Kapat
Üye Girişi
Motovento
Reklam Alanı
Motomax
Reklam Alanı
1. sayfa 12311 ... SonuncuSonuncu

Yeni Başlayacaklara Hitaben

    Motovento
    REKLAM ALANI
  1. #1
    Admin Erhan Erdil - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    14 Nisan 2003
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    MT-09 Tracer
    Aşağıdaki yazı Zafer Yangın tarafından 14.12.2003 tarihinde yazılmış ve ikiteker.org sitesinde yayınlanmaktadır. Hepimizin dersler çıkarması gereken bu yazı ilk olarak yeni başlayacak olan arkadaşlarımızı ilgilendiriyor. Bir motosiklet fuarının daha heyecanını yavaş yavaş atlattığımız şu günlerde unutulan bir şeyleri anımsatmak amacıyla bu başlığa koyuyorum. Yorum ve tercih sizin...

    Duyarlı Olmak,
    Tarih: 14.12.2003 Saat: 19:20
    Konu: Her Turlu Duyurular


    Sevgili Arkadaşlar,

    Daha önceden de bu konu ile ilgili bir yazım olmuştu. Rahmetli Raif Ağabeyin vefaatinde içinde bulunduğum duyguların etkisiyle oldukça saldırgan bir yazı yazmıştım. O günden bugüne fikirlerim halen değişti mi, hayır.

    Motosiklet, hepimizin hayatında oldukça önemli bir yere sahip ve hatta birçoğumuzun hayatının çoğunluğunu kapsayan bir hobby. Kimimiz için artık hobby den çok bir ulaşım aracı. Ancak gördüğüm o ki, genç yaşlı demeden bir çoğumuzu da aramızdan alıp götüren ve bizlere büyük acılar bırakan bir hobby olmaya başladı. Bunda suçlu, acaba motosiklet denilen araç mı, yoksa bizler mi? Evet motosiklet tehlikeli bir araç. Ancak içinde bulunduğumuz şu ortamda yürümek de, alışveriş mağazasından alışveriş yapmakta, bankaya gitmek de tehlikeli. Diğer seçenekler de alternatifler yaratabiliyoruz. Suçu, kana susamış canilere atabiliyoruz. Ölenlere rahmet ediyor, kalanlara başsağlığı diliyoruz. Aynı motosiklette olduğu gibi. Ama motosiklet kazalarında ne hikmetse hiç motosikletlere suç bulmuyoruz. Bu aletlerin suçu yok mu? Bence var. Ama onların suç teşkil ettiği konuyu aslında bizler yaratıyoruz. Nasıl mı?

    Yeni bir motosiklet modeli çıkıyor. Çok hoş, çok güzel.

    "İşte hayatımın motosikleti, bundan mutlaka edinmem lazım. Bu sayede hem kendi egomu tatmin eder, hemde çevreme bol bol hava atarım.."

    Yada,

    "İşte benim almam gereken, bana yakışan motor bu. Bundan başkasını alırsam, çevremdekiler ne der sonra? Klasıma yakışmaz diğerleri!"

    Yada,

    "Hayat tehlikelerle dolu zaten. Olacağı varsa olacak. O yüzden alayım anasını sattığımın motorunu. Hem bana birşey olmaz. Koca camiada beni mi bulacak kaza?"

    Gibi birçok sebepler üretiyoruz kendi kendimize. Henüz yeni motorcular (lütfen kimse alınmasın yeni motorcu dediğim için ama biraz çuvaldızı kendimize batırmanın zamanı geldi.) ki bunlardan kastım sene itibarıyla değil, km itibarıyla söylüyorum, motosikletini hemen büyütmenin yollarını arar oldular. Soruyorsun,

    - 10000 km yol yaptım. Artık motorumu büyütmenin zamanı geldi, hem diğerlerinde büyük motosikletler varken benim ki onların yanında oyuncak kaldı, diyerek savunmalarını baştan hazırlıyorlar.

