PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : FSM Köprüsü Izgaraları



azizsele
17 Şubat 2020, 21:44
İş gereği hemen her gün FSM 'yi kullanıyorum bazende 15 Temmuz Şehitleri Köprüsünü. Her iki köprü de yakın zamanda geniş kapsamlı bir bakımdan geçti 15 Temmuz Şehitleri Köprüsünün ayaklarının birleşim noktalarındaki genleşme plakaları-ızgaraları son derece iyi seçilmiş yüzey pütürlü ve açıklık yok her hava şartında hafif bir sarsıntı ile geçip gidiyorsun ama FSM Köprüsü daha sonra bakıma alınmasına rağmen nedense plakalar ya yenilenmedi ya da yanlış plaka seçimi yapıldı köprü ayakları hizasında bulunan giriş ve çıkıştaki her iki plaka grubu da gidiş yönünüze paralel şekilde oldukça geniş açıklıklı ve düz bir çelik levha halinde bu da zeminin ıslak olduğu zaman ciddi risk oluşturuyor çelik levhalar pürüzsüz olduğu için lastikler müthiş derecede kayıyor dikine açıklıklar da geniş olduğu için (hele de ince lastikli motorlar kullanıyorsanız )gidon hakimiyetini kaybetmenize sebep olabilir. Ben şahsen 2-3 kez ciddi tehlike atlattım ki bu sene yağmurlu havalarda çok motor kullanmayı tercih etmedim. Bizim ülkemizde yol tasarımı falan diye birşey yok, sanırım hiç bir zaman da olmadı herhalde. Nerede kaldı ki bu akıllardaki insanlardan "lan bu trafikte motosiklet denen iki tekerlekli araçlarda var, onların güvenliği, konforu ne olacak?" hassasiyeti görelim. Allah göstermesin sanırım bir motorcu kardeşimizin sayılı nefesi tükenecek, emir hak vaki olacak ve böyle bir kaza sonucu terki dünya edecek ki bu tasarımı yapan veya onaylayan kıt akıllılar da önlem almayı akıl edecek (tabi olası bir kazanın bu plakalar nedeniyle olduğunu akıl edebilirlerse)... Nacizane önerim FSM'ye yağmurlu havalarda girip çıkarken tam da köprü ayakları hizasına dikkatli yaklaşın kardeşlerim.

Kural [ Z ]
17 Şubat 2020, 22:29
"A noktasından B noktasına seğreden motosiklet sürücüsü X köprü girişinde aracının hakimiyetini kaybederek yaptığı kazada yaşamını yitirdi" diyerek bırakacaklar. Malesef ki o dedikleriniz dahi başka ülkelerde gerçekleşebilecek şeyler.

O köprü ihalesini alanlar acaba kimlerin neleri oluyor. Sizce böylesi gereksiz bir detay onları ilgilendirir mi?

Hata bizde. Esasen bu tip uygunsuzluk tespitlerini dilekçe ve mail yolu ile sürekli ilgili kurumlara yığsak, şikayetlerimizi doğru yollar üzerinden versek de sosyal medyayı bunu koordine etmek ve/veya bilgilendirerek yönlendirmek için kullansak mesela... belki, sadece belki diyorum, biraz daha iyi olabilir. Belki o zaman aramızdaki sohbeti aşıp kurumlara resmen ulaşmış olur ::gozluk::

Angrypower
17 Şubat 2020, 22:38
Başıma gelen traji-komik bir olay anlatayım. Birgün bir devlet kurumundayım, bir şikayet geldi. Kaç zamandır bunu nie yapmıyorsunuz da verdiğimiz paralar haram olsun falan filan yardırıyor birisi. Dosyalar açıldı, arşivler tarandı ve orası hakkında kimse bir şikayette bulunmamış. Sordular X kişiye, ne zamandır böyle die. 1yıldan fazla olmuş. Peki neden daha önce başvurmadınız? X kişi ben mi başvuracağım die artistlendi. Karşısındaki görevlide; siz zorluk çekiyorsunuz die cümleyi bitirdi.

Mail, dilekçe, faks, çağrı merkezleri vs vs vs bir sürü iletişim yolu varken, neden illa başınıza birşeyler gelmesini bekliyorsunuz? Bir dosya açtırın, dosya takip numarasını alın ve işin peşini bırakmayın. En kötü ihtimal ile cimer’den yazın ve ilgili yere aktarılsın. Belki bir kişinin yaralanmasını önleyeceksiniz???

azizsele
17 Şubat 2020, 22:49
;4534575']"A noktasından B noktasına seğreden motosiklet sürücüsü X köprü girişinde aracının hakimiyetini kaybederek yaptığı kazada yaşamını yitirdi" diyerek bırakacaklar. Malesef ki o dedikleriniz dahi başka ülkelerde gerçekleşebilecek şeyler.

