Kapat
Üye Girişi
Motovento
Reklam Alanı
Motomax
Reklam Alanı
3. sayfa BirinciBirinci 123

Motorunuzu Doğalgaz(cng)ile çalıştırmak

    Motovento
    REKLAM ALANI
  1. #41
    Seni unutmayacağız
    Nur içinde yat

    Üyelik
    07 Haziran 2007
    Alıntı guest adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    suyla çalışan araba 6 yıl önce sadettin teksoy un programında çıkmıştı.
    Alıntı alp_tunay adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Çalıştırıldığına kendim tanık oldum... %50 oranda benzin le suyun karışımı tabi.... Sadece su değil...
    Ama korozyon çok olduğu için motorun ömrü çok kısa... Suya dayanıklı yağ icad edilene kadar bu sistem sonuç vermez....
    Bunun izahınıda önceki sayfada yapmıştım;

    Alıntı aYe adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Şehir efsaneleri bunlar...

    Sula çalışan motor dediğiniz sistem piston içersine su damlatılması, ısı ile buhar haline dönüşen suyun basıncıyla itme gücü oluşturması temeline dayalıdır.

    Suyun sürekli olarak ısıyla buhar'a dönüşmesi gerekir, ki bu ısıyı patlayan yakıttan alırsın, ama nedense bu ikinci kısımla ilgilenilmez suyla çalışan motor yaptık der çıkılır, bu adamlarda hep öldürülür...

    Tavukmu yumurtadan çıkar yumurtamı tavuktan olayından başka birşey değil.

    Manyetizmayla motor çalıştırıldı demişsin, bahsettiğin mıknatısların adı neodyum, süper mıknatıs diye geçerler, üretimlerinde deli gibi enerji harcandığından çok pahalıdırlar.

    Bunları bir pil gibi düşünürsen(ki düşünüyorsun) bunlar tükenene kadar bunlarla elde edeceğin enerji imalatta harcanana denk veya fazla olamaz.

    Fizik ve kimya kanunların en basit kuralıdır; girenler=çıkanlar+kayıplar
    İçine %50 su giren motorun dyno'da gücünü ölçtünüz mü % kaç düşmüş?

    Motor ısı grafiğini çıkarttınız mı? ne kadar stabil?

    Atıyorum 1000 saat çalıştıktan sonra motor blogu ne hale gelmiş bujiler ne hale gelmiş baktınız mı?
    ekinler baş vermeden kör buzağı topallamazmış.::tartis::


    REKLAM ALANI
    Oktay Motor CF Moto Polaris Mondial
    Motomax
  2. #42
    İHTİYAR - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    29 Mart 2006
    Şehir
    İZMİR
    Motosikleti
    SUZUKI GS-500 E
    Cep telefonundan hareket halindeyken çektiğim 1-2 foto var berbat.
    Ancak gördüğüm şey,Honda CD 70 suzi CG 70 vs çok popüler olan bu motorlarda selenin sağ yan tarafına kimisini inşaat teli vs bağlayarak taşıdıkları yangın söndürücü benzeri tüplerdi. Hatta birisinde aynı bizim piknik tüpünün baş aşağı bağlanmışı vardı.Belki görmüşsünüzdür yaklaşık 25 cm çapında genleşme regülatörü vardır ya işte o cihazı selenin yanına kablo bağı tel vs ile bağlamışlar bir ucu venturiye bir ucu tüpe bağlı.Bildiğimiz 91-99 suzuki carry kamyonetlerin şöför mahallinin üzerine 12 kg lik ipragaz tüpü benzeri bir tüpü spiralli bir hortumla bağlıyorlar ve o kamyonette 20-25 kişi dolmuş yapıyorlar.

    Bir örnek size şu http://www.pakhero.com/home.html



    http://www.pakhero.com/main_productRange2_rickshaw.html



    Şu yukarıdaki motorun üzerinde 3 yetişkin 5 te çocuk saydığım oldu bilhassa ctesi pazar günleri
    Haydi hükümeti yıkalım yerine AVM yapalım.