    Yada,

    - 16000 km oldu, biliyorum daha erken motorumu büyütmek için ama aklım o motorda işte. Aklımda kalacağına altımda yol alsın. Hem ben hız yapmam.

    Arkadaşlar, kabullenmesek de motosikletini büyütmenin en büyük sebeplerinden biri, çevremize atacağımız "HAVA" dır. Altımızdaki motosikleti de aynı otomobilimiz gibi gösterişlisinden, en pahalı olanından, en güçlü olanından seçiyoruz. Hadi otomobilde bir şansımız var. Peki motosiklette var mı?

    Henüz yeni motosiklet sahibi olan arkadaşlarla tanışma fırsatım oluyorlar. İlk motosikletleri büyük hacime sahip motorlar oluyor.

    - 600 cc lik aldım ama gidip 1000 cc lik almadım. Biraz tecrübelenince onlardan alacağım.

    Savunmaya bak!!!! Size kısaca bir teknik açıklama yapayım.

    600 cc lik bir Racing, Motor Gücü 100-125 hp arasında. Bu gücü 11500 rpm ile 13000 rpm (Rpm = Devir/dk.) da sağlıyor. Yani, krank dakikada 11500 rpm dönüyor. Saniyede 191 defa dönüyor. Biraz düşündürücü dimi? Ve bu motorların 0-100 km/h hızlanma değerleri ise 2,4 - 2,9 saniye gibi oluyor. Şimdi bu gücü kontrol etmek sizce kolay mı?

    Peki Racing değil de Enduro'dan bahsedelim. Aşağı kalır yanı mı var? Hayır.

    650 cc lik bir Enduro, Motor gücü 45-55 hp arasında. Bu gücü 7500 rpm - 8500 rpm de sağlıyor. Yani krank dakikada 7500 devir dönüyor. Saniyede 125 kez dönüyor. Ağırlıkları ise 180 kg civarında oynuyor. Bunlarında 0-100 km hızlanma değerleri 4,5 - 6 saniyeler arasında değişiyor. Yani yukarıdakilerden çok da aşağı kalır değil. Evet bu gücü kontrol etmek, yukarıdaki bir racing ten daha kolay. Ama yeni başlayan biri için mi? Değil... Yada henüz birkaç bin km yapmış insan için mi? Yine hayır. 1000 cc likleri söylemeye gerek görmüyorum bile.

    Avrupa'da yeni başlayan bir motosiklet sürücüsü, ilk olarak 50 - 200 cc arasındaki motosikletleri en az 2 sene kullanmak zorunda. Ondan sonra yeniden sınava girip, yeterlilik sağladığı takdirde 2 sene de 200 - 400 cc arasındaki hacimli motosikletleri kullanıyorlar. Ondan sonra seneye göre motosikletlerini büyütüyorlar. Ancak her seferinde yeterlilik sınavına tabi tutuluyorlar. Eğer bu sınavlardan başarısız olurlarsa, küçük cc li motosikletleri kullanmaya devam ediyorlar. Taa ki eğitmenlerini ikna edene kadar. Ancak maalesef ki ülkemizde bizler kendi kendimize yeterlilik veriyor ve en kısa zamanda daha büyük motosikletleri almaya çalışıyoruz. Sonuç "GERİDE ACILI BİR AİLE, ARKADAŞLAR, TEHLİKELİ İMAJ"

