500 cc.'de son yarışı kazanan Sete Gibernau, şampiyonada Rossi'nin ensesine yapıştı.


Çoktandır Motosiklet Grand Prix yarışlarına değinmiyordum... Ama geçen hafta sonu yapılan son yarış, başa koşan iki yarışçı arasındaki puan farkının azlaması açısından oldukça önemliydi. Çek Cumhuriyeti'nde 22 Ağustos'ta Grand Prix, 500 cc.'de Sete Gibernau'nun zaferiyle bitti. Böylece, şu an şampiyonayı lider götüren Valentino Rossi'den ünvanı alma şansı doğdu. 6 yarış kala fark 17 puana inince, şampiyona gittikçe kızıştı. Gibernau, tüm yarışı ensesinde Rossi, Biaggi, Barros ve Hayden olmak üzere lider götürdü. Müthiş baskıya rağmen pozisyonunu korudu. Yarışta, baştaki gruptaki kazalar da çekişmeyi etkiledi. Barros ve Hayden dışında sıralama turlarında iyi bir derece çıkartan Ducati sürücüsü Troy Bayliss de düşüp, yarışı terketti. Honda, yarışa yeni bir motorla gelmiş, fakat havalar yarış gününe kadar kötü gittiğinden, yeterince test edemediklerinden, eski motorlarıyla girmişlerdi. Fakat Gibernau, görünüşe göre bu motorun da yeterince iyi olduğunu ispatlamış oldu.
Ducaticiler de, yeni motosikletlerini yeterince test edememekten şikayetçi. Geçen yıl çok iyi sonuçlar alan takım, bu yıl denedikleri yeni motorla istedikleri performansa ulaşamamış gibi gözüküyor. İnsan, "İşler daha ilk yıllardan bu kadar iyi gitmişken, bu yıl neden motoru böyle kurcaladılar!" demekten kendini alamıyor...
250 cc'yi ise Aprilia ile Angelis kazandı. İkinci Porto yine Aprilia ve üçüncü ise Pedrosa Honda'dan. Bu klasmanda Aprilia üstünlüğü devam ediyor. Bir diğer heyecanlı klasman ise 125 cc. 125 cc yarışları, aslında en zevkli çekişmelere sahne oluyor. 500 cc.'de başta birkaç kişi çekişirken, 125 cc'de yarış sonuna dek 10-15 kişilik bir grup omuz omuza mücadele ediyor ve sonuç tekerlek farkıyla belirleniyor. Lorenzo son turdaki müthiş atağıyla yarışı kazandı. İkinci Dovizioso, üçüncü de Locatelli oldu. Son yarışlardaki KTM ile yarışan flaş isim Casey Stoner ikinci giderken düştü ve yarış dışı kaldı.

Haydi bastır Kenan!..
Bu arada en güçlülerin yarıştığı "Superbike"ta da şampiyona halen sürmesine karşın, Ducati, takım olarak şimdiye kadarki yarışlarda topladığı puanlarla 13. kez dünya şampiyonu oldu.

"Superstock" şampiyonasındaysa, İngiltere'deki Brands Hatch yarışında Kenan Sofuoğlu yine büyük heyecan yaşattı ve kıran kırana bir çekişmeden sonra üçüncü bitirdi. Şu an şampiyonada üçüncü olan Kenan'ın, puan açısından 1. veya 2. olma şansı yok. Ama 3. bitirmesi için, bu iyi sonuçlara devam etmesi lazım. Hemen arkasındaki sürücüler onu yalnızca birkaç puanla izliyor... Gaz kesme Kenan!

Şanssızlığın böylesi

Geçen hafta, Rally D'Orient'de benim ve Kutlu'nun, yarışı motosiklet kategorisinde birinci bitiren Jean Brucy ile ilgili iki ciddi olay geçirdiğimizi anlatmıştım. Ama olayı anlatamamıştım... Kısaca onu da anlatayım...
Ben, oldukça dik, virajlı ve yamacı büyük kayalarla kaplı toprak bir rampadan inerken, arkamdan bir motorun yaklaştığını duydum. Yarış yorgunluğunun da etkisiyle, dalgınlıkla arkama dönüp, kimin geldiğine baktım! Brucy idi... Önümdeki yola bakacağıma, aklım Brucy'de, aşağı doğru inmeye devam ediyordum. Başımı öne çevirdiğimde artık çok geçti! Yamacın dibine gelmiştim. Frene asılmam fayda etmedi. Yamaçtan aşağı beraber yuvarlanmamız daha büyük sorun yaratır diye, kendimi motosikletten attım. Motor yamacın kenarında, bir kayanın oluşturduğu rampadan havalandı ve bir toprak açıklığa kafa üstü çakıldı. Hemen koşup motosikleti düzelttim, marşa bastım ve zar zor, kayaların arasından düzlüğe inerek devam ettim...
Kutlu ise daha düz bir yolda aynı hatayı yapmış. Ama sürat fazla olduğu için faturası, daha ağırdı. Son güne kadar gerçekten başarılı yarış çıkaran Kutlu, 6. gün hızlı bir toprak etapta arkasında Brucy'nin gürültüsünü duyuyor. "Centilmenlik" yapıp, yolun yanındaki tarlaya giriyor. Aynı zamanda da hız kesmiyor ve tarlada aniden karşısına çıkan büyükçe taşa ön tekerleği çarpınca motosikletle beraber yere kapaklanıyor. Kendisi şans eseri pek hasar görmezken, motosikletin benzin tankı yarılıyor. İki zaman kontrol noktasını atlayıp, geri dönüyor ve 9 saat ceza yiyor. Bu nedenle 10. olabileceği yarışı 23. bitirdi. Normal devam etse, kendi klasmanında 2.olacaktı.
Genel klasmanda 10., kendi klasmanım olan Maraton'da 2. olarak Türkiye'ye bir kupa getirmenin sevincini yaşıyorum. Ümidim, bundan sonraki yarışlara da destek bulup, tecrübemi artırmak ve ileride takım olarak daha iyi sonuçlar almak. Bu iş akşamdan sabaha olmuyor, çok yarışa katılmak lazım, çoook!...









Kemal Merkit
kemal@sportworksgroup.com