  3. #43
    Seni unutmayacağız
    Nur içinde yat

    Üyelik
    07 Haziran 2007
    Teşekkürler resimler için, o zaman bu adamlar sadece lpg için yeterli olabilecek depolara cng basıyorlar.

    Bu durumda bolca patlayan motor oluyordur değil mi?

    Yada doğalgaz dönüşüm konusunda bize çok kastırıyorlar, açıkcası kafam karıştı...
    ekinler baş vermeden kör buzağı topallamazmış.::tartis::

  4. #44

    Üyelik
    12 Aralık 2007
    Şehir
    KOCAELİ&KUZEY EGE
    abi sonuçda tüp yaaa ne bilim yatırırsın sürüklenir kıvılcım falan cıkar allah korusun bana göre sakat iş...
    Baharın, denizin, toprağın kokusu içime dolsun
    Yanımda bana sıkı sıkıya sarılan ve bana güvenen biri olsun.***
    Her daim aracım motorsiklet olsun..!.!. (AMİİİİN)

  5. #45
    İHTİYAR - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    29 Mart 2006
    Şehir
    İZMİR
    Motosikleti
    SUZUKI GS-500 E
    Alıntı volkan tantürk adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    abi sonuçda tüp yaaa ne bilim yatırırsın sürüklenir kıvılcım falan cıkar allah korusun bana göre sakat iş...
    Aynı risk fazlasıyla benzin deposunda var.Benzin deposu en fazla 0.80 mm kalınlığında,basınç kapları ise 3mm üzeri.

    Benzin deposu yan yatmayla benzin akıtır,asfalta sürtününce küçük bir çakıl bile delebilir,üzerinize benzin bulaşması daha kolaydır vs vs vs
    Haydi hükümeti yıkalım yerine AVM yapalım.

  6. #46

    Üyelik
    27 Ekim 2007
    Şehir
    İnadına 06 asfaltı....
    Motosikleti
    Kendini SS Zanneden Pisihled
    Ya aYe arkadaş bi araştırda sonra konuş.... yazmıyım yazmıyım dedim dayanamadım..


    1-Havayla çalışan motor arkadaşın dediği olay gerçek yapıldı. hatta beğenilmeyen TATA Firması yaptı al sana kaynak;

    Hindistan’ın en büyük otomobil üreticisi Tata tarafından alternatif enerjili araçlara bir yenisi sıkıştırılmış havayla çalışan otomobil oldu.


    Petrol sıkıntısının giderek artması otomobil üreticilerini alternatif enerji kaynaklarına yönlendirirken elektrikli, ethanollü, nitrojenli ve hibrid otomobilleri günümüzde sıkça duymaya başladık. Alternatif enerji kaynaklarına bu denli yüksek bir ilgi varken Hindistan’ın en büyük otomobil üreticisi Tata, sıkıştırılmış havayla çalışan bir otomobil ürettiğin açıkladı ve herkesi şaşırttı.

    Eski Formula 1 mühendislerinden Guy Negra önderliğinde tasarlanan otomobilin 110 km/s’lik maksimum hıza ve 200 km’lik menzile sahip olduğu belirtiliyor. 2008’in başında pazara sunulması beklenen araçtan Tata, yıllık 6000 adetlik üretim kapasitesi bekliyor.

    Bir kompresör yardımıyla sıkıştırılmış hava deposu doldurulan araç, sıkıştırılmış hava sayesinde pistonları harekete geçirerek motorun çalışmasını sağlıyor. Ayrıca araç içerisinde bulunan başka bir kompresör yardımıyla da hareketin sürekliliği sağlanıyor. Sadece depo başına 2 USD’lik bir maliyetle çalışan aracın, herhangi bir zararlı egzoz gazı üretmemesi ise küresel ısınmaya karşı da çok büyük bir avantajı oluyor. Havayı sıkıştırmak için gerekli kompresörün bulunmadığı yerlerde ise aracı herhangi bir elektrik kaynağına bağlayarak içerisindeki ufak kompresör sayesinde deposu doldurulabiliyor.