    Sevgili arkadaşlar, 10000 -15000 - 20000 km ler tecrübe kazandırmaz. Bu km'lerle sadece kullanmış olduğunuz motosiklete adapte olursunuz. Onunla bütünleşirsiniz. Ancak yeni bir motosiklete geçtiğinizde ki bu büyük bir motosikletse, siz çok acemisinizdir. Ne motorun özelliklerini, ne karakterini bilmiyorsunuzdur. O motosiklet, sizin için POTANSİYEL BİR TEHLİKE 'dir. Şunu sakın aklınızdan çıkarmayın, ister 4 teker, ister 2 teker olsun her aracın bir karakteristik sürüş tarzı vardır. Bu aynı marka, model olsun farketmez. Şöyle deneyin, aynı model, aynı km.lerde, aynı marka bir başka arkadaşınızın motosikletini kullanın, farklı gelecektir size. Yabancılık çekeceksiniz. Hareket ederken, viraja girerken, fren yaparken çok büyük farklılıklar hissedeceksiniz. İşte o size yabancı bir motosiklet. Ve siz ona alışıncaya kadar sizin katiliniz olmaya aday. O ana kadar yapmış olduğunuz km'ler, o an için tamamen resetlenmiş olacaktır. Siz artık acemi durumunda olacaksınız. Ne zaman ki yeni motosikletinizle birkaç bin km yaparsınız, o zaman alışacaksınız. Ha burda eğer sizin yapmış olduğunuz km, eğer 10 -15000 km değil de 25-30000 km olsaydı, alışma süreciniz daha kısa olurdu. Daha fazlası olsa çok daha kısa süreler olurdu. Dikkat edin, tehlikede olduğunuz süreden bahsediyorum.

    Geçtiğimiz sene Yunanistan'dan gelen motosikletli dostlarımızla yapmış olduğumuz konuşmalarda, aynı motosikletle 100000 km ler yapanlar, bunu aşanlar vardı. Onlar bu işi gerçekten hobby amaçlı yaptıklarından altlarındaki motosikletlerin büyük yada küçük olması, onlar için birşey ifade etmiyordu. Sonuçta yine iki teker üstünde hareket ediyorlar ve hobby lerini gerçekleştiriyorlardı. Onlar bizden daha mı az tecrübelilerdi peki? Tabii ki hayır. Ama onlar bilinçli kullanıcılardı ve motosikletin onlar için tehlikelerini bertaraf etmenin yolunu biliyorlardı.

    Şimdi büyük bir motosikletin tehlikesinden biraz bahsedelim.

    Her insanın içinde adrenalin duygusunu yaşamak vardır. Bunun çeşitli yollarını arar. Elimin altında güç olsun ama ben bunu kullanmam diyen yalan söyler. Mutlaka o gücü kullanır.

    - Ya, uzun yolda araç sollarken, düşük gücü olan bir motor beni tehlikeye sokuyor. Bastım mı geçmem lazım ki tehlikeden kaçayım.

    Geçme o zaman kardeşim. Yol boşalınca geç sende. Niye riske atıyorsun ki kendini? Güç olduğu sürece risklerini de artırıyorsun. Nasıl olsa geçerim düşüncesi ile ona göre yol almaya başlıyorsun. Bunu bilinç altından yapıyorsun. Oysa gücünü bildiğin bir motosiklet olsa altında, risklerini en aza indirmeye çalışıyorsun. Yol boşsa geçiyorsun, daha düşük limitlerde gidiyorsun, daha yavaş virajlara giriyorsun. Yani tehlikeleri otomatikman minimuma indirgiyorsun. Gideceğin yere daha rahat gidiyorsun, yorulmuyorsun, etrafını görme fırsatlarını kaçırmıyorsun. Süre olarakta hızlı gidenden çok az bir farkla ulaşıyorsun gideceğin yere.

