Başlık 2007'de açılmış, 13 sene geçmiş; tık yok.
Biz alıp satmayı seven insanlarız. Öyle üretimmiş; argeymiş, inovasyon, vizyon falan sevmeyiz.
Al - sat komisyonu cebe at.
Başlık 2007'de açılmış, 13 sene geçmiş; tık yok.
Biz alıp satmayı seven insanlarız. Öyle üretimmiş; argeymiş, inovasyon, vizyon falan sevmeyiz.
Al - sat komisyonu cebe at.
kuralkan cıkıp bağırır yarın "ezan dinmez vatan bölünmez" diye.
o değil de çok da şey etmeyin yani. kuralkanın vatan sevdasına taktı forum kafayı.
kuralkana gelene kadar uzunca bir liste var onlara ses cıkarın. sıra elbet kuralkana da gelir.
bajaj a adamlar bakıyor, bu ekonomik krizde yapacak birşey yok.
"100%" ibaresinden sonra gerisini okumadim bile.
dunyada hicbir marka, urettigi urunun 100% kendi uretimi oldugunu iddia etmezken, bizde bu yerlilik kompleksi neden öturu gelir anlamak mumkun degil.
örnek veriyorum; KTM nerdeyse yarisi, Triumph´un bir bölumu Hindistanli Bajaj´a ait. Otombil sektörunde ise; Volvo otomobil bölumu cinli Geelly firmasina ait. Apple, cihazlarindan kullandigi ekran/panellerin ve depolama birimlerinin buyuk bir kismini Samsung firmasindan aliyor ve Uzakdogudaki Foxconn fabrikalarinda urettiyor. Yani kendisi sadece tasarim yapiyor. Ama hicbirimiz bu markalarin Cinli, Hintli vs anmiyoruz.
Önemli olan bir urunun 100% yerli milli olmasi degildir, markanin size ait olmasi ve size ne kattigidir.
Diyelim ki; gittik KTM firmasini aldik, fabrikalarinin bir kismina ulkemize tasidik, sonrasinda muhendisligini ve patentlerini aldik, universitelerimiz ile beraber ARGE yaptik, uzun vadede onlarca yerli markaya ön ayak olacaktir, muhendislik fakultelerindeki kaliteyi arttiracaktir...
Ama ne yazik ki biz ancak gunu kurtarma pesinde kosuyoruz, uzun vadede hicbir hedefe odaklanamiyoruz.
Yerli ve Milli uretim degil, Yerli ve Milli marka uretimi daha önemlidir.
Önce Cumhuriyet Bayramı'nı kutlasınlar. Gün olacak devran dönecek, kimse unutmayacak bu kurumları.
![Kural [ Z ] - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)](https://www.motosiklet.net/forum/customavatars/avatar133037_1.gif "Kural [ Z ] - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)"){kind=avatar}
Peki Kuralkan ürettiği(ni iddia ettiği) hangi aracın hangi kısmında kendisi çalışıyor? Tasarım / Boyama / Mekanik Mühendislik / Mekanik İmalat / Elektronik İmalat / Elektrik Tesisatı / Rulman ve Temel Mekanikler... hatta çıtayı iyice düşüreyim, Ayna / Gidon / Elcik / Peg / Gidon Topuzu??? O da mı yok?recaip adlı üyeden alıntı
Eh, o zaman biz buna ancak montaj deriz. Üretim olabilmesi için en azından tasarım ve mühendislik çalışmasının orada yapılmış veya onun tarafınca yaptırılmış olması, veya belirli bir oranda üretimin ilgili firma tarafınca takip edilerek kontrol altında ilerletilmesi gerekir. Bunlar mevzubahis firmada var mı? Yoksa sadece montaj mı? Tasarım o kadar zor değil, mühendislik de öyle. Yeniden tekerleği icat etmeden de birşeyler üretebilirsiniz. Lakin bükülmüş iki parça boruyu, o boruyu bükenden aldığınız kalıp üzerine koyup kaynaklarsanız ve ürün üzerinde yaptığınız tek üretim(!) buysa ona üretim denemiyor malesef.
bu bir dramdır, bunun hesabını kim verecek!
resmen bize diyorlar ki siz hiç bir şeye layık değilsiniz, otobüse binin, o bile fazla size... böyle söylüyorum çünkü otobüslerde bile binmeye yer olmuyordu... 5 kez otobüse binemeyip kızgınlıktan eve yürüyerek gittiğim olmuştu, hurda da olsa bir motor aldım ve rahat ettim...
şimdi diyorum ki hurda da olsa Türkiye de bir motosiklet üretelim artık. kıçı kırık 50cc motosikletler bile bir dünya para.
yada böyle iyiyizyorum silemiyorum, yazmadım farz edin
izledim, ilk başta like atmıştım ama sonra geri aldım... haberi yapan adam çok konuşuyor... video da şasi üretiminden başka bir şey görmedim, belki gözden kaçmıştır ama bilmiyorum, benzin deposundan hava filtresine kadar hiç üretim göstermedi, elektrik tesisatı dahi montaj yapıyorlar ama onlar ithal midir yoksa Türkiye'de yabancı bir firmaya ait fabrikada mı üretilir yoksa yerli üretim midir bilmiyorum...
videoyu çeken adam çok konuşuyor, kaliteden bahsediyor, pek kaale alasım gelmedi, çok konuşuyor. habire "burası çok büyük bir alan" - "vaaay baksana oradan şey çıkıyor" - "oooo baksana burada çok motor var"
ne boş konuşuyor bu adam böyle, günde yaklaşık 500 civarı mondial bilmem ne üretiliyormuş, AEA hindistanda bir fabrika göstermişti ve kaç bin tane motosiklet üretildiğini söylemişti ama unuttum, hem o fabrika çalışanları için taze sebze yetiştiriyor ve yağmur suyundan kullanarak yapıyor bunu ve güneş ışığından faydalanmak için fabrikanın özel bir tasarımı vardı, delikli tavanları falan işte... hero fabrikasıydı evet..
yani icraat gördüğüm an ben zaten beğenirim, salak falan değilim, videoda birinin habire "oooo, baksana, üüüffff" tarzı şeyler söylemesi ile olmuyor o işler.
Selçuk'u çok baz almamak lazım, hayat anlamında külliyen cahil bir adam. Şark kurnazı misali nerede çıkarı varsa orada. Geçenlerde Ducati Scrambler videosunu izleyeyim dedim; adam Cafe Racer'ın doğuş hikayesini Amerikada eyaletler arası yarışan gençlere bağladı.
Sadece yurt dışından "hurda adı altında kesilip biçilmiş boyasız şase parçalarını" (vergiden kıytırtmak için yapılan eski bir hiledir. Tıpkı ayakkabının önce sağ çiftlerini sipariş verip, aradan 4 ay geçince sol çiftlerini getirtip gümrükten tek çektirten vatandaşlar gibi...) getirtip, yine şase parçalarını satın aldıkları adamlardan satın aldıkları şase montaj kalıbında bir araya getirip üzerine boya atıyor, ardından tamamı siparişle yurt dışından gelen parçaları montajlıyorlar.
Müthiş bir üretim şeklimiz var.
Çok daha iyisi yapılabilir. Adamlara da fazla kızamıyorum, suç onlarda değil. Bu yapılanları daha çekici kılıp desteklerken gerçek üretimi engellemek için tedbirler alınmış sistemimizde.
Aynen. Üretimin olmamasının sorumluluğu tamamen rant düzenini getiren iktidardır.
Siz sermaye sahiplerine "beni gör, seni daha da zengin edeyim" derseniz, sizi görür ve zengin olur.
Siz sermaye sahiplerine "zengin olmanın tek yolu yurt dışındaki firmalarla rekabet etmen" derseniz üretim ve ARGE olur.
Hyundai, iktidarın zorlaması olmasaydı bu günlere gelemezdi. Japonya da, ikinci dünya savaşından sonra Çin gibi ucuz taklitler üretiyorken, ARGE'yi zorunlu tutan politikalarla gelişti, zamanında taklitlerini ürettiği bazı Alman ürünlerini sildi dünya piyasasından.
Hiç bir sermaye sahibi, iktidarın rağmına "üretim yapacam" aşkıyla sermayesini hiç etmez. Çünkü kimse aptal değildir ki parasını hiç etsin.
Sözde yerli elektrikli arabayla şov yapılırken, bizzat yerli olan, üstelik elektrikli modeller de üreten otobüs firmamız, iflasın eşiğine geldiği için yurt dışına satılmak üzereydi.
Ülke, üretim, gelecek, iktidarın aklının köşesinde bile değil. Laf aramızda bizim de değil. Paramız olunca basıp Alman malı alırız, olmayınca "niye yerli yok?". Bu da samimi değil.
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
