Çok rahat başlanır. Ama başlamadan önce Honda'dan ilk 2 kursu al. İlki başlangıç o kadar önemli değil ama 2. si motor hakimiyeti o CBF i o kadar çok yatırmaya alışıyorsun ki bir bakmışsın aynısını kendi motorunda yapıyorsun.
---------- Mesajlar birleştirildi - 22:27 ---------- bir önceki mesaj zamanı 22:25 ----------
ABS siz bir motorla başlama ama bence sakın.
Net olarak alma diyorum, başına iş gelmeden kullananların olması senin başına gelmeyecek demek değil çünkü. .
Reflekslerini tanımıyorsun, eğitim alınca da tanimayacaksin, kaymak gibi kapalı alanda motoru yatırıp kaldırmakla trafik farklı şeyler çünkü, eğitimi yolda bile alsan üç günde olmuyor bu işler..
Öğrendim diye bi koy yolunda şak diye ummadığın yerde mıcira dalacaksin çünkü, noluyor diyeceksin belki demeye meydan kalmayacak.50 ile yaşamak var 100 üstü hızlarda yaşamak var..
Çevre yolunda boylu boyunca mazot dökülmüş yola gireceksin 500 lük le mi denemek istiyorsun bunu..
Gemliğe giderken bi doblo Demirtaş sanayine doğru önüne kıracak daha..
Uludağ yolundan inerken kaçıncı vites devir kaç km hızla inmeyi düşünüyorsun, bakışı kaçırırsan nereye uçacagini gördün mü hiç, yada bakış kaçırıp kacirmayacagini 500 lük motorda mi öğrenmek istiyorsun..
Süper yollarımız da farketmeden bi karis çukura girince depoyu ne kadar kavrayabileceksin, dengeni sağlayabilmek için istemsizce gaz koluna sıkı sıkı sarilmayacagindan emin misin?
Viraj içinde durmuş araçla karşılaşacaksın abs de kar etmeyecek o zaman keşke yüz kiloluk motor olsaydı altımda diyeceksin belki..
Seni uzakta sanıp(algı sebebiyle ya da bilincli) gozgore gore yola atladiklarinda altında 5 saniyede yüz km ye çıkan bir motor faydamı zarar mı getirecek?
İstemeden motor yanlarsa tepkin ne olacak neden küçük motorda denemiyorsun. .
Bı arabaci özellikle hizlanip trafigi aksatmayip yani, sen tam arkasındayken fren koyacak daha çarpman için, kaçış yeri mi arayacaksın o an tamponu mi bakacaksin?
Yolun bi tarafından köpek önüne fırlarken yirmi metre ilerde obur tarafinda n yola traktör çıkıyor olacak belki 70le mi yüz otuzla mi yaşamak istersin..Çünkü motorun üstündeyken daha bin kmde gaz açmaya başlayacaksın super suruyorum diyerek- şuan yapmam diye düşünsen bile.
Bayiraşağı aşağı ayaklarınla o kiloda motoru ileri geri ne kadar oynayabilecekesin.
Viraj içinde yanındaki sıkıştıran aracın korkusundan gazı kapatınca ne olduğunu yüzlükle denemeden besyüzlükle mi denemeyi düşünüyorsun. .
Gaza gelip gaz açacaksın belki, yorulduğunu farketmeyceksin..Ve daha niceleri..
'Motor kullanıcısı olarak nasıl birisin' sorusunun cevabını küçük motorda kendine verirsen, neyi kullanıp kullanmayacaginin kararını daha sağlıklı verebilirsin bence..Motosikletteki kendini tanımadan o motoru almak çok büyük hata olacaktır. .
Daha dün bi genç yirmibeş yaşında yoktu sanırım( cbr125) bana hava yapacak ve gececek diye çakma egzozla motoru redline'a sokup yüz elli metre onumde patladı sehiricinde..
Şekil senden önemliyse al tabii, onun dışında ns160-ybr gibi bi commuter de bunları daha iyi öğrenirsin. Racing görünümü ve sekil de diyorsan cbr125 kesinlikle işini görür pişman olmazsın üniversiteye de mis gibi goturur getirir,satarken zararın da olmaz, cbr 500 piyasada tükenmedi sonuçta daha sonra alabilirsin ama başlangıç !