O köprü ihalesini alanlar acaba kimlerin neleri oluyor. Sizce böylesi gereksiz bir detay onları ilgilendirir mi?

Hata bizde. Esasen bu tip uygunsuzluk tespitlerini dilekçe ve mail yolu ile sürekli ilgili kurumlara yığsak, şikayetlerimizi doğru yollar üzerinden versek de sosyal medyayı bunu koordine etmek ve/veya bilgilendirerek yönlendirmek için kullansak mesela... belki, sadece belki diyorum, biraz daha iyi olabilir. Belki o zaman aramızdaki sohbeti aşıp kurumlara resmen ulaşmış olur ::gozluk::

İşin Müteahhit ile alakası yok bence neticede nerede ne kullanılacağına müteahhit değil idare yani karayolları genelmüdürlüğü karar veriyor. Ben Hem twitter hem de edevlet üzerinden 6 ay önce yazdım ama kimse ilgilenmedi sanırım, belki de 3 ay sonra dikkate alınır 1 sene sonra işleme konur 2 sene sonra da değiştirilir plakalar arada ölmezsek iyi:)

---------- Mesajlar birleştirildi - 22:49 ---------- bir önceki mesaj zamanı 22:46 ----------


Başıma gelen traji-komik bir olay anlatayım. Birgün bir devlet kurumundayım, bir şikayet geldi. Kaç zamandır bunu nie yapmıyorsunuz da verdiğimiz paralar haram olsun falan filan yardırıyor birisi. Dosyalar açıldı, arşivler tarandı ve orası hakkında kimse bir şikayette bulunmamış. Sordular X kişiye, ne zamandır böyle die. 1yıldan fazla olmuş. Peki neden daha önce başvurmadınız? X kişi ben mi başvuracağım die artistlendi. Karşısındaki görevlide; siz zorluk çekiyorsunuz die cümleyi bitirdi.

Mail, dilekçe, faks, çağrı merkezleri vs vs vs bir sürü iletişim yolu varken, neden illa başınıza birşeyler gelmesini bekliyorsunuz? Bir dosya açtırın, dosya takip numarasını alın ve işin peşini bırakmayın. En kötü ihtimal ile cimer’den yazın ve ilgili yere aktarılsın. Belki bir kişinin yaralanmasını önleyeceksiniz???

ilk tehlikeden hemen sonra hem Karayolları Genel Müdürlüğü (KGM) hem Genel Müdürün Kendisi hem de edevlet üzerinden durumu bildirdim ama süreç ya çok yavaş işliyor ya da yeteri kadar şikayet gelmeyince ilgilenen olmuyor. Ama genel olarak haklısın sizi rahatsız eden bir konu varsa ne olursa olsun ilgiliye iletilmesi gerekiyor. Şahsen beni ilgilendirsin veya ilgilendirmesin ben her şeyi iletiyorum

mustafaat
17 Şubat 2020, 23:30
Kampanya yapın hepimiz destek verelim.
Biz yapmadıkça olmayacak çünkü (u konuda bir kaç büyük kulüpten destek alabilirim, bilginize).

ero__
18 Şubat 2020, 00:10
Kampanya yapın hepimiz destek verelim.
Biz yapmadıkça olmayacak çünkü (u konuda bir kaç büyük kulüpten destek alabilirim, bilginize).

Kampanyayı siz yapın?

potasyum
18 Şubat 2020, 02:09
Orta kademeden bir bürokrat görevli olarak Şehir'den Kasaba'ya doğru gidiyormuş. Yolda bir köyde, sulak ama bataklık bir yerde mola vermiş, Nasıl olmuşsa ayağı kayıp bataklığa düşmüş.
"İmdat" diye bağırmış. "Boğuluyorum. Kurtarın beni!"
O civardan geçen bir köylü, sesini duyup yaklaşmış.
Bürokrat, "Bataklığa düştüm. Kurtar beni!"
Köylü, "Geçmiş olsun" demiş .Ama kurtarmak için hiç gayret göstermiyor. Hani nerdeyse dönüp gidecek.
Bürokrat paniklemiş ister istemez,
"Lütfen" diye yalvarmış. "Bir dal uzat. Kurtar beni!"
Köylü, "Olmaz" demiş. "Sen şu anda Hazine toprakları üzerindesin. Hazine malından bir şey almak suçtur!"
"Sen, dalga mı geçiyorsun" diye bağırmış Ağzına dolan çamurlarla bürokrat
"Ölüyorum. Kurtar beni!"
Köylü hiç istifini bozmadan cevap vermiş.
"Ben Hazine'den mal alıp suçlu duruma düşemem. Fakat, seni böyle bırakacak değilim. Gidip muhtara haber vereceğim.
O kaymakama, kaymakam da valiyi arar mutlaka. Malmüdürüne talimat verilir. Şayet, Hazine arazisi değilse,
İtfaiyeye talimat verir ve seni kurtarırlar..."
"Yahu" demiş bürokrat, "Bunlar oluncaya kadar ben ölürüm."
Köylü gülmüş
"Ben ölmezsin demiyorum ki" demiş.
"Ölsen de, mevzuata uygun ölürsün!"


