PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Viraja Nasıl Girilir ? İdeal Viraj Çizgisi



eftelya
20 Ocak 2010, 11:24
Motosiklet ile virajlarda nelere dikkat etmeliyiz?


Hepinizin bildiği gibi, motosiklette viraj almak araba gibi olmuyor. Arabalar direksiyonu çevirerek bir tarafa doğru yönlenirler, motor ise fiziği gereği yatarak virajın içinde yönlenmek zorunda.

Viraja nasıl girilir?

Motosiklet ile 3 tip viraja girme şekli var. Bir tanesi pist yarışçılarının girdiği gibi vücudunu motordan dışarıya salarak viraja girmektir. Burada motoru dik tutmak bu işin temel amacı. Ancak biz yol sürücüsüyüz ve şehirde kullanıyoruz, bunu yapmamaya özen gösterelim lütfen. Güvenli değil.

Bir diğer yöntem ise tam tersi, motoru altında yatırarak vücudunu diğer tarafa alarak krosçuların toprakta kullandığı bir yarış tekniği. Bunu da yapmamaya özen gösteriyoruz. Biz şehir sürücüsüyüz, şehirde kullanıyoruz.

Motorun ön camı yere göre ne kadar düzse, biz de ön camla aynı düzlükte olmalıyız. Yani biz de motorun bir parçasıyız, motor ne kadar yatarsa biz de o kadar yatıyoruz, motor ne kadar kalkarsa biz de o kadar kalkıyoruz.

Motorun parçası olun

Virajlarda motorun üzerinde sağa sola hareket etmiyoruz, motorla beraber hareket ediyoruz. Çünkü motorun üzerinde motora ait bir parça olmak zorundayız.

Virajlar bizim için hem çok eğlenceli, hem oldukça sıkıntılı yerler olabilir. Eğer viraja doğru girmeyi biliyorsak çok eğlenceli olacaktır. Fakat viraja girmeden önce, virajın içinde, virajdan çıkarken yapmanız gereken toplam 3 adet şey var.

Virajda hız nasıl ayarlanır?

İlk olarak viraja girmeden önce her zaman motorun hızını düşürün. Viraja yavaş girin. Olduğunuz düzlük hızından daha yavaş. Virajın içinde hızınızı sabit tutun ve çıkışında da hızınızı artırın. Bu güzel bir eğridir.

Viraja girerken hızınızı düşürün, içinde hızınızı koruyun, çıkarken hızınızı artırın. Virajın çıkışını gördükten sonra gazınız açmak, olacak en güvenli şey. Viraja hızlı girmek virajdan çıkamamanıza neden olur. Temel kural viraja yavaş gir, içinde hızını koru ve hızlanarak çık olmalı.

İdeal viraj çizgisi

Virajlara girerkenki çizginizden biraz bahsedelim. Virajları en keyifli kılan şey viraja doğru çizgide girmektir. Sol viraj varken, en güvenli seçenek sağ tarafta kalmak, başımızı fiziki olarak virajın içine doğru çevirmek.

Virajın içine doğru bakarak, biz daha viraja gelmeden virajın içinde ne var ne yok görebilmek bize hareket edecek zaman aralığı yaratır, yani reaksiyon zamanımızı uzatır, istediğimiz tek şey de budur. Virajın hem keyfini, hem güvenliğini bu şekilde artırabilirsiniz.

Tam tersi sağ virajlarda ise olabilecek kendi şeridimize ait en solda kalmaktır. Ancak beyaz çizgiye değmeyin, çünkü beyaz asfalt boyası kayar. Kafamızı sağ virajın içine doğru çevirmek ve virajın içinde ne var ne yok, olabilecek en erken zamanda görmek en ideal ve geniş çizgimizi artırmamız yol açar.

Güvenliğiniz için

Eğer çizgimiz yani çapımız geniş ve büyükse virajdaki hızımız ve buna bağlı olarak güvenliğimiz de otomatikman artar. İçeriden dar ve yavaş viraj almak güvenli gibi gelse de ne yazık ki güvenli değildir, çünkü görüşünüzü kaybedersiniz.

Virajın dışında kalmak görüşünüzü artırmaya yarar, otomatikman güvenliğiniz artar, bununla beraber de tabii ki sürüşünüz keyiflenir.

