muhtemelen başka kimyasal karışım için kullanıyorlar. Diş macunları içindeki maddeler dolayısı ile birçok eskitme, çürütme parçalama gibi karışımlarda da işe yarıyor.shruikan adlı üyeden alıntı
---------- Mesajlar birleştirildi - 10:27 ---------- bir önceki mesaj zamanı 10:23 ----------
çok güzel tespit! poliste memur da öğretmen de biziz. Biz kendimizden, ailemizden başlarsak değişime herşey düzgün olur.
Ne yaziki Polisinden,Jandarmasından Korkan sayılı Ülkelerdeniz sokak arasında (Nurtepede okuyorum) yunus görünce istemsizce kaçasım geliyor.Bundan 1 sene kadar öncede bölüm seçimlerinden önce yunus polisi olmak istiyordum,boy sorunu yüzünden olamamıştım.İyiki olamamışım insanların korkucağı yerine saygı duyucağı insan olmak isterim,saygı olmasada sevseler yeter.
Suc poliste degil ki suc hakim savci vs onlarda. Adam binbir ugras getiriyor herif saliveriyor adam getiriyor herif saliveriyor eee kusura bakma da ugrasmaya degmiyo bu yuzden tum hakim savci vs ne varsa denetim altina alinmali aldiklari verdikelri kararlar surekli inceleyecek nizama sahip ciddi,tarafsiz ve denetlenebilir bir kurum olusturulmali bak o zaman rüşvet iltimas oluyor mu bak o zaman polis isine nasil dort kolla sariliyor.
Benim söylemek istediğim hırsız polis ilişkisi değil polis vatandaş ilişkisi polisimiz gün geçtikce dağa bir özgüvenli oluyorlar evet elbete güçlü polis iyidir ama vaziyet iyi değil en azından benim gördüğüm bu belkide benim olduğum semtlerde böyle denk geliyor bilemedim tuhaf ülke olma yolundayız gibi geliyor Hayırlısı olsun hakkımızda.
Bu ülke boğazına kadar pisliğin, ahlaksizligin içine batmış. Yandaş medyadan gündemi takip ediyorsanız veya hiç takip etmiyorsaniz, herşey çok güzel ülkede, hayat pahalı değil, işsizlik yok, yerli araba yerli tank yerli uçak gemimiz var. Hollanda ve Almanya başta, tüm Avrupa bizi kıskanıyor. Demokrasinin kralı bu ülkede.
Bir zamanlarin saygın, şimdinin yandaş satılmış gazatesi Milliyet, Sedat Peker denilen mafyaya hayırsever iş adamı ödülü vermiş. Dediğimi anladınız mı şimdi?
benim gördugum polisler genelde bos bos ahkam kesiyor daha bisey bulduklari yok komsumun calınan arabasına ait kamera kaydik yok dediler polisler market market benzinlik benzinlik gezip arabanin yerini kimin elinde oldugunu bulduk polise bildirdik yerini sonuc hüsran oldu bi bok yapılmadi araba yok simdi ortalıkta
Olur mu kardeşim uğraşmaya değmiyor. Polisin görevi yakalayıp getirmek değil mi ? Hakim, savcı salıyorsa o onların mendeburluğu. Hiç hakim savcı salıyor diye suçluyu yakalamamak olur mu ? Nasıl bir mantık o öyle. O zaman görevini yapmamış sayılıyor, maaşını da almasın. Bu tarz düşünce yapısı her meslek için gerekli.
Herkes hikayesini anlatmış, ben de anlatayım o zaman.
Hukuk ve adalete güven bittiği zaman bence iş artık bitmiştir. Yukarıda yazılanlara göre anlaşılıyor ki durum böyle. Bir vatandaşın bence başına gelebilecek en kötü şey hukuka olan güveninin azalması. Bu durum önce insanların devlete karşı suç işlemesini teşvik eder. Örneğin e-5 de radar kontrolü var. Azami hız 80. Yanımdan 100-110 ile geçtiğini tahmin ettiğim adama karşı "ne salak herif. kesin ceza yiyecek" diyemiyorum. Yiyecek mi yemeyecek mi bilmiyorum. Ben de bazen 100-110 gidiyorum radar olduğu söylenen yerde ceza meza gelmiyor. Tem yolundaki emniyet şeritlerinde kameralar var. Çalışıyor mu çalışmıyor mu?
Buna algılanan yakalanma riski deniyor. Bu bizim ülkemizde hiç yok. Araç kullandığım Abd ve Avrupa'da ihlal yapan bir sürücüyü gördüğünüzde eğer 10-15 dakika falan o adamla önlü arkalı falan gidiyorsanız birazdan polisin durdurduğunu görüyorsunuz. Devleti arkanızda hissediyorsunuz. Bana zarar verebilecek birisini devletim engelledi diyorsunuz.
10-15 sene önce kiraya verdiğimiz evin kiracısı kirasını ödemiyordu. 1 yıl ödemedi. Aidatlardan dolayı icraya verildik. Yine bence saçma kural gereği aidat borcu için çift icra çıkıyor. Biri kiracıya biri ev sahibine. Kimi tutarlarsa onu... ondan alıyorlar. Adamın korsan taksicilik yaptığı arabasına arama kararı çıkarttık. Bir işe yaramıyormuş yakalama kararı da çıkarttık. Olm arama-yakalam aynı değil mi? Değil. Neyse. Biz babamla dedektif gibi çalışıp adamın arabayı bulduk. Kapalı otoparka çekmiş. Gittik polise araba şuradaki kapalı otoparkta hadi alalım dedik. Polis bana şunu dedi;
Kapalı otoparklara çekicilerimiz giremiyor. Vatandaşlar da bunu bildiği için yakalası olan arabaları buralara çekiyor. Alamıyoruz. Panzere bağlayın çekin dedim, o zaman adamın malına zarar verdiğimizden mağdur ediyoruz kendisini dedi. Evine gidip zorla anahtarını alalım, bu araç için devlet arama ve yakalama kararı çıkarttı dedim, onu da yapamıyoruz dedi. Kiracımız "polis beni yakalıyor ama görmezden geliyor" diyormuş etrafa. Bunu da pollise söyledik. Artık alenen yerini gösterip bu tarz bizim inanmadığımız iftiralar atılınca emniyete, ertesi gün adamın arabası yakalandı.
http://www.sabah.com.tr/yazarlar/ulu...la-kaza-oluyor
Elimde emsal kararlar varken ve yuzde yuz hakliyken on dakikada acmis oldugum dava dusuruldu ustelik karsi taraf bana icra takibi baslatti isteyene yuzyuze dosyayı gosterebilirim suan hukuk fakultelerinde okutuluyor benm davam. Bana kimse hakim savci anlatmasin ben polisleri cok iyi anliyorum magdurla da suclu ile de birebir muhatap opmak zorunda kaliyor adamlar otekiler dosyayi okumadan reddediyor.
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