nereden geldiyse aklıma :S

Cyan
18 Şubat 2020, 09:01
Orta kademeden bir bürokrat görevli olarak Şehir'den Kasaba'ya doğru gidiyormuş. Yolda bir köyde, sulak ama bataklık bir yerde mola vermiş, Nasıl olmuşsa ayağı kayıp bataklığa düşmüş.
"İmdat" diye bağırmış. "Boğuluyorum. Kurtarın beni!"
O civardan geçen bir köylü, sesini duyup yaklaşmış.
Bürokrat, "Bataklığa düştüm. Kurtar beni!"
Köylü, "Geçmiş olsun" demiş .Ama kurtarmak için hiç gayret göstermiyor. Hani nerdeyse dönüp gidecek.
Bürokrat paniklemiş ister istemez,
"Lütfen" diye yalvarmış. "Bir dal uzat. Kurtar beni!"
Köylü, "Olmaz" demiş. "Sen şu anda Hazine toprakları üzerindesin. Hazine malından bir şey almak suçtur!"
"Sen, dalga mı geçiyorsun" diye bağırmış Ağzına dolan çamurlarla bürokrat
"Ölüyorum. Kurtar beni!"
Köylü hiç istifini bozmadan cevap vermiş.
"Ben Hazine'den mal alıp suçlu duruma düşemem. Fakat, seni böyle bırakacak değilim. Gidip muhtara haber vereceğim.
O kaymakama, kaymakam da valiyi arar mutlaka. Malmüdürüne talimat verilir. Şayet, Hazine arazisi değilse,
İtfaiyeye talimat verir ve seni kurtarırlar..."
"Yahu" demiş bürokrat, "Bunlar oluncaya kadar ben ölürüm."
Köylü gülmüş
"Ben ölmezsin demiyorum ki" demiş.
"Ölsen de, mevzuata uygun ölürsün!"


nereden geldiyse aklıma :S

Yukarıdakini okuyunca benim de aklıma şu geldi: Bizim memlekette kamu veya özel sektör fark etmiyor, nerede iş yapmış olursam olayım şunu gördüm; insanlar iş yapmamak için o işi yapacak olsalar harcayacaklarından daha fazla zaman, çaba ve enerji harcıyorlar. Verimsizlik ülkesiyiz resmen...

tarikcapar
18 Şubat 2020, 09:26
İş gereği hemen her gün FSM 'yi kullanıyorum bazende 15 Temmuz Şehitleri Köprüsünü. Her iki köprü de yakın zamanda geniş kapsamlı bir bakımdan geçti 15 Temmuz Şehitleri Köprüsünün ayaklarının birleşim noktalarındaki genleşme plakaları-ızgaraları son derece iyi seçilmiş yüzey pütürlü ve açıklık yok her hava şartında hafif bir sarsıntı ile geçip gidiyorsun ama FSM Köprüsü daha sonra bakıma alınmasına rağmen nedense plakalar ya yenilenmedi ya da yanlış plaka seçimi yapıldı köprü ayakları hizasında bulunan giriş ve çıkıştaki her iki plaka grubu da gidiş yönünüze paralel şekilde oldukça geniş açıklıklı ve düz bir çelik levha halinde bu da zeminin ıslak olduğu zaman ciddi risk oluşturuyor çelik levhalar pürüzsüz olduğu için lastikler müthiş derecede kayıyor dikine açıklıklar da geniş olduğu için (hele de ince lastikli motorlar kullanıyorsanız )gidon hakimiyetini kaybetmenize sebep olabilir. Ben şahsen 2-3 kez ciddi tehlike atlattım ki bu sene yağmurlu havalarda çok motor kullanmayı tercih etmedim. Bizim ülkemizde yol tasarımı falan diye birşey yok, sanırım hiç bir zaman da olmadı herhalde. Nerede kaldı ki bu akıllardaki insanlardan "lan bu trafikte motosiklet denen iki tekerlekli araçlarda var, onların güvenliği, konforu ne olacak?" hassasiyeti görelim. Allah göstermesin sanırım bir motorcu kardeşimizin sayılı nefesi tükenecek, emir hak vaki olacak ve böyle bir kaza sonucu terki dünya edecek ki bu tasarımı yapan veya onaylayan kıt akıllılar da önlem almayı akıl edecek (tabi olası bir kazanın bu plakalar nedeniyle olduğunu akıl edebilirlerse)... Nacizane önerim FSM'ye yağmurlu havalarda girip çıkarken tam da köprü ayakları hizasına dikkatli yaklaşın kardeşlerim.