Rahmi Barutçu

s2x64bCFW1w

--------------------------------------------------------------------

Virajda her motosiklette ağırlık transferi yaşanır. Merkezkaç kuvveti hızın karesine bağlıdır ve viraj çizgisiyle ters orantılıdır. Diğer bir deyişle hız iki katına çıkarıldığında merkezkaç kuvveti dört kat artar. Sürücü ağırlık transferini sınırlayabilmek için hızını dengeli bir şekilde azaltmak ve virajdaki çizgisini mümkün olan en iyi duruma getirmek zorundadır.

alıntıdır

Görüş açısının önemi

Doğru viraj çizgisi için gereken önemli unsurlardan biri de viraj içinde en uzak noktayı görebilmektir. Sürücü kurslarında adaylara yolun sağından gitmeleri öğretilir. Ancak sağa dönen bir virajdaki başlıca dezavantaj görüş açısının dar olmasıdır. Tecrübeli sürücüler içgüdüsel olarak virajın iç tarafından uzaklaşırlar (sağa dönen bir virajda sola doğru; sola dönen bir virajdaysa sağa doğru). Bu da virajın içindeyken en uzak noktayı görebilme imkanını sağlar. Malesef yine de çoğu sürücü gidonu içe doğru çok erken çevirir. Virajın yarısına gelindiğinde motosiklet virajın dışına doğru kaymaya başlayınca çoğu sürücü bu sapmayı engellemek için gidonu viraj içine doğru daha çok çevirir. Bu durumda motosikletin dengesi tehlikeye girer. Buna "içgüdüsel viraj çizgisi" deniyor. Burada yolun genişliği alabildiğine kullanılır ancak izlenmesi gereken ideal viraj çizgisi bu değildir.

alıntıdır

Güvenli viraj dönme

Viraja girerken en uygun pozisyon alınmalıdır. Bu sağa dönen bir virajın girişinde sola açılmak; sola dönen bir virajın girişindeyse mümkün olduğunca sağa açılmaktır. Böylece motosiklet yavaşlar ve sürücü virajın sonunu gördüğü ana kadar bu durumunu korur. Sürücü virajın ortalarına geldiğinde iç tarafa yaklaşmalı ancak bunu yaparken de o ana kadar çizmiş olduğu yayı takip etmelidir. Bu teknik ağırlık transferini olabildiğince engellerken motosikletin çizgisinin de sabit kalmasını sağlar. İyi dönüşün bir diğer avantajıysa virajın içinde karşıdan gelen bir başka araç ya da yoldaki başka bir engeli erken görmeyi sağlamasıdır. Arka arkaya gelen virajlar için de kurallar aynıdır. Örneğin sola dönen bir virajın hemen ardından gelen bir sağ viraja girerken motosikleti yol çizgisine mümkün olduğunca yakın tutmak gerekir. Böylece sürücü hem görüş açısını genişletmiş hem de sağa dönmeye hazırlanmış olur. Her durumda viraj dönmenin doğruluğu az da olsa sürücünün görüş açısıyla alakalıdır. Otomobil ya da motosiklet olsun sürücü nereyi görüyorsa oraya doğru gider. Sürücü kurslarında öğretilmeyenler listesine eklenecek bilgilerden biri daha!

alıntıdır

Aşağıdaki videoda ideal viraj çizgisini daha rahat görebilirsiniz
ioufcHESFZE&feature=player_embedded

Aşağıdaki videoda ideal viraj çizgisinde ilerlemenin muhtemel kazayı nasıl önlediğini görebilirsiniz

tSE49Z-6-VI&feature=player_embedded

acun0
20 Ocak 2010, 12:12
herkese kazasız sürüşler. inanın kaza haberi almak hiç hoş degil.hepimizin Ailesi var kimseyi arkamızda gözü yaşlı koymayalım bu bilgileri okumak kadar uygulamak ta önemli bilgi paylaşımı için tşk ler

