Kapat
Üye Girişi
Motovento
Reklam Alanı
Motomax
Reklam Alanı
7. sayfa BirinciBirinci ... 56789 ... SonuncuSonuncu

Turkiyede neden insanlar surekli birbirini kazikliyor?

    Motovento
    REKLAM ALANI
  1. #121
    AzÇok - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    07 Ocak 2018
    Şehir
    İstanbul-İzmir
    Kazıklanmak ve kazıkçılar tartışılırken konu dağıtılmış biraz. Ben konuyu toparlamak adına Osmanlı İmparatorluğu zamanında sömürgeci devletler tarafından milletçe kazıklanmamızdan bahsedeyim. Milletçe kazıklanmışız. Avrupalı sömürgeci devletler "Düyun-u Umumiye" kurumu ile Osmanlı devletinin topladığı vergilere alacaklarına mahsuben el koymuştur.
    Yani Fransa, Almanya,İngiltere çek senet mafyası gibi tahsilata geçmiş, İstanbul'un göbeğine(Bugünkü İstanbul Erkek Lisesi Binası) yerleşmişlerdir. Osmanlı İmparatorluğuna sömürge ülkesi muamelesi yapılmıştır.

    Kader bu ya o zaman da kazıklanmışız...

    "XIX. yüzyılın sonlarından itibaren İngiliz, Fransız, Amerikan, Alman şirketleri hızla Osmanlı sınırları içinde çoğaldı. Önemli olan bunlar Osmanlı yasalarına değil kendi ülkeleri yasalarına tabi idi. Kendi topraklarında yabancı ülkelerin vergi topladığı, kendi toprakları üzerindeki madenlerin işletilmesinin yabancılara bırakıldığı, kendi köylüsünün emeğini yabancı şirketlere terk edildiği, kendi toprakları üzerindeki fabrikaları denetleyemeyen bir ülke yarı sömürgedir."

    Kaynak;
    http://www.inkilap.info/2014/11/osma...rge-olusu.html

    Bütün bunların sorumlusu kimdi acaba?
    Mr.wind bunu beğendi.


    REKLAM ALANI
    Oktay Motor CF Moto Polaris Mondial
    Motomax
  2. #122
    watercolours - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    15 Kasım 2005
    Şehir
    Coruscant
    Motosikleti
    speederbike
    Alıntı Mr.wind adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    1- yazdiklarimi gercekten okudunuz mu?
    2- yazdiklarimi gercekten okuyup anladiniz mi?
    3-okuyup anlayip "acaba hakli olabilir mi diyip" minik te olsa bi arastirma yaptiniz mi?

    yaptiysaniz baska bir postta bu konuyu gercek tarihi belgeler uzerinden tartisalim. Aksi taktirde bu size yonelik ilk ve son mesajim olacak. Benim bu forumda yazma ve okuma amacim ucuz kalitesiz laf dalaslari degil.
    Biliyorsunuz, bazıları Türkler'in İslam'la Adalet ve Kalkınma Partisi gelince tanıştığını sanıyor, en azından davranışları öyle bir izlenim bırakıyor. Onun için, çok takılmayın.
    Mr.wind bunu beğendi.

  3. #123
    hokahey - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    03 Kasım 2016
    Şehir
    papua yeni gine
    Egeli bir yörük türk olarak diyecek bazı şeylerim vardır elbette.

    Biliyorsunuz türk genotipinin en yoğun olduğu yer ege bölgesidir. Bu vesile ile biraz lakirdi etme hakkım var.

    Birincisi, türkler islam'ı benimsemiş olsalar dahi eski gelenek ve âdetlerinden kopmamislardir. Şahit olduğum birçok ananenin kökeni şaman/goktanri döneminden kalmadir.

    Kadin her zaman on plandadir. Toplumda kadının yeri erkeklerden daha öndedir diyebilirim. Söz hakkına sahiptirler. Bizi araplarin sosyal yaşamından ayıran en önemli özellik budur kanımca.

    Fakat biz yerleşik hayata tam olarak adapte olamadigimiz için yerleşik/kentsoylu özelliklere sahip değiliz. Bu yüzden osmanli zamanında asker olarak idame edilmişiz. Kafamiz ticarete basmaz. Düz insaniz. Cahillikten kaynaklanan müthiş bir özgüven sahibiyiz. Bu yüzden askeri alanda destanlar yazacak kadar cesuruz.

    osmanli zamanında bizleri sadece asker olarak istihdam etmişler.

    Özgürlüğe felâket derecede düşkünüz. Esaret altında yaşamak, savaştan kaçmak gibi huylarimiz da yoktur.

    Bunlar bizleri araplar ve gayrimüslimlerden ayıran özelliklerdir.
    Osm@n ve Mr.wind bunu beğendiler.

  4. #124
    Motosiklet Eğitmeni COQ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    27 Ocak 2008
    Şehir
    France
    Motosikleti
    Honda
    Alıntı Ahmet Turan Peker adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Türkler Anadolu'da herkesten habersiz kimseye görünmeden yer altın da yaşarlarmış.
    Siz bizi haberdar edin.
    Mesela şu türk şu memlekette şu eseri bırakmıs.
    Bak şu cami Kırıkkaleli Ahmet efendinin eseri.
    Şu çeşme Dinarlı Mahmut ağa tarafından yapılmış
    Ama sarayla bağlantısı olmayacak.
    Yani bilmem ne paşa şunu yaptı değil.
    Sıradan halktan bahsediyorum

    Bulamazsın.
    Muhtemelen ev bile bulamazsın.

    Aklına gelen her isim savaş kahramanıdır.
    Ulubatlı Hasan
    Malkoçoğlu
    KaraMurat gibi.
    Çünkü türkler hep savaşa yollanmış hazır askerlerdir

    Osmanlı'nın Anadolu'da çaktığı tek bir çivi bulamazsın
    Hepsi ya başkentlerinde ya da şehzade eğitim merkezlerindedir.
    Kalanı Selçukludan kalmadır ve Selçuklu anadoluda değil iranda kurulmuş bir devlettir.
    Anadoluya yıkılmalarına 80 sene kala falan geldiler.
    Zaten 100 yılı bulmadan yıkıldılar.