Yol Güvenliği ? Yol tasarımı ? Eskiden teknoloji yokken, Eşekler önden giderdi, eşeğin gitti yerden yol yapılırdı. Şimdi mi? Her mevki, makam yeterlilik gözetmeksizin eşe dosta peşkeş çekilmiş. Teknoloji ve her imkan var ama işi başında hala eğitimsiz Eşekler var.

O yüzden düzen değişiyor ama düzülen hep aynı :)

mustafa_325
18 Şubat 2020, 09:36
Medeni bir ülkede bir işin adam gibi yapılması için şikayet etmeye gerek olmaz. O işi yapan kişiler düzgün yapar. Düzgün yapmazlarsa onları denetlemekle görevli olan kişiler düzgün yapılmasını sağlar. Onlar da işini yapmazsa olay cumhurbaşkanına kadar gider. Bizde komple herkes işini düzgün yapmadığı için böyle oluyor.

Ne yani şimdi gidip yoldaki her çukur için tek tek karayollarına dilekçe mi vereyim? O çukurları tespit etmekle görevli memur var zaten?

espresso
18 Şubat 2020, 10:28
Medeni bir ülkede zaten devlet denen şey de halka hizmetle görevli bir kurumdur, bu kurumun yöneticileri de halkın hizmetinde kabul edilir. Bizde herhangi bir devlet kurumuna dilekçe yazıldığında o devlet kurumunu üstümüz kabul edip "arz ederim" diye yazmamız bekleniyor. Devletin en üst yöneticisi dahil bizden aldığı vergilerle bize hizmetle yükümlü kurumlar, niye, nasıl oluyor da üstümüz oluyor, bunu kabullenmediğim için çok aşırı mecbur kalmadıkça dilekçe yazmıyorum. Bir gün kafam atacak bu konu ile ilgili dava açıcam ama henüz ona sıra gelmedi.

mustafaat
18 Şubat 2020, 10:50
Kampanyayı siz yapın?

Fikir sahibine saygısızlık olur efendim. Birinci sebep bu.
İkinci olarak da kampanyayı takip, yönlendirme gibi işler için vaktim yok. Önemsediğim için destek olurum lakin yine önemsediğim için hakkını veremem diye düşünüyorum.
Üçüncü olarak da Ankaradayım, görüşmeler vb. işler için İstanbul'a gidip gelme şansım yok ne yazık ki bu aralar.

Yine de tavsiyeniz için teşekkür ederim.

yaşlıveacemi
18 Şubat 2020, 10:53
Medeni bir ülkede zaten devlet denen şey de halka hizmetle görevli bir kurumdur, bu kurumun yöneticileri de halkın hizmetinde kabul edilir. Bizde herhangi bir devlet kurumuna dilekçe yazıldığında o devlet kurumunu üstümüz kabul edip "arz ederim" diye yazmamız bekleniyor. Devletin en üst yöneticisi dahil bizden aldığı vergilerle bize hizmetle yükümlü kurumlar, niye, nasıl oluyor da üstümüz oluyor, bunu kabullenmediğim için çok aşırı mecbur kalmadıkça dilekçe yazmıyorum. Bir gün kafam atacak bu konu ile ilgili dava açıcam ama henüz ona sıra gelmedi.

Padişahlıktan kalan bir alışkanlık. Kul, tebaa kültürü.

Şimdi var mı bilmiyorum bizim zamanımızda ilk okulda dilekçe yazmayı öğretirken arz ederimle bitirmemiz söylenirdi. Bende çok uyuz olurdum.

Sonra avukatların dilekçe yazarken talep ederim diye bitirdiklerini gördüm. Bende onlardan esinlenerek hangi konuda olursa olsun dilekçe yazarken talep ederimle bitiriyorum.

Talep ederimle bitirmek karşı tarafı daha bir harekete teşvik edici oluyor tavsiye ederim.

EMRE_R19
18 Şubat 2020, 12:15
Bu sabah 1. köprüden anadolu yakasına geçtim kadıköy sapagından girip sögütlüçeşme rampasını inerken sağ şeritde küçük bir yarık vardı benim incecik teker 90 la oraya girdi allah tan biraz sarsılıp birazda gidonu sıkarak çıktım.allah sonumuzu hayır etsin

Angrypower
18 Şubat 2020, 12:51
Bu sabah 1. köprüden anadolu yakasına geçtim kadıköy sapagından girip sögütlüçeşme rampasını inerken sağ şeritde küçük bir yarık vardı benim incecik teker 90 la oraya girdi allah tan biraz sarsılıp birazda gidonu sıkarak çıktım.allah sonumuzu hayır etsin

Öyle bir durumda gidon sıkılmaz ve gevşek bırakılır. Aklında olsun, ön teker orada kalır ise ve sıkıp yolunu bulmasına engel olduğundan motor dengesini kaybeder ve sonuç olarak düşersin. Geçmiş olsun.

