Bizim ülkede kilonun en büyük sorumlusu ekmek. Ekmek tüketimini alzatan yada bırakan ne kadar tanıdığım varsa anında kilo vermeye başladılar.
Ha benim kilomla bi sorunum yok o yüzden ekşi mayalı miss gibi köy ekmeğinden şaşmam aga...
Kilo sorunu olan önce ekmeği azaltsın yada tamamen bıraksın. Ekmeği kesmek yetmedi diyen şekerli ve paketli(işlenmiş) gıdaları tüketmeyi de azaltsın hatta bıraksın. Gerisi kendiliğinden gelir. Spor niyetine sadece yürüyüş yapsan bile kilo verirsin.
Aslında keyif/tercih ayırt etmeksizin spor yapmak beyne dopamin salgılatıyor ve yeme bozukluğundan başka bir çok psikiyatrik duruma da fayda sağlıyor. Ama kültürel gelişimimiz esnasında yerleşen algılar bazı karakteristik özelliklerle de birleşince kimi insanlar spor yapmaktan zevk almıyorum diyebiliyor. Ama almasalar da beyin aslında seviyor bunu. Koşmak özelinde tabi böyle olmayabilir bu ama bir tane fiziksel aktivite seçilebilir. Performans sürüşü de mesela güzel bir aktivite =))) Ayı gibi gazladıktan sonra dopamindir adrenalindir tüy gibi yapıyor insanı =))espresso adlı üyeden alıntı
Evden çalışan bilişimciler için en güzel spor şekillerinden biri vücut ağırlığı ile yapılabilen kısa idmanlar. Bir tane app vardı 7minutes a day mi neydi adı. Gün içinde bir uyarı veriyor, başlıyorsun, 30 saniye jumping jack, 30 saniye mola, 30 saniye mekik, 30 saniye mola, 30 saniye plank.. falan şeklinde gidiyordu. Öyle bir şey kullanılabilir. Zamanında iki dalda lisanslı sporcuydum, spor salonuna asansörle gidebiliyorum ama xyz sebeplerden gidemiyorum. Gittiğim zaman da iki saat dönmüyorum o ayrı.
Bu tarz durumlar için bu vücut ağırlığı ile yapılan basit yüksek tempolu idmanlar iş görebilir.
Garip bir şekilde tam tersi geçerli. İstatistiklere göre Amerika'da genelde kazancı düşük kesim daha şişman. Parası olan kimse kolay kolay fastfood yemez zaten. Et Amerika'da ucuz. McDonalds'ın $1-$2-$3'lik menüleri var. Evde kendiniz yemek yapsanız çok daha pahalı.
Aslında tek başına "neden kiloluyuz" sorusu da bir anlam ifade etmiyor...
Önemli olan bu kilonun vücudunuzda nasıl dağıldığı, vücut kütle indeksiniz, yağ oranınız, kas oranınız, kardiyovasküler durumunuz gibi genel kondüsyonunuzu gösteren temel bileşenler. Yoksa ben de 173 cm 78 kg'mım (sabah aç karına ve çıplak halde). Ama genel yağ oranım %12 civarı. Kollarda ve bacaklarda bu %7'ye kadar düşüyor. Tabii bunda uzun yıllar yol bisikleti kullanmanın da etkisi var ama temel olarak bunu disiplinli spora borçluyum. Öyle çok fazla kalori hesabı yapan, tartarak yiyen, sakınarak içen biri de değilim. Hatta salondan yaşıtım bir arkadaşım sağlam rakıcıdır ama inanılmaz kaslıdır.
Bu biraz metabolizma (hatta çokça) ile ilgili. Aynı eforu sarf eden, aynı yiyecekleri yiyen, aynı yaşta kişilerde sonuç farklı olabiliyor. Dolayısı ile ilk iş kendinizi tanımak, neyin iyi gelip neyin sorun yarattığını analiz etmek ve kesinlikle ama kesinlikle sabırlı ve disiplinli olmak.
Disiplin yoksa hepsi boşuna arkadaşlar. En fazla 3-4 aylık döngülerle aynı şeyleri konuşup durursunuz...
Öyle değil,
Amerikanın fakirinin evinde yemek hazırlayacak ocağı, tencere tavası bile olmayabiliyor, haliyle mecburen dışarıda bulduğu en ucuz şeyle doyuyor. Onlarda mcdonalds gibi zincir burgerciler de bizdeki gibi pahalı yerler değil, en fakirlerin yediği en ucuz yerler. 2-3 dolara başka nerede yesin gariban?
Yetti artık bu McDonald's, Burger King çılgınlığı..
Neden kimse Carl's Jr'den bahsetmiyor?
Kilonuzu tabutunuzu taşıyacaklar düşünsün. Siz niye düşünüyorsunuz ki?
aga şu gıdık nasıl gider biraz detay verirmisin
başka hiçbir yerimde fazla yağ yok
hayat bir savaştır tek silahın aklın ve inancındır
zayıflamanın en güzel yolu bisiklet turu, şöyle haftada bir 60 km pedal çevireceksin.
beyaz ekmeği bırakmak şart. onun yerine lavaş, kepekli veya ekşi mayalı köy ekmeği olmalı.
zeytinyağ ve tereyağ dışında yağ kullanılmamalı, az çok demeden egzersiz yapılmalı.
yerken iyi güzel işte ama durum ortada yediklerimizi yakmak kolay değil. az yemeye bakın.
