Konu açılmışken 3 hafta önce başımdan geçen olayı anlatmak isterim. Yılbaşından bir kaç gün sonra çalıştığım fabrikanın bahçesine aç, kaburgaları artık belli olan, boğazından hiç bir şey geçmeyen ve muhtemelen son günlerini yaşamakta olan bir golden cinsi köpek geldi.
https://i.hizliresim.com/gOAYqQ.jpg
Görür görmez, o esnada gıda olarak verebileceğim tek şey ekmekti. Bir kaç lokma önüne bıraktım ama hayvan ekmeği ağzına aldıktan sonra yutamadan tekrar çıkarıyordu. Ekmekleri yiyemeyince patrondan izin alıp köpek maması almaya gittim. Geri döndüm ve bitkin halde yatıyordu. Mama poşetini açtım önüne biraz döktüm ama aynı olay tekrar yaşandı. Yutamadan tekrar çıkarıyordu. Durumun acil olduğunu kavradıktan sonra patrondan tekrar izin alarak fabrikaya ait transporter araca artık ayakta duramadığı için köpeği kucaklayarak bindirdim. Fabrika şehirdışında olduğu için sora sora en yakın veterineri buldum ama veteriner bey "-Durumu ciddi değil, gençlik hastalığına kapılmış" demesine rağmen, bu cevabından tatmin olmadım ve başka nereye götürebileceğimi sordum.
Korucuk mevkiinde tam teşekküllü bir hayvan hastanesi olduğunu söyledi ve yine köpeği kucaklar kucaklamaz tarif ettiği yere geldim. Veteriner hnm köpeğin halini görünce durumun ciddiyetine varıp acil film çekilmesi gerektiği söyledi.
https://i.hizliresim.com/qGlNad.jpg
Çekilen röntgenden sonra hayvanın yaklaşık 9 gündür bir şeyler yiyemediğini, sadece su ile beslendiğini ve acilen yemek borusuna tıkanan kemik ve plastik parçaların operasyon ile alınması gerektiği söyledi. Ameliyat için 800 TL, çekilen film için 150 TL ve ameliyattan sonra kalacağı 5 gün için konaklama ücreti günlük 50 TL vermem gerektiğini bildirdi. Peşin ödemeyi yapın hemen işlemlere başlayalım demeleri üzerine o esnada maddi durumumun iyi olmamasından ötürü bir kaç yerle hemen görüşüp 5 dk içinde döneceğimi söyledim. Maalesef aradığım kişilerden olumlu yanıt alamadım ama köpeğide o şekilde ölüme terketmeyi asla istemiyordum. Aklıma Denizli Büyükşehir Belediyesine ait Sokak Hayvanları Kliniği geldi ve telefonla aradım. Durumu izah ettim ve "-siz mi getirirsiniz biz mi gelip alalım?" demeleri ile bende bir umut ışığı doğdu. Tekrar kucakladığım gibi Kliniğe yol aldım ve çıkarttırdığım röntgen filmini veteriner hekime verdim. Hemen serum bağlanıp ameliyata alındı ve yaklaşık 4 gün klinikte serum takviyeli istirahat yaptı ve çalıştığım fabrikaya getirip sadece çorba tarzı sulu gıdalarla 1 hafta beslenmesi gerektiğini tembih etttiler. Buradan kendilerine çok teşekkür ediyorum. Klinik ile ilgili daha önce kötü söylentiler duymuştum ama bu olaydan sonra kesinlikle öyle olmadığına şahit oldum. Yazımın başından beri köpek diyorum ama artık onunda bir ismi var. "TOK". Ölümün eşiğindeyken o aç hali beni çok etkilemişti ve birden aklıma "TOK" geldi ve öylede kaldı.
Tok şu an çok iyi, ben fabrikaya girer girmez patisini bana uzatıyor, etrafımda zıplıyor. Bunu görmek bile o iş günümün iyi geçmesine sebep oluyor. Her çay saatinde ve öğle yemeği arasında yanıma gelip patisi ile elimi dürtüp onu sevmemi istiyor. Şu an ki hali çok daha iyi. Kaburgaları kayboldu, karın bölgesi normale döndü ve bahçe içinde sürekli koşturuyor. Son halinden bir kaç foto atayım.
https://i.hizliresim.com/76bW8W.jpg
https://i.hizliresim.com/A1q8Yp.jpg
Bu olayı anlatmamdaki amacım lütfen sizde çok kötü durumda bir sokak hayvanı görürseniz muhtemelen yaşadığınız yerde Belediyeye ait bir klinik vardır ve orayı arayabilirsiniz. Sadece aldırtmayın, takibinide yapın. O hayvan emin olun bakışlarıyla size minnettarlığını sunacaktır. Sağlıcakla kalın...