EMRE_R19
19 Şubat 2020, 10:32
Öyle bir durumda gidon sıkılmaz ve gevşek bırakılır. Aklında olsun, ön teker orada kalır ise ve sıkıp yolunu bulmasına engel olduğundan motor dengesini kaybeder ve sonuç olarak düşersin. Geçmiş olsun.

Gidonu sıkmasam bu sefer motor istem dışı kendine yol çizip beni yatıracak.çok da tecrübeli degilim bu konuda ilk defa başıma geldi çünkü.bi dahakine öyle yaparız teşekkürler

mustafa_325
19 Şubat 2020, 11:29
Gidonu sıkmasam bu sefer motor istem dışı kendine yol çizip beni yatıracak.çok da tecrübeli degilim bu konuda ilk defa başıma geldi çünkü.bi dahakine öyle yaparız teşekkürler

Kendine yol çizme işi öyle olmuyor.
Diyelim ki yolda 5 derece ile sağa eğik bir çıkıntı ya denk geldin ve ön tekeri sağa doğru itmeye başladı. Eğer gidonu sikmazsan sağa doğru on tekerin kayması ile beraber motosiklet sol tarafa doğru yatacak. motosiklet sola yatınca on tekerin rake açısından dolayı otomatik olarak gidon sola dönerek kendini toplayarak engelin üstünden atlayacak. Eğer gidonu sıkarsan motosiklet bu toparlama hareketini yapamayacağı için düşecek.

azizsele
19 Şubat 2020, 13:07
Orta kademeden bir bürokrat görevli olarak Şehir'den Kasaba'ya doğru gidiyormuş. Yolda bir köyde, sulak ama bataklık bir yerde mola vermiş, Nasıl olmuşsa ayağı kayıp bataklığa düşmüş.
"İmdat" diye bağırmış. "Boğuluyorum. Kurtarın beni!"
O civardan geçen bir köylü, sesini duyup yaklaşmış.
Bürokrat, "Bataklığa düştüm. Kurtar beni!"
Köylü, "Geçmiş olsun" demiş .Ama kurtarmak için hiç gayret göstermiyor. Hani nerdeyse dönüp gidecek.
Bürokrat paniklemiş ister istemez,
"Lütfen" diye yalvarmış. "Bir dal uzat. Kurtar beni!"
Köylü, "Olmaz" demiş. "Sen şu anda Hazine toprakları üzerindesin. Hazine malından bir şey almak suçtur!"
"Sen, dalga mı geçiyorsun" diye bağırmış Ağzına dolan çamurlarla bürokrat
"Ölüyorum. Kurtar beni!"
Köylü hiç istifini bozmadan cevap vermiş.
"Ben Hazine'den mal alıp suçlu duruma düşemem. Fakat, seni böyle bırakacak değilim. Gidip muhtara haber vereceğim.
O kaymakama, kaymakam da valiyi arar mutlaka. Malmüdürüne talimat verilir. Şayet, Hazine arazisi değilse,
İtfaiyeye talimat verir ve seni kurtarırlar..."
"Yahu" demiş bürokrat, "Bunlar oluncaya kadar ben ölürüm."
Köylü gülmüş
"Ben ölmezsin demiyorum ki" demiş.
"Ölsen de, mevzuata uygun ölürsün!"


nereden geldiyse aklıma :S

aynen durum bu geçen SGK'da bir konu için ifade verdim adama somut net bir olayı delilleri ile gösterdim tek yapması gereken soruşturmayı derinleştirip şirkete ceza vermek...ama yok diyor sadece şikayete konu olan durumu incelerim yahu arkadaş diyorum adamın beni bırak kamunun hakkını gasp ettiğini gösteriyorum neden bakmıyorsunuz ... kavga ettim çıktım yok arkadaş kimse birşeyle ilgilenmek istemiyor

---------- Mesajlar birleştirildi - 12:59 ---------- bir önceki mesaj zamanı 12:56 ----------


Medeni bir ülkede bir işin adam gibi yapılması için şikayet etmeye gerek olmaz. O işi yapan kişiler düzgün yapar. Düzgün yapmazlarsa onları denetlemekle görevli olan kişiler düzgün yapılmasını sağlar. Onlar da işini yapmazsa olay cumhurbaşkanına kadar gider. Bizde komple herkes işini düzgün yapmadığı için böyle oluyor.

Ne yani şimdi gidip yoldaki her çukur için tek tek karayollarına dilekçe mi vereyim? O çukurları tespit etmekle görevli memur var zaten?

ufak tefek konuları bilemem ama hayati öneme haiz birşey varsa şikayet etmek gerekiyor bence

---------- Mesajlar birleştirildi - 13:03 ---------- bir önceki mesaj zamanı 12:59 ----------


Fikir sahibine saygısızlık olur efendim. Birinci sebep bu.
İkinci olarak da kampanyayı takip, yönlendirme gibi işler için vaktim yok. Önemsediğim için destek olurum lakin yine önemsediğim için hakkını veremem diye düşünüyorum.
Üçüncü olarak da Ankaradayım, görüşmeler vb. işler için İstanbul'a gidip gelme şansım yok ne yazık ki bu aralar.