    Yine bilmediğin gibi kayı boyu değil Kınık Türkleridir.
    Selçuklu türkçe bile konuşmaz, resmi dili farsçadır.
    Bu farsça konusunda en büyük kavgayı veren muhtemelen bayıldığın mevlanadır..
    Kendisi türkleri hiç sevmezdi.
    Zaten adı Rum-i
    Bugün yaşıyor olsaydı muhtemelen Lgbt için mücadele ediyor olurdu ve benim için tek olumlu yönü odur

    Kusura bakma ama
    Televizyonda dizi seyredip gaza geliyor, sonra burda tarih s...çıyorsunuz
    Yapmayın.
    Yarın buraları torunlarınız okuyacaktı.
    Onlara ev araba para falan bırakın.
    Benim dedem salaktı travması iyi bir miras değil
    Mr.wind ve espresso bunu beğendiler.
    Küçük hırsız el feneri, büyük hırsız deniz feneri kullanır.
    Ancak her ikisininde çalışması için ampul gerekir.(Cosinus)

  5. #125
    Ahmet Turan Peker - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    29 Temmuz 2015
    Şehir
    istanbul
    Motosikleti
    honda nc 750 x dct vstrom dl 650 xmax 250
    Alemsiniz var ya siyaset sizin genlerinizi mı bozdu sırf muhalif yazmak için aslından şüphe duymak nedir yahu. Yani yok Selçuklu şöyle yok Osmanlı böyle nasıl bir ruh hali içindesiniz ...

    Ha benim bunlarla alakam yok diyene sözüm olmaz. Milletin asaleti ile dalga geçmeyin. Bu millet chp yok iken de vardı Ak parti yok ikende olacaktır.

    Yazılanları oku..her yazılanı oku ama hepsine inanma inanırsan Türkler bu ülkede yoktu ya seni böyle inandırırlar.

    Biz buradayız burası bizim. Siz sahiplensenizde reddetsenizde.

  6. #126
    watercolours - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    15 Kasım 2005
    Şehir
    Coruscant
    Motosikleti
    speederbike
    Alıntı COQ adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Siz bizi haberdar edin.
    Mesela şu türk şu memlekette şu eseri bırakmıs.
    Bak şu cami Kırıkkaleli Ahmet efendinin eseri.
    Şu çeşme Dinarlı Mahmut ağa tarafından yapılmış
    Ama sarayla bağlantısı olmayacak.
    Yani bilmem ne paşa şunu yaptı değil.
    Sıradan halktan bahsediyorum

    Bulamazsın.
    Muhtemelen ev bile bulamazsın.

    Aklına gelen her isim savaş kahramanıdır.
    Ulubatlı Hasan
    Malkoçoğlu
    KaraMurat gibi.
    Çünkü türkler hep savaşa yollanmış hazır askerlerdir

    Osmanlı'nın Anadolu'da çaktığı tek bir çivi bulamazsın
    Hepsi ya başkentlerinde ya da şehzade eğitim merkezlerindedir.
    Kalanı Selçukludan kalmadır ve Selçuklu anadoluda değil iranda kurulmuş bir devlettir.
    Anadoluya yıkılmalarına 80 sene kala falan geldiler.
    Zaten 100 yılı bulmadan yıkıldılar.

    Yine bilmediğin gibi kayı boyu değil Kınık Türkleridir.
    Selçuklu türkçe bile konuşmaz, resmi dili farsçadır.
    Bu farsça konusunda en büyük kavgayı veren muhtemelen bayıldığın mevlanadır..
    Kendisi türkleri hiç sevmezdi.
    Zaten adı Rum-i
    Bugün yaşıyor olsaydı muhtemelen Lgbt için mücadele ediyor olurdu ve benim için tek olumlu yönü odur

    Kusura bakma ama
    Televizyonda dizi seyredip gaza geliyor, sonra burda tarih s...çıyorsunuz
    Yapmayın.
    Yarın buraları torunlarınız okuyacaktı.
    Onlara ev araba para falan bırakın.
    Benim dedem salaktı travması iyi bir miras değil
    Resmi tarihe inanmayıp kimsenin görmediği Lozan'ın gizli maddelerine inananlar var. Onun için siz de çok takılmayın.
    Mr.wind ve COQ bunu beğendiler.
    May the Force be with McLaren Mercedes

  7. #127
    Motosiklet Eğitmeni COQ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    27 Ocak 2008
    Şehir
    France
    Motosikleti
    Honda
    Alıntı Ahmet Turan Peker adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    aslından şüphe duymak nedir yahu.
    Aslımız türk
    Bunu dile getirirken hiç şüpheli bir cümlemize rastladın mı?
    Bir daha yazıyorum
    Aslımız türk
    Osmanlı yokken de türktük
    Selçuklu yokken de.

    5000 bin yıl boyunca türkçe konuşuyorduk.
    Selçuklu madem en güzel türktü anadilimizin neyini beğenmedi de farsçayı resmi dil yaptı.
    Osmanlı ecdadımızdı da neden dilimizi reddedip Osmanlıca diye dil uydurdu.

    Yarın tayyip,
    bundan sonra devletin resmi dili çincedir ya da arapçadır derse ne yapacaksın?
    Olsun sonuçta türküz mü diyeceksin?

    O rezilliği kabul edersek torunlarımız bizden atalarımız mı diye bahsedecek?
    Yoksa bugün eşşek gibi fransızca konuşan arap ve afrikanın koloni ülkeleri gibi dedelerine mi sövecekler?
    Mr.wind ve Osm@n bunu beğendiler.
    Küçük hırsız el feneri, büyük hırsız deniz feneri kullanır.
    Ancak her ikisininde çalışması için ampul gerekir.(Cosinus)

  8. #128
    Ahmet Turan Peker - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    29 Temmuz 2015
    Şehir
    istanbul
    Motosikleti
    honda nc 750 x dct vstrom dl 650 xmax 250
    Alıntı COQ adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Aslımız türk
    Bunu dile getirirken hiç şüpheli bir cümlemize rastladın mı?
    Bir daha yazıyorum
    Aslımız türk
    Osmanlı yokken de türktük
    Selçuklu yokken de.

    5000 bin yıl boyunca türkçe konuşuyorduk.
    Selçuklu madem en güzel türktü anadilimizin neyini beğenmedi de farsçayı resmi dil yaptı.
    Osmanlı ecdadımızdı da neden dilimizi reddedip Osmanlıca diye dil uydurdu.

    Yarın tayyip,
    bundan sonra devletin resmi dili çincedir ya da arapçadır derse ne yapacaksın?
    Olsun sonuçta türküz mü diyeceksin?