askon
20 Ocak 2010, 12:26
Harbıden teşekkür ederım bu konuyu burda açtığın için teknık yazarsınız teknık anlaşılır okunur . Hislerınızle yazarsanız yanlış anlaşılmalara sebep olur çünkü bazen kendınızı ıyı ifade edemeyebılırsınız bakın burda vıdeolarda nasıl vıraj alma nerde hızlı gıtme nerde yavaşlama bakış acısı neresı hepsı var . peki kim bunu böyle kullanıyor motosıklettten zevkle gezmek tadını cıkarmak isteyenler gerıde olanları düşünenler ilerde yaşayacaklarını düşünenler ama senın tecruben yok almışsın ss makıne seyretmişsın bır kac vıdeo yeteneğin varmı yokmu bılmıyorsun eğitim desen yok pist yarışcısı gıbı dönmeye kalkarsan vırajı ondan sonra altına gırersın üstüne cıkarsın kımse alınmasın bu işi tecrubesıyle yapan arkadaşlar olabılır zaten eğitımli ve yeteneği olanlara dıyeceğimiz yok ama sonra içler acısı kaza vıdeoları izlemeye de tahammulumuz yok bakın vıdeoda 1200 bmw kullanıyor arkadaş o makıneneın gücü o arkadaşın yeteneği yokmudur hayır endurocunun tadı budur kullanmanın da kuralı budur tekrar teşekkür ederım

racer2000
20 Ocak 2010, 12:39
bide ben bisey ekleyim...
baktınız hızınız çok virajı alamayacaksanız ...motoru daha çok yatırıyım diye düsünmeyin...toplayın motoru frene basın...gidip girin bi yere tabi bu sıradada atlamasını bilin...
ben aynı olayı yasamistim...
80 le keskin bi kör viraja girdim...karsıdan geleni göremiyordum...o hızla yonuh ortasından dönecektim...baktım araba bi çıktı karsıma hemen sağa yanastım ama yolun sağıda yağmurun tasıdığı mıcırla dolmustu...
dönmeye uğrassam motor kayacak daha kötü olacaktı...geri düsledim motoru direk karsıya taş kayaların içine uçtum....ama zamanındada atladım motordan...bacaklarımda 4-5 çizik ile atlattım...artıçımda ayağı incidi 3-4 gün toparladı okadar...ama virajı dönmeye kalksam daha beter olacağımdan emindim....

---------- Mesaj ekleme zamanı: 13:39 ---------- İlk mesajı ekleme zamanı 13:27 ----------

bide bi tavsiye daha
mesela yeni motora basladınız 2000-3000 km bindiniz...yada motoru büyüttünüz...
hemen ben ustalastım diyip motorun virajda neler yapabilceğini görmeye çalısmayın...

söyle biseyde deneyebilirsiniz...
mesela devamlı gelip gittiğinz bi yolda ki virajda ilk bi hızla dönersiniz baktınız sorun yok bi dahaki sefere 10 km hızınızı artırıp girin...böyle kademeli kademeli hızı artırırak dönün virajı...

yürekçe
20 Ocak 2010, 12:57
videoları evden izlemeliyim...
inşallah okuyan çıkar. alparslan abiyi ( alfa) bile 3-5 kişi okuyordu....

---------- Mesaj ekleme zamanı: 11:57 ---------- İlk mesajı ekleme zamanı 11:54 ----------

bir de teknik yazı olursa okunur demiş...
o halde neden "konu dışı" bölümü en çok talep edilen bölüm?

eskiden burada teknik konular havada uçuşurdu...
ya şimdi :(

askon
20 Ocak 2010, 12:59
videoları evden izlemeliyim...
inşallah okuyan çıkar. alparslan abiyi ( alfa) bile 3-5 kişi okuyordu....

---------- Mesaj ekleme zamanı: 11:57 ---------- İlk mesajı ekleme zamanı 11:54 ----------

bir de teknik yazı olursa okunur demiş...
o halde neden "konu dışı" bölümü en çok talep edilen bölüm?

eskiden burada teknik konular havada uçuşurdu...
ya şimdi :(

konu dışıda lazım ama ben bu stede konu dışı varmı unutmuşum :rendeer:

Yusuf Ziya
20 Ocak 2010, 13:01
Emeğine sağlık, özellikle oğlumun okumasını canı gönülden istiyorum.

