İstanbul'da Sıradan Bir Cuma Günü Notları...
-
Göztepe Bağdat caddesinden minibüs yoluna çıkan yolda ilerlerken yaşlı bir kadın hiç bakmadan caddeye koşarak atlayınca frenlere asıldım. Durmayı başardım. İkaz etmek amacıyla kadının yanına gittim. Aramızda şu diyalog geçti;
B: "Teyzecim hiç bakmadan caddeye daldın. Sert fren yapmasam sana vuracaktım."
T: "Hayır. Baktım."
B: "Teyzecim sana kızmıyorum. Sadece zarar görmeni istemiyorum. Hızlı kullanan araçlar olabiliyor. Dikkat etmen lazım."
T: "Evet. Öyle hayvanlar var." (Bu laf bana mı diye düşündüm. Bana değil.)
B: Teyzecim dikkat et kendine.
T: Tamam. Tamam.
Yaşı 70'i aşkın bu kadına vursaydım kesinlikle ciddi yaralanırdı. Hem o hem de ben iyi yırttık. Ben motora binerek devam ettim. Bu sıralarda eşim yana yakıla beni arıyormuş. Ben çantamın içindeki telefonu duymamışım. Bir saate yakın bir zaman sonra motordan inince telefonu duydum. Telaşeyle "kaza yaptım gel" dedi. Maddi hasarlı bir kaza yapmış. Tutanak tutamam diye beni çağırıyor. Hemen motora atlayıp gittim. Diğer aracın sürücüsü bunalmış bir haldeydi. "Eşiniz, kocam gelecek. Tutanağı o yazacak. Diye tutturdu. Bir saattir size ulaşmaya çalışıyor. Biz de burada bekliyoruz." dedi. "Tamam hallederiz dedim. Diğer kişi ise "Hocam beni tanıdınız mı? Eski öğrencinizim: Kazayı ben yaptım." dedi. "Tanıyamadım. Oğlum sende bula bula öğretmeninin arabasını mı buldun vuracak" dedim. "Hocam eşiniz bir saattir burda bekletiyor bizi" dedi. Gariplerin haline acıdım. Tutanağı tutup geçmiş olsun dilekleri ile eski öğrencimi gönderdim.
Ah bu kadınlar...
Reklamlar
-
kadınların farklı piskolojiye sahip olduklarını artık kabul ettim ben, onlar trafikte zeka olarak biraz daha eski modele sahipler bunu bilerek yolumuzu almak lazım.
Reklamlar
Konu içerisindeki kullanıcılar
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)