    Bir diğer nokta ise tehlike anında, tehlikeden mi kaçayım, motorun gücünü mü kontrol edeyim derken kaza zaten oluşuyor. Sadece büyük hacimli motosiklet değil sorun, ebatsal olarak daha büyük, ağırlığı daha fazla motosikletler de tecrübesiz insanlar için büyük tehlike oluşturuyor. Altınızdaki kütle ne kadar büyük olursa, kontrol etmeniz de o kadar zorlaşıyor. Bunu en kolay kaygan bir yolda hissediyorsunuz. Kendi cüsseniz ile altınızdaki kütleyi kontrol etmenin ne denli zor olduğunu daha iyi anlıyorsunuz. Yarış amaçlı üretilen motosikletlere dikkat edelim. Genelde çok hafif olurlar. Bunun sebebi sadece daha az ağırlık, birim kütleye düşen daha yüksek beygir gücü değil, kontrolü daha kolay bir kütle, daha az harcanan enerji, daha az yorgunluk vs. vs... Görüyorum ki 50 kg. olan bir bayan, 180 kg lık kütleyi kontrol etmeye çalışıyor. Sizce ne derece başarılı olabilir? Yada 70 kg olan bir adam, 240 kg lık bir kütleyi kontrol etmeye çalışıyor. Şöyle bir hesap vardı yanlış hatırlamıyorsam, bir insan, ancak kendi ağırlığı kadar olan bir kütleyi zorlanmadan kaldırabilir. Bunun üstündeki ağırlıkları, insan üstü bir çaba ile yapar. Ancak limitlerdir ve çok çabuk yorulur. (Halterciler hariç)

    Bir de diğer bir konu sele yükseklikleri. Bacak boyu 75 cm olan bir kişi, 85 cm sele yüksekliği olan motosiklet kullanıyor. Tecrübesi ise zayıf. Ayaklarını yere koyma isteği sürekli var. Yavaşlamalarda hemen ayaklar yere iniyor. Yere değecek mi? Belki parmak uçlarında. Peki o kütleyi parmak uçlarında nasıl taşıyacak? Hasbelkader taşıyor. Ama en ufacık zorlanmada motosiklet yerde. Şanslı ise ayakları altında kalmaktan kurtuluyor. Diyeceksiniz ki Cross motosikletlerinde adamların ayakları bile yere değmiyor ama bu adamlar yarışıyor. Sizde de o tecrübe olsa, sizde binin. Adamların işleri. Yada uzun yıllardır artık motosikletin üstünde olduklarından, ayaklarını yere indirme gereğini pek duymuyorlar.

    İşte arkadaşlar, yukarıda saymış olduğum bir çok sebep, motosikletleri kana susamış katillerden farklı kılmıyor. Ama bu cansız kütleler mi suçlu? Hayır. Buna sebep veren insanlar, yani yine bizler suçluyuz. Bu masum hobby amaçlı araçlarımızı, kana susamış cani yapan bizleriz, onlar değil. 1992 yılından beri bu motosiklet kullanıyorum. Toplam yapmış olduğum km, 300.000'e merdiven dayadı. Ama halen 650 cc bir motosiklet kullanıyorum. Bundan sonra alacağım da 650 cc olacak. Lütfen bu duyarlılığı sizlerde gösterin. Gösterin ki, artık bu mail guruplarında kaza haberleri, kaza sonucu ölüm haberleri olmasın.

    Biliyorum yazı çok uzun oldu. Belki çok ukalaca bir yazı oldu. Ama eminim ki bir çoğunuz okuduğunda bana hak verecektir.

    KONTROL EDEBİLDİĞİN GÜÇ HER ZAMAN GÜLDÜRÜR, KONTROL EDEMEDİĞİN GÜÇ İSE BİRGÜN ÖLDÜRÜR.

    ÖLMEK İÇİN DEĞİL, ÖLENE KADAR MOTOSİKLETE BİNMEYİ DENEYİN.

    Vaktinizi ayırdığınız için teşekkür ederim.

