesi kenelerin daha zor tutunmasını sağlayacaktır.

- Orman/çayır gibi ortamlarda pantolon paçaları çorapların içine, gömlek ise pantolona sokulmalıdır.

- Vücudun açıkta kalan kısımlarına DEET içeren böcek kovucular (OFF! Sinkov vs.) sıkılmalı. %100 güvenilir bir çözüm olmasa da keneler genelde bu maddeden uzak durmaktadır.

- Kenelere maruz kalınabilecek ortamlarda kalındıysa, dönüşte mutlaka tüm vücutta kene kontrolü yapılmalıdır. Özellikle çocuklarda bu kontroller ihmal edilmemelidir.

Aklıma gelenler şimdilik bunlar. Merak ettiklerinizi olursa yardımcı olmaya çalışırım.

Kenesiz günler dileğiyle :)

Olcay Avşar
05 Mart 2010, 14:48
Eyvallah, sağolasın.

aSuBaYaH
05 Mart 2010, 14:52
faydalı bilgileri bizlerle paylaştığın için teşekkür ederim:rendeer:tedbiri elden bırakmamak gerekir.

newceri
05 Mart 2010, 14:58
Teşekkürler Eline sağlık

Sık Sık yazmak lazım bu konuya.

desert3737
05 Mart 2010, 15:00
böyle paylaşımcı ve yardımsever insanları gördükçe çok seviniyorum... :cat: çok teşekkür ederim paylaşım için...

emrello
05 Mart 2010, 15:08
Bu konuda zamanında bir röportaj da yapılmıştı. Onu da yapıştırayım buraya. Gerçi haber yanlış yazılmış. "İki Türk'te görüldü" diyor, ama bu hastalığın Türkiye'de onlarca yıldır olduğu zaten biliniyor. Benimle şahsen irtibata geçen onlarca hasta var.

http://www.haberturk.com/haber.asp?id=78081&cat=220&dt=2008/06/03

DusenAdam
05 Mart 2010, 15:09
Hatırlatma için teşekkürler... Dağda-bayırda dolaşanların bu konuda da tedbirli olması gerekiyor.

ufuktan
05 Mart 2010, 15:40
faydalı bir paylaşım

teşekkürler

htmetin
05 Mart 2010, 16:20
Öncelikle bu duyarlı davranışın için sana çok teşekkür ediyorum. Ülkemizde ne yazıkki yaşandı bitti saygısızca düşüncesi hakim olduğu için bir insanın başına bir müsibet geldiği zaman ondan kurtulmak için elinden geleni yapar fakat kurtulduktan sonra ise sanki hiç yaşanmamış gibi yaşadıklarından ders çıkartmayarak yoluna devam eder.
Evet kene coğrafyasında yaşıyoruz nasıl depremler bizimiçin bir tehlike arz ediyorsa kenelerde ciddi bir problem.

Lifeisgood
05 Mart 2010, 16:30
Sevgili arkadaşlarım,

Bahar geliyor. Rotalarımızı yine dağlara, kırlara çevirmeye başlayacağız. Ama baharda bütün doğayla beraber ne yazık ki keneler de uyanıyor.

Kenelerden oldukça çekmiş bir arkadaşınız olarak sizleri bazı konularda uyarmak istedim.

Kısaca kendi hikayemden ve kene kaynaklı bir hastalık olan Lyme Hastalığından bahsedeyim biraz:

2006 yılında İstanbul'un göbeğinde, tahminen Karacaahmet Mezarlığı'nda bir kene yapıştı. Ben yaklaşık üç gün sonra fark ettim. Bu kene yapışması nedeniyle ülkemizde çok fazla bilinmeyen ancak oldukça yaygın olduğunu keşfettiğim Lyme Hastalığı'na yakalandım.

Bu hastalık Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi kadar ölümcül olmasa da, felç, körlük, artrit gibi çok ciddi sonuçlara neden olabiliyor. Hastalık genelde yavaş ilerliyor ve çoğunlukla belirtileri başka hastalıklarla karışıyor. Bu yüzden teşhisi çok zor. Testlerin de güvenilirliği yüksek değil.

Tıp kurumları ve doktorlar arasında geçen mücadele dolu aylardan sonra bir şekilde tedavi olmayı başardım. Bundan sonra da bu hastalık konusunda bilinç oluşturulmasına yönelik olarak elimden geldiğince bir şeyler yapmaya çalışıyorum.

Lyme Hastalığı özellikle İstanbul çevresinde ve Trakya'da oldukça yaygın. Ama Karadeniz Bölgesi, İzmir civarı ve Elazığ çevresinde de bulunduğuna yönelik veriler var. Genelde ılıman ormanlarda yaşayan sert kenelerden/geyik kenelerinden bulaşıyor (Ixodes Ricinus). Ama şehir ormanlarında, parklarında da bu keneler bulunabiliyor. (Polonezköy'ün ve civardaki ormanların bu konuda kötü bir şöhreti var, dikkatli olun. Ayrıca Zekeriyaköy civarında da kesin tespitler yapıldı. Kıyıköy'ün de içinde yer aldığı Trakya ormanları ise en riskli alan gibi görünüyor.)