Hocam yaşadığım her şeyi tek tek yazmışsınız valla okurken hepsini teker teker tekrar yaşadım, çok haklısınız.
Daha bu sabah yaşadım, evimden işime giderken 3 şeritli yolda en sağda park halinden kalkan bir sürücü kalktığı gibi yolun en soluna girdi, hiç böyle bir şey yapacağını düşünmedim orta şeritten gider diyordum gaz kesmemiştim 90 la falan geliyordum herif önüme birden çıkınca bende panikledim soluna attım kendimi kaldırımla aracın arasına girdim geçecek yerde bırakmadı dangalak, allahtan sonunda durabildim, şeytan dedi tepiği yapıştır aynasına hayvan oğlu hayvanın, neyse dedim gittim, altımda 500 lük makine olsa tamponuna yapışırdım heralde, işin kötüsü birde ben suçlu olurdum.
Uludağ yolundan acemi bir sürücü için cbr 500 r ile inişi hayal bile edemiyorum kabus olurdu.
Ona şüphem yok zaten fakat ilk etapda orta şeritte kalacağını düşünerek fren dahi yapmadım ben belki hızlanıyordumda. 500r olsa 90 la mı gidiyor olacaktım? Benim karşıdaki sürücünün davranışını öngörememem , araç sürücüsünün beni fark edememesi/etmemesi/sallamaması zincirleme hatalar silsilesi, düşük hızlarda küçük motorlar ile kazaya dönüşmeyebiliyorken büyük motorlarda daha hazin sonuçlar olabilir.dyavol-77 adlı üyeden alıntı
sp2 de çok güzel duruyor diyolla...
---------- Mesajlar birleştirildi - 09:57 ---------- bir önceki mesaj zamanı 09:56 ----------
cbr/cb 125'i 250'yi kime yapmışlar o zaman hocam ?
Dediği gibi 500R yurtdışında başlangıç motoru. Bizde para yok diye büyük motor gözüyle bakılıyor
500cc olan kawasaki er5 ile motora başlamıştım, ikinci haftasında ucuz atlattığım bir kaza yaşamıştım, motoru da 1,5 ay serviste bırakmıştım, sonrası 20bin km kullandım müthiş keyifliydi ancak herkes benim kadar da şanslı olmayabilir, yalnız o zamanlar honda 250 twister vardı keşke onunla başlasaydım diyorum, çünkü güçlü motor hata affetmiyor, 500cc dediğin anda artık güçlü motorlara ilk girişi yapmış oluyorsun.
deneyim kazanmadan geçmemeni tavsiye ederim, belki hiçbir sorun yaşamayacaksın ancak ya yaşarsan o zaman da deneyimsizlikten başın derde girebilir, 125-250 cc aralığı tavsiyemdir, ben ettim sen etme
hikayelerimiz çok benzer. ben de er5 le başlamıştım ama senin gibi ucuz atlamadım. virajda mıcıra kaptırdım, süratim yüksekti şamarampole uçtum, sonuç olarak 2 kol kırığı tek bacak kırığı 3 kaburga kırığı ile beni uğurladılar. 2 sene ara verip chopper a merak saldım, ilk 250 lik chopper aldım, sonra onu sattım hyosung gv 650 aldım, baktım chopper benim işim değil xl 200 aldım, dağ toprak hopla zıpla çok sardı, drz 400sm aldım, teker yap arazide hopla zıpla sonra biraz duruldum şimdi suzuki dl650 ile seviyeli bol virajlı bi ilişkimiz var, ciddi düşünüyoruz.
özet geç ulan diyenler için: 500r ile başlarsın, gereksiz risk. ha motosiklet başlı başına gereksiz risk aslında. hayalinin peşinden koş, motosikleti ve kazaları hafife alma. "sanane ulan çükübik" diyosan da naparsan yap kardeşim, tekerin düz bassın.
Kapasite meselesi demek ki, daha m.yağına nasıl bakılacağını bilmeden,millete ''ustalık'' taslanır ve doğru olmayan bilgilerinle(500cc ile başlama gibi)alacağın cvp bundan farklı olamaz. En azından ben böyle sorumsuz insanlara karşı, bilmeyen/öğrenmek isteyen genç arkadaşlarıma karşı sorumluluk olarak hissediyorum. Ayrıca tanımadığın ve yaşını bilmediğin insanlara karşı ''hacı'' gibi terimler kullanırsan, yine buna uygun bir şekilde cevap alacaksın-hiç kuşkun olmasın.