    Sevgiler

    Zafer Yangın
    Suzuki XF650 Freewind
    İstanbul


    REKLAM ALANI
    Oktay Motor CF Moto Polaris Mondial
    Motomax
  2. #2
    Misafir
    Elimin altında güç olsun ama ben bunu kullanmam diyen yalan söyler. Mutlaka o gücü kullanır.
    +100.000
    İlk motorum CBR 600'dü. Ben de "Güç olsun basmam, ne de olsa elimin altında" dedim. Çok bilinçli bir kullanıcıyımdır. Hatta arkadaşlarım "senin gibi olsam bugün hemen ben de motor alırım" der. Ama ben de kendi kendimi kandırmışım. Defalarca ama defalarca farkında olmadan çıktığım süratlerde aniden kendime geldiğim ve "ben ne yapıyorum" dediğim olmuştur. Hiç kaza yapmadım 2 seneden sonra evlenip de satana kadar, ama inanın çok şanslıydım. Defalarca çok kötü durumlardan teyet geçtim. Şu an düşününce benim birçoğunuzda olamayacak kadar şanslı olduğumu anlıyorum. Ama büyük ihtimalle devam etseydim, başıma gelecekleri tahmin edebiliyorum. Bugünlerde yeniden motor alıyorum. Ama bu seferki 150cc.

  3. #3
    kabil - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    10 Nisan 2005
    Şehir
    Istanbul-Bahçelievler ve B.çekmece
    Motosikleti
    Yok
    Yazı için çok teşekkür ederiz Skullhunter
    Bu konudaki uyarılarımızı sürdürelim arkadaşlar.
    Bu işin kültürüne sahip olmayan zaten bütün motorculara uzaylı!!! gibi bakıyor.
    Kültürünü alan motosikletin hayatta ne ifade ettiğini bilen de zaten altınızdaki motor 100cc olsun 1300cc olsun aynı selamı verir aynı güler yüzü gösterir.
    Göstermeyecek olan motorumla sınıflayacak olan da zaten uzak dursun bana.
    Tüm Rider'lara saygılar sevgiler...
    Berkaygoc bunu beğendi.
    Four wheels good , two wheels better...

  4. #4
    Misafir
    Umarım bu siteye giren herkes 2.5 dakikasını ayırıp bu harika yazıyı okur.
    yazanada..
    araştırıp,bunu siteye koymaya akıl eden üyelerimizede
    ayrı ayrı tesekkür etmek gerekir sanırım
    sn.Zafer Yangın
    Pro ve
    skull..
    elinize saglık!!!
    Oğuz06 bunu beğendi.

  5. #5
    ilkbahar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    30 Nisan 2005
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    honda beat
    Çok güzel bir yazı skullhunter. Motoru kendimiz için kullanmalıyız. Kimin ne dediği hiç önemli değil. Hangisinde en fazla rahat ediyorsak o motor en iyi ve güvenlidir.

  6. #6
    Misafir
    kesinlikle katılıyorum unutmamak lazım hava atmaktansa yasamayı tercih etmeli

  7. #7
    makmuhak - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    14 Mayıs 2005
    Şehir
    istanbul
    Motosikleti
    insallah HONDA CBR 125R
    çok teşekkür ediyorum skullhunter. ben yeni merak sardım bu işe ve öğrenmek istiyorum. bilinçsiz bi kullanıcı olmak istemiyorum. aynı şekilde daha bir motorum yok ve bu seçimimi de iyi bir şekilde yapmak istiyorum. şu anda param olmadığı için küçük çapta birşey almak istiyorum. ama bir taraftan da içimden diyorum ki daha iyi birşey alsam... iyi ki yazıyı okudum harika bir yazı tekrar çok teşekkürler. artık içim rahat...

  8. #8

    Üyelik
    02 Temmuz 2005
    Şehir
    B.ÇeKMECe
    Motosikleti
    suzuki burgman 400
    yazınız inanılmaz bilgilendirici . Umarım herkes dikkate alır bu yazıyı daha önce okusaydım belki şimdiki motorumu almazdım.400 le başlamanın sıkıntısını ilk kazamla ödüyorum 2 aydır parça bekliyorum saygılar
    TC-YAL bunu beğendi.
    YAŞAMAK BİR AĞAÇ GİBİ TEK VE HÜR...
    VE BİR ORMAN GİBİ KARDEŞÇESİNE...

  9. #9
    Antiphellosus - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    30 Haziran 2005
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    YOK
    Sevgili Skullhunter,

    Yazınızı şimdi okudum. Çok yakında motosiklet alacak yeni bir arkadaşınız olarak, benim için önemli mesajlarla dolu bir yazıydı.

