Dört tekerler, 2 tekere velet işi diyor. Büyük iki teker de küçük iki tekere, çocuk motosikleti diyor. aşağılama işinden bi kurtulamadınız. gören de bindiği motoru kendi üretti sanacak.Macit250 adlı üyeden alıntı
Dört tekerler, 2 tekere velet işi diyor. Büyük iki teker de küçük iki tekere, çocuk motosikleti diyor. aşağılama işinden bi kurtulamadınız. gören de bindiği motoru kendi üretti sanacak.
arkadaş bişey dememiş aslında...aşağılama ho görme yok...yapısal ve ergonomik anlamda 15+ yaş üstü için ideal bir makina değil bence...tamamen fiziksel bir konu..bizim gençlerimizde 12 14 yaşından sonra boy atıyorlar...o yaş grubunda birinin motor almasıda mümkün değil...yani zengin bir baba bile olsa çocuğuna belki doğum gününde hediye eder...çocukda hevesini alır garajda çürür..bizim motor kültürümüze uymayan bir şasi yapısı var tek mesele bu...bana sempatik bir motor geliyor msx ve bu..ama istenen beklenen commuter..bunlar TR için fantazi işleri..Asya ülkelerinin minik adamları için yapılmış...getirsinler commuterleri kapsınlar piyasayı...
hocam siz Türkiye pazarını çok bir şey zannediyorsunuz bence.ama işin aslı öyle değil.siz de illaki bakmışsınızdır dünya satış adetlerine.misal honda için dünya pazarından Türkiyeyi çıkarın hiçbişey olmaz adamlara.20bin tane motor eksik satmak işlemez bile adamlara.milyonlarca satışı var adamların global pazarda.
hatta ben hiç girmem bile bu pazara.devleti ayrı bir dert,vatandaşı ayrı bir dert.mis gibi amerika ve avrupa pazarında takılırım.
Herkes cbr125,ybr,cbf,yzf125 alsın dimi?ne gerel var garip motorlara bir yenilikte bile olumsuz elestiriye planlanmıs herkes yüksek cc sahibi adam alır parası vardır alır farklılık olsun der alır ne güzel adamlar Türkiyeye yeni bi motor getirmis
tabi öyle bişey demiyorum..bizi ybrye cbfye mahkum edenler utansın ama şimdi cbf 6 bin bu makina da muhtemelen 13-14-15 den satılırsa (ki öyle olur) bu durum çok irreti...o kadar şişirilmiş ki sıfır ve 2.el piyasaları
dar bir pazar bile olsa kendi hataları yüzünden satışları iyi değil Hondanın...geçenlerde Hondanın Tr yöneticisi kar etmiyoruz para kazanmıyoruz gibilerinden birşeyler dedi...
www.honda.br sitesini incelersek Hondanın neden Türkiye de başarısız olduğunu anlarız...bu kafa ve zihniyetle bunlardan bir cacık olmaz..bende ekonomik gerekçelerle 10 yıldır cbf150 ye binerim...
Arkadaslar mını motorlarda ıhtıyac herkes bızım gıbı çam yarması degıl özellıkle bayanlar ıcın ideal erkek gözüyle bakmayın bir sürü bayan motor bulamıyor eşimede çok baktık zamanında chopper tarzı motorlar kullanıyorlar zorakı msx olsun bu olsun fıyat skalasında herkesın ulasabılır olacagını sanmam lifan pony ve motoran crazy 4 bin lira ile dar gelirliye daha uygun
Z Moto'nun sahibi Mehmet Rüştü Başaran'dır. Türkiye'nin sayılı zenginlerinden birisidir. Motorlu araçlara özel ilgisi vardır. Çok büyük bir araba ve motosiklet kolleksiyonuna sahiptir.Ganga sorun Plaza firmaları olmasında...Suzukı TR yi DOğan Holding aldı ama otomobile odaklanacaklardır..motordaki potansiyeli o yüksek plazalardan görebeileceklerini sanmıyorum....Z Motoyu zaten Allaha havale edilmiş bir firma..sahibi kim ortakları kim..motorla bağları alakaları vs nasıl bilen yok...
bunlardan bir cacık olmaz...biz yine Yamaha ve Hondaya devamkötünün iyisi
Bu da Kawasaki'nin "commuter"i işte.
https://www.kawasaki-cp.khi.co.jp/mc...br125gh_e.html
With their compact and lightweight chassis, the Z125 and Z125 PRO are Kawasaki’s nimblest Supernaked models to date.
