Çok büyük gemiş olsun, ne kadar temkinli olmamız gerektiğini bir kez daha anlıyorum ancak yinede motora bindiğimde bunu unutmamaya çalışıyorum, yoldaki köpek konusuna ise inanmıyorum, bence yolda karayollarının hatası olan bir maddeye çarpmış olunabilir, bu gibi durumlarda bildiğim kadarı ile sürücüler maddi manevi karayollarından tazminat alma hakları doğmaktadır..
Herkese kazasız belasız sürüşler ve herkesin yolu açıkolsun
agzim acik okudum , cok buyuk gecmis olsun. O kazadan motorla bu sekilde kurtulmaniz bir mucize araba da olsaydiniz sonuc daha da beter olabilirdi. iyi ki aramizdasiniz halen...
alaşım jantlı 1200gs kullanıcısı olarak fotoğrafı gördüğüm gibi canım sıkıldı.
fakat olayı neredeyse bize yaşattıran yazınızı okumak ve o yolu o tarihlerde hemen hergün çok kullanan biri olarak, önce ALLAH, sonra tecrübeniz sayesinde olaydan en az hasarla çıktığınıza kanaat getirdim.
tecrübelerime dayanarak diyorum ki; kesinlikle asfalt değişim zamanında kazılmış asfalttan, normal asfalta çıkarken bir çizgi vardır. genelde orayı meyilli yapmaları lazım. sanırım o gün tam sizin geçtiğiniz yerde o meyil verilmemişti.
her kaza haberinden ders çıkaran birisi olarak olayınızdan çıkardığım derste; kesinlikle davrandığınız gibi frenleri hiç kullanmadan olabildiğince soğukkanlı motoru sağ şeride çekebilmek. şükür siz bunu başarmışsınız. yoksa böyle bir iş herkesin başına gelebilir.
ne yazıkki belediyelerimiz o kadar çalışkanlar ki her zaman bir yol çalışmasına maruz kalabiliyoruz. geçen gece kızıltopraktan altunizadeye giderken e-5 üzerinde yolu enlemesine grayder kesti inanabiliyormusunuz. hayatımız şansa kalmış. hepimizi ALLAH korusun diyorum. geçmiş olsun tekrar.
bu arada mümkün olduğunca e 5 i kullanmamanızı öneririm. metrobüs sayesinde e 5 motosiklet kullanıcıları için oldukça tehlikeli bir hal aldı.
ilgisiz gibi olacak ama konuyu açan üyenin mesajına cevap yazarken bi sürü resim ve uzun bi yazı içeren postunu alıntı yapıp altına iki satır bi şey yazmanın sayfa yüklenmesini yavaşlatmak ve forumu takip etmeyi güçleştirmekten başka ne işe yaradığını bilen varsa sevinirim...
Hocam çok mantikli yaklasim fakat eger boyle olduysa yuhhh olsun o BMW denilen firmaya.vedatarpacı adlı üyeden alıntı
çok daha kotulerine çok daha yuksek hizlarla çarptik.
Uzerime çikmayi delice arzulayan bir arabaya vurmamak için, once kaldirim kenarina sonra da duvara vurdum.
On takim yamuldu, ben yamuldum ama cantlara bisey olmadi.
Yani kisacasi o çizgi motoru dusurebilir ama canti yamultmamasi lazim.
Biraz once yeni koyulan resimlere baktim.
Arkadasimiz yaklasik bir kilometre gittigini ve sonra motoru yatirdigini soyluyor.
Resimlere gore bu cantlarla bir kilometre gidebilmis olmasi pek mumkun gorunmuyor.
Yani cantlarin bu hale, motoru yatirdiktan sonra gelmis olmasi da muhtemel.
Ne olup bittigini arkadasimizin kendisi bile anlamamis.
Bizim yorumumuzda haliyle iskembeden oluyor.
Fakat olu ve yerde yatan bir kopege çarpmakla canli bir kopege çarpmak arasinda bir dolu fark olacagi kesindir.
Polisler kopek olusu demisler ama kopek onceden mi olmus? yoksa arkadasimiz çarpincami olmus bu konu muallakta!
