Kapat
Üye Girişi
Motovento
Reklam Alanı
Motomax
Reklam Alanı

askerlik erteleme için gerekli evraklar neler?

    Motovento
    REKLAM ALANI
  1. #1
    dkan - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    30 Kasım 2008
    Şehir
    istanbul/güneşli
    Motosikleti
    yamaha r6 mavi istyor:)
    arkadşlar yüksek okul mezunuyum askerliği 2 sene erteleticem buaralar erteleten varmı neler istiyorlar benim bildiğim kimlik birde diploma bunun dışında birşey istyrlarmı?


    REKLAM ALANI
    Oktay Motor CF Moto Polaris Mondial
    Motomax
  2. #2
    RunemagicK - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    21 Kasım 2008
    Şehir
    Çekmeköy
    Motosikleti
    Mondial 150 ZAT, Burgman 400 ve SYM Maxsym 400
    sakalsız fotoğrafta istiyorlar.
    ATAMASI YAPILAN ÖĞRETMEN

  3. #3

    Üyelik
    01 Haziran 2011
    Şehir
    İSTANBUL
    Motosikleti
    Sl 150
    Alıntı RunemagicK adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    sakalsız fotoğrafta istiyorlar.
    Hay sakalları batsın. Şu askeriyenin bütün herkese asker muamelesi gösterip o mantıkla (ya da mantıksızlıkla) yaklaşması ne zaman bitecek acaba
    Ne mutlu [B]insanım[/B] diyene!

  4. #4
    RunemagicK - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    21 Kasım 2008
    Şehir
    Çekmeköy
    Motosikleti
    Mondial 150 ZAT, Burgman 400 ve SYM Maxsym 400
    panik yok, ben top sakallı foto verdim zaten şubeyede 2 aylık sakalla girdim. hatta uzun saçla küpeyle girenlerde var. karışmıyolar yani. kağıtta yazanı söyledim sadece ben.
    ATAMASI YAPILAN ÖĞRETMEN

  5. #5
    Sinan Aksu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    21 Kasım 2009
    Motosikleti
    DL1000-Nmax155
    Alıntı RunemagicK adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    panik yok, ben top sakallı foto verdim zaten şubeyede 2 aylık sakalla girdim. hatta uzun saçla küpeyle girenlerde var. karışmıyolar yani. kağıtta yazanı söyledim sadece ben.
    Vaayy..
    Ben askerlik muaynesine gittigimde manowar t-shirt'i yüzünden şubeye almamislardi.
    O zamandan bu zamana baya bi gelişme olmuş demekki.
    İç sesim dışardan duyulsa beni kurşuna dizersiniz..

  6. #6
    Ramazan Can - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    05 Ekim 2006
    Şehir
    Pendik / İstanbul
    Motosikleti
    BMW GS 1200 / Honda Africa Twin dct1000L- VESPA LX
    okulla alakam bittikten sonra direk kimliğimle gidip 2 sene erteletmiştim.... oraya gittiğimde beni hastaneye gönderip bir dizi muayeneden geçirmişlerdi.... şuan o tecillede bitti... nasip olursa önümüzdeki aylar içerisinde askerim....
    Fuzuliye sormuşlar "sevmek mi daha güzel sevilmek mi?" Sevişmiyorsanız ikisi de fuzuli demiş... SEMTİN HAYLAZI

  7. #7
    Super Moderator Olcan138 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    15 Kasım 2005
    Şehir
    Stockholm
    Motosikleti
    Keeway Superlight 150
    Daha gitmeden askerliğimi yakacakmışım

    Tecil için şubeye giderken, uzun saçım da sakalım da bıyığım da vardı; fotoğraflarım da aynıydı hatta. Kıyafetimi hatırlamıyorum ama, bir Manowar t-shirt'ü falan da olması olasıdır üstümde. İyi yırtmışım demek ki tüm bu falsolarla