Yine de tavsiyeniz için teşekkür ederim.

önemli değil birisi bir imza kampanyası yaparsa sevinir dahil olurum bu gibi bir konuda fikir benimdi gibisaçma bir egoya kimse girmez diye düşünüyorum

---------- Mesajlar birleştirildi - 13:07 ---------- bir önceki mesaj zamanı 13:03 ----------


İş gereği hemen her gün FSM 'yi kullanıyorum bazende 15 Temmuz Şehitleri Köprüsünü. Her iki köprü de yakın zamanda geniş kapsamlı bir bakımdan geçti 15 Temmuz Şehitleri Köprüsünün ayaklarının birleşim noktalarındaki genleşme plakaları-ızgaraları son derece iyi seçilmiş yüzey pütürlü ve açıklık yok her hava şartında hafif bir sarsıntı ile geçip gidiyorsun ama FSM Köprüsü daha sonra bakıma alınmasına rağmen nedense plakalar ya yenilenmedi ya da yanlış plaka seçimi yapıldı köprü ayakları hizasında bulunan giriş ve çıkıştaki her iki plaka grubu da gidiş yönünüze paralel şekilde oldukça geniş açıklıklı ve düz bir çelik levha halinde bu da zeminin ıslak olduğu zaman ciddi risk oluşturuyor çelik levhalar pürüzsüz olduğu için lastikler müthiş derecede kayıyor dikine açıklıklar da geniş olduğu için (hele de ince lastikli motorlar kullanıyorsanız )gidon hakimiyetini kaybetmenize sebep olabilir. Ben şahsen 2-3 kez ciddi tehlike atlattım ki bu sene yağmurlu havalarda çok motor kullanmayı tercih etmedim. Bizim ülkemizde yol tasarımı falan diye birşey yok, sanırım hiç bir zaman da olmadı herhalde. Nerede kaldı ki bu akıllardaki insanlardan "lan bu trafikte motosiklet denen iki tekerlekli araçlarda var, onların güvenliği, konforu ne olacak?" hassasiyeti görelim. Allah göstermesin sanırım bir motorcu kardeşimizin sayılı nefesi tükenecek, emir hak vaki olacak ve böyle bir kaza sonucu terki dünya edecek ki bu tasarımı yapan veya onaylayan kıt akıllılar da önlem almayı akıl edecek (tabi olası bir kazanın bu plakalar nedeniyle olduğunu akıl edebilirlerse)... Nacizane önerim FSM'ye yağmurlu havalarda girip çıkarken tam da köprü ayakları hizasına dikkatli yaklaşın kardeşlerim.

Bir şey yanlış anlaşılabilir plakalar komple çelik veya sac değil palakalar arasında asfalt veya beton parçalar var ama yine de durum tehlike arz ediyor change org da biriniz imzaya açarsanız destekleyebilirim ben süreci iyi bilmediğim için yapamıyorum.

serif abi
19 Şubat 2020, 15:14
Başıma gelen traji-komik bir olay anlatayım. Birgün bir devlet kurumundayım, bir şikayet geldi. Kaç zamandır bunu nie yapmıyorsunuz da verdiğimiz paralar haram olsun falan filan yardırıyor birisi. Dosyalar açıldı, arşivler tarandı ve orası hakkında kimse bir şikayette bulunmamış. Sordular X kişiye, ne zamandır böyle die. 1yıldan fazla olmuş. Peki neden daha önce başvurmadınız? X kişi ben mi başvuracağım die artistlendi. Karşısındaki görevlide; siz zorluk çekiyorsunuz die cümleyi bitirdi.

Mail, dilekçe, faks, çağrı merkezleri vs vs vs bir sürü iletişim yolu varken, neden illa başınıza birşeyler gelmesini bekliyorsunuz? Bir dosya açtırın, dosya takip numarasını alın ve işin peşini bırakmayın. En kötü ihtimal ile cimer’den yazın ve ilgili yere aktarılsın. Belki bir kişinin yaralanmasını önleyeceksiniz???