    O rezilliği kabul edersek torunlarımız bizden atalarımız mı diye bahsedecek?
    Yoksa bugün eşşek gibi fransızca konuşan arap ve afrikanın koloni ülkeleri gibi dedelerine mi sövecekler?
    80-90 yılda Osmanlıca diye bir şey kalmadı doğru mu...

    Peki 600 sene Türkçeyi hor gören ""kullanmayan"" bir yönetime rağmen nasıl Türkçe baki kalmış. Halk unutmamış dersen
    80 yılda Osmanlıcayı nasıl unuttu. Ha halk osmankica konuşmuyordu diyorsan o zaman Türkçeyi Osmanlı kullanmıyor niye diyorsun.. Biraz karışık oldu ama sen anlarsın istersen. Büyük ihtimalle anlamamazliktan geleceksin de ben yine de yazdım işte

  9. #129
    ero__ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    15 Mart 2005
    Ülkenin başındaki tarafından atanmış bu zırtapozların aldığı kararlar doğrultusunda soruya cevabı aramaya bence gerek yok... Allah belalarını versin...



    Manisa’da, Soma Kömür İşletmeleri Anonim Şirketi tarafından işletilen Eynez Maden Ocağı’nda 14 Mayıs 2014’te meydana gelen maden faciasında 301 işçi can vermişti. Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen dava 2018 yılında bitti.

    37 kişi beraat ederken, 14 sanık taksirle ölüme ve yaralanmaya sebebiyet vermekten cezalandırıldı. Bu çerçevede, basit taksir suçundan Soma Kömür İşletmeleri A.Ş.’nin Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan’a 15 yıl; bilinçli taksirden de Genel Müdür Ramazan Doğru’ya 22 yıl 6 ay, İşletme Müdürü Akın Çelik’e 18 yıl 9 ay, Yardımcısı İsmail Adalı’ya 22 yıl 6 ay hapis cezası verildi.

    301 KEZ ‘ÖLDÜRMEDEN’ CEZA İSTEDİ

    Yargıtay 12. Ceza Dairesi, 30 Eylül 2020’de kararı bozdu.

    Can Gürkan’ın yangın riskinin yüksek olduğunu bilerek havalandırmaya dair gerekli teknik altyapıyı oluşturmadan ve iş güvenliği önlemleri almadan üretimin arttırılmasını hedeflediği belirtildi. Üretim zorlaması olarak adlandırılan kusurlu hareketin bizzat Gürkan tarafından alınan karar, verilen talimat ve oluşturulan işletme politikasının sonucunda meydana geldiği ifade edildi.

    Bu çerçevede Gürkan, Doğru, Çelik ve Adalı’nın 301 kez olası kastla öldürme ve 162 kez olası kastla yaralama suçlarından ceza verilmesi gerektiği vurgulandı.

    İKİ YARGITAY SAVCISINDAN İTİRAZ

    İki Yargıtay savcısı, bu kararın düzeltilmesi için 8 Ocak 2021’de başvurdu. Dilekçede, 12. Ceza Dairesi’nin sanıklar hakkında “Neticeyi öngördükleri ve olursa olsun diye hareket ettikleri” diyerek, karar verdiği belirtildi. Dilekçede şöyle devam edildi:


    “Sanıkların çalışma arkadaşlarının yaşamlarını yitirmesi ve yaralanmalarını istemeleri ya da kabullenmeleri, ahlaki ve vicdani değerlerle bağdaşması mümkün olmayan durumdur. Soma Kömürleri A.Ş.’nin çok büyük finansal yatırımlar yaparak ve yüksek istihdam sağlayarak başlattıkları söz konusu üretim faaliyeti çerçevesinde çalışanlarının en temel hakları olan yaşam haklarını hiçe saydıklarını düşünmek mümkün değildir.”

    Bu nedenle kararın bozularak, taksirle ölüme neden olmaktan ceza verilmesi istendi.

    EN FAZLA 22 YIL HAPİS CEZASI ALACAK
    Soma davasının avukatı Murat Kemal Gündüz, bu durumda Can Gürkan'a en fazla 22 yıl kadar ceza verilebileceğini, bunda da infaz yasası ve diğer indirimlerin olacağını belirtti. Gündüz, şunları söyledi: Bu Yargıtay'a açık müdahaledir. Üç bürokrat, yargı üyesi ile değiştirilmiş. İktidar işverenlere diyor ki, istediğiniz kadar işçi öldürebilirsiniz. Verirsiniz para cezasını, kurtulursunuz.
    HEYETE BÜROKRATLAR ATANDI

    Soma davası Yargıtay 12. Ceza Dairesi’ne döndüğünde beş kişilik heyetinin üçü değişti. Başkan Ahmet Er ve üye hakim Nadir Güngündeş koltuğunu korurken, üç yeni hakim heyete katıldı.


    Diğerinin yerine eski Adalet Bakanı ve Müsteşarı Kenan İpek, eski HSK Genel Sekreteri Fuzuli Aydoğdu ve eski Ceza ve Tevfikevleri Genel Müdürü Mustafa Yapıcı heyete katıldı..

    ---------- Mesajlar birleştirildi - 21:28 ---------- bir önceki mesaj zamanı 21:22 ----------

    Alıntı watercolours adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Biliyorsunuz, bazıları Türkler'in İslam'la Adalet ve Kalkınma Partisi gelince tanıştığını sanıyor, en azından davranışları öyle bir izlenim bırakıyor. Onun için, çok takılmayın.
    Buzdolabı yoktu buzdolabı peheeey!
    Mr.wind bunu beğendi.

  10. #130
    Motosiklet Eğitmeni COQ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    27 Ocak 2008
    Şehir
    France
    Motosikleti
    Honda
    Alıntı Ahmet Turan Peker adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    80-90 yılda Osmanlıca diye bir şey kalmadı doğru mu...