    Hindistan’ın yanında ilk etapta 12 ülkeye ihraç edilmesi düşünülen aracın Almanya, İsrail ve Güney Afrika’ya ihraç edileceği bilinirken Türkiye’ye gelip gelmeyeceği konusunda net bir bilgi henüz bulunmuyor.

    buda vatandaşın resmi;



    al sana fizik kanunu almadan ver.... bunda napıyosun? elektrikle havayı veriyosun ve kullanıyosun... ÇALIŞTI...

    Gelelim manyetizmayla çalışanlara;

    Bahsettiğim vatandaşı buylursam dahada fazla bilgi vericem. hatta kabul ederse o motoru inadına hondanın cbr serisinden birisine takıp ön cama liselim yan grenayada aYe sağolsun yazıp gezecem şaka bi yana buda bu vatandaşın videosu;

    http://vdo.mynet.com/video/BilimTekn...sid=LkRBRl8D15


    Çalışmasını hala çözmüş değilim ama olmayacak bir şey değil. elektrik motoruna yakın prensiple çalışan bir motordur tahminimnce


    veeeeeeeeeeeeeee son durum SUYLA ÇALIŞAN ARABA..........


    aYecim. bak sana hidrojenle ilgili biraz ödün ÇALINTI BİLGİ VERİYİM;

    Hidrojen, (Yunanca ὑδρογόνο= su yapan kelimesinden gelir) sembolü H olan 1 atom küle sayılı elementtir. Standart sıcaklık ve basınç altında renksiz, kokusuz, metalik olmayan, tatsız, oldukça yanıcı bir biatomik gazdır (H2). Atomik kütlesi 1.00794 g/mol ile hidrojen en hafif elementtir. Hidrojen, evrenin %75'ni oluşturan, en çok bulunan elementtir. Ana hatta bulunan yıldızların çoğunluğu plazma halinde olan hidrojenden oluşur. Elementel hidrojen dünyada az bulunur. Endüstride hidrojen methan gibi hidrokarbonlardan üretilebildiği gibi, pahalı olsa da suyun elektrolizinden de üretilebilir. Hidrojenin en yaygın doğal izotopu protium (1 proton, 0 nötron) olarak bilinir. Hidrojen pek çok elementle bileşik verebilir, suda ve pek çok organik molekülde bulunur. Su çözünür moleküller arasındaki asit-baz reaksiyonlarında önemli rol oynar. Schrödinger denkleminin analitik olarak çözülebildiği tek nötral molekül olduğu için, hidrojen atomunun enerji basamakları ve bağ özellikleri kuantum mekaniğinin gelişmesinde önemli rol oynamıştır.
    Hidrojenin Keşfi [değiştir]
    Hidrojen gazı sentetik olarak ilk defa T. Von Hohenheim (ayrıca Paracelsus, 1493 - 1521, olarak da bilinir) tarafından güçlü asitlerle metallari karıştırarak elde etmiştir. Bu kimyasal reaksiyon sonucu elde edilen bu yanıcı gazın yeni bir element olduğunun farkına varamamıştır. 1671 yılında hidrojen Robert Boyle tarafından demir çubuk ve seyreltik asid çözeltilerinin reaksiyonu sonucu üretilerek yeniden keşfedilmiştir. 1766 yılında Henry Cavendish metal asid reaksiyonuyla elde edilen, havada yanan, yandığı zaman su açığa çıkaran hidrojenin ayrı bir element olduğunun farkına varmıştır. Cavendish'in hidrojenle tanışması civa ve asitlerle yaptığı deneyler zamanında olmuştur. Başlangıçta hidrojenin civayı oluşturan birimlerden olduğunu, civanın asitle reaksiyonundan ortaya çıktığını düşünmüş, buna rağmen hidrojenin pek çok önemli özelliğini gerçekci şekilde tasvir edebilmiştir. 1783'te Antoine Lavoiser Laplace ile Cavendish'in bulduklarını tekrarlarken, yandığı zaman su üreten bu gaza hidrojen adını vermiştir. Hidrojenin ilk kullanım yerlerinden biri balonlar ve daha sonraları zeplinlerdir. Bu amaçlar için hidrojen metalik demir ve sülfürik asidin reaksiyona girmesiyle elde edilmiştir. Hidrojen Hindenburg adlı, havada yanarak yok olan zeplinde kullanılmıştır. Balonlarda daha sonraları oldukça patlayıcı olan hidrojenin yerine inert Helyum kullanılmıştır.
    Kuantum Teorisinin Gelişmesindeki Yeri [değiştir]
    1 proton ve 1 elektrondan oluşan hidrojen atomu, basit atomik yapısı, ışık emilim ve yayma spekturumu sayesinde atomik yapının geliştirilmesinde önemli rol oynamıştır. Hidrojen molekülünün ve ona karşılık gelen H2+ katyonu basit yapısı kimyasal bağların doğası hakkında önemli bilgiler vermiş, bunu 1920'li yıllların ortalarında hidrojen atomunun kuantum mekaniği uygulaması izlemiştir.
    Evrende Hidrojen