Şuanda o işler öyle yürümüyor da 5-6 sene önce bir nebze iyiydi ,

Bulundugum yerde Fabikanın birisi Park yeri yapmıyor Araçlar yola park ediyor ,sEbebi park yeri sanayi arsası 130 Dolardı metre karesi şuanda ne kadardır bilmiyorum .
Önce durumu özetleyen sabah bu puştlar yüzüne yol kapandıgı için koca koca yedi sekiz tır yolda ve oraya gelen çalışanların araçları açıklayan şikayet dosyası açtım BİMER e
Akabinde tabi ki bir şey yapılmadı , İlçe emeniyet trafik şubeyi İlçe eminiyet müdürlügüne şikayet eden bir mail dosya daha açtım şikayetimizin gitmedigini söyledim.
Akabinde yine bir pohh yapmadılar ,
İlçe emniyet müdürlügünü İl müdürlügüne şikayet ettim.
Akabinde ilçe emiyet müdürlügünü İlçe kaymaka şikayet bimer

Hala bir mok yapılmadı , arada iki dönüş oldu
İlçe kaymakamlıgı ve İl Eminyet müdürlügünü İl valisine şikayet ettim .
Akabinde İl Valisini bu görevini yapmıyor diye İçişleri bakkanına şikayet ettim ,

En sonunda ilçe emniyet müdürlügünden beni aradılar Gel ulan seyret dediler Tutugumuz TIR a park halinde ki tüm arabalara ceza kesiyoruz dediler ..
En sonun da polis komiseri bıkktık senin şikyetinden dedi , Toplam EKİPLERİN kestigi cezaları o bölge bana gönderdi
İki gün sonra daha gidin dedim gittiler.

Sonra ilgi fabrikaya da ugrayıp neden yapmıyormuş diye sormuşlar Fabirka yönetici demiş ki arsa alıp yapsak maliyeti 20 kusur milyon Tl böyle ise yıllık en fazla ödeyecekleri 20 bin Tl gibi rakamdı , Otopark yapmak yerine ceza yemek çok daha karlı oldugunu yolu kullanmaya devam edeceklerini söyledi benim de şikayetlerimi durdurmak için Rica etti bende ondan sonra yazmadım ..

1) bu sistem artık çalışmıyor
2) Bu sistemi uygulamak için kim kime bağlı hem sistematik hemde silsisle işi sabır ile kovalamanız lazım ...

İl kendine direk bağlı adama uygulama yaptırmak istemiyor 10 kez yazacaksınız en azından 10 na cevap gelmesini bekleyip silsile şikayet edeceksin..

O işler kolay değil , Bir ara PTT şikayet ediyordum karcuları husisi kargocum olmuştu abi eşyan var nerde isen verelim diyorlardı :) O da tabi yukardaki 4-5 kademeli sisile ile şikayet ile oluyor...

Tek takip numarası ile olmaz En az 10 takip numarası gerekir bu iş 1 şikatet edeceksin 2 ciyi 1 işini yapmadı diye 3 ye 2 inci ve birinciyi 4 ünücye ilk üç birimi şikayet edeceksin , .....Bu iş böyle çalışıyor yapmak isteyen olur ise diyeyim dedim..

mustafaat
19 Şubat 2020, 20:19
Gidonu sıkmasam bu sefer motor istem dışı kendine yol çizip beni yatıracak.çok da tecrübeli degilim bu konuda ilk defa başıma geldi çünkü.bi dahakine öyle yaparız teşekkürler

Hayır, aksine gerekli müdahaleleri yapmaya fırsat bulacak.
+
O anda depoya dizlerle sarılmalı,
yapılabiliyorsa da
poponun ağırlığını seleden kesecek kadar ayaklılar üzerinden yükselmeli (ağırlık merkezini aşağıya çeker ve motosikleti daha kararlı (stabil) hale getirir).
Tabii ki, ayaklar ayaklıklara doğru şekilde konumlanmışsa: https://www.motorhikayesi.com/motosikletlerde-ayak-nereye-konur/

azizsele
21 Şubat 2020, 02:11
Şuanda o işler öyle yürümüyor da 5-6 sene önce bir nebze iyiydi ,

Bulundugum yerde Fabikanın birisi Park yeri yapmıyor Araçlar yola park ediyor ,sEbebi park yeri sanayi arsası 130 Dolardı metre karesi şuanda ne kadardır bilmiyorum .
Önce durumu özetleyen sabah bu puştlar yüzüne yol kapandıgı için koca koca yedi sekiz tır yolda ve oraya gelen çalışanların araçları açıklayan şikayet dosyası açtım BİMER e
Akabinde tabi ki bir şey yapılmadı , İlçe emeniyet trafik şubeyi İlçe eminiyet müdürlügüne şikayet eden bir mail dosya daha açtım şikayetimizin gitmedigini söyledim.
Akabinde yine bir pohh yapmadılar ,
İlçe emniyet müdürlügünü İl müdürlügüne şikayet ettim.
Akabinde ilçe emiyet müdürlügünü İlçe kaymaka şikayet bimer

Hala bir mok yapılmadı , arada iki dönüş oldu
İlçe kaymakamlıgı ve İl Eminyet müdürlügünü İl valisine şikayet ettim .
Akabinde İl Valisini bu görevini yapmıyor diye İçişleri bakkanına şikayet ettim ,

En sonunda ilçe emniyet müdürlügünden beni aradılar Gel ulan seyret dediler Tutugumuz TIR a park halinde ki tüm arabalara ceza kesiyoruz dediler ..
En sonun da polis komiseri bıkktık senin şikyetinden dedi , Toplam EKİPLERİN kestigi cezaları o bölge bana gönderdi
İki gün sonra daha gidin dedim gittiler.