Ideal for navigating the urban jungle, they come equipped with features like an inverted front fork, offset laydown rear suspension, and front and rear petal disc brakes – a clear indication of the high level of riding performance intended for these models.
Two variations offer riders a choice of centrifugal (Z125) or manual clutch (Z125 PRO). Both models have aggressive styling worthy of the “Z” name, reflecting their sharp, sporty performance.
The Z125 and Z125 PRO offer an exciting taste of the Z world.
Sıkıştırılmış ve hafif şasisi ile, Z125 ve Z125 PRO Kawasaki'nin bugünkü çevik ve çıplak modelleridir.
Ormansı kentte gezmek için ters ön süspansiyon, yatık arka süspansiyon, ön/arka disk frenler ile donatılmıştır ki bunlar yüksek sürüş performansını açıkça işaret ederek tasarlanmıştır.
İki versiyon sürücülere merkezkaç (Z125) veya manuel (Z125PRO) debriyaj seçeneği sunar.
Tüm modeller Z isminin keskin, sportif ve agresif stiline sahiptir. Z125 ve Z125 PRO "Z" dünyasına heyecan verici bir tat sunar.
ilk resimde dikkat ederseniz 'overseas market' yazıyor. yani denizaşırı pazarlar. bunu türkiye için kullanmıyorlar bildiğim kadarıyla. sadece amerika kıtası için kullanılıyor. boşa heyecan yapmasın bence millet. orta ve güney amerikada ne motorlar satılıyor burada olmayan. emisyon gibi bi dert yok adamlarda. bi de çoğu amerika ülkesinde bajajlar kawasaki markasıyla satılıyor
kimisi ufak motor sever. neden yargılıyorsunuz ki? kurye değilsem illa 250 ve üstü kullanmak zorunda mıyım? illa kocaman makine mi almak zorundayım? illa japon mu almak zorundayım? Bu motor camiasında "en iyi ben bilirim" yaklaşımını anlayamadım gitti...
---------- Mesajlar birleştirildi - 12:12 ---------- bir önceki mesaj zamanı 12:06 ----------
hocam türk insanının boy ortalaması 1.65-1.70 arası. neremiz hangi kemiğimiz uzun?
asya ülkelerinin ne minil adamları çocuktur ne de bu motoru sürebilmek için gerekli olan 18 yaşında biri çocuktur. 14-15 yaşlarında çocuk diye hitap edebildiğimiz insanlar da bu motoru kullanmak için gerekli ehliyete sahip olmadıklarına göre "çocuk motosikleti" demek ile aşağılama amaçlamış arkadaş. olay basit.
Seleye oturunca ayağı yere değiyorsa çocuk değildir
Şaka bir tarafa Honda nın özellikle Amerikada çok büyük bir grom(msx) seveni ve kullananı var. Modifiye ve aksesuar konusunda da büyük bir pazar haliyle. Kawasaki Amerika pazarında özellikle oldukça popüler marka. Hatta bizdeki cbr 250 onlarda ninja 250. O derece fazla ve başlangıç için en fazla kullanılan makineler arasında belkide açık ara öndedir. Böyle bir pazarda zaten marka tercihinde oldukça iyiyken Hondaya rakip çıkarması oldukça mantıklı. Üstelik z125 ve z125 pro olarak iki model sunup z125 i yarı otomatik(debriyajsız) z125proyu ise manuel 4 vitesli yaparak gromun açığınıda kapayıp debriyaj ile uğraşmak istemeyenlerinde gönlünde taht kuracaktır. Bizim ülkemizde ise muhtemel Hondadan bir miktar yüksek kalacak fiyatı ile Honda msx in gördüğü muameleden daha kötüsüne maruz kalacak ve z1000 vb makine sahibi bir miktar kişiler şehir içinde kullanmak amaçlı alacaklarıdır.