Cantlar resimlerde temiz duruyor.
Yani bir kopege çarpsalar en azindan birkaç tuy, kan gibi seylerin bulasmasi gerekmezmi?
Olay gerçekten çok enteresan.
Yerde suruklenip bariyerlere vurdu desem, motorda suruklenme izi de gorunmuyor.
Yol uzerinde sabit olmayan herhangi bir cisme çarpip iki canti birden kirabilmekte kolay is degil.
Fakat bir konu daha var.
Bir arkadasimiz yazmis.
Kesinlikle sivri ya da koseli bir seye çarpmissin seklinde bir yorum var.
Olabilir.
Ama olmayabilir de.
Metal, neye çarparsaniz çarpin, eger kirilacaksa bu uçgen formu alir.
Zaten kirilganligi saglayan bu form olur.
Yani yuvarlak biseye de çarpsaniz, eger kirilacak kadar sert çarptiysaniz, yine bu sekilde yani uçgen biçiminde kirilacaktir.
Baska turlu bir kirilma metalin dogasina aykiri.
Ancak bombe yapma ya da parça kopma seklinde sonuç veren olaylarda bundan soz etmek mumkun olabilir.
Enteresan bir olay gerçekten.
Dostumuz olay yeri inceleme kismini tamamlayabilmis olsaydi bu kadar soru isareti dolu bir topic olmayacakti.
Simdi aklima geldi.
Farkli bir yorum daha var.
Birçok arkadasimiz yazmis.
Kesinlikle kopek olusu degil, karayollari tazminat odemesin diye polis uydurdu anlamina gelen yorumlar var.
Yahu bu ulkede karayollari kime tazminat odemis simdiye kadar.
Kaldi ki odemis olsun.
Yoldaki herhangi bir cisim olsa ne olur,kopek olsa ne olur?
yani karayollari, cisim olunca tazminat oduyor, kopek olunca odemiyor mu?
Ustelik polisle karayollarinin ne alakasi var?
Kaldi ki karayoluna herhangi bir cismin dusmesi karayollarini ne olçude baglar?
Karayollari yolu temizlemekle mukellef olabilir.
Ama cisim sizin hemen onunuzde giden bir araçtan da dusebilir.
ayni anda siz o cisme çarparak kaza da yapabilirsiniz.
bunun suçlusu karayollari mi?
Yillarca once Bursa-Balikesir çikisinda onumde giden kamyonetten onlarca koyun yola atlamaya basladi.
Ben tarlada durdum.
Bir çok araç duramadi.
Ortalik kan golune dondu.
Koyun bu!
Nereye atlayacagini bilemezsin.
Onu engelleyecek olan ise kamyoneti kullanan sahis.
Karayollari degil.
Polis hiç degil.
Her yuz metrede bir yol temizleyen karayolu gorevlisi dunyanin hiçbir yerinde yoktur.
Ha!!!,
o kanlar ne zaman temizlendi sorusunu ise hiç sormayin.
Fakat o cisim bir kopek ise hem karayollari, hem de belediye ve hatta kopek sahipli ise sahibi suçlanmalidir.
Hayt huyt ile yonetilen ulkemizde bir sonuç alinabilmesi mumkun olmasa da çagdas olmanin geregi budur.
Keske dostumuz olay mahallinde yakindan inceleme firsati bulabilseydi.
Ama o zamanda boyle tatli tatli fikir yurutulecek bir topic açmazdi.
Konuyu biliyor olurdu.
coq,
Değerli katkıların için teşekkürler. Bu kadar meşguliyetimin arasında yaşadığım olayı sizlerle paylaşmamın tek amacı vardı:
Dersler çıkarmamız.
"Resimlere gore bu cantlarla bir kilometre gidebilmis olmasi pek mumkun gorunmuyor. Yani cantlarin bu hale, motoru yatirdiktan sonra gelmis olmasi da muhtemel. Ne olup bittigini arkadasimizin kendisi bile anlamamis.Bizim yorumumuzda haliyle iskembeden oluyor" şeklinde ifadeniz katkıda bulunmaktan uzaktır.
