Kapat
Üye Girişi
Motovento
Reklam Alanı
Motomax
Reklam Alanı

KIRIMIZI ET VE ŞARBON

    Motovento
    REKLAM ALANI
  1. #1
    The Dude - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    14 Ocak 2008
    Şehir
    Khalkedon
    Motosikleti
    sym joymax
    son zamanlarda bu konu ile ilgili haberler yapılıyor,
    bağzı mecralarda hastalığın daha yaygın olduğu, üstünün kapatılmaya çalışıldığı gibi iddialar da var.

    konuya vakıf olan var mıdır ?
    sektörün içerisinden olan .

    bahsedilen şarbon nasıl bir şeydir ?
    insan üzerindeki etkileri nedir ?
    tespit edilmesi bu kadar zor mudur ?
    can't be worried about that shit. life goes on man.


    REKLAM ALANI
    Oktay Motor CF Moto Polaris Mondial
    Motomax
  2. #2

    Üyelik
    11 Eylül 2012
    Şehir
    Türkiye
    Motosikleti
    Yamaha X-Max 250
    Hayvancılık yapılan yerlerde olur,büyük baş hayvanlarda daha fazla diye biliyorum. Veteriner kontrolünde tüketilen etlerden zarar gelmez. Ancak 6 ay önce bu kontrol zorunluluğu kaldırıldı.Doğal olarak vakalarda aşırı artış var.
    Yaygın olanı deri şarbonu, temasla bulaşıyor,tedavisi uzun olsa da var. Sindirim sistemine de az pişmiş - pişmemiş ürünler yendiğinde bulaşabilir ama az görülür. Solunum yoluyla bulaşanı var ama bu biyolojik silah ve savaşlarda kullanılır, şu an için geçerli değil.
    Korunmak için : Kurban eti yemeyin,markalı ürünler tüketin,ucuz market zincirlerinden et almayın,lokantalarda et yemeyin,kutu süt-markalı peynir-yoğurt tüketin.

  3. #3
    uzaaklardann - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    13 Nisan 2008
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    Beverley 250 s + Honda Rebel Bobber + BMW R1200R
    Alıntı drtayfun adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Korunmak için : Kurban eti yemeyin,markalı ürünler tüketin,ucuz market zincirlerinden et almayın,lokantalarda et yemeyin,kutu süt-markalı peynir-yoğurt tüketin.
    Eywallah!!

  4. #4
    kurubuz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    11 Aralık 2008
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    CBF1000FA
    Benim gibi et-tavuk yemeyenler için pek de sorun değil ama çoluk çocuk yiyor. Ben eve et aldırmıyorum son 2 haftadır.

  5. #5
    arndiol - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    17 Nisan 2018
    Suriyelileri itelediler, bozuk etleri itelediler.

    Kücük Emrah gibi ülke olduk

  6. #6
    gerivites - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    10 Ekim 2017
    Şehir
    Ümraniye
    Motosikleti
    D400
    İşte fakirliğin faydaları. Kırmızı et yemiyorum kafam rahat.

  7. #7

    Üyelik
    26 Nisan 2018
    Şehir
    BURSA
    Motosikleti
    R25
    Alıntı drtayfun adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Hayvancılık yapılan yerlerde olur,büyük baş hayvanlarda daha fazla diye biliyorum. Veteriner kontrolünde tüketilen etlerden zarar gelmez. Ancak 6 ay önce bu kontrol zorunluluğu kaldırıldı.Doğal olarak vakalarda aşırı artış var.
    Yaygın olanı deri şarbonu, temasla bulaşıyor,tedavisi uzun olsa da var. Sindirim sistemine de az pişmiş - pişmemiş ürünler yendiğinde bulaşabilir ama az görülür. Solunum yoluyla bulaşanı var ama bu biyolojik silah ve savaşlarda kullanılır, şu an için geçerli değil.
    Korunmak için : Kurban eti yemeyin,markalı ürünler tüketin,ucuz market zincirlerinden et almayın,lokantalarda et yemeyin,kutu süt-markalı peynir-yoğurt tüketin.
    Arkadaşlarla geçen dışarda yemek yedik, korkarak yedim. Bir hafta sonra da adam mekanı kapatmış. Çok acayip...
    Acaba bunun belirtileri hemen ortaya çıkıyor mu, sadece cilt yaraları şeklinde mi oluyor? Nerden anlarız?

    ---------- Mesajlar birleştirildi - 12:21 ---------- bir önceki mesaj zamanı 12:19 ----------

    Bir yetkili de çıkıp şöyle şöyle demiyor. Sağlık bu, bir hata olmuş diyemezsiniz ki. Halk bilgilendirilmezse nerden bilecek bu illetin ne olduğunu !