Hastaların bir kısmında, ısırık bölgesinde giderek genişleyen kırmızı bir halka şeklinde kendisini gösteriyor. Kimisinde ise böyle bir belirti vermiyor (bende olduğu gibi). Seğirmelerden eklem ağrılarına, uyku bozukluklarından yüz felcine kadar birçok başka belirtisi var. Bu yüzden de diğer hastalıklarla karışma ihtimali çok yüksek.

Doktorlarımızın bu konuda bilgisi ise maalesef sınırlı. Yanlış teşhis durumları çok yaygın.

Hastalığın tedavisi ise temel olarak yoğun antibiyotik tedavisi yöntemiyle yapılıyor.

Bu konuda zamanında yaptığım bir blog sayfası var, isteyenler daha detaylı bilgileri buradan alabilir veya ben de yardımcı olmaya çalışırım:

http://lymetr.blogspot.com/


Kenelerden korunmak önemlidir!

Ülkemizde kenelerden sadece Lyme değil, bildiğiniz gibi KKKA ve daha az bilinen Q Humması, Tularemi gibi pek çok hastalık bulaşıyor. Bu yüzden en iyisi hiç ısırılmamak olacaktır.

Isırılmamak için ne yapmalıyız?

- Orman veya çalılık alanlara gidiliyorsa mümkün olduğunca kapalı giysiler tercih edilmeli, çıplak ayakla dolaşılmamalı, ormana giriliyorsa şapka takılmalı.

- Orman içi patikalarda mümkün olduğunca çalılara sürtünmeden, patikanın ortasından yürünmeli.

- Açık renkli giysiler giymek kenelerin fark edilmesi açısından yararlıdır. Ayrıca yünlü/pamuklu kumaşlar yerine kaygan kumaşların tercih edilmesi kenelerin daha zor tutunmasını sağlayacaktır.

- Orman/çayır gibi ortamlarda pantolon paçaları çorapların içine, gömlek ise pantolona sokulmalıdır.

- Vücudun açıkta kalan kısımlarına DEET içeren böcek kovucular (OFF! Sinkov vs.) sıkılmalı. %100 güvenilir bir çözüm olmasa da keneler genelde bu maddeden uzak durmaktadır.

- Kenelere maruz kalınabilecek ortamlarda kalındıysa, dönüşte mutlaka tüm vücutta kene kontrolü yapılmalıdır. Özellikle çocuklarda bu kontroller ihmal edilmemelidir.

Aklıma gelenler şimdilik bunlar. Merak ettiklerinizi olursa yardımcı olmaya çalışırım.

Kenesiz günler dileğiyle :)

Eline sağlık.Çok faydalı bilgiler.

adanalı
05 Mart 2010, 16:42
tedbiri elden bırakmamak gerekir. Eline sağlık.Çok faydalı bilgiler. bizlerle paylaştığın için teşekkür ederim.

avkan65
05 Mart 2010, 16:59
kışın domuz gribi ,yazın kene rahat yok millete gene :)

emrello
05 Mart 2010, 17:12
kışın domuz gribi ,yazın kene rahat yok millete gene :)

Öyle valla :D.

Ama bu efsane değil, sakat bir durum.

TORAMAN
05 Mart 2010, 17:17
Değerli bilgileri bizlerle paylaştığın için teşekkürler emrello.:rendeer:

Bende doğayla başbaşa çok gezi yaptığım için bu konulara azami dikkat edeceğim.:cat:

emrello
05 Mart 2010, 23:52
Evet kene coğrafyasında yaşıyoruz nasıl depremler bizimiçin bir tehlike arz ediyorsa kenelerde ciddi bir problem.

Aynen öyle. :cat: :cat: :cat:

zamisli
05 Mart 2010, 23:59
geçen sene ısırdı bi katil kene beni göbek deligimin üzerinden ..Allah tan kandaki savaşçı akyuvarlar pek bi savaş egitimi aldılar komando olarakda bişey olmadı :) aman dikkat edin

By Mükemmel
06 Mart 2010, 15:56
geçen sene ısırdı bi katil kene beni göbek deligimin üzerinden ..Allah tan kandaki savaşçı akyuvarlar pek bi savaş egitimi aldılar komando olarakda bişey olmadı :) aman dikkat edin


Seni ısıran yerli kenedir arkadaşım "ithal" kene olursa tedavi şansı çok düşük...

serhan123
06 Mart 2010, 17:57
eyw baya yararlı şeyler yazıyo

beykurt
06 Mart 2010, 18:56
hassasiyetin ve çaban için çok teşekkürler.sana da geçmiş olsun