1. Kedi beslemek nasıl bir şeydir?
Güzel bir şey. Ama zaman zaman masraflı, zor olabilen ve sorumluluk isteyen de bir şey. Detaylı ve daha spesifik soruların olursa yaz, cevaben kendi tecrübelerimi paylaşırım. Kediden kediye çok değişir. Bildiğim değişik kedilerin birbirinden çok farklı huyları var. Bizim kedilerimizin ikisinin birbiriyle tamamen alakasız karakterleri var. Sağlık durumları da birbirinden çok farklı olabiliyor. Sahipleneceğiniz kedi bir sürpriz. O nasıl olursa, yaşayacaklarınız da ona göre şekillenecek.
Bu soruya çook uzun cevap verilebilir. Daha küçük ebatlı cevapları olabilecek sorularınızı zevkle cevaplarım.
http://i66.tinypic.com/k3rbci.jpg
2. Neler çıkacak uğraşmam gereken?
Boku var. Kumuna yapmayı annelerinden öğreniyorlar. Tıpkı yalanarak temizlenmeyi öğrendikleri gibi. Dolayısıyla 2 aylıktan büyük bir kedi sahiplenirseniz annesinden kum kullanmayı öğrenmiş olacaktır. Evdeki kum kabına rahatlıklar yapacaktır. Siz her gün o kum kabını kevgir gibi bir malzemeyle temizleyecek, boku torbalayacaksınız. Tabii kediyi sokağa salmayı düşünmüyorsanız. Eğer kedi yarı dışarda yarı evde yaşarsa evde yapmayı tercih etmeyecektir. Sağlıklı bir kedinin yaklaşık bir parmağın yarısı kadar filan sıçar. Ama ishal olunca kumu tutturamama, üzerini kapatamama, kuma kadar yetiştirememe gibi dertler sebebiyle bok temizleme işleriniz daha zorlayıcı olabilir. Şu anda bizim evde iki tane ishal kedi var. Varın halimizi düşünün.
Geceleri ayaklarınızın, bacaklarınızın arasında uyurken dönmek isteyeceğiniz zaman dönmeye yani onu rahatsız edip gitmesine sebep olmaya kıyamayacaksınız. Oranız buranız uyuşacak.
Kediniz ona dokunmanızı sevecek bir tane de çıkabilir, elletmeyen ama kafa sürten biri de olabilir. Biri kafa sürterken sevdirir, kimi kucak sever, diğer kucağa gelmez. Onlar hep şans. Belli olmaz.
Kedinin neyi sevdiği neyi sevmediğini anlayıncaya kadar oranızı buranızı biraz çizebilir. Bazısı hiç bir şekilde ne dişiyle ne de tırnağıyla asla çizmez. Kedinin huyuna göre değişir. Bazen de o tontişliğe onun iradesine aykırı biçimde, bedeli neyse öderiz der, çizilmeyi göze alarak mıncırırsınız, çizilirsiniz.
Kediler eğitilebilir değillerdir. 5000 yıl önce onlarla insanlık olarak kurduğumuz ilişkide onlardan tam bir itaat beklememiz gerekmedi. Dolayısıyla kafalarına göre etrafta avlanan, yemek verince yiyen yarı evcil tipler olarak hayatımıza girdiler. Biz onları yapay seçilimle değiştirip bizimle yaşamaya uygun hale getirince, artık vahşi doğada hayatta kalabilecek durumdan çıktılar. Zaten etrafta pek bir doğal yaşam alanı kalmadığı her yere şehirler kurduğumuz için kediler yaşayabilmek, yiyecek ve içme suyu bulabilmek için insanlara muhtaçtır. Bunu niye anlatıyorum? Hani kediyi eve getirip sonra da bakamayacağınıza kanaat getirirseniz sokağa veya ıssız bir yere götürüp bırakmayın diye. Bir kenarda soğuktan ve açlıktan, köpeklerin saldırısından ölüp giden el kadar hayvancağız gazetelere manşet olmadığı için öldüklerini pek fark etmeyiz sokaklarda mutlu mesut yaşıyor sanırız. Çoğunluğu yaşamaz, sefalet içinde ölür. Etraftaki insanların beslediği, su verdiği, yaralı olduğunu fark edince veterinere götüren insanlar sayesinde hayatta kalırlar. Eve aldığınız kediye bakabileceğinizden emin olduktan sonra bir kedi sahiplenin. Bunun pratiği yapmak için bir kediye geçici yuva olmak akıllıca olabilir. Bazen sahiplendirilmek üzere olan kedilerin geçici yuvalara ihtiyacı oluyor. Facebook'ta kedi sahiplendirme sayfalarına üye olup detaylı bilgi salabilirsiniz.
http://i68.tinypic.com/30cy3pg.jpg
3. Masrafları dertleri nelerdir?
Aşıları, kısırlaştırma operasyonu, iç ve dış parazit uygulamaları, hastalandığı zaman tedavileri, kumu ve maması para gerektirir.
Hastalığı, alerjisi, veterinere götürmesi biraz dertli olabilir. Ben hala zorla kutuya koyup götürmem gerektiğinde çok üzülüyorum.