    Türkiye, gerçekten ilginç bir ülke. Ayda, 600 - 700 milyon maaş alarak zar zor geçinen vatan evlatlarını, ellerinde 1 / 1,5 milyarlık cep telefonlarıyla görmek, artık şaşırtmıyor bile beni.

    Sanırım, motosiklette, ille de BÜYÜK BİR MAKİNEYE binme isteği, bu tutumun bir göstergesi.

    Eğitimleriyle, kültürleriyle, bilgileriyle, entellektüalitesiyle, mesleği, uzmanlığı, titriyle, hatta ev ve aile yaşamıyla kendini kanıtlayamamış bir çok insan, kafasındaki şapkası, elindeki telefonu, altındaki arabası, üstündeki kıyafeti, ayakkabısı, çakmağı, sigarası ya da, motosikletiyle, farklı olduğunu göstermeye çabalıyor. Sınıf atladığının görülmesini istiyor adeta.

    Peki altyapı. Onu soran yok. Altı BOŞ !!!

    Tabii ki, sizin yazdığınız bu yazı da, birçok konuda, birçok değerli kişi tarafından yazılan binlerce yazı, makale, kitap gibi, SADECE ANLAYANA hitap edecek bir yazı. Gazeteyi spor sayfasından ibaret sanan, okuduğu gazeteden 2 tane köşe yazarı sayamayacak insanların ( ülkedeki gazete satışı da 4 milyon bu arada, çok değil yani ) çoğunlukta olduğu vatanımda, umarım, hiç değilse bir kaç kişi, yazdıklarınızı önemser de, kendine birşeyler katar.

    Komiklik olsun diye söylemiyorum ama, EĞİTİM ŞART !!!

    Saygılarımla...

    Utku Görkem Kırdemir
    Star TV Haber

  10. #10
    debbah - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    16 Temmuz 2005
    mesajlara bakınca resmen hayat kurtarıyorsunuz... millet bu iş için yıllarca okuyup doktor oluyo. sağolun.

    okudukça daha az korkmaya başlıyorum. bu hafta içi bi kurs bulayım.

  11. #11
    burakara13 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    17 Ağustos 2005
    Şehir
    İzmir-Ankara
    Motosiklet eskiden beri heves ettiğim bir şey. Artık ciddi ciddi araştırmaya başlamaya karar verdim ve bu siteyi buldum. Şimdiden pek çok şey öğrendim. Motosiklet almadan önce daha çok zamanım var. Sanırım sizler (bu sitedeki tüm dostlar) sayesinde daha ehliyet bile almadan doğru dürüst bir motosiklet kültürü edineceğim. En önemlisi de bu öyle değil mi? Herkese selamlar, sevgiler!
    TC-YAL ve Hakanyuce35 bunu beğendiler.

  12. #12
    shadow-vt - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    06 Mayıs 2005
    Şehir
    İstanbul.
    Motosikleti
    Honda Shadow
    eğer siteyi düzenli takip edersen sanırım bilgilerin pekişir.her zaman burada olman dileğiyle arkadasım bizdende sevgiler olsun
    Her zaman dogruyu söyle,ne söyledigini hatırlamak zorunda kalmazsın!!

  13. #13
    leonine - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    31 Ağustos 2005
    Şehir
    İSTANBUL / ÇORLU
    Motosikleti
    TRANSALP
    yazan arkadaşımız tüm detaylara değinmiş hepimizin bilinçli bir motorsiklet sürücüsü olmamız gerekiyor.
    hız yapmak isteyen gitsin pistler bomboş verirsin kirasını egonu tatmin edersin yada sadece kendi canını yakarsın ölüm bir anlık.
    asıl ölüm geride kalanlara annelere babalara.
    bu yazıdan sonra babamı daha iyi anlıyorum

