geçmiş olsun arkadaşım. Kesinlikle davanın peşini bırakma ve arkadaşlarında dediği gibi ido aleyhine dava aç elinde nasıl olsa raporunda vardır.
Burda İdo yetkililerinede sesleniyorum. Adam gibi eğitimli insanlarla konuşmasını bilen personeli feribot ve vapurlarınızda çalıştırın.
Çok geçmiş olsun, tebrik ediyorum seni.
Kavgayı başlatan sen dahi olsan haklısın, araçsın ve para verip giriyorsun, teker ayrımı yapılamaz.
Ben de genellikle sevmediğim için öne ve arkaya çekmiyorum(bir kaç kez motorları ve aynalarındaki kaskları dalga suyuyla yıkanırken gördüğüm için), ortalarda araçlarla beraber saf tutuyorum, çek çük araba girecek diyorlar biletimi gösterip çekmem diyorum ama bu boyuta kadarda hiç getirmemişlerdi.
Geçmiş olsun, avukatsınız sanırım.
Her hakkımızı aramak istediğimizde polise ve yargıya güvenmek isteriz hepimiz ama bu yol çoğu zaman tuzlu oluyor
Feribotların bu konuda bir şeyler yapması lazım. Islanmak ve motorumu da tuzlu suyla yıkamak istemediğimden en öne geçmemeye özen gösteririm ama çoğu zaman oraya itelenirim.
Feribotun sağından ve solundan tek şerit halinde, en arkaya kadar motosikletler için park yeri yapmaları mantıklı olabilir aslında.
Ama motosiklet boyutundaki sınır çizgileriyle , araba boyutundakilerle değil. Belki bu park yerinden dolayı çıkacak tartışmalara engel olabilir.
şikayetçi olmak lazım sonuna kadar www.ido.com.tr buralara mail atmak lazım...
müşteri hattı 444 44 36
Sevgili Mosset,
Herşeyden önce çok geçmiş olsun....
Ucuz atlatmışın. Allah korumuş daha da beteri olabilirdi.
Olan olmuş, fikrinde haklısın kanun ve düzen var, hakkını emsal teşkil etmesi için ara tabiki. İdoyu da ayrıca dava et derim.
Maddi durumunu bilmediğimden; iyi değilse, üyemiz olan avukatlar da işe el atsınlar. Olmazsa avukat parasına katılmak isteyen arkadaşlar arasında bile bölüşebiliriz. Hatta konunun sahiplenilmesi adına kimi siyasi davalarda olduğu gibi, İhtiyaç olmasa dahi üye avukat arkadaşlarımız, müdahil avukat olarak davaya isimlerini yazdırabilirler. Basındaki arkadaşlar konuyu basına en azından haber olarak taşıyabilirler.
Bu ve benzeri konuları yeterince duyuramazsak, senin başına gelen bu tarz hareketlerin yarın bizim başımıza da geleceğini ve bu kadar şanslı dahi olamayabileceğimizi idrak etmeliyiz.
Ayrıca, bu tarz darp davalarında ne yazık ki öyle komik ceza tutarlarıyla karşılaşıyoz ki, ödemek için bozuk para bulmakta zorlanılıyor.
O bakımdan da parayı öderim, istediğimi de yaparım mantalitesini ortadan kaldırmak için de konunun ve moset arkadaşımızın sahiplenildiğini anlatacak yeterli bir çoğunlukla İDO merkezi ziyaret edilip, bu tarz olaylara daha dikkatli davranılması gerektiği mesajı da ilanen verilmeli.
Ayrıca firmaya uzak olan arkadaşların da konuyu ortak bir metin fakslayarak kınaması sağlanabilir...
Arkadaşlar bize bizden başka kimsenin yardımı olmayacağını bilelim, birbirimize yardımımızı esirgemiyelim.
Olaydaki kararli tutumundan dolayi tebrik ederim hocam, ve gecmis olsun tabiki de.. Babam, daha dogrusu kayin pederim İDO'dan 1 ay once emekli oldu, tarafli olarak yazmiyorum ama, genelde personel anlayisli guvenlik ise tabiri caizse artist olur. Personel otoparkina parkederken (otomobil ile) aracin onunde kocaman Personel yazmasina ragmen, benim oraya sorgusuz sualsiz girebilme yetkim olmasina ragmen sirf egolarini tatmin etmek icin bir suru soru sorarlar. Personel ise, tanidik olsun olmasin hep anlayisla ve guleryuzle karsilamistir beni. Bence İDO hakkinda da dava ac, ac ki boyle tipleri ise almanin bedelini odesinler..
Bu olayı forumda okumadan önce, iş yerinde arkadaşım bana anlattı, kendisi de motosikletiyle aynı feribottaymış ve olayı görmüş, üzücü bir olay, bende olsam peşini bırakmazdım. Bu tür olaylar giderek sıklaşmaya başladı, arkadaşımıza yapılanları ve bize olan bu tutumu protesto etmek için tekrar yollarda buluşalım ve sesimizi duyuralım, biz sesimizi arttırmadıkça kimsenin bizi kaale alacağı yok, başımıza gelmeden engel olalım...
Geçmiş olsun o tür durumda sinirlerinize hakim olmak çok güzel birşey. Bence bu tür durumlarda elimizin altında bir "biber gazı" olması gerek. Hem kendimizi korumuş hemde saldırgana uzun süre unutamayacağı bir acı yaşatmış oluruz.
Kanuni yollara'da başvurmuşsunuz bence İDO'yu dava etmeyin. Uğraşacaksanız ve maddi manevi gücünüz varsa size kalmış tabii
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
Nerde kaldı bizim Avrupa birliği