    Hidrojen evrenin kütlece %75'ini, atom sayıca %90'nı oluşturur ve bu oranlarıyla evrende en çok bulunan elementtir. Bu element yıldızlarda, dev gaz gezegenlerinde büyük miktarda bulunur. Moleküler hidrojen bulutları yıldızların oluşumuyla bağlantılıdır. Hidrojen yıldızların proton-proton nükleer füzyon reaksiyonuyla enerji üretmesinde önemli rol oynar.
    Evrende hidrojen atomik ya da plazma halinde bulunur. Plasma hali atomik halinden oldukça farklıdır. Bu halde hidrojen elektronu ve protonu bağlı değildir ve bu oldukça yüksek elektrik iletkenliği ve ışık yayılımına (güneş ve diğer yıldızlar ışık yayar) sahiptir. Yüklü partiküller elektrik ve manyetik alanlarda oldukça etkilenirler. Mesala, güneş rüzgarında dünyanın magnetospheri ile etkileşerek Birkeland akımları ve auroraya yol açarlar. Uzayda hidrojen nötral atomik halde bulunur.
    Normal şartlar altında hidrojen biatomik gaz (H2) halinde bulunur. Hafif ağırlığı nedeniyle diğer daha ağır gazlara göre yerçekimi kuvvetinden kolayca kurtulur. Bu nedenle dünya atmosferinde hidrojen gazı oranı oldukça düşüktür (hacimce 1 ppm). Hidrojen atomu ve H2 molekülü uzayda bolca bulunduğu halde dünya da bunların üretimi ve saflaştırılması oldukça güçtür. Bütün bunlara rağmen hidrojen dünyada en çok bulunan üçüncü elementtir. Dünyadaki hidrojen su, hidrokarbonlar gibi kimyasal bileşiklerin içinde bulunur. Hidrojen gazı bazı bakteri ve algae tarafından üretilir. Günümüzde methan gazı önemi artan bir hidrojen kaynağıdır.
    Hidrojen Atomu [değiştir]

    Hidrojenin doğada üç izotopu vardır. Bunlar 1H, 2H, and 3H. Oldukça kararsız diğer izotoplar (4H - 7H) laboratuar koşullarında sentezlenmiştir.
    • 1H %99.98 ile hidrojenin doğada en çok bulunan izotopudur. Bu izotop çekirdeğinde yanlızca bir proton içerdiğinden protium denilmiştir.
    • 2H `hidrojenin diğer kararlı izotopudur. Deuterium olarak da bilinir. Çekirdeğinde 1 proton ve 1 nötron içerir. Deuterium dünyadaki hidrojenin %0.0184'nü oluşturur. Radyoaktif değildir ve belirgin bir kirliliğe yol açmaz. Suyun içinde hidrojen yerine deuterium bakımından zenginleştirilmiş suya ağır su denir. Deuterium ve bileşikleri kimyasal reaksiyonlarda radyoaktif olmayan etiketlemelerde ve 1H-NMR da çözücü olarak kullanılır. Ağır su nükleer reaktörlerde nötron kontrolü ve soğutucu olarak kullanılır. Deuterium ayrıca ticari çekirdek füzyonda olası yakıttır.
    • 3H ayrıca tritium olarak da bilinir. Çekirdeğinde 2 nötron ve 1 proton içerir. Radyoaktiftir ve 12.32 yıl yarı hayatıyla beta bozunmasıyla Helyum-3 e dönüşür. Az miktarda trityum cosmik ışınların atmosferik gazlarla etkileşmesi sonucu ortaya çıkar. Ayrıca nükleer silah testlerinde de havaya salınır. Tritium kimya da ve biolojide radyoetiketleme deneylerinde kullanılır.
    Hidrojen, izotoplarının
    Enerji Kaynağı Olarak Hidrojen [değiştir]
    Hidrojen, evrendeki en basit ve en çok bulunan element olup; renksiz, kokusuz, zehirsiz ve havadan 14,4 kez daha hafif bir gazdır. Güneş ve diğer yıldızların termonükleer tepkimeyle vermiş olduğu ısının yakıtı hidrojen olup, evrenin temel enerji kaynağıdır. -252,77 °C'ta sıvı hale getirilebilir. Sıvı hidrojenin hacmi gaz halindeki hacminin sadece 1/700'ü kadardır. Hidrojen bilinen tüm yakıtlar içerisinde birim kütle başına en yüksek enerji içeriğine sahiptir (Üst ısıl değeri 140,9 MJ/kg, alt ısıl değeri 120,7 MJ/kg). 1 kg hidrojen, 2,1 kg doğalgaz veya 2,8 kg petrolün sahip olduğu enerjiye sahiptir. Petrol yakıtlarına göre ortalama 1,33 kat daha verimli bir yakıttır. Buna karşın, enerji olarak kullanılabilmesi için doğadaki bileşiklerden ayrıştırılması gerekir. Üretilmesi de göz önünde bulundurulduğunda petrol gibi hazır yakıtlar kadar kârlı değildir. Ancak hidrojenin diğer yakıtlardan önemli bir farkı, güneş veya rüzgar enerjisinin yardımıyla sudan üretilebilmesi ve kullanıldığında tekrar suya dönüşebilmesidir. Bu özellik hidrojenin herkesin üretimine ve kullanımına açık bir yakıt olmasını sağlar.
    Hidrojen doğada serbest halde bulunmaz, bileşikler halinde bulunur. En çok bilinen bileşiği ise sudur. Isı ve patlama enerjisi gerektiren her alanda kullanımı temiz ve kolay olan hidrojenin yakıt olarak kullanıldığı enerji sistemlerinde, atmosfere atılan ürün sadece su ve/veya su buharı olur. Bunun dışında çevreyi kirleten hiçbir gaz ve zararlı kimyasal madde (karbonmonoksit veya karbondioksit gibi) üretimi olmaz.
    Bunları şu wikipediamıdır nedir oradan almıştım.. ha gelelim olmama nedenine

    aYe şu anki eksiklikleri ne?

    Üretim depolama dimi?

    ankaralı bir firma yakıta ek yaptığı sistemde depolama olayını ortadan kaldırmış bir şarj diamosu vasıtasıyla motor devriyle orantılı olarak akım ve voltaj artmasından daha fazla su elektrolizi sağlayabiliyor.. firmanın adı aklıma gelse hemen yazıcam

    2-güç düşüklüğü mazda firması rx-8 modelinde ne yapılır?


    http://arabam.milliyet.com.tr/haber....haberID=276993


    bildiğin gibi wankel motorlar rotorun bir devrinde üç ateşleme çakar buda sana güç olarak döner örneğin bu aracın 1300 cc BESLEMESİZ benzinli modeli 200 hp üstü güç verebiliyor.... buda tamam

    3-geriye aşıntı kaldı su buharının etkisi kaldı..... aslında bunuda kafamda basit bi şekilde çözdüm ama yazmıycam....


    ha mantığı şöyle düşün ayecim. ilk okullarda bile hidroliz yapılabiliyor. bu kimin ilgi alanına girer atıyorum elektrikçinin buelektriğini yapar ilk çalıştırmada aküden alınacak güçle çalıştırma anındaki hidrojen üretilir ve motor çalışır daha sonraları dinamodan güç üretilerek ve bir kapış devresi konarak motor devri ayarlanabilir sonrası ise malum. oksijenle hidrojeni ayır geri yak ve su buharı olarak aldığın suyu doğaya geri yolla.... bu kadar basit... ha şimdi bana devirdaim makinası fizik kanunu falan deme çüni ben yoktan bir enerji varetmiyorum yada ilk enerjiyle sonsuza kadar bir makinayıyakıt geeksinmimsiz çalıştırmıyorum. yakıtımız hidrojen yani su su olmazsa buda çalışmaz... ee neresi kafana takıldı?


    aYe bak bu sistemi 99 yılında bi türk yaptı çalıştırdı ne adam var nede arabası. şu manyetizmayı hala anlamadım ama bir çok yerde aynı çalışma var ve herkes çalıştığına göre bir mantığı olabilir. bende şu an bunun mantığı üzerine çalışıyorum. fakat bunları yapoanlara destek yok.. uçak düşürüldü toryum üzerine çalışan hocalarımız öldürüldü. aselsanda plastik bombaları tespit eden dedktör gibi bir çok buluş yapan mühendisler öldürüldü.

    http://www.haber7.com/haber.php?haber_id=215346


    sence böyle bir dünyada suyla araba çalıştırırlarmı? uzaya araba yollayacak teknolojisi olan ülkeler bunumu yapmaktan aciz sence? işlerine gelmiyor desek daha doğru...
    [B][I][U][COLOR="Blue"]Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler ve meczuplar memleketi olamaz…" [/COLOR][/U][/I][/B]
    [B][U][COLOR="Red"]MUSTAFA KEMAL ATATÜRK[/COLOR][/U][/B]

  7. #47
    Seni unutmayacağız
    Nur içinde yat

    Üyelik
    07 Haziran 2007
    Abi sen bana bişey anlatma zira birbirimizi anlayabilecek kapasiteye ikimizde sahip değiliz.

    Ben zaten havayla çalışan araba olmaz demedim, mesajlarımı tekrar tekrar yüzlerce kez oku anlayıp idrak etmeye çalış.

    Ama okumaz anlamaz cevap yapıştırmaya çalışırsın, abi akşam liselerini öneriyorum sana, fizik ve kimya dersi görmen lazım.
    ekinler baş vermeden kör buzağı topallamazmış.::tartis::

  8. #48

    Üyelik
    27 Ekim 2007
    Şehir
    İnadına 06 asfaltı....
    Motosikleti
    Kendini SS Zanneden Pisihled
    Alıntı İHTİYAR adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Aynı risk fazlasıyla benzin deposunda var.Benzin deposu en fazla 0.80 mm kalınlığında,basınç kapları ise 3mm üzeri.

    Benzin deposu yan yatmayla benzin akıtır,asfalta sürtününce küçük bir çakıl bile delebilir,üzerinize benzin bulaşması daha kolaydır vs vs vs
    ihtiyar hocamın dediği doğrudur. kazalı bir çok araçta lpg tankı inceleme firsatım oldu... bu tanklar kazada kabaca anlatırsam sakız gibi sünebiliyor diyebilirim. bu sebeple iç hacmi minimum seviyede azalıyor ve bu sebeple patlama riski azalıyor. artı kaynak yerlerinden kopmalarda çok zor görülen bir durum. ancak bizim insanımız sağolsun herşeydeki gibi bu konudada uzman olduğundan tankın neden %80 kapasiteyle doldurulduğunu bilmeden pompacı arkadaş lpg basarken "Himşerim ben arabayı sallayom sen eccük daha bas" diyipte %80 i geçince tabiki tehlike kaçınılmaz....


    motor etkisi olayına gelince motorda harabiyeti olan bir sistem ancak kullanım maliyetleri bunu amorti ediyor..


    son olarak bu sistemlerin en önemli sorunu zamanında giderlmeyen arızaları yapılmayan bakımları ve dolum talimatnamesine uumlmaması felakete neden olur.... ve aracınızda lpg varsa özelliklede eski nesil aracı haftada en az 8-10 km mutlaka benzinde kullanın ve depoda çeyrekten az benzin sakın koymayın özellikle yeni nesil elektrikle çalışan yakıt pompasına sahip araçlarda pompayı bozarsınız eski sistemlerde ie yakıt borusunun çatlamasına neden olup uzun süre kullanılmadığında yangın tehlikesi doğurur.....

    Alıntı aYe adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Abi sen bana bişey anlatma zira birbirimizi anlayabilecek kapasiteye ikimizde sahip değiliz.

    Ben zaten havayla çalışan araba olmaz demedim, mesajlarımı tekrar tekrar yüzlerce kez oku anlayıp idrak etmeye çalış.

    Ama okumaz anlamaz cevap yapıştırmaya çalışırsın, abi akşam liselerini öneriyorum sana, fizik ve kimya dersi görmen lazım.
    Sağol kardeş ben almıyım akşam zaten 11 e kadar okuldayım bide fizik kimya sokma
    [B][I][U][COLOR="Blue"]Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler ve meczuplar memleketi olamaz…" [/COLOR][/U][/I][/B]
    [B][U][COLOR="Red"]MUSTAFA KEMAL ATATÜRK[/COLOR][/U][/B]

  9. #49
    Khutuck - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    27 Aralık 2005
    Şehir
    Yollarda...
    Motosikleti
    2.5 yıl akbil, sonra CuBuF150, şimdi Fazer, az KTM
    Alıntı başkentin_asi_pilotu adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Ya aYe arkadaş bi araştırda sonra konuş.... yazmıyım yazmıyım dedim dayanamadım..


    1-Havayla çalışan motor arkadaşın dediği olay gerçek yapıldı. hatta beğenilmeyen TATA Firması yaptı al sana kaynak;

    Hindistan’ın en büyük otomobil üreticisi Tata tarafından alternatif enerjili araçlara bir yenisi sıkıştırılmış havayla çalışan otomobil oldu.


    Petrol sıkıntısının giderek artması otomobil üreticilerini alternatif enerji kaynaklarına yönlendirirken elektrikli, ethanollü, nitrojenli ve hibrid otomobilleri günümüzde sıkça duymaya başladık. Alternatif enerji kaynaklarına bu denli yüksek bir ilgi varken Hindistan’ın en büyük otomobil üreticisi Tata, sıkıştırılmış havayla çalışan bir otomobil ürettiğin açıkladı ve herkesi şaşırttı.

    Eski Formula 1 mühendislerinden Guy Negra önderliğinde tasarlanan otomobilin 110 km/s’lik maksimum hıza ve 200 km’lik menzile sahip olduğu belirtiliyor. 2008’in başında pazara sunulması beklenen araçtan Tata, yıllık 6000 adetlik üretim kapasitesi bekliyor.

    Bir kompresör yardımıyla sıkıştırılmış hava deposu doldurulan araç, sıkıştırılmış hava sayesinde pistonları harekete geçirerek motorun çalışmasını sağlıyor. Ayrıca araç içerisinde bulunan başka bir kompresör yardımıyla da hareketin sürekliliği sağlanıyor. Sadece depo başına 2 USD’lik bir maliyetle çalışan aracın, herhangi bir zararlı egzoz gazı üretmemesi ise küresel ısınmaya karşı da çok büyük bir avantajı oluyor. Havayı sıkıştırmak için gerekli kompresörün bulunmadığı yerlerde ise aracı herhangi bir elektrik kaynağına bağlayarak içerisindeki ufak kompresör sayesinde deposu doldurulabiliyor.

    Hindistan’ın yanında ilk etapta 12 ülkeye ihraç edilmesi düşünülen aracın Almanya, İsrail ve Güney Afrika’ya ihraç edileceği bilinirken Türkiye’ye gelip gelmeyeceği konusunda net bir bilgi henüz bulunmuyor.

    buda vatandaşın resmi;



    al sana fizik kanunu almadan ver.... bunda napıyosun? elektrikle havayı veriyosun ve kullanıyosun... ÇALIŞTI...

    Gelelim manyetizmayla çalışanlara;

    Bahsettiğim vatandaşı buylursam dahada fazla bilgi vericem. hatta kabul ederse o motoru inadına hondanın cbr serisinden birisine takıp ön cama liselim yan grenayada aYe sağolsun yazıp gezecem şaka bi yana buda bu vatandaşın videosu;

    http://vdo.mynet.com/video/BilimTekn...sid=LkRBRl8D15


    Çalışmasını hala çözmüş değilim ama olmayacak bir şey değil. elektrik motoruna yakın prensiple çalışan bir motordur tahminimnce


    veeeeeeeeeeeeeee son durum SUYLA ÇALIŞAN ARABA..........


    aYecim. bak sana hidrojenle ilgili biraz ödün ÇALINTI BİLGİ VERİYİM;



    Bunları şu wikipediamıdır nedir oradan almıştım.. ha gelelim olmama nedenine

    aYe şu anki eksiklikleri ne?

    Üretim depolama dimi?

    ankaralı bir firma yakıta ek yaptığı sistemde depolama olayını ortadan kaldırmış bir şarj diamosu vasıtasıyla motor devriyle orantılı olarak akım ve voltaj artmasından daha fazla su elektrolizi sağlayabiliyor.. firmanın adı aklıma gelse hemen yazıcam

    2-güç düşüklüğü mazda firması rx-8 modelinde ne yapılır?


    http://arabam.milliyet.com.tr/haber....haberID=276993


    bildiğin gibi wankel motorlar rotorun bir devrinde üç ateşleme çakar buda sana güç olarak döner örneğin bu aracın 1300 cc BESLEMESİZ benzinli modeli 200 hp üstü güç verebiliyor.... buda tamam

    3-geriye aşıntı kaldı su buharının etkisi kaldı..... aslında bunuda kafamda basit bi şekilde çözdüm ama yazmıycam....


    ha mantığı şöyle düşün ayecim. ilk okullarda bile hidroliz yapılabiliyor. bu kimin ilgi alanına girer atıyorum elektrikçinin buelektriğini yapar ilk çalıştırmada aküden alınacak güçle çalıştırma anındaki hidrojen üretilir ve motor çalışır daha sonraları dinamodan güç üretilerek ve bir kapış devresi konarak motor devri ayarlanabilir sonrası ise malum. oksijenle hidrojeni ayır geri yak ve su buharı olarak aldığın suyu doğaya geri yolla.... bu kadar basit... ha şimdi bana devirdaim makinası fizik kanunu falan deme çüni ben yoktan bir enerji varetmiyorum yada ilk enerjiyle sonsuza kadar bir makinayıyakıt geeksinmimsiz çalıştırmıyorum. yakıtımız hidrojen yani su su olmazsa buda çalışmaz... ee neresi kafana takıldı?


    aYe bak bu sistemi 99 yılında bi türk yaptı çalıştırdı ne adam var nede arabası. şu manyetizmayı hala anlamadım ama bir çok yerde aynı çalışma var ve herkes çalıştığına göre bir mantığı olabilir. bende şu an bunun mantığı üzerine çalışıyorum. fakat bunları yapoanlara destek yok.. uçak düşürüldü toryum üzerine çalışan hocalarımız öldürüldü. aselsanda plastik bombaları tespit eden dedktör gibi bir çok buluş yapan mühendisler öldürüldü.

    http://www.haber7.com/haber.php?haber_id=215346


    sence böyle bir dünyada suyla araba çalıştırırlarmı? uzaya araba yollayacak teknolojisi olan ülkeler bunumu yapmaktan aciz sence? işlerine gelmiyor desek daha doğru...
    Peki o Wankel motor benzin yakmayacak mı Wankel motorda %30 verimle benzini yakıyoruz, ordan aldığımız enerjiden %80 verimle hidrojen üretiyoruz, sonra o hidrojeni bir daha yakıt hücresinde %80 verimle yakıyoruz. Böylece benzinden içten yanmalı motordaki gibi %30 yerine %19 verim elde ediyoruz


    REKLAM ALANI
3. sayfa BirinciBirinci 123

Konu içerisindeki kullanıcılar

Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)

Bu Konudaki Etiketler