ben tanımıyorum kendisini...20 yıldır motosiklet alemindeyim adını ilk senden duyuyorum..gelsin kendisini piyasaya tanıtsın..ben bile ondan daha ünlüyüm...o kimmiş...hangi aktif görevlerde bulunmuş..nerede bir reklam vermiş..hangi festivale gelmiş...fuara verecekleri 3 kuruş stand parasından kaçaıyor bu adamlar...E-5 kenarında patronculuk oynamaktan başka bir şey yapmıyor...sana şimdi istersen bir anket açarım Z Moto hakkındada algı ve görüşleriniz olumlumudur olumsuzmudur diye yüzde 90 (garanti veriyorum) olumsuz der...Z Moto Türkiyeyi Kawasakıden soğutmuş bir distribütördür...biz Z Moto için (geçmiş yıllarda)Kawa Japonyaya mail atıp toplu şikayet etmiş kişileriz birader...10 yılda bu forumda neler gördük neler...
ben 1.90 olunca herkesi 1.90 sanıyom o zaman...kimisi ufak motor sever. neden yargılıyorsunuz ki? kurye değilsem illa 250 ve üstü kullanmak zorunda mıyım? illa kocaman makine mi almak zorundayım? illa japon mu almak zorundayım? Bu motor camiasında "en iyi ben bilirim" yaklaşımını anlayamadım gitti...
---------- Mesajlar birleştirildi - 12:12 ---------- bir önceki mesaj zamanı 12:06 ----------
hocam türk insanının boy ortalaması 1.65-1.70 arası. neremiz hangi kemiğimiz uzun?
aga valla bu aralar herkes o kadar alıngan ki...
bu tercihlerle kişilerle alakalı bir durum değil...bu markaların üretim mühendisliğiyle alakalı ergonomiyle alakalı bir durum..bir kere motosiklet hem kültürümüzde hem algımızda HACİM kaplamalı...bilirsin önemli olan işlevi demeyiz boyu deriz...bu makina belli bir boy altı için...ben çok kişiyi bu motorda gördüm dizleri neredeyse amortisöre değiyordu..makina güzel ama yanlış seçimlerle alakalı hep alay ve dalga konusu oluyor...yani MSX125 revaçta falan değil..sadece bir geçiş ve hobi makinası benim için..bu da ona rakip olara piyasaya sürülmüş yanlış coğrafya da satılan bir motosiklet..sadece bu...alay dalga derken kişiliğemi hakaret ediyoruz...tatlı bir tebessüme sebep oluyor...yoksa wooohaaaa diye Erol Taş gülüşü değil..tatlı bir gülümsemeye sebep oluyor...
yani bu tarz motorların ürün gamında bile olmaması lazım...kime hangi amaca hangi beklentiye hizmet ettiği belli olmayan bir salak mühendisin tasarladığı ve diğer mühendislerinde bizde üretelim kaygıları ve talimatları sonucu yapılmış acayip bir makina...segmenti bile yok...
---------- Mesajlar birleştirildi - 01:02 ---------- bir önceki mesaj zamanı 00:59 ----------
piyasanın ne istediği belli...vergi dilimine girmeyen 250 veya altı cc sert çizgilere sahip biraz güçlü az yakan çok kaçan bir model eksiği ve açığı mevcut...
fotolar tipografik durumlar sizi yanıltmasın...makina gerçektende çok küçük...
http://assets.otomotifnet.com/media/...i-z125-pro.jpg
.
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