  8. #8
    Moderatör Levent - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    12 Mart 2007
    Şehir
    Antalya/Kaş
    Motosikleti
    R 1200 GS Adventure
    Bayram'dan bu yana kırmızı et yemiyorum,daha çok balık,salata ve kaşarlı pide tercih ediyorum,

  9. #9
    Anfibi - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    12 Aralık 2013
    Şehir
    istanbul
    Motosikleti
    MT-07 ABS
    Alıntı The Dude adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    son zamanlarda bu konu ile ilgili haberler yapılıyor,
    bağzı mecralarda hastalığın daha yaygın olduğu, üstünün kapatılmaya çalışıldığı gibi iddialar da var.

    konuya vakıf olan var mıdır ?
    sektörün içerisinden olan .

    bahsedilen şarbon nasıl bir şeydir ?
    insan üzerindeki etkileri nedir ?
    tespit edilmesi bu kadar zor mudur ?
    Abicim ben kendi bildiğim şekilde anlatayım;
    Brezilya'dan ithal etmek üzere hayvanlar toplanıyor ve gemilere yükleniyor ancak hastalık ve taşıma kurallarına uytgun olmadan yapılıyor.Hayvanların hepsi iç içe dizlerine kadar dışkılarıyla sidikleriyle o yolu gidiyor yemlerinde bile dışkı çıkıyor.Bu hayvanlar Rusya çin ve hatırlayamadığım 4 5 devlete daha gidiyor ancak gümrükten geri gönderiliyor hiçbir sağliık koşuluna uymadığı için.4 5 bu hayvanlar hala gemide bekletiliyor alan yok eden yok.Sonra bizim konsolosluk allem ediyor küllem ediyor bir şekilde bu hayvanları bizim ülkeye getirtmeye anlaşıyor.Hayvanlar daha türkiyede limana yanaştığında gemiden çok agır pislik kokusu geliyormuş.Adeta liman ve o bölgede yaşayan kişilerin üstüne bi bulut çökmüş gibi.Sağlık hayvan ve tarımcılık bakanlığına şikayet ediliyor.Ama görünmez bir el buna engel oluyor.Sonrası işte bunlar et balık kurumu ve diğer kasaplara gönderiliyor.Sonucuda orta'da.

  10. #10

    Üyelik
    24 Mart 2008
    Prof. Dr. Özer Ergün'den alıntı:

    Neden iki kangal sucuk veya bir kalıp beyaz peyniri AB ülkelerine hediyelik olarak dahi çıkaramıyoruz biliyor musunuz? İşte böyle “Şarbon” gibi hayvanlardan insanlara geçen ve zoonoz adı verdiğimiz yüzlerce hastalık etkeninin ülkemizde henüz köklerinin kazınamamış olmasıdır asıl neden.
    Deli dana da, kuş gribi de yine toplumsal bir korku içerisinde tartışılmıştı ülkemizde.150 yıldır topraklarımızda görülen kuş gribi ile uzun yıllardır varlığı bilinen deli dana o korku dolu tartışmalardan sonra yok oldu gitti mi sanki ülkemizden. Tabii ki gitmedi ve diğer zoonoz hastalıklarla olduğu gibi onlarla da mücadeleye hiç durmadan hayatını kaybetme pahasına da olsa fedakârca devam ediyor veteriner hekimlerimiz. Ve de kökleri kazınıncaya kadar da on yıllarca devam edecek bu çalışmalar.

    Nereden çıktı şimdi bu hastalık?

    Hayvanlardan insanlara geçen hastalık etkenleri ile mücadelede tabii ki ülkemizde çok mesafe kat edildi. Ama birçoğunun kökü hala maalesef kazınamadı.
    Bunda da en önemli nedenler; Bölgelerarası hayvan hareketleri, veteriner hekim muayene ve kontrolünden geçmemiş kaçak hayvan ve kurban kesimleri ve zoonoz riski bulunan ülkelerden yapılan canlı hayvan ve et ithalatıdır.

    Nedir Şarbon?

    Bugün bir kaç şehrimizde birden ortaya çıkarak gündemimize giren Şarbon bütün memeli hayvanlarda görülen bulaşıcı bir hastalıktır. Halk arasında hayvanlarda “dalak veya şarbon”, insanlarda da “kara çıban ve kasap çıbanı” olarak bilinir. Aslında bize korku veren bu hastalık çok sık olmasa da ülkemizin her bölgesinde ve her mevsiminde ortaya çıkabilmektedir

    Etkeni nedir?

    Şarbonun etkeni B. antchracis adı verilen bir bakteridir. Doğadaki spor formu fiziksel ve kimyasal etkenlere karşı son derece dirençli olup dış ortamda 50-60 sene canlılığını muhafaza edebilmektedir. Vejetatif formu ise diğer sporsuz mikroorganizmalar gibi ısı işlem ile kısa sürede etkisiz hale gelmektedir.

    Nasıl ve nereden bulaşır?

    Hayvanlardan insanlara hasta hayvanların eti, sütü, kanı ve direkt teması ile geçer.
    Sadece et ile mi bulaşır ?:
    Hastalığın sporlu etkenleri, hayvan postu, kıllar, yün ve yapağı ile de insanlara bulaşabilir. Kan emici ve sokucu sinekler de enfeksiyonu bulaştırmaktadırlar.

    Kimler daha fazla risk altında?

    İnsandan insana geçer mi?
    Veteriner hekimler, hayvan sağlık memurları, hayvancılıkla uğraşanlar, besiciler, çobanlar, kasaplar arasında şarbon hastalığı daha sık görülmektedir. Çok şükür ki, insandan insana geçmemektedir şarbon.