Bütün olayı süper yazmışsınız tam demek istediklerim bunlar olurdu. Ben hepsini yaşadım çünküBen de canlı örnek vereyim kendimden.
Sayın konu sahibi arkadaşım; ben 30 yaşında başladım motora, Honda'sından bilmemnesine kadar 6 eğitim alıp başladım. Duke ile başlamıştım bana yetmiyor bu yeaa diyip gidip CBR 500R'a geçtim daha 2500 km olmadan. Aldım motoru ooo sürüyorum mis gibi hiç bir problem yokmuş yaa ben zaten akıllı adamım diyorum. Güya her şey yolunda... İlk 2 ay içinde başıma gelen 4 basit olayı anlatacağım.
1- Daha motoru elimle ileri geri alıp, dar yerlere park etmek için sokarken ne yapmam gerektiğini çok iyi bilmediğimden 3 kere motor yana yattı. Duke yatmazdı, çünkü Duke 120 kilo. Bu vatandaş 193 kg ve yatmaya daha meyilli
2- Bir gün yokuş aşağı bir yolda araba sıkıştırdı, soldaki yol ayrımına giremedim, sağda kaldım. Araba gitti, motoru 1 mt geri alıp diğer yola girebilirim. Yol da boş. Ama alamıyorsun arkadaş alamıyorsun işte henüz acemi iken olmuyor öyle kolay. O motor geri gitmiyor. Motordan ineyim çekeyim diyorsun indiğin yerde durmuyor. Boş yere 10 dk ter döktüm. Benzer durum yoğun trafikte olsaydı patlamıştım.
3- Bir ışıklarda sağda solda arabalar sıkıştırmış yeşil yansın diye bekliyoruz. Elemanlar da vın vın yapıyor birbirine. Dedim ki bunlar takıladursunlar, ben yeşil yanınca gazı açıp basıp gideyim aralarından. Yeşil yandı, gazı kökledim ve hooopp teker 60-70 cm havadaTekerin havalandığını anlayana kadar bile 1 saniye geçiyor acemiyken. Yere inişte problem olmadı ama olabilirdi.
4- Bir sokak arasında dörtyol gibi bir yerde yavaşlamışım yoldan gelen var mı diye bakacağım. Tam hızım 5 km filan. Sağdan aniden arabaların arasından bir köpek çıktı. Korkunca gazı açtım aniden hızlıca geçip gideyim şu köpekten diye. Tabii acemilik, gazı açınca 50 nm torku olan alet neler yapabilir bilmiyorsun ki. Dizleri sıkmayı da öğretmişler ama ne işe yaradığını tam anlamamışsın. Gazı açmamla motor şaha kalkmaya çalışıyor ben dizginlemeye, derken beni geri attıkça bilek hakimiyetini yitiriyorsun ve hooop 30-40 hıza çıkıp high-side düşüş. Basit gelebilir sana ama o gün bir ayak tırnağımı kaybettim, 3 sene filan oldu çıkmadı bir daha namussuz. Ayağımda da o günün parasıyla 600 Avroluk Daniese bot var yani... Şükrediyorum, ya ben yola tam bakamadan o sırada bir araba gelip çarpsaydı diye.
Özetle, çok basit şeyler oldu ama şunu net anladım ki hacim büyüterek normalde riskli olmayacak konulardaki riskini gereksiz yere artırıyorsun. Bir şans, iki şans kurtarırsın ama üçüncüde o kadar şanslı olmayabilirsin. Sonra bana 500 yetmiyor demedim, tüm arkadaşlarım 1000 aldılar. Ben inatla 500'ümle takıldım peşlerine. Taa ki ben motorun hakkını verebiliyorum arkadaş her konuda diyene kadar. Onu diyince gittim 250 kg 1000 cc motor aldım, problemsiz sürdüm.
En az 8-10 bin km 250 cc motora bindikten sonra alabilirsin. Sonra da 500 al ama, gidip 600-650 alma hemen. Zaten yaş gençken aceleye gerek yok. 5-6 sene içinde büyütmüş olursun motoru gezilere gidersin. Avrupa kesmemeye başlar başka rotalara bakarsın. Hedefleri hızlı tüketmemek gerek. Yavaş yavaş oldukça keyfi de çok oluyor.