Hareket etmek (yürüyüş, vs.) vücut ve kalp sağlığı için çok iyi, ama kalori hesabı yapıldığında kilo kaybetmek için çok da etkili olmadığı belli oluyor...
Özellikle belli bir yaştan sonra, ve özellikle de işimiz çok hareketli değilse, eli mahkum ya ağırlık çalışıp, ya da evde barfiks şınav çekip kas oranımızı arttırmak durumundayız. Yoksa yürüyüşle falan kilo kaybetmek zor. Zevkli bisiklet ve hafif koşuyla bile zor.
Ama kazanılan kas kullanılmadığı halde bile enerji harcıyor, uykuda bile. Asıl kalori harcatan faktör bu. Gençken metabolizma, belli bir yaştan sonra kas. Yaşlı insanların fit olması bunun için çok zor. Son filminden sonra Tom Cruiser'a saygı duydum resmen. Hiç kolay değil.
abi türkiyenin fakiri napıyor? en fazla simit cay ile 20 liraya geçiştiriyor aclıgını. ya da 40 liraya tavuk döner yiyor içinde ne oldugunu bilmediğin.
sosyal sınıf olarak onların fakiri bizim fakirimizden daha üst sonucta.
Yer çekimi tersine çalışırsa gider..
"Gıdık nasıl gider, bel simidim var nasıl gider, kalçam var nasıl gider, fitim de sırtım çok yağlı" diye çeşitli sorular/sorunlar yoktur.
Demek ki senin vücudun yağı/suyu o bölgeye toplamayı tercih etmiş. Bu da demektir ki yağ oranını azaltman lazım ki sıkı bir insan olasın. Bence 2 hafta 2000 kalori civarı beslenmeye çalış, suratının dahi kemiklerinin daha belirgin olduğunu göreceksin. 1 adet haşlanmış patates yaklaşık 100 kaloridir, 1 adet haşlanmış yumurta yaklaşık 100 kaloridir, 100 gram pastırma 250 kaloridir vb. illa aç kalmak zorunda değilsin bu süreçte. İşin daha sonra karbonhidrat/yağ/protein dengesi var ama önce bir zayıfladığını gör de, onlar daha sonraki konular.
Demem o ki; "bölgesel zayıflama, bölgesel sıkılaşma" vs. bunlara inanma, bunları iddia edenle de muhatap olma. Sana lazım olan kas kazanıp, yağ azaltmak.
BU FORUMDA OLAN HERKES SOYUNSUN! SOYUNUN!
Aynaya baktığınızda aşağıdakilerden hangisi sizsiniz? %10-%15 arasında değilseniz (ki öyleyseniz vücudunuz aynen resimlerdeki gibi demektir), bayağı yağ yakmanız lazım. %25 üstü olanlar hele hiç konuşmasın "yok ben kilo verdim, yok ben fitim" diye
Valla anlam veremediğim bir durumdur bu. Ara sıra ben de Hilltown'a gittiğimde bakıyorum, orada Burger King ile yanyanalar. BK'da kuyruk oluyor Carl's Jr'da kimse yok. Son 6 aydaki fiyat zıplamalarını kenara bırakırsak tam ülkenin özeti olacak durumdu aslında
---------- Mesajlar birleştirildi - 10:18 ---------- bir önceki mesaj zamanı 10:17 ----------
Evet makas yine biraz daha açıldı, ama BigMac'in de fiyatı 200TL'yi geçti heralde ya da dayandı. Böyle bakınca tamam elbette fast food ama aradaki devasa kalite farkına değecek bir fiyat farkı var.
Carl's Jr ilk açıldığında Cevahir'de vardı sadece. Arkadaşımla öğle arasında Ataşehir'den çıkıp Carl's yemek için Cevahir'e giderdik. Tamam öğle aramız kronometre ile tutulan durumda değildik ama şu an ne kadar rahat olursak olalım öyle bir vakit yok. Motosiklet falan yok baya arabayla gidip yer dönerdik =) Şimdi öğle arası bitene kadar gidemeyiz bile heralde.
Her ne kadar fiyat anlamında gurme burger restoranlarıyla yarışır hale gelse de bence kalitesi McDonalds'tan çok daha iyi. Burger King'de de en son yiyeli 15 sene olmuştur.Valla anlam veremediğim bir durumdur bu. Ara sıra ben de Hilltown'a gittiğimde bakıyorum, orada Burger King ile yanyanalar. BK'da kuyruk oluyor Carl's Jr'da kimse yok. Tam ülkenin özeti
Şu an fiyat olarak biraz daha ürkütücü noktaya geldi.
---------- Mesajlar birleştirildi - 10:18 ---------- bir önceki mesaj zamanı 10:17 ----------
Evet makas yine biraz daha açıldı, ama BigMac'in de fiyatı 200TL'yi geçti heralde ya da dayandı. Böyle bakınca tamam elbette fast food ama aradaki devasa kalite farkına değecek bir fiyat farkı var.
Kesinlikle BK / Mc ile alakası yok canım Carl's'ın.
Ha bak en son geçen hafta bir akşam yedik Hilltown'da uzun süre sonra. Etler kurumuştu, zaten patatesi acayip azalttılar. Akşam yorgunluğum olmasa bu ne be diye geri yollardım. Kalıcı bir kalite düşüşü olduysa kepenk kapatırlar zira bu fiyata az olan müşterisi pek affetmez. Zaten Heinz ketçap mayonez vermeyi bıraktılar oradan bir gıcığım =))
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
