geçen sene 170, bu yıl başında 210 liraya aldığım city grip tek lastik olmuş bana 260 lira. sakız çiğner gibi lastik harcamam bi yana da döviz ile mi alakalı bu durum fazla değil mi bu artışlar ya?
Enflasyon, fiyatlar genel düzeyinin sürekli ve hissedilir artışını ifade eden bir durumdur.[1] Diğer bir tanımı nominal millî gelirin, bu gelirle satın alınan mal miktarına (gerçek millî gelire) nazaran artması yani şişmesi demektir. Deflasyonun tersidir.
İlk tanımda iki durumdan bahsedilmektedir[2] :
Birinci olarak tek bir fiyat ya da fiyat grubu değil, fiyatlar genel seviyesi gösterge alınmaktadır.
İkinci olarak artışın bir kereye ya da birkaç defaya mahsus olmadığı, sürekli olduğu vurgulanmaktadır.
Fiyatların genel seviyesi, ekonomide seçilen belli bir mal ve hizmet kümesinin (sepetinin) parasal karşılığıdır. Fiyatlar, mal ve hizmetlerle dolaşımdaki para miktarı arasındaki dengeye göre oluşur. Para miktarındaki artış (emisyon), mal ve hizmet miktarındaki artış (büyüme) ile dengeli olursa fiyatların genel seviyesi değişmez. Ama bunlardan biri diğerinden fazla üretilirse az üretilen kıymetli hale gelir.
msx 125 için de durum aynı peşin verirsen michelin city grip 425tl den aşağı bulamadım, taksitli 450'den aşağı da yok malesef. ben de anlas almaya karar verdim, 250tl ye takma ücreti de dahil. galiba modeli tournee olması lazım, lastiğin tek dezavantajı çok yumuşak olduğu için çabuk aşınması ama bir çok kişi çok memnun, ayrıca 2 sene de bir değiştirirken kafam takılmaz, zamanı geldiği anda değiştirim, fiyatlarına bu kadar bakmam, kış lastiği de çok iyi diyorlar, bunu diyen de senede 35-40 bin km yapan bir arkadaşım, fiyat olarak küçük tekerlerde durum böyleyken büyük tekerlerin bin tl den aşağı lastik masrafı yok gibi, city grip 2 dönem kullandım güzel lastik ancak 2013 de 350 tl ye taksitle alırken, 2017 de 470 tl'ye alabiliyorsun çok fahiş fiyatlar.
Lastikleri biz üretmiyoruz, çinde, endonezyada, brezilyada üretilip bize geliyor. İthal yani. Euro veya USD ile ithal ediyoruz bunları. Dolayısı ile, $ kurundaki artıştan daha sonra ülkemize giren ithal ürünlerin fiyatları daha yüksek oluyor eskiye göre.
Örnek verecek olursak, 2016 yılı Haziran ayında dolar kuru 2,90 ortalama idi.
40 $'dan gelen lastik, 40 X 2,90 = 116 TL ve bu 116 tl'nin üzerine ½ bilmem ne kadar da vergi geliyordu, atıyorum %10 gelse 116 + 11,6 = 127,6 tl.
Bu gün dolar kuru; 3,65 tl.
40 $'dan gelen lastik 40 X 3,65 = 146 TL ve bu 146 tl'nin üzerine yine %10 vergi koysak 146 + 14,6 = 160,6 tl.
Aradaki fark 40 dolarlık üründe %10 vergi ile 33 tl oynadı. Yani ürünün $ bazında fiyatı arttıkça fark açılacaktır. Her bir dolar için 0,75 tl fazladan ödüyoruz şu an. 100$'da 75 lira eder vergiler hariç.
NOT: tam vergi rakamını bilmiyorum ama verginin miktarı yüzdesel olduğu sürece, 40 dolarlık lastikten alınan vergi dolar kuru arttıkça, artacaktır. Hesaplaması kolay olduğu, ve örnek oluşturması için $10 verdim. Alınan verginin yüzdesel değeri arttıkça dolar kurunun vergiye etkisi daha da yüksek olacaktır. Mesela %10 hesap ile, 2016 haziran kuru ile bu günkü kur arasında oluşan 3 tl'lik vergi farkı bu vergi oranı ½20 olduğunda 6 tl'ye çıkacaktır. ½30 olduğunda 9 tl'ye çıkacaktır.
Sadece kur değil yıl başında yabancı lastik üreticilerine ekstra vergi eklendi fiyatlara yansıması normal.
---------- Mesajlar birleştirildi - 22:53 ---------- bir önceki mesaj zamanı 22:52 ----------
Anlaş tournee fiyatına göre iyi lastik ancak city gripten daha sert lastiktir..
zaten dolar bazlı artışa bir şey demiyorum, lanet okuyorum da demiyorum bişeybu ekonomik bir durum, sonuçta iyi bir durum değil, burada politika yapmayım, neticede maaşlar dolar kuru bazında artmıyor, daha da geriliyor, motor kullanmak ekonomik olması gerekirken(600cc üstü motorlar hariç), en küçük model de bile lüks haline geldi, mesela kullandığım honda msx 125 amerika fiyatı 3000$, tl ye vurursak evet 10700 tl normal ancak orada sıradan bir amerikalı bir aylık maaşı ile alırken bizim 10700 tl maaşı olan çok insanımız yok malesef, yani biz maaşa bağlı olarak en iyimser peşin olmazsa, 9 ya da 12 taksite bölüp alabiliyoruz, aynı şekilde akseuar fiyatları da alım gücüne göre bir avrupa, amerika'ya göre 4 misli, olay ekonomik durum malesef.
İşte o noktada kendine sorman lazım: "Bu ülke nereye gidiyor?". Ekonominin çöktüğünü, paramızın değeri yabancı paraların karşısında eriyip pul kadar değersizleştiğini anlamıyoruz ama elimizi cebimize atıp bir şey almak isteyince işler değişiyor.
Sen yine iyisin, ekonominin kötü gidişatı ve dövizin artışından kaynaklı olduğunu sezmişsin.
- ben zaten hep 20tl lik benzin alıyorum,
- benim arabam yok ki dolar artarsa artsın bana ne,
- o.gazi köprüsü geçiş ücreti pahalıymış, ben geçmiyom ki beni bağlamaz,
- amaan dolar artarsa artsın bizim reis yarın çıkar 1 dolar 1 tl der, herşey çözülür
diyen zihniyete ne diyelim? Onlara göre bu durumun tek sorumlusu dış mihraklar ve kurabiye canavarı!!
Bu zihniyettekilerin çoğunluğunu oluşturduğu bir toplumda bence şu anki ekonomik gidişata ve halimize şükretmeliyiz. Bunlar iyi günlerimiz, bilim ve sanayii alanında yerli neredeyse hiçbir markamız yok, olanlar da krizle boğuşuyorlar zaten.
Gerçi tezek yakıp makarna yiyerek yaşamaya razı olmuş, yeter ki liderinin bin odalı sarayının lüksü zeval görmesin diye düşünen zihniyete de bu yakışıyor ya, neyse...
Herkes cok karamsar... Bir de guzel tarafindan bakin.
1 musibet 1000 nasihatten hayirliymis...
Ekonomi yavas ilerleyen bir gemi...
Daha durumun vehametini kavrayip durumu duzeltecek acitici tedbirler almaya baslamadik bile...
O gerceklestikten sonra gelecek dip. Velhasil dibe inmeye daha coook var.
Buyuk bir hizla gelecegimizi ipotek altina alan girisimlere devam ediyoruz...
Simdilik "Buna da cok sukur" deyin bence... Cunku dibe inmeye daha coook var.
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