    Hastalığın insanlardaki belirtileri nelerdir?
    Öldürücü müdür?

    Hastalık etkeni vücuda girdikten sonra 2 ile 7 gün içerisinde hastalık belirtileri ortaya çıkar. Bulaşma şekline göre şarbon hastalığının belirtileri üç gruptur: Deri şarbonu: Deride ağrı, sızı, ödem ve kabartı oluşur. % 65 oran ile en çok rastlanan türüdür. Akciğer şarbonu: Seyrek görülen türüdür. Ateş, bitkinlik, yorgunluk belirtileri ile başlar ve birkaç gün içinde de soluk alıp vermede güçlük şekillenip hasta komaya girerek ölebilir. Bağırsak Şarbonu: Belirtileri mide bulantısı, iştah kaybı, karın ağrısı, kusma ve kanlı ishaldir. Vakaların yüzde 25-60'ında hastalık ölümle sonuçlanır.

    Önlemler ne olmalıdır?

    Hasta hayvanlar kesilip yüzülmemeli ve bu hayvanlara otopsi yapılmamalıdır. Ölen hayvanlar uygun bir şekilde ortadan kaldırılmalıdır. Hastalık görüldüğünde ateşi bulunmayan sağlam hayvanlar derhal ve en az beş yıl süreyle aşılanmalıdır

    Tüketiciler Nasıl korunacak?

    Tüketici olarak korunmak zor değil. Her zamanki bildiğiniz Kasap ve marketten etinizi alacaksınız ve iyi pişirip gönül rahatlığı ile yiyeceksiniz. Dışarıda dayanıklı olan şarbon etkeni pişirme, kızartma ve bunun gibi ısı işlemleri dayanıksızdır. Ev harici et tüketiminde de sipariş verdiğiniz etinizin, köftenizin, dönerinizin, kebabınızın, lahmacununuzun pembeliğinin kaybolmuş ve iyi pişmiş olmasına çok dikkat edeceksiniz.

    Tedavi için ne yapmalı?

    Her türlü önleme rağmen hayvan kesimi sonrası veya şüpheli et tüketildiğinde bu tür belirtiler görülürse en kısa sürede bir enfeksiyon hastalıkları uzmanına başvurmak ve bir an önce antibiyotik tedavisine başlamak gerekir. Tedavide geç kalınması halinde yukarıda belirtildiği gibi hastalık, ölüme neden olabilmektedir.

    SONUÇLAR

    Bütün bu yazılanlardan sonra çok kısa olarak şu iki sonuç tüm bilinçli tüketiciler tarafından asla unutulmamalı ve başkalarına da ehemmiyetle ve samimiyetle aktarılmalıdır.

    1.SONUÇ: Gıda güvenliği ülkenin her yerinde, her zaman ve herkes için çok önemlidir. Bu sonucu lütfen sadece başımıza bir musibet geldiğinde hatırlamayalım.

    2.SONUÇ: Panik Yok. Hayvansal ürünlere ve riskli gıdalara karşı sadece şimdi değil her zaman dikkatli olalım. Çünkü bu tehlikeler dün de vardı ve yarınlarda da daha uzun yıllar olacak.

    Prof. Dr. Özer Ergün
    İstanbul. Üniversitesi Cerrahpaşa
    Veteriner Fakültesi Gıda Hijyeni ve Teknolojisi Bölümü

  11. #11
    kurubuz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    11 Aralık 2008
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    CBF1000FA
    Alıntı Levent adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Bayram'dan bu yana kırmızı et yemiyorum,daha çok balık,salata ve kaşarlı pide tercih ediyorum,
    Bundan sonra da yeme başgan. Tavuk da yeme. İnan en sağlıklısı. Ben sadece balık yiyorum o da mecburiyetten arada sırada. Sosyal olarak sıkıntı yaratıyor. Davetlere toplantılara gidip de rakı yanında brokoli olmuyor. 1 yıldır hiçbir sıkıntısı da olmadı ki haftada ortalama 50 km koşarım. Aksine 5 kilo daha verdim.

  12. #12
    Exectus - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    17 Ocak 2016
    Şehir
    ANKARA
    Motosikleti
    YAMAHA R25
    Eti acayip seviyorun bizi bu hale getiren hükümete diyecek çok şeyim var ama neyse. O şarbonlu etleri kim soktu damatmı yoksa yandaş mı sormak lazım. Ülke yol geçen hanına döndü.

  13. #13
    Moderatör Levent - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    12 Mart 2007
    Şehir
    Antalya/Kaş
    Motosikleti
    R 1200 GS Adventure
    Alıntı Exectus adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Eti acayip seviyorun bizi bu hale getiren hükümete diyecek çok şeyim var ama neyse. O şarbonlu etleri kim soktu damatmı yoksa yandaş mı sormak lazım. Ülke yol geçen hanına döndü.
    Daha önce deli danalar gelmişti, şimdi de şarbon.. Sorsan dış mihrakların oyunu derler..


    REKLAM ALANI

Konu içerisindeki kullanıcılar

Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)