Düşüncelerime tercüman olmuşsunuz, 500 ile başlayabilirsin diyen zat'ı-muhteremin de emnim ki kullandığı sandığı motosikleti aslında (hakkıyla-layikiyle)kullanamadığıdır.Bütün olayı süper yazmışsınız tam demek istediklerim bunlar olurdu. Ben hepsini yaşadım çünkü
Sayın konu sahibi arkadaşım; ben 30 yaşında başladım motora, Honda'sından bilmemnesine kadar 6 eğitim alıp başladım. Duke ile başlamıştım bana yetmiyor bu yeaa diyip gidip CBR 500R'a geçtim daha 2500 km olmadan. Aldım motoru ooo sürüyorum mis gibi hiç bir problem yokmuş yaa ben zaten akıllı adamım diyorum. Güya her şey yolunda... İlk 2 ay içinde başıma gelen 4 basit olayı anlatacağım.
1- Daha motoru elimle ileri geri alıp, dar yerlere park etmek için sokarken ne yapmam gerektiğini çok iyi bilmediğimden 3 kere motor yana yattı. Duke yatmazdı, çünkü Duke 120 kilo. Bu vatandaş 193 kg ve yatmaya daha meyilli
2- Bir gün yokuş aşağı bir yolda araba sıkıştırdı, soldaki yol ayrımına giremedim, sağda kaldım. Araba gitti, motoru 1 mt geri alıp diğer yola girebilirim. Yol da boş. Ama alamıyorsun arkadaş alamıyorsun işte henüz acemi iken olmuyor öyle kolay. O motor geri gitmiyor. Motordan ineyim çekeyim diyorsun indiğin yerde durmuyor. Boş yere 10 dk ter döktüm. Benzer durum yoğun trafikte olsaydı patlamıştım.
3- Bir ışıklarda sağda solda arabalar sıkıştırmış yeşil yansın diye bekliyoruz. Elemanlar da vın vın yapıyor birbirine. Dedim ki bunlar takıladursunlar, ben yeşil yanınca gazı açıp basıp gideyim aralarından. Yeşil yandı, gazı kökledim ve hooopp teker 60-70 cm havada
4- Bir sokak arasında dörtyol gibi bir yerde yavaşlamışım yoldan gelen var mı diye bakacağım. Tam hızım 5 km filan. Sağdan aniden arabaların arasından bir köpek çıktı. Korkunca gazı açtım aniden hızlıca geçip gideyim şu köpekten diye. Tabii acemilik, gazı açınca 50 nm torku olan alet neler yapabilir bilmiyorsun ki. Dizleri sıkmayı da öğretmişler ama ne işe yaradığını tam anlamamışsın. Gazı açmamla motor şaha kalkmaya çalışıyor ben dizginlemeye, derken beni geri attıkça bilek hakimiyetini yitiriyorsun ve hooop 30-40 hıza çıkıp high-side düşüş. Basit gelebilir sana ama o gün bir ayak tırnağımı kaybettim, 3 sene filan oldu çıkmadı bir daha namussuz. Ayağımda da o günün parasıyla 600 Avroluk Daniese bot var yani... Şükrediyorum, ya ben yola tam bakamadan o sırada bir araba gelip çarpsaydı diye.
Özetle, çok basit şeyler oldu ama şunu net anladım ki hacim büyüterek normalde riskli olmayacak konulardaki riskini gereksiz yere artırıyorsun. Bir şans, iki şans kurtarırsın ama üçüncüde o kadar şanslı olmayabilirsin. Sonra bana 500 yetmiyor demedim, tüm arkadaşlarım 1000 aldılar. Ben inatla 500'ümle takıldım peşlerine. Taa ki ben motorun hakkını verebiliyorum arkadaş her konuda diyene kadar. Onu diyince gittim 250 kg 1000 cc motor aldım, problemsiz sürdüm.
En az 8-10 bin km 250 cc motora bindikten sonra alabilirsin. Sonra da 500 al ama, gidip 600-650 alma hemen. Zaten yaş gençken aceleye gerek yok. 5-6 sene içinde büyütmüş olursun motoru gezilere gidersin. Avrupa kesmemeye başlar başka rotalara bakarsın. Hedefleri hızlı tüketmemek gerek. Yavaş yavaş oldukça keyfi de çok oluyor.
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