Sonra ilgi fabrikaya da ugrayıp neden yapmıyormuş diye sormuşlar Fabirka yönetici demiş ki arsa alıp yapsak maliyeti 20 kusur milyon Tl böyle ise yıllık en fazla ödeyecekleri 20 bin Tl gibi rakamdı , Otopark yapmak yerine ceza yemek çok daha karlı oldugunu yolu kullanmaya devam edeceklerini söyledi benim de şikayetlerimi durdurmak için Rica etti bende ondan sonra yazmadım ..

1) bu sistem artık çalışmıyor
2) Bu sistemi uygulamak için kim kime bağlı hem sistematik hemde silsisle işi sabır ile kovalamanız lazım ...

İl kendine direk bağlı adama uygulama yaptırmak istemiyor 10 kez yazacaksınız en azından 10 na cevap gelmesini bekleyip silsile şikayet edeceksin..

O işler kolay değil , Bir ara PTT şikayet ediyordum karcuları husisi kargocum olmuştu abi eşyan var nerde isen verelim diyorlardı :) O da tabi yukardaki 4-5 kademeli sisile ile şikayet ile oluyor...

Tek takip numarası ile olmaz En az 10 takip numarası gerekir bu iş 1 şikatet edeceksin 2 ciyi 1 işini yapmadı diye 3 ye 2 inci ve birinciyi 4 ünücye ilk üç birimi şikayet edeceksin , .....Bu iş böyle çalışıyor yapmak isteyen olur ise diyeyim dedim..


hahahah sinirlerim bozuldu bak ben bu ay SGK ile ığraşıyorum adamlara çok net bir dosya verdim işçi sigortasını asgari ücret üzerinden yapan ama normalde daha yüksek ücret ödeyen bir işveren hakkında üstelik bu adamlar bir sürü de açık vermiş olay %100 delilli ispatlı mart 2018'de yaptığım şikayet için daha geçen ay çağırıp ifade istediler verdim ne oldu dersin?
Denetmen diyor ki sadece net somut delillerle ispatladığın aylar için işlem yaparım soruşturma açmam denetlemeyi de derinleştirmem yönetmelik böyle onun için alo 170'i araman şikayet etmen lazım ...
Alo170'i aramak yerine internetten başvuru yaptım Alo 170 beni aradı devam eden işle ilgili ihbar yapabilirsin ama bitmiş iş yani ayrıldığın yerle ilgili yapamazsın dava aç diyor.... ya da merkeze gidip birebir dilekçe vermem gerekiyormuş. ulan dedim hadi benim veya garip gureba işçinin hakkını geçtim kamunun yani çalıştığın kurumun hakkı hukuku primi ne olacak ... ben bilmem diyorlar çıkıyorlar işin içinden içimden küfürü bastım geçtim bende

serif abi
21 Şubat 2020, 10:41
hahahah sinirlerim bozuldu bak ben bu ay SGK ile ığraşıyorum adamlara çok net bir dosya verdim işçi sigortasını asgari ücret üzerinden yapan ama normalde daha yüksek ücret ödeyen bir işveren hakkında üstelik bu adamlar bir sürü de açık vermiş olay %100 delilli ispatlı mart 2018'de yaptığım şikayet için daha geçen ay çağırıp ifade istediler verdim ne oldu dersin?
Denetmen diyor ki sadece net somut delillerle ispatladığın aylar için işlem yaparım soruşturma açmam denetlemeyi de derinleştirmem yönetmelik böyle onun için alo 170'i araman şikayet etmen lazım ...
Alo170'i aramak yerine internetten başvuru yaptım Alo 170 beni aradı devam eden işle ilgili ihbar yapabilirsin ama bitmiş iş yani ayrıldığın yerle ilgili yapamazsın dava aç diyor.... ya da merkeze gidip birebir dilekçe vermem gerekiyormuş. ulan dedim hadi benim veya garip gureba işçinin hakkını geçtim kamunun yani çalıştığın kurumun hakkı hukuku primi ne olacak ... ben bilmem diyorlar çıkıyorlar işin içinden içimden küfürü bastım geçtim bende

Abicigim şair ne diyor
""O iyi insanlar, o güzel atlara binip çekip gittiler. Demirin tuncuna, insanın piçine kaldık.""2010 dan sonra durum böyle 2015 den sonra durum hepden moka sardı bir ,Demirin tuncu da kalmadı teneke dolu ortalık