Benim doğruyu söylemediğim, bu konuda benden daha çok olan tecrübenizle arkadaşları aydınlattığınız anlaşılır.
Fotoğraflara daha dikkatli bakarsanız yatarak sürünmüş bir motosiklet olmadığını zaten göreceksiniz ama orjinal yazımda da belirttiğim gibi çarptığım şeyin ne olduğunu göremediğimi fakat motosikletin hiç sürünmediğini, hemen hemen durma anında, muhtemelen eşimin kayan pozisyonunun da etkisiyle yatırmak zorunda kaldığımı tekrar vurguluyorum.
Sevgilerimle.
Dr. M. Davut TOKLU
Doktor bey büyük geçmiş olsun.
Hakikaten facianın eşiğinden dönmüşsünüz.Allah korumuş sizleri.
Bir BMW'nin jantlarının böylesine bir durumda iflas etmesi iyiye mi,kötüye mi işaret bilmiyorum.
Jantlardaki direnç fazla olsa idi ve kırılmasaydılar belki daha şiddetli savrulabilirdiniz.
Neyse,olan olmuş,geçen geçmiş. Sizler sağsınız ya...
Geçtiğimiz yaz ben de otobanda eski motorumla 120-130 km/s bir hızla seyrederken havanın akşama döndüğü bir anda önümde bir nesne gördüm.
Kesinlikle gidonu sağa sola kırmak gibi birşey aklımdan geçmeden gidonu sımsıkı tuttum ve o nesnenin üstünden geçtim.
Motor biraz silkelendi ama motora adeta kenetlenmem bu durumdan kurtarmış olabilir beni.
"Ben yaptım,ben kurtuldum,ben şöyle ettim" demek yerine, "ben tedbirimi aldım gayrısı takdirdir" diyorum.
Herkese kazasız,belasız sürüşler.
Çok büyük geçmiş olsun hem size hem de eşinize
Yazınızı bir solukta okuyup bitirdim ve Allah bağışlamış dedim.
Gerçekten çok büyük bir kazayı çok ufak bir hasarla atlatmışsınız.
Umarım bundan sonra bir daha böyle bir olay ile karşılaşmazsınız...
Ben bu tarz hasarı bir köpek ölüsünün verebileceğini sanmıyorum. Yolda iri bir sert malzeme yada kaya parçası gibi bi'şey olması gerek diye düşünüyorum. Döküm jantın hiçbir zaman olağanüstü durumlar karşısında tel jant kadar rahat olmadığına eminim. Döküm jantın düz kaymak gibi hatasız bir yolda tel janta göre çok daha konforlu olduğu gerçek. Ancak tekere yada lastiğe gelecek herhangi bir darbeyi yada yabancı cismin yarattığı ters gücü tel jant kadar ememez. Emilemeyen bu tepki gidon vasıtası ile şasenin herbir somununa kadar yayılır. Elbette şase üzerinde seyahat eden sürücü ve artçıda bu emilmeyen darbeden gelen kuvveti vücuduna alır. O sebeble Türkiye gibi bir ülkede tel jant herzaman öndedir. Avrupa gibi hatasız yollarda ise döküm jant derim.. O tellerin herbiri darbeyi alıp emip jantın diğer telleri ile etki-tepki prensibi ile belli bir oranda tolera eder. Ancak dökme jant direk darbeyi alır ve tüm motosiklete komple yayar. Geçmiş olsun...
geçmiş olsun hocam. motorun jantlarına bakıp kendimi senin yerinde hayal ettim de içim ürperdi. arkamda müstakbel eşim olan nişanlımla öyle bi olay yaşasak o an nasıl hissederdim bilmiyorum. dediğin gibi Allah sizi sevdiklerinize bağışlamış. arkadaşların dediği gibi civarınızda varsa mutlaka ya bi fakire ya da bi öğrenciye yüklü bir sadaka verin bence. Allah böyle korkunç olayların tekrarını da beterini de göstermesin.
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
yamaha xjr 1300 
köpeğe çarpmak taşa çarpmaktan daha beter ben motorumla gördüm ve frenledim ön teker geçer geçmez düşmüştüm.dediğiniz gibi görseydiniz köpeği daha kötü olabilirdi
