Geçtiğimiz hafta sonu Türkiye Enduro Şampiyonası'nın sondan bir önceki yarışı, Şile'de yapıldı. Bu yarışla ilgili detaylı bilgiyi ve izlenimlerimi haftaya aktaracağım. O yüzden, öncelikle organizasyondan bir miktar bahsetmek istiyorum...


Şile ve civarı, Enduro için tam bir cennet. İnsana o kadar değişik coğrafya sunuyor ki... Önce deniz kenarından başlıyorsunuz. Uzunca bir kumsal ve bazı bölümlerinde çöl yarışlarında karşılaştığımız türden kum tepeleri. Ama bu parkura paralel giden Karadeniz, dalgalarıyla şahane bir görüntü sergiliyor. Bir süre sonra daha sert ve toprak bir zemin karşılıyor sizi. Toprak zemin ve hızlı virajlardan sonra bu kez de bir orman denizine dalıyorsunuz... Uçsuz bucaksız yeşillikler arasında tırmanışlar, çamur havuzları, dere geçişleri gibi her çeşit doğa şartı, aşmanız için sizi bekliyor. İnanılmaz keyifli bir parkur. Bu mükemmel parkuru keşfeden ve yarışın organizasyonunu üstlenen ise, EMOK (Enduro Motosiklet Klubü). Bence EMOK, Şile yarışıyla ülkemize hem parkur, hem de organizasyon bakımından dünya çapında bir yarışı kazandırdı. Fakat bu yarış, "Hadi biz gidelim, bu hafta sonu yarışalım!" şeklinde olmuyor. Bir çok kişinin kontrollü olarak yarışa katılabilmesi için parkur hazırlamaktan, yarışın sorunsuz geçmesi için kontrol noktaları düzenlemeye, haberleşmeye, güvenlik ve sağlık şartlarına kadar herşeyi, en ince ayrıntısına kadar düşünmek gerekiyor.
Bu yüzden, EMOK'taki arkadaşları takdir etmek lazım. Çünkü üyelerinin her biri profesyonel ve başka mesleklerde çalışmalarına karşın, işlerinden ve aileleriyle geçirecekleri zamandan özveride bulunup, organizasyonlarının mükemmelliği için ne gerekiyorsa yapıyorlar. EMOK, yalnızca yarış organizasyonu yapmıyor. Motosikleti Türkiye'de tanıtmak, sevdirmek ve geliştirmek için ellerinden geleni yapıyorlar.
Düzenledikleri yarışlar, motosiklet festivali, eğitimler ve geziler, ülkemizde bilinçli motosiklet kullanımını geliştirmek, motosikleti kitlelere, iyi eğitimli ve entelektüel insanların da kullandığı bir araç olarak tanıtmak açısından iyi sonuçlar almakta.
Yalnız, bazı söyleşilerde, tamamen sorunsuz organizasyonlardan sonra bile yapıcı değil, insanı çileden çıkartan yıkıcı eleştirilerden oldukça rahatsız olduklarını duyuyorum. Bence yılmamalılar... Eğer eleştirenler varsa, bu kişilerin, daha iyisini yapmak için, Türkiye'de önemli bir misyon üstlenmiş EMOK'a yardımcı olmalarını öneriyorum.

Şakir'in azmini takdir etmeli
Bu arada geçtiğimiz hafta Türkiye Spormoto Şampiyonası, İzmir'de, dramatik bir şekilde sonuçlandı. Yapılan A Grubu yarışında Şakir Şenkalaycı, KTM'siyle birinci oldu.
Ancak, Şakir birincilik kutlamalarını yaparken, yarışın tekrarlanacağı haberi geliyor. Tekrar piste çıkıyorlar. Yarış başlamadan önce atılan ısınma turunda Şakir başka bir yarışçıyla çarpışıp düşüyor ve ciddi şekilde sakatlanıyor. Çarpıştığı diğer yarışçı da A Grubu'nda başa koştuğundan, yarışı tekrar etmekten vazgeçiyorlar! Şakir omzunu ve köprücük kemiğini çatlatarak ülkemizde ilk kez yapılan bu şampiyonada Türkiye Şampiyonu oluyor. Tebrik ediyorum ve gelecek yıl bu çok zevkli yarış klasmanında katılımın artmasını diliyorum. Şakir, Şile Enduro yarışına da katılmak istediğini söylüyordu. Bu nedenle yarışma arzusunu takdir etmek lazım. Umarım sakatlığı problem çıkartmaz... Şakir motosiklet tekniğiyle, seyircilere de her zaman güzel bir show sunduğundan, her yarışta mutlaka bulunması gereken bir binici...

Kemal Merkit
kemal@sportworksgroup.com