  14. #14
    scout - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    02 Temmuz 2005
    Şehir
    İSTANBUL
    Motosikleti
    BMW F650 GS DAKAR
    sevgili zafer yangın
    keske ben bu yazınızı motorsiklet almadan önce okusaydım.ben scotter kulanmış hayatında hiç bir kez bile vitesli motor kullanmamış 35 yasında bir vatandasım.ben bmw gs 650 dakar aldım sırf rengini beğendiğim için.kendi kendime dedimki bunu herkes kullanıyor bende kullanırım .fakat öyle olmadı sizin bahsettiğiniz gibi ayaklarımın ucu yere degiyor 183 kg lık motoru ayakucumla kontrol etmem mümkün olmuyor ve 10 bin eur civarına mal olan bir motorla ben kullanmayı ögrenmeye calısıyorum üstelikte ehliyet almısken kendi motorumu rahat rahat kullnamıyorum size sonsuz tesekkürler buradan insanları cok güzel yönlendiriyorsunuz ama ben sizi cok gec kesfettim selam ve saygılarımla

  15. #15

    Üyelik
    18 Ekim 2005
    Gerçekten harika bir yazı ve çok bilgilendirici.Bende yeni bir motorsiklet hayranıyım ve eminim ilerde motorsikletim olacak.Çok erkenden böyle bir yazıyla tanışmak gerçekten çok etkileyici.Gerçekten herkese ders olması gereken bir yazı.Artık eminimki imkanlarım olsa dahi basamakları yavaş yavaş çıkmak gerekiyor.Altımızda illaki yüksek motorlu bir canavara ihtiyacımız yok.
    .Teşekkürler skullhunter

  16. #16

    Üyelik
    03 Eylül 2005
    Şehir
    ist.
    Motosikleti
    hyosung-aqulia250
    sayın zafer aydın..
    gerçekten harika çok teşekkürler yazınız için...
    bende hep insanlara daha doğrusu yakın çevremdeki alıcılara bunu anlatmaya çalışıyorum umarım etkili olucak..
    kontrol edebileceğin güç her zaman güldürür,kontrol edemeyeceğin güç ise bir gün öldürür....
    gerçekten çok doğru..

  17. #17

    Üyelik
    27 Ekim 2005
    Şehir
    Balıkesir/Bandırma
    Motosikleti
    yamaha YZF/R1
    Tecrübe konuşmuş güzel bilgiler insanları fazlasından caydıracak türden..
    ama gonlüm 998ccYamahaYZF/R1'de

  18. #18

    Üyelik
    31 Ekim 2005
    ben 50 cc bir motor kulanıyorum 4 yıllır bu motoru değiştirmek istiyordum kaç senedir. 600 cc felan düşünüyordum ama bu yazıyı okuyunca 250cc almayı karar verdim
    ben bikere 400 cc kullanmıştım baya bizorlanmıştım hakımıyettinde cok zorlandım onun için buzyazıyı okuyunca 250cc almayı düşünüyorum

  19. #19
    Caner - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    01 Kasım 2005
    Motosikleti
    100 cup
    bir senedir 100 luk kullaniyom 13000 yaptim keske dahada basabilsen dedigim cok oldu ama yaptigim onca kazadan sonra iyiki bunla baslamisim diyorum

  20. #20
    fastboy - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    06 Kasım 2005
    Şehir
    bursa
    Motosikleti
    ocakta cbr125r olucak
    Skullhunter yada zafer abi sen yazına ne kadar fazla uzun desende ben büyük bir sabırla okudum ve gerçekten benim aklımda acabamı dediklerimi sen bana bir şekilde anlatmış oldun öncelikle teşekkür ederim
    ama sana bişey danışmak istiyorum
    ben 12 13 yaşından beri yok babamla yok kuzenimle bişekilde motor kullanmaya başladım ve tam olarakta 5 yıldan beri motor kullanıyorum
    yani 15 yaşında artık tam bir motora hakimiyetim başladı
    ama
    aