ABD: Para veriyorum ya! 30.11.2005 Radikal
İklim konferansı, sera gazı üretimini azaltmayan ABD'ye eleştiriyle başladı. ABD yanıtı: Kyoto'yu imzalamasak da araştırmalara para veriyoruz
RADİKAL - MONTREAL - BM'nin geleneksel İklim Değişikliği Konferansı (UNFCCC), Kanada'nın Montreal kentinde ABD'ye yöneltilen eleştirilerle başladı. Toplantı, küresel ısınmaya bağlı iklim değişikliğiyle mücadeleyi hedefleyen Kyoto Protokolü'nün 16 Şubat 2005 tarihinde yürürlüğe girmesinden bu yana yapılan ilk büyük konferans niteliğinde. 157 ülkenin katıldığı konferansın ana konusu atmosferi tehdit eden sera gazlarının azaltılması.
Kyoto Protokolü'nde yer alan sınırlamaların sona ereceği 2012'den sonra ne yapılacağı da bu toplantıdaki tartışmaların odağında. Kyoto Protokolü'ne göre, taraf ülkeler 2008-2012 yıllarında sera gazı emisyonlarını 1990 seviyelerinin yüzde 5.6 altına indirmek zorunda.
Konferansın başında katılımcılar ABD'nin siyasetini eleştirmeye başladı. Çünkü, ABD dünya yıllık sera gazı üretiminin yüzde 25'inden sorumlu olmasına karşın Kyoto Protokolü'nü imzalamaya yanaşmıyor. Ayrıca ABD, Kyoto'nun ötesine geçecek yeni önerileri de tartışmıyor. Britanya'nın önde gelen bilim kuruluşlarından Royal Society Başkanı Lord May, küresel ısınmayla mücadele çağrısı yaparak, "Küresel ısınma, kitlesel imha silahları kadar tehlikelidir" dedi.
Konferansa katılan ABD temsilcisi Harlan Watson ise Başkan George W. Bush'un Kyoto Sözleşmesi'ne taraf olmayı reddetmesine karşın, ülkesinin bu konudaki araştırmalara her yıl 5 milyar dolar aktardığını açıkladı.
Uzmanlara göre iklim değişikliğinin etkilerini azaltabilmek için 2010 yılına kadar dünya genelinde hava sıcaklığının 2 dereceden fazla artmaması gerekiyor. Ama şu anki durumdaki gazların oranına bakıldığında, bu hedefe ulaşmak imkânsız görünüyor.
Kanada yüzde 6 kesinti hedeflerken, 1990'lara göre sera gazlarını yüzde 24 artırmış durumda. AB de, Kyoto Protokolü'nde sera gazı emisyonlarını 1990 seviyelerine göre yüzde 8 azaltacağı taahhüdünde bulundu ama yalnızca yüzde 2.5 azaltabildi.
ABD gibi taraf olmayan bir diğer ülke Avustralya da yıllık sera gazı üretiminin yüzde 3.2'sinden sorumlu. Sözleşmeye taraf olmayan ülke olan Türkiye ise dünya sera gazı emisyonlarının yaklaşık yüzde 1'ini üretiyor.
En yüksek kirlilik
Ayrıca, Kyoto Protokolü'nün 2012'ye kadar geçerli olması, Hindistan ve Çin gibi ülkelerin sera gazı emisyonlarının azaltma konusunda yükümlülüğünün olmaması da önemli sorunlardan.
Son araştırmalara göre dünyada karbondioksit oranı halen son 650 bin yılın en yüksek seviyesine ulaşmış durumda.