yürekçe
20 Ocak 2010, 13:03
konu dışıda lazım ama ben bu stede konu dışı varmı unutmuşum :rendeer:

heps lazım ama şu bir önceki videolu link...
ustalar bağırıyor, linkler veriliyor ama hala varsayımlar, yok eceli gelmiş ölmüşler, şöyle olsaymış böyle yatarmış vss...
yahu kaza olmuş, etken hata nedir bilip tekrarlamamak varken zırvalarla uğraşmak niye?

askon
20 Ocak 2010, 13:29
heps lazım ama şu bir önceki videolu link...
ustalar bağırıyor, linkler veriliyor ama hala varsayımlar, yok eceli gelmiş ölmüşler, şöyle olsaymış böyle yatarmış vss...
yahu kaza olmuş, etken hata nedir bilip tekrarlamamak varken zırvalarla uğraşmak niye?

o konudaki açıklamama bır bakarmısın tekrar:cat:

yürekçe
20 Ocak 2010, 13:40
o konudaki açıklamama bır bakarmısın tekrar:cat:

okudum ve aşağıdakini yazdım. tekrarlıyorum ki, zamanla iki ayrı topic ayrılacak ama bilgi sabit kalsın

kızma bana
ben geneli için konuştum. bak yukarıda acun olsun, jubaa olsun eski katılımcılar hala başka başka şeyler yazıyor.

ikarus sendorumunu biliyorsunuzdur sanırım...
bunu bir araştır/ın

İKARUS SENDROMU

neden bu kadar tepki çekeceğimi bildiğim halde neden hala yazdığımı anlarsın.
kızgınlığım sevgimdendir, ve benim arkadaşlığım, arkadaşlık listesinde kalmaz.
biliyorsunuz, bilmiyorsanız bunu da öğrenmelisiniz

İkarus Sendromu

Ucak ve motor suruculerinin, yani pilot ve rider’larin farkinda olmadan birebir karsilastigi ilginc ve tehlikeli bir sendrom ortakligindan bahsedecegim.

Sendrom, çogunlukla yamac parasutu yapanlarin kullandigi argo deyim olarak havacilikta herkes tarafından bilinen bir kisisel evreyi tanımlar.


Techizata, tecrubeye ve dolayisiyla kendine duyulan asiri guven sonrasinda risk almak ve kacinilmaz olarak da kaza yapmak anlamina geliyor.


Bizler gibi amator motor kullanicilarinin birbirlerine sıkca soyledigi bir deyim vardır; “Ne zaman ‘Aha iste; artik ogrendim motora binmesini. Nasıl da donuyorum virajlari’ dediginde kaza yaparsin” derler ya. Iste “Ikarus Sendromu” bu Pilotun ucagina ve dolayisiyla kendine cok guvendigi zamanlarda farkinda olmadan limitlerini zorladigi anlar vardir. Motorda da aynen öyle. Nasil ki evliligin besinci yılı gecilmezi zor bir darbogazsa, motosiklet surucusunun de net bir genelleme olmamakla birlikte cogunlukla bes bininci kilometre civarında bu sendroma iyice kapıldigini bilmek ve kabul etmek gerekir. Bu sendromun biraz daha ustalastiktan ya da kendi eksiklerini tanıdıktan sonra yok oldugunu sanmayip en kucuk boslukta yeniden ortaya cikacagini da bilmek gerekir.


Bu asamada artik vitesler neredeyse kendiliginden degismekte, arka frenle kaysa bile bahse konu surucumuz kontrolu birakmamakta ve virajlar eskisi gibi korkulası degil, daha da cok yatarak donuldukce keyif alınan surus periyotlari haline gelmistir.


Sohbet toplantilarinda anlatilasi birkac hikayelik arsiv olusmus ve yeni acemilerin yanında kidem almanin hafifligi egolarimizi sarmistir. Genellikle anlatilan kaza hatiralari bir filmin icerisinde yasanmis gibi gercek disi ve nasil olduguna bir turlu akil sir erdiremedigimiz baskaca yasam detaylaridir.


Ustelik; kapali kaski taktigimizda hissettigimiz guven duygusu, korumali ceketin arada bir omzuna tik tiklayarak kontrol edip vardigimiz “Beton gibi” sonucu ve belimize sardigimiz korsenin ruhumuzda yarattigi inanilmaz guven ile elimizi yumruk yaparken bile zorlandigimiz eldivenlerimiz bizi hep gerceklerden alip goturur.


Dizliklerin verdigi asfalt islemez hissi ve uzun konclu cizmelerin ayaklarimizda yarattigi “Uzerinden araba gecse...” benzetmesi de isin icine girince geriye bir tek daha cesur ve atak olmak kalir. Ha, bir de bu kadar kusami aynı anda giymeden aynı hisse kapılanlar var ki bu tanim zaten onlari da kapsiyor.


Sonra; kamyonlarin yarattigi turbulanslar daha keyifli, araclarin arasindan sivismak cok daha estetik gelmeye baslar. Isikta beklerken goz ucuyla etrafimizda potansiyel gaz tutkunu olup olmadigini algilamaya ve daha o gaza basamadan uzayip gitmeye baslariz. Son viteste giderken cebinden telefonu cikartip kimin aradigina bakmak bile ayrica bir yetenek istemeyen basit olaylar haline gelmistir. Iste tum bunlar ve benzeri hisler; bilinc ustu ve altinda olusturdugu gittikce alisilan, kaniksanan, yadsinmayan ve farkindaliklarindan uzaklastigimiz gerceklerin goz ardi edildigi en tehlikeli doneme girdigimizin tespiti ve tescilidir.


Bu sendroma kapılmıslara sansi varsa, Allah’tan kucuk bir musibet asısı dilemek en iyisidir. Surucumuz akilliysa bunu bir ikaz ve ders olarak alip bunyesinde antikor olusumunu saglar, yok diger gruba giriyorsa “Ehe ehe nasi yirttim ama” yaklasimiyla tam olarak “Ikarus pozitif” evresine sicrar.


Havacilikta, hic kimse ama hic kimse kokpit partneri ya da meslektasinin bu sendroma kapilmasina izin vermez. Ancak motosiklette olay malumunuz biraz daha farkli.


“Ben ictikten sonra da kullaniyorum sekiz yildir. Dikkat ettin mi bir sey olmaz” diyen biri için sendromdan bahsetmek yanlıs olur. Belli ki o arkadas artık bizzat Ikarus’la kadeh tokusturuyor. Oysa birgun hastanede, kendisini ya da aglayan dul esini ziyaret etmek zorunda kalacaginiz ise kacinilmaz bir gercek. Ama yine de “Iciyorsan seninle birlikte bir daha motora binmem” demek her nedense hep zor gelir. Tehlikeli sekilde motor kullananlar ise kimi cevrelerde daha tecrubeli ya da super biniciler olarak takdir bile gorurler. Hatta onlari boyle surdukleri icin elestirmenin hafif kıskanclik olarak adlandirilmasi bile mumkundur.


Kisacasi; tum techizatimiz bizi aslinda sadece yumurtanin peceteye sarilmasi kadar darbelerden korur.


Demek ki neymis; Ikarus Sendromu’na karsi surekli uyanik olalim ve gerektiginde arkadaslarimizi asilayalim.


Bu haftanin gazete yazisinda ucak-motor benzeyisleri uzerine hafif bir yazi yazarken cok onceleri kaleme aldigim bu yaziyi hatirladim. Gazete sayfasina gitmeyecek icerikte oldugundan simdilik orada kullanmayi dusunmuyorum. Daha once nette yayinlanmisti ama yine de ise yarayacagini dusundugumden paylasmak istedim.


"Tecrube, limitlerini bilmektir"

Rauf "Airport" GERZ

( hyosungfunclup'ten alıntıdır)

kanucan
20 Ocak 2010, 14:00
güzel paylaşım teşekkürler eftelya :)

eftelya
20 Ocak 2010, 16:54
bisi diil , daha önce baska bir sitede açmıstım bu konuyu zaten , kaza videosunu görünce aklıma geldi ...

nightshift
21 Ocak 2010, 15:06
teşekkürler güzel konu bilgiler için çok teşekkür ederim :)

adanalı
21 Ocak 2010, 15:55
güzel paylaşım teşekkürler HEMŞERİM.:cat:

eftelya
21 Ocak 2010, 18:02
bişi diil : )

baskentli1
28 Haziran 2011, 16:54
Paylaşım için teşekkürler,
Dün virajı alamadım Allahtan hızlı değildim viraja orta şeritten girdim girmesine ama çıkamadım :(

POSEİDON71
30 Haziran 2011, 23:20
çok teşekkür ederim her şekliyle faydalı oluyorsunuz..hem motor kullanıcılarına benim gibi yeni başlayanlara hemde okumanın önemi ortaya çıkıyor böylelikle.çok faydasını gördümm.

soccer
13 Temmuz 2011, 00:27
gerçekten faydalı bilgiler.. motosiklet ile araba kullanma arasındaki en önemli fark viraj konusu bence. arabayla viraja limitlerin üzerindeki bir hız veya açıyla girildiğinde ters manevrayla kurtarabiliyorsunuz. (tabi iyi şoförseniz:)) ama motosiklette hatanın telafisi bence daha zor. viraj içinde iken hızım konusunda pişmanlık duymak istemem doğrusu.

sercanagacik
02 Aralık 2011, 17:37
cok guzel paylasım teşekkür ederim

zongoku
09 Ocak 2012, 03:16
paylaşım için teşekkürler. güvenli sürüş çizgisini takip etme konusunda sürekli alıştırmalar yapcam artık. tekrar teşekkürler.

YILDIRIMBORA
09 Ocak 2012, 06:10
Etki etmesini beklediğim bir yazı.Paylaşımın için teşekkür ederim.


okudum ve aşağıdakini yazdım. tekrarlıyorum ki, zamanla iki ayrı topic ayrılacak ama bilgi sabit kalsın

kızma bana
ben geneli için konuştum. bak yukarıda acun olsun, jubaa olsun eski katılımcılar hala başka başka şeyler yazıyor.

ikarus sendorumunu biliyorsunuzdur sanırım...
bunu bir araştır/ın

İKARUS SENDROMU

neden bu kadar tepki çekeceğimi bildiğim halde neden hala yazdığımı anlarsın.
kızgınlığım sevgimdendir, ve benim arkadaşlığım, arkadaşlık listesinde kalmaz.
biliyorsunuz, bilmiyorsanız bunu da öğrenmelisiniz

İkarus Sendromu

Ucak ve motor suruculerinin, yani pilot ve rider’larin farkinda olmadan birebir karsilastigi ilginc ve tehlikeli bir sendrom ortakligindan bahsedecegim.

Sendrom, çogunlukla yamac parasutu yapanlarin kullandigi argo deyim olarak havacilikta herkes tarafından bilinen bir kisisel evreyi tanımlar.


Techizata, tecrubeye ve dolayisiyla kendine duyulan asiri guven sonrasinda risk almak ve kacinilmaz olarak da kaza yapmak anlamina geliyor.


Bizler gibi amator motor kullanicilarinin birbirlerine sıkca soyledigi bir deyim vardır; “Ne zaman ‘Aha iste; artik ogrendim motora binmesini. Nasıl da donuyorum virajlari’ dediginde kaza yaparsin” derler ya. Iste “Ikarus Sendromu” bu Pilotun ucagina ve dolayisiyla kendine cok guvendigi zamanlarda farkinda olmadan limitlerini zorladigi anlar vardir. Motorda da aynen öyle. Nasil ki evliligin besinci yılı gecilmezi zor bir darbogazsa, motosiklet surucusunun de net bir genelleme olmamakla birlikte cogunlukla bes bininci kilometre civarında bu sendroma iyice kapıldigini bilmek ve kabul etmek gerekir. Bu sendromun biraz daha ustalastiktan ya da kendi eksiklerini tanıdıktan sonra yok oldugunu sanmayip en kucuk boslukta yeniden ortaya cikacagini da bilmek gerekir.


Bu asamada artik vitesler neredeyse kendiliginden degismekte, arka frenle kaysa bile bahse konu surucumuz kontrolu birakmamakta ve virajlar eskisi gibi korkulası degil, daha da cok yatarak donuldukce keyif alınan surus periyotlari haline gelmistir.


Sohbet toplantilarinda anlatilasi birkac hikayelik arsiv olusmus ve yeni acemilerin yanında kidem almanin hafifligi egolarimizi sarmistir. Genellikle anlatilan kaza hatiralari bir filmin icerisinde yasanmis gibi gercek disi ve nasil olduguna bir turlu akil sir erdiremedigimiz baskaca yasam detaylaridir.


Ustelik; kapali kaski taktigimizda hissettigimiz guven duygusu, korumali ceketin arada bir omzuna tik tiklayarak kontrol edip vardigimiz “Beton gibi” sonucu ve belimize sardigimiz korsenin ruhumuzda yarattigi inanilmaz guven ile elimizi yumruk yaparken bile zorlandigimiz eldivenlerimiz bizi hep gerceklerden alip goturur.


Dizliklerin verdigi asfalt islemez hissi ve uzun konclu cizmelerin ayaklarimizda yarattigi “Uzerinden araba gecse...” benzetmesi de isin icine girince geriye bir tek daha cesur ve atak olmak kalir. Ha, bir de bu kadar kusami aynı anda giymeden aynı hisse kapılanlar var ki bu tanim zaten onlari da kapsiyor.


Sonra; kamyonlarin yarattigi turbulanslar daha keyifli, araclarin arasindan sivismak cok daha estetik gelmeye baslar. Isikta beklerken goz ucuyla etrafimizda potansiyel gaz tutkunu olup olmadigini algilamaya ve daha o gaza basamadan uzayip gitmeye baslariz. Son viteste giderken cebinden telefonu cikartip kimin aradigina bakmak bile ayrica bir yetenek istemeyen basit olaylar haline gelmistir. Iste tum bunlar ve benzeri hisler; bilinc ustu ve altinda olusturdugu gittikce alisilan, kaniksanan, yadsinmayan ve farkindaliklarindan uzaklastigimiz gerceklerin goz ardi edildigi en tehlikeli doneme girdigimizin tespiti ve tescilidir.


Bu sendroma kapılmıslara sansi varsa, Allah’tan kucuk bir musibet asısı dilemek en iyisidir. Surucumuz akilliysa bunu bir ikaz ve ders olarak alip bunyesinde antikor olusumunu saglar, yok diger gruba giriyorsa “Ehe ehe nasi yirttim ama” yaklasimiyla tam olarak “Ikarus pozitif” evresine sicrar.


Havacilikta, hic kimse ama hic kimse kokpit partneri ya da meslektasinin bu sendroma kapilmasina izin vermez. Ancak motosiklette olay malumunuz biraz daha farkli.


“Ben ictikten sonra da kullaniyorum sekiz yildir. Dikkat ettin mi bir sey olmaz” diyen biri için sendromdan bahsetmek yanlıs olur. Belli ki o arkadas artık bizzat Ikarus’la kadeh tokusturuyor. Oysa birgun hastanede, kendisini ya da aglayan dul esini ziyaret etmek zorunda kalacaginiz ise kacinilmaz bir gercek. Ama yine de “Iciyorsan seninle birlikte bir daha motora binmem” demek her nedense hep zor gelir. Tehlikeli sekilde motor kullananlar ise kimi cevrelerde daha tecrubeli ya da super biniciler olarak takdir bile gorurler. Hatta onlari boyle surdukleri icin elestirmenin hafif kıskanclik olarak adlandirilmasi bile mumkundur.


Kisacasi; tum techizatimiz bizi aslinda sadece yumurtanin peceteye sarilmasi kadar darbelerden korur.


Demek ki neymis; Ikarus Sendromu’na karsi surekli uyanik olalim ve gerektiginde arkadaslarimizi asilayalim.


Bu haftanin gazete yazisinda ucak-motor benzeyisleri uzerine hafif bir yazi yazarken cok onceleri kaleme aldigim bu yaziyi hatirladim. Gazete sayfasina gitmeyecek icerikte oldugundan simdilik orada kullanmayi dusunmuyorum. Daha once nette yayinlanmisti ama yine de ise yarayacagini dusundugumden paylasmak istedim.


"Tecrube, limitlerini bilmektir"

Rauf "Airport" GERZ

( hyosungfunclup'ten alıntıdır)

ekremz
09 Ocak 2012, 10:39
Benim bir şey dikkatimi çekti. Bu tarz videoların tamamında örnek olarak gösterilen tüm viraj alan sürücüler, neden motordan sarkarak viraj alır.

Syanur
09 Ocak 2012, 10:51
İbretlik olarak verilen 2.video bana saçma geldi. Daha başka nasıl gidilebilinir ki zaten??