    Peki 600 sene Türkçeyi hor gören ""kullanmayan"" bir yönetime rağmen nasıl Türkçe baki kalmış. Halk unutmamış dersen
    80 yılda Osmanlıcayı nasıl unuttu. Ha halk osmankica konuşmuyordu diyorsan o zaman Türkçeyi Osmanlı kullanmıyor niye diyorsun.. Biraz karışık oldu ama sen anlarsın istersen. Büyük ihtimalle anlamamazliktan geleceksin de ben yine de yazdım işte
    Zaten onu anlatıyorum..
    Türk milleti burda
    Senin osmanlı ve selçuklu nerde?
    Mr.wind bunu beğendi.
    Küçük hırsız el feneri, büyük hırsız deniz feneri kullanır.
    Ancak her ikisininde çalışması için ampul gerekir.(Cosinus)

  11. #131
    hokahey - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    03 Kasım 2016
    Şehir
    papua yeni gine
    Osmanlıca nedir yahu? Yok öyle bir şey. Arapça, Farsça ve Türkçe karışımı saçmasapan, çorba gibi bir şeydi osmanlica dediğimiz şey. Zaten saray çevresinde küçük elit bir topluluk dışında kullanan da yoktu. Kimse anlamiyordu ki
    Türkçe okumak istiyorsanız yunus emre, karacaoğlan, pir sultan abdal ve günümüze kadar uzanan ozanların eserlerine bakın. Saf ve pür ana dilimizi ayna gibi göreceksiniz.

    Buyrun 1600'lü yıllarda Karacaoğlan:

    Elif kaşlarını çatar,
    Gamzesi sineme batar.
    Ak elleri kalem tutar,
    Yazar Elif, Elif deyi..


    Buyrun bu da fuzuli:

    İlm kesbiyle pâye-i rif’at
    Arzû-yı muhâl imiş ancak
    Aşk imiş her ne var âlemde
    İlm bir kıyl ü kâl imiş ancak
    Mr.wind bunu beğendi.

  12. #132
    ero__ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    15 Mart 2005
    Alıntı hokahey adlı üyeden alıntı Mesajı göster

    Buyrun bu da fuzuli:
    Gerçekten ama gerçekten

  13. #133
    watercolours - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    15 Kasım 2005
    Şehir
    Coruscant
    Motosikleti
    speederbike
    Alıntı ero__ adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Ülkenin başındaki tarafından atanmış bu zırtapozların aldığı kararlar doğrultusunda soruya cevabı aramaya bence gerek yok... Allah belalarını versin...

    https://www.indyturk.com/sites/defau...1213928584.jpg

    Manisa’da, Soma Kömür İşletmeleri Anonim Şirketi tarafından işletilen Eynez Maden Ocağı’nda 14 Mayıs 2014’te meydana gelen maden faciasında 301 işçi can vermişti. Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen dava 2018 yılında bitti.

    37 kişi beraat ederken, 14 sanık taksirle ölüme ve yaralanmaya sebebiyet vermekten cezalandırıldı. Bu çerçevede, basit taksir suçundan Soma Kömür İşletmeleri A.Ş.’nin Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan’a 15 yıl; bilinçli taksirden de Genel Müdür Ramazan Doğru’ya 22 yıl 6 ay, İşletme Müdürü Akın Çelik’e 18 yıl 9 ay, Yardımcısı İsmail Adalı’ya 22 yıl 6 ay hapis cezası verildi.

    301 KEZ ‘ÖLDÜRMEDEN’ CEZA İSTEDİ

    Yargıtay 12. Ceza Dairesi, 30 Eylül 2020’de kararı bozdu.

    Can Gürkan’ın yangın riskinin yüksek olduğunu bilerek havalandırmaya dair gerekli teknik altyapıyı oluşturmadan ve iş güvenliği önlemleri almadan üretimin arttırılmasını hedeflediği belirtildi. Üretim zorlaması olarak adlandırılan kusurlu hareketin bizzat Gürkan tarafından alınan karar, verilen talimat ve oluşturulan işletme politikasının sonucunda meydana geldiği ifade edildi.

    Bu çerçevede Gürkan, Doğru, Çelik ve Adalı’nın 301 kez olası kastla öldürme ve 162 kez olası kastla yaralama suçlarından ceza verilmesi gerektiği vurgulandı.

    İKİ YARGITAY SAVCISINDAN İTİRAZ

    İki Yargıtay savcısı, bu kararın düzeltilmesi için 8 Ocak 2021’de başvurdu. Dilekçede, 12. Ceza Dairesi’nin sanıklar hakkında “Neticeyi öngördükleri ve olursa olsun diye hareket ettikleri” diyerek, karar verdiği belirtildi. Dilekçede şöyle devam edildi:


    “Sanıkların çalışma arkadaşlarının yaşamlarını yitirmesi ve yaralanmalarını istemeleri ya da kabullenmeleri, ahlaki ve vicdani değerlerle bağdaşması mümkün olmayan durumdur. Soma Kömürleri A.Ş.’nin çok büyük finansal yatırımlar yaparak ve yüksek istihdam sağlayarak başlattıkları söz konusu üretim faaliyeti çerçevesinde çalışanlarının en temel hakları olan yaşam haklarını hiçe saydıklarını düşünmek mümkün değildir.”

    Bu nedenle kararın bozularak, taksirle ölüme neden olmaktan ceza verilmesi istendi.

    EN FAZLA 22 YIL HAPİS CEZASI ALACAK
    Soma davasının avukatı Murat Kemal Gündüz, bu durumda Can Gürkan'a en fazla 22 yıl kadar ceza verilebileceğini, bunda da infaz yasası ve diğer indirimlerin olacağını belirtti. Gündüz, şunları söyledi: Bu Yargıtay'a açık müdahaledir. Üç bürokrat, yargı üyesi ile değiştirilmiş. İktidar işverenlere diyor ki, istediğiniz kadar işçi öldürebilirsiniz. Verirsiniz para cezasını, kurtulursunuz.
    HEYETE BÜROKRATLAR ATANDI

    Soma davası Yargıtay 12. Ceza Dairesi’ne döndüğünde beş kişilik heyetinin üçü değişti. Başkan Ahmet Er ve üye hakim Nadir Güngündeş koltuğunu korurken, üç yeni hakim heyete katıldı.


    Diğerinin yerine eski Adalet Bakanı ve Müsteşarı Kenan İpek, eski HSK Genel Sekreteri Fuzuli Aydoğdu ve eski Ceza ve Tevfikevleri Genel Müdürü Mustafa Yapıcı heyete katıldı..

    ---------- Mesajlar birleştirildi - 21:28 ---------- bir önceki mesaj zamanı 21:22 ----------



    Buzdolabı yoktu buzdolabı peheeey!
    Benim bildiğim, savcılar olası en ağır cezayı ister.
    May the Force be with McLaren Mercedes

  14. #134
    Ahmet Turan Peker - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    29 Temmuz 2015
    Şehir
    istanbul
    Motosikleti
    honda nc 750 x dct vstrom dl 650 xmax 250
    Alıntı hokahey adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Osmanlıca nedir yahu? Yok öyle bir şey. Arapça, Farsça ve Türkçe karışımı saçmasapan, çorba gibi bir şeydi osmanlica dediğimiz şey. Zaten saray çevresinde küçük elit bir topluluk dışında kullanan da yoktu. Kimse anlamiyordu ki
    Türkçe okumak istiyorsanız yunus emre, karacaoğlan, pir sultan abdal ve günümüze kadar uzanan ozanların eserlerine bakın. Saf ve pür ana dilimizi ayna gibi göreceksiniz.

    Buyrun 1600'lü yıllarda Karacaoğlan:

    Elif kaşlarını çatar,
    Gamzesi sineme batar.
    Ak elleri kalem tutar,
    Yazar Elif, Elif deyi..


    Buyrun bu da fuzuli:

    İlm kesbiyle pâye-i rif’at
    Arzû-yı muhâl imiş ancak
    Aşk imiş her ne var âlemde
    İlm bir kıyl ü kâl imiş ancak
    İşte bu ne güzel örnek Türkçe de vardı Türkler de vardı hep var ve olacaktır. İlla ki biraz erezyona uğradı. Ama tüm dillerin kaderi bu. Osmanlıcayı yı ben bugün ki hukuk diline benzetirim. Sıradan insanların anlamadığı belli kesime hitap eden bir dil. Bize yabancı gelse de o devirde yaşayanlara çokta garip değildir herhalde

  15. #135
    Gökhan_Aygün - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    10 Ekim 2014
    Şehir
    Büyükçekmece / İstanbul
    Motosikleti
    VFR 800X (RC60/2013)
    " Neden insanlar sürekli birbirine kazık atar "

    Cevap basit orgazm olmak için, foruma da dikkat edersen herkes "Alfa" olma ve son sözü söyleme peşindedir, kendi düşüncelerini otorite sanan, hayatının müthiş değeri/önemi olduğuna inanan hastalıklı ve bencil bir toplumda yaşıyoruz ..

    Kısacası orgazm ..

    İçinden, en derin o balçık dolu çukurda " ben zekiyim sen aptalsın, " diyebilmek için, bütün çabalar " ben kendi çıkarım için seni kullandım, " diyebilmek için ..

    Neyse çok da düşünme bunları Pir Sultan der ki ; " Bozuk düzende sağlam çark olmaz. "

  16. #136
    hokahey - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    03 Kasım 2016
    Şehir
    papua yeni gine
    Alıntı Gökhan_Aygün adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    " Neden insanlar sürekli birbirine kazık atar "

    Cevap basit orgazm olmak için, foruma da dikkat edersen herkes "Alfa" olma ve son sözü söyleme peşindedir, kendi düşüncelerini otorite sanan, hayatının müthiş değeri/önemi olduğuna inanan hastalıklı ve bencil bir toplumda yaşıyoruz ..

    Kısacası orgazm ..

    İçinden, en derin o balçık dolu çukurda " ben zekiyim sen aptalsın, " diyebilmek için, bütün çabalar " ben kendi çıkarım için seni kullandım, " diyebilmek için ..

    Neyse çok da düşünme bunları Pir Sultan der ki ; " Bozuk düzende sağlam çark olmaz. "
    Bilginin paylaşılmasi iyidir, güzeldir, hoştur.

    Size katıldığım noktalar var. Bir konuda karşı tarafa ahkam kesmek bilincaltinda ben zekiyim sen aptalsin demek anlamina geliyor.

    Bu yüzden efendi insanlar ahkam kesmezler. Kesin konuşmazlar.

    Ahmak insanlar her şeyden emindirler.

  17. #137
    The Dude - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    14 Ocak 2008
    Şehir
    Khalkedon
    Motosikleti
    sym joymax
    Alıntı hokahey adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Osmanlıca nedir yahu? Yok öyle bir şey. Arapça, Farsça ve Türkçe karışımı saçmasapan, çorba gibi bir şeydi osmanlica dediğimiz şey. Zaten saray çevresinde küçük elit bir topluluk dışında kullanan da yoktu. Kimse anlamiyordu ki
    Türkçe okumak istiyorsanız yunus emre, karacaoğlan, pir sultan abdal ve günümüze kadar uzanan ozanların eserlerine bakın. Saf ve pür ana dilimizi ayna gibi göreceksiniz.

    Buyrun 1600'lü yıllarda Karacaoğlan:

    Elif kaşlarını çatar,
    Gamzesi sineme batar.
    Ak elleri kalem tutar,
    Yazar Elif, Elif deyi..


    Buyrun bu da fuzuli:

    İlm kesbiyle pâye-i rif’at
    Arzû-yı muhâl imiş ancak
    Aşk imiş her ne var âlemde
    İlm bir kıyl ü kâl imiş ancak

    fuzuli kimdir ?
    Fuzuli'nin olumsuz örnek olarak verilmesine şiddetle karşı çıktığımı belirtirim.
    örnek verilecek ise saray şairlerinden örnek vermek gerekir.

    verilen örnek mesajın amacına hizmet etmiyor.

    Süzme çeşmin gelmesin müjgân müjgân üstüne
    Urma zahm-ı sîneme peykân peykân üstüne
    Rîze-i elmâs eker her açtığı zahma o şûh
    Lûtfu var olsun eder ihsân ihsân üstüne
    Dilde gam var şimdilik lûtfeyle gelme ey sürûr
    Olamaz bir hânede mihmân mihmân üstüne
    Yârdan mehcûr iken düşdük diyâr-ı gurbete
    Dehr gösterdi yine hicrân hicrân üstüne
    Hem mey içmez hem güzel sevmez demişler hakkına
    Eylemişler Râsih’e bühtân bühtân üstüne

    Rasih

    1. Gözünü süzme, kirpiklerin üst üste gelmesin ki, bağrımın ok üstüne ok vurmuş olmayasın.
    2. 0 cana yakın, çapkın güzel her açtığı yaraya elmas kırıntısı, tozu eker; ihsan üstüne ihsan ettiği için lûtfu var olsun!
    3. Ey sevinç! Şimdilik gönülde gam var, sen lûtfet de gelme; misafir üstüne misafir olamaz.
    4. Sevgiliden ayrı kalmışken bir de gurbet diyarına düştük; felek bize gene hicran üstüne hicran gösterdi.
    5. Rasih için: "Hem şarap içmez, hem de güzel sevmez” demişler; hakkında iftira üstüne iftira etmişler.

    bu şiirin özelliği hababam filminde yermek amacı ile kullanılmış olmasıdır. buna rağmen şiir oldukça güzel, hele sonu mükemmel.

    ideolojiler, baskın kültürler, yöneticiler, erk sahipleri her zaman her şeyi kendi amaçları doğrultusunda kullanmış ve neticesinde yozlaştırmışlardır.

    zaman ise daha ilginç bir yaklaşım sergiler, yukarıdaki şiiri ezberden okuyacak kişi sayısı ile yunusun bir şiirini ezberden okuyacak kişi sayısı arasındaki fark zamanın kudretidir.

    anadolu türkülerinin çoğu anadolu ozanlarını içermektedirler. bundan dolayı bu kişilerin kültür ölmedikçe unutulmaları imkansızdır.
    ve fakat fuzuli ya da benzeri divan edebiyatı şairlerinin eserlerini dinleyecek kişiler tedavülden kalktılar.

    fuzulinin ezberden okuyabileceğim dizeleri;
    "mende mecnundan füzun aşıklık istidadı var
    aşıkı sadık menem mecnunun ancak adı var"

    görüleceği üzere burada da dilimin dönmediği kelime pek yok.

    misal nefi isimli bir şair var. 4. murat ile iyi ilişkiler kurmuş ve bir vezir hakkında yazdığı hiciv sebebi ile boğdurulmuştur.

    o işler öyle değil.
    nasıl?
    bilmiyorum.

    Fırsatı ganimet bildi kötüler
    Böyle kalmaz padişahın çağları
    Eninize boyunuza eğlenin
    Sizin olsun Binboğa'nın dağları
    dadaloğlu

    kapanış da böyle olsun.

    not: hokanın mesajını eleştirmedim, sadece yöntem konusunda bir hata olduğunu düşündüğüm için şerh ekledim.

    ---------- Mesajlar birleştirildi - 15:05 ---------- bir önceki mesaj zamanı 13:24 ----------

    Alıntı Gökhan_Aygün adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    " Neden insanlar sürekli birbirine kazık atar "

    Cevap basit orgazm olmak için, foruma da dikkat edersen herkes "Alfa" olma ve son sözü söyleme peşindedir, kendi düşüncelerini otorite sanan, hayatının müthiş değeri/önemi olduğuna inanan hastalıklı ve bencil bir toplumda yaşıyoruz ..

    Kısacası orgazm ..

    İçinden, en derin o balçık dolu çukurda " ben zekiyim sen aptalsın, " diyebilmek için, bütün çabalar " ben kendi çıkarım için seni kullandım, " diyebilmek için ..

    Neyse çok da düşünme bunları Pir Sultan der ki ; " Bozuk düzende sağlam çark olmaz. "
    ikisi birbirlerinden çok farklı olgular.

    başkasını maddi olarak kazıklamanın amacı tamamen maddi çıkar ve tam tabiri ile şark kurnazlığı ile ilgili bir durum.
    şark kelimesi bu bakış açısının doğuya özgü olduğu anlamına gelmiyor. insanın olduğu her yerde var ve insan var olduğu sürece de olacak.

    senin bahsettiğin ukalalık tam anlamı ile farklı bir durum.

    "Dunning Kruger etkisi, bir görevde düşük yeterliliğe sahip kişilerin yeterliliklerini abarttığı bilişsel bir ön yargı varsayımıdır."

    "Tanımlama, McArthur Wheeler'ın 19 Nisan 1995'te yüzü limon suyuyla kaplıyken iki bankayı soyan ve bunun güvenlik kameralarına görünmez durumuna getireceğine inandığı ceza davasındaki bilişsel ön yargıdan kaynaklanıyordu."

    küresel bir pandemiye karşı kocakarı ilaçları öneren kişiler buna en güzel örneklerdir.

    konu sahibi tamamen kurnaz olduğunu düşündüğü kişilerin kendisini maddi zarara uğratmalarındaki sebebi sorguluyor.
    zira kendi dünyasında bunun bir anlamı olmadığını düşünüyor.

    evet, bozuk düzende sağlam çark olmuyor.
    ve fakat iletişim çağında düzenin bozuk olduğunu da anlamıyorlar, belki de acı olan tarafı budur.


    Adamın birisinin arabasının lastiği tam akıl hastanesinin önünde patlar. Adam arabanın lastiğini söker. Ama lastikten söktüğü 4 bijon yuvarlanıp yağmur mazgalının içerisine düşer. Adam bakar mazgaldaki bijonlar görünmüyor bile, çaresiz oturup düşünmeye başlar. Olayı başından beri gören bir deli parmaklıkların arkasından adama derki :
    – Arkadaşım sen ne yapıyorsun orada öyle?
    – Sorma bilader, lastik patladı. Tam değiştirecektim bijonlar mazgala düştü.
    – Düşündüğün şeye bak. Ondan kolay ne var. Bütün lastiklerden birer bijon çıkar. Lastiğe tak. Hepsinde 3 bijon olur. Seni lastikçiye kadar idare eder.
    – Adama çok mantıklı gelir, hemen delinin dediğini yapar.
    Giderken de deliye der ki :
    – Senin ne işin var bu akıl hastanesinde.
    Deli cevap verir :
    – Biz burada delilikten yatıyoruz, salaklıktan değil.

    bilmem anlatabildim mi?
    Osm@n ve espresso bunu beğendiler.
    can't be worried about that shit. life goes on man.

  18. #138

    Üyelik
    23 Kasım 2020
    Şehir
    ist/bahcesehir
    Motosikleti
    cb250r
    Alıntı The Dude adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    fuzuli kimdir ?
    Fuzuli'nin olumsuz örnek olarak verilmesine şiddetle karşı çıktığımı belirtirim.
    örnek verilecek ise saray şairlerinden örnek vermek gerekir.

    verilen örnek mesajın amacına hizmet etmiyor.

    Süzme çeşmin gelmesin müjgân müjgân üstüne
    Urma zahm-ı sîneme peykân peykân üstüne
    Rîze-i elmâs eker her açtığı zahma o şûh
    Lûtfu var olsun eder ihsân ihsân üstüne
    Dilde gam var şimdilik lûtfeyle gelme ey sürûr
    Olamaz bir hânede mihmân mihmân üstüne
    Yârdan mehcûr iken düşdük diyâr-ı gurbete
    Dehr gösterdi yine hicrân hicrân üstüne
    Hem mey içmez hem güzel sevmez demişler hakkına
    Eylemişler Râsih’e bühtân bühtân üstüne

    Rasih

    1. Gözünü süzme, kirpiklerin üst üste gelmesin ki, bağrımın ok üstüne ok vurmuş olmayasın.
    2. 0 cana yakın, çapkın güzel her açtığı yaraya elmas kırıntısı, tozu eker; ihsan üstüne ihsan ettiği için lûtfu var olsun!
    3. Ey sevinç! Şimdilik gönülde gam var, sen lûtfet de gelme; misafir üstüne misafir olamaz.
    4. Sevgiliden ayrı kalmışken bir de gurbet diyarına düştük; felek bize gene hicran üstüne hicran gösterdi.
    5. Rasih için: "Hem şarap içmez, hem de güzel sevmez” demişler; hakkında iftira üstüne iftira etmişler.

    bu şiirin özelliği hababam filminde yermek amacı ile kullanılmış olmasıdır. buna rağmen şiir oldukça güzel, hele sonu mükemmel.

    ideolojiler, baskın kültürler, yöneticiler, erk sahipleri her zaman her şeyi kendi amaçları doğrultusunda kullanmış ve neticesinde yozlaştırmışlardır.

    zaman ise daha ilginç bir yaklaşım sergiler, yukarıdaki şiiri ezberden okuyacak kişi sayısı ile yunusun bir şiirini ezberden okuyacak kişi sayısı arasındaki fark zamanın kudretidir.

    anadolu türkülerinin çoğu anadolu ozanlarını içermektedirler. bundan dolayı bu kişilerin kültür ölmedikçe unutulmaları imkansızdır.
    ve fakat fuzuli ya da benzeri divan edebiyatı şairlerinin eserlerini dinleyecek kişiler tedavülden kalktılar.

    fuzulinin ezberden okuyabileceğim dizeleri;
    "mende mecnundan füzun aşıklık istidadı var
    aşıkı sadık menem mecnunun ancak adı var"

    görüleceği üzere burada da dilimin dönmediği kelime pek yok.

    misal nefi isimli bir şair var. 4. murat ile iyi ilişkiler kurmuş ve bir vezir hakkında yazdığı hiciv sebebi ile boğdurulmuştur.

    o işler öyle değil.
    nasıl?
    bilmiyorum.

    Fırsatı ganimet bildi kötüler
    Böyle kalmaz padişahın çağları
    Eninize boyunuza eğlenin
    Sizin olsun Binboğa'nın dağları
    dadaloğlu

    kapanış da böyle olsun.

    not: hokanın mesajını eleştirmedim, sadece yöntem konusunda bir hata olduğunu düşündüğüm için şerh ekledim.

    ---------- Mesajlar birleştirildi - 15:05 ---------- bir önceki mesaj zamanı 13:24 ----------



    ikisi birbirlerinden çok farklı olgular.

    başkasını maddi olarak kazıklamanın amacı tamamen maddi çıkar ve tam tabiri ile şark kurnazlığı ile ilgili bir durum.
    şark kelimesi bu bakış açısının doğuya özgü olduğu anlamına gelmiyor. insanın olduğu her yerde var ve insan var olduğu sürece de olacak.

    senin bahsettiğin ukalalık tam anlamı ile farklı bir durum.

    "Dunning Kruger etkisi, bir görevde düşük yeterliliğe sahip kişilerin yeterliliklerini abarttığı bilişsel bir ön yargı varsayımıdır."

    "Tanımlama, McArthur Wheeler'ın 19 Nisan 1995'te yüzü limon suyuyla kaplıyken iki bankayı soyan ve bunun güvenlik kameralarına görünmez durumuna getireceğine inandığı ceza davasındaki bilişsel ön yargıdan kaynaklanıyordu."

    küresel bir pandemiye karşı kocakarı ilaçları öneren kişiler buna en güzel örneklerdir.

    konu sahibi tamamen kurnaz olduğunu düşündüğü kişilerin kendisini maddi zarara uğratmalarındaki sebebi sorguluyor.
    zira kendi dünyasında bunun bir anlamı olmadığını düşünüyor.

    evet, bozuk düzende sağlam çark olmuyor.
    ve fakat iletişim çağında düzenin bozuk olduğunu da anlamıyorlar, belki de acı olan tarafı budur.


    Adamın birisinin arabasının lastiği tam akıl hastanesinin önünde patlar. Adam arabanın lastiğini söker. Ama lastikten söktüğü 4 bijon yuvarlanıp yağmur mazgalının içerisine düşer. Adam bakar mazgaldaki bijonlar görünmüyor bile, çaresiz oturup düşünmeye başlar. Olayı başından beri gören bir deli parmaklıkların arkasından adama derki :
    – Arkadaşım sen ne yapıyorsun orada öyle?
    – Sorma bilader, lastik patladı. Tam değiştirecektim bijonlar mazgala düştü.
    – Düşündüğün şeye bak. Ondan kolay ne var. Bütün lastiklerden birer bijon çıkar. Lastiğe tak. Hepsinde 3 bijon olur. Seni lastikçiye kadar idare eder.
    – Adama çok mantıklı gelir, hemen delinin dediğini yapar.
    Giderken de deliye der ki :
    – Senin ne işin var bu akıl hastanesinde.
    Deli cevap verir :
    – Biz burada delilikten yatıyoruz, salaklıktan değil.

    bilmem anlatabildim mi?


    selam forumdaşım, verdiğin bilgiler için saol öncelikle.

    Aslında beni vurgulamak istediğim nokta şu:

    Biz yetiştirilme tarzımız, öğretilerimiz,milliyetçiliğimiz, eğitim tarzımız, geçmişimiz ve değerlerimiz(çogu teoride kalıyor ugulamaya geçmiyor) yüzünden yada sayesinde kendimizi dünyadaki en asıl ırk-millet-topluluk olarak görüyoruz. Hiçbir şekilde toplumumuza objektif olarak bakamıyoruz.
    Yani işin kısası lafa gelince sütten çıkmış ak kaşıgız en iyiyiz.