    Buraya hakikaten konu açmak lazımmış konuyla ilgili

    Diplomanın aslı ve 4 fotoğrafın yanında, 4 kimlik fotokopisi, 4 de diploma fotokopisi haırlıyorum bir de sanki?
    1-3-8........................................138
    FORUM KURALLARI ve KULLANIMI HAKKINDA

  8. #8
    dkan - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    30 Kasım 2008
    Şehir
    istanbul/güneşli
    Motosikleti
    yamaha r6 mavi istyor:)
    son zamanlarda giden ykmu acaba şimdi değişmiş olabilir:/

  9. #9

    Üyelik
    16 Nisan 2003
    95 yılında kayseri komando'da tüberküloz olup geberecekken direkten dönen biri olarak söylüyorum, mümkün olduğunca ya kısa yapın ya hiç yapmayın! Isı -22 dereceydi dışarıda ve koğuşta kalorifer yanmıyordu. Bütün kıyafetleri giyip 3 kat battaniye altında sabaha kadar der top olmuş vaziyette titreyerek sabah 4:50 de küfürler ve bağırışmalar eşliğinde kalkıp 07:00'a kadar eğitim alanının toprak zemininde, buza yapışmış ağaç yapraklarını gecenin köründe ( aralık ayında o saatlerde güneş daha doğmamış oluyor) tırnaklarımızla kazıyarak temizliyorduk. Kahvaltı: metal bardakta, yarım bardak buz gibi çay.Adam başı 3 adet zeytin.100 gram kadar margarin.Bir o kadar da peynir.6 kişilik masaya 2 adet ekmek.Uyanık olanlar hemen ekmekleri kapar.Sonra vicdanına kalmış bir miktarı köşesinden koparıp diğer 2 tane saftirik adamın önüne atar.İlk birkaç gün gurur yapıp yemek yemezsin.Üçüncü gün hastalanınca kimsenin umurunda olmadığını, ciddi ciddi hastalıktan ölme ihtimalin olduğu gerçeği kafana dank eder.Sonraki haftalarda oturduktan 5 dakika sonra kalk diye bağırıldığında, dışarı çıkarken masalarda kalmış ekmekleri toplar cebine atarsın.Ben ileriki dönemlerde masada kalmış tavuğu yağlı yağlı cebine atanı gördüm. Bazen kasalarda elma kalırdı."İsteyen alsın lan!" diye çavuşun bağırmasını gözlerdik.Hemen koşturup 8-10 tane elmayı ceplere doldurduğumu, ,akşam yatana kadar hatır hutur 5-6 tane elmayı yediğimi bilirim. 1 ay karantinada kaldım, 18 arkadaşımla birlikte. Kemalpaşa tatlısı bile tuzlu geliyordu. Bir yandan da gündüz eğitim ve spora devam ediyoruz! Sıcak bir yere gireceğim için mutfakta bulaşık yıkama sırası gelince sevinirdim. Nizamiyeden içeri adım attıktan sonra ilk banyomuzu 22. gün yapabilmiştik. Donan ayak baş parmaklarım ister inanın ister inanmayın, temmuz ayında gölgedeki sıcaklıkların 40 derece olduğu zamanlar çözüldü.Parmaklarım yavaş yavaş karıncalanmaya başladı ve normal olarak hissettmeye başladım ondan sonra.Muhtemelen eklemlerle ilgili.Aksi durumda zaten kangren olur kesilir.Eğitim alanındaki donmuş çeşmeye taşla sopayla vurup buzlarını döktükten sonra yavaş yavaş akmaya başlayan suyu içerdik.Bardak falan yok tabi.İstisnasız herkesin ellerinin üstü, kulakları ve burnunun altı yaraydı.Soğuktan.

    Tamam eğitimin parçası olarak zorluklar olur anlarım ama.Akşam oldu mu askere sıcak bir çorba veremiyor, sıcak koğuşta yatıramıyorsan bu yapılana askerlik değil esir kampında mahkumluk denir.Yukarıda anlattıklarım tamamen gerçektir.

    Halen böylemidir bilmiyorum.Hatta 18 ay sonra 97 yılında eve döndüğümde, olan biteni babası astsubay emeklisi olan arkadaşın babasına anlatmıştım,Adam "ben orduda 25 yıl çalıştım bu anlattığın türden birşey görmedim" demişti.Kendine bok sürmemek için mi dedi, gerçekten mi görmedi bilmiyorum.Bu konuda kitap yazmayı bile düşündüm ama ilgili kanunlar gereği vaz geçtim.

  10. #10
    dkan - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    30 Kasım 2008
    Şehir
    istanbul/güneşli
    Motosikleti
    yamaha r6 mavi istyor:)
    yapılana askerlik değil esir kampında mahkumluk denir. (KESNLKLE KATILIYORUM)

  11. #11

    Üyelik
    01 Haziran 2011
    Şehir
    İSTANBUL
    Motosikleti
    Sl 150
    Alıntı jawa adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    95 yılında kayseri komando'da tüberküloz olup geberecekken direkten dönen biri olarak söylüyorum, mümkün olduğunca ya kısa yapın ya hiç yapmayın! Isı -22 dereceydi dışarıda ve koğuşta kalorifer yanmıyordu. Bütün kıyafetleri giyip 3 kat battaniye altında sabaha kadar der top olmuş vaziyette titreyerek sabah 4:50 de küfürler ve bağırışmalar eşliğinde kalkıp 07:00'a kadar eğitim alanının toprak zemininde, buza yapışmış ağaç yapraklarını gecenin köründe ( aralık ayında o saatlerde güneş daha doğmamış oluyor) tırnaklarımızla kazıyarak temizliyorduk. Kahvaltı: metal bardakta, yarım bardak buz gibi çay.Adam başı 3 adet zeytin.100 gram kadar margarin.Bir o kadar da peynir.6 kişilik masaya 2 adet ekmek.Uyanık olanlar hemen ekmekleri kapar.Sonra vicdanına kalmış bir miktarı köşesinden koparıp diğer 2 tane saftirik adamın önüne atar.İlk birkaç gün gurur yapıp yemek yemezsin.Üçüncü gün hastalanınca kimsenin umurunda olmadığını, ciddi ciddi hastalıktan ölme ihtimalin olduğu gerçeği kafana dank eder.Sonraki haftalarda oturduktan 5 dakika sonra kalk diye bağırıldığında, dışarı çıkarken masalarda kalmış ekmekleri toplar cebine atarsın.Ben ileriki dönemlerde masada kalmış tavuğu yağlı yağlı cebine atanı gördüm. Bazen kasalarda elma kalırdı."İsteyen alsın lan!" diye çavuşun bağırmasını gözlerdik.Hemen koşturup 8-10 tane elmayı ceplere doldurduğumu, ,akşam yatana kadar hatır hutur 5-6 tane elmayı yediğimi bilirim. 1 ay karantinada kaldım, 18 arkadaşımla birlikte. Kemalpaşa tatlısı bile tuzlu geliyordu. Bir yandan da gündüz eğitim ve spora devam ediyoruz! Sıcak bir yere gireceğim için mutfakta bulaşık yıkama sırası gelince sevinirdim. Nizamiyeden içeri adım attıktan sonra ilk banyomuzu 22. gün yapabilmiştik. Donan ayak baş parmaklarım ister inanın ister inanmayın, temmuz ayında gölgedeki sıcaklıkların 40 derece olduğu zamanlar çözüldü.Parmaklarım yavaş yavaş karıncalanmaya başladı ve normal olarak hissettmeye başladım ondan sonra.Muhtemelen eklemlerle ilgili.Aksi durumda zaten kangren olur kesilir.Eğitim alanındaki donmuş çeşmeye taşla sopayla vurup buzlarını döktükten sonra yavaş yavaş akmaya başlayan suyu içerdik.Bardak falan yok tabi.İstisnasız herkesin ellerinin üstü, kulakları ve burnunun altı yaraydı.Soğuktan.

    Tamam eğitimin parçası olarak zorluklar olur anlarım ama.Akşam oldu mu askere sıcak bir çorba veremiyor, sıcak koğuşta yatıramıyorsan bu yapılana askerlik değil esir kampında mahkumluk denir.Yukarıda anlattıklarım tamamen gerçektir.

    Halen böylemidir bilmiyorum.Hatta 18 ay sonra 97 yılında eve döndüğümde, olan biteni babası astsubay emeklisi olan arkadaşın babasına anlatmıştım,Adam "ben orduda 25 yıl çalıştım bu anlattığın türden birşey görmedim" demişti.Kendine bok sürmemek için mi dedi, gerçekten mi görmedi bilmiyorum.Bu konuda kitap yazmayı bile düşündüm ama ilgili kanunlar gereği vaz geçtim.
    Gerçekten üzüntü verici bir askerlik süreci geçirmişsin. Malesef şaşıramıyorum artık böyle hikayeler o kadar çok ki kutsal hizmet, vatani görev, borç diye dayattırılan zorunlu askerlik hizmetini böyle insanlığa sığmaz şartlar altında bir zulüm olarak yaşayan, psikolojisi bozulan nice 'vatan evladı'mız var

    Kitap yazmaktan vazgeçtin belki ama en azından hikayeni buraya yazabilirsin.

    http://www.askerleranlatiyor.blogspot.com/
    Ne mutlu [B]insanım[/B] diyene!

  12. #12
    Deryali - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    09 Şubat 2008
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    Yamaha MT-09
    Ben askerliği tecil ettirmek için 2 üniversite okudum 3.ye başlayacaktım ama kabul etmediler yaş 30 olmuş abi :(
    "Özgür yaşayanların bakış açısı" Motojektif

  13. #13
    motorcu48 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    08 Temmuz 2007
    Şehir
    marmaris ve muğla
    Motosikleti
    İNAZUMA keyfiii :DD
    hayret forum baya bi bilinçlenmiş dedim şimdi bu başlığa millet direk askerlikten kaçılırmı nereye kadar filan gibisinden konuyla alakalı olmayan birsürü sinirbozucu şey yazar sanmıştım yanılmışım xD
    Mustafa Kemal Atatürk

  14. #14

    Üyelik
    01 Aralık 2010
    Şehir
    Tekirdağ
    Motosikleti
    Kawasaki Ninja 300 - 30th Anniversary Special Edit
    @rockandbeer

    hayırdır birader senin derdin nedir ya geçen gün her türk asker doğar sözü için birşeyler zırvaladın şimdi imzana ne mutlu türküm diyene sözündeki türkümü çıkartıp insanım yazıp bi de koyu yazmışsın gözümüze soka soka hayırdır nedir senin derdin biz amerikan ordusu değiliz bizim askerlerimizin de amerikan askerleri gibi saçı sakalı birbirine karışık değildir HER TÜRK ASKER DOĞAR bunu anlamak istemeyenin kafasına vura vura anlatmasınıda iyi biliriz biz al bu benim abim http://www.ressim.net/i/4709651 Jandarma Komando Er Uğur Yıldırım Hakkari Şemdinli kendisi HER TÜRK ASKER DOĞAR mantalitesi ile büyüdü benim abim Şemdinlide askerlik yaparken sen burda oturduğun yerden her türk asker doğar sözüne karşı çıkamazsın yada ne mutlu türküm diyene sözünü gözümün içine soka soka ne mutlu insanım diyeneye çeviremezsin herkez haddini bilecek bu foruma 1 senedir üyeyim şimdiye kadar hiç kimseye saygıda kusur etmedim etmem de ama sen haddini bileceksin oturduğun yerden ahkam kesemezsin.


    REKLAM ALANI

Konu içerisindeki kullanıcılar

Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)