    Yalnız, topluma ve topluma olşuturan bireylere biraz daha objektif bakabildiğimiz zaman, bırakın en iyi olmayı, tipik bir ortadoğu toplumu oldugumuz kesin.

    İşte tam burada devasa bir tezat var. Sanki beynimiz yıkanmış, yetiştirilme tarzımız yüzünden gözlerimize perde çekilmiş gibi, bu gerçeği göremiyoruz, kabullenemiyoruz.

    Benim isteğim o perdenin kalkması.

    Bir insanın iyileşebilmesi için, önce hasta oldugunu kabul etmesi lazım, sonra tedaviye gönüllü olması ve bunun için emek vermesi lazım. Hasta olmadıgını, bilakis en sağlıklı birey oldugunu iddia eden insan, kendi sağlığını daha da kötüye götürmekten başa ne yapabilir?

    Başlık sahibi olarak ben artık gerçekleri görmemiz gerektiğini, hatalarımızı kabul etmemiz gerektiğini, onlardan ders alarak daha güzel bir toplum yaratabileceğimizi düşünüyorum. Bu sebepten dolayı, ulaşabildiğim her mecrada bu konuyu sürekli gündeme getirmeye çalışıyorum.

    Yoksa "neden boyle yapıyorlar anlamıyorum" kafasında değilim.

    hepinize saygılar.

  19. #139
    Gökhan_Aygün - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    10 Ekim 2014
    Şehir
    Büyükçekmece / İstanbul
    Motosikleti
    VFR 800X (RC60/2013)
    Alıntı The Dude adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    fuzuli kimdir ?

    konu sahibi tamamen kurnaz olduğunu düşündüğü kişilerin kendisini maddi zarara uğratmalarındaki sebebi sorguluyor.
    zira kendi dünyasında bunun bir anlamı olmadığını düşünüyor.

    evet, bozuk düzende sağlam çark olmuyor.
    ve fakat iletişim çağında düzenin bozuk olduğunu da anlamıyorlar, belki de acı olan tarafı budur.
    " ben kendi çıkarım için seni kullandım " bütün insanların özüdür.

    Ben uzun uzun yazmak istememiştim gerçi yine yazmayacağım ama daha basite indirgeyeyim ..

    Bu dünyadaki her hareket ( bu arkadaşın sürekli maddi olarak kazıklanması da buna dahil, bir kişinin evliliğe hatta çocuk yapmaya karar vermesi bile ) .. insanın " kişisel çıkar ve menfaati " içindir.

    Örnek ; Duygusal boşluk yaşıyorsun, hayat anlamsız geliyor v.s. sevgili buluyorsun, güzel bir şey yaptım zannediyorsun. En derine indiğin zaman ne yaptın ? aç olduğun bir şeyi doyurdun sadece, sadece kendini düşündün başka kimseyi önemsediğin yok .. ( olaya en hard örnek ile giriyorum ki sürekli konuya dönmek zorunda kalmayayım, malum herkesin derdi bir yaşa kadar aşk )

    Mesela, İlber Ortaylı evliliği saçma bulur " zaman kaybı " der niye ? o da HER İNSAN gibi bencil çünkü, verdiği her karar şahsi menfaatini düşündüğü için .. " Evlensem araştırma yapamam, kendimi geliştiremem " diye düşünüyor o da kendince v.s. .. sonuçta kendini düşünüyor ..

    Hatta en hard diğer bir örnekle gireyim konuya "dinler," insanlar dine inanır neden ? çıkarı olduğu için, tamamen şahsi menfaati için, başka bir sebebi yoktur " ÖZÜNDE " ama sorsan kimse birbirini kandırmıyordur falan .. o zaman bile yalan ve sahtekarlık ortaya çıkar menfaati korumak için ..

    Konuya geri dönersem de .. arkadaşın kazıklanması, bugün maddi olur, yarın duygusal olur, yeri gelir fiziksel olur .. sonuçta herkes her hareketi özünde " sadece kendisi " için yapar. " Orgazm " yazmam bunu tam anlatmamış olabilir tabii, ben bunun ismine "Orgazm Mankurtları" koyayım ..

    Naçizane olarak arkadaşın başlığına cevabım yukarıdaki gibidir .. ( Sonuç ; İnsanlar maddi ya da değil kendi menfaati için yaşar, seni de koparacaklar elbet, sen bir mal satarken sen de koparırsın merak etme ama itiraf etmezsin bize .. )

    Naçizane olarak arkadaşa önerim ise " herkes kendi menfaatine göre yaşadığına göre, sen de bunu bil ve buna göre davran, hatta bu düzene bir şekilde ayak uydur, yoksa çok üzüleceksin " olur ..
    Honda NSS Forza 300 İnceleme Videosu [ https://www.youtube.com/watch?v=E9QdDCCxKpc ]

    Mondial 150 Sentor İnceleme Videosu [ https://www.youtube.com/watch?v=Rl79HfGpcS4 ]

  20. #140
    hokahey - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    03 Kasım 2016
    Şehir
    papua yeni gine
    Herkesin menfaatleri doğrultusunda hareket ettiği konusuna yüzde yüz katılıyorum. Dün bir video izledim. Komodo ejderi, ceylanı canlı canlı yiyordu. Üstelik ceylanin karnındaki cenini de çıkarıp yedi. Bu bize garip geliyor ama doğanın işleyişi böyle; güçlü zayıfı her zaman yer.

    Bu konuda tek istisna insan canlısı. Zamanla bu vahşi ortamdan kurtulmak, zayıfı güçlüye ezdirmemek için çeşit çeşit ahlak öğretileri ve doktrinler geliştirmiş. Farkındalığı yüksek ve varoluşsal sancı çeken tek canlı türü insandır.
    Fakat insanlar arasında da farkındalığı yüksek olmayan ve vahşi güdüleri ile hareket eden sayıları oldukça yüksek bir güruh mevcut.

    Dolayısıyla, bir yerde kazık yediğimiz zaman orada vahşi duyguları ile hareket edip sizi ezmek isteyen insanlar vardır demektir.

    Örneğin sömürgeci ülkeler kendi içlerinde ne kadar medeni ve demokratik görünseler de başka ülkeleri sömürmek için vahşi bir şekilde hareket ederler.

    Bu insanların doğasında var. Evrimsel basamağın eski yerlerinde bunları yaşadık hep.


    REKLAM ALANI
7. sayfa BirinciBirinci ... 56789 ... SonuncuSonuncu

Konu içerisindeki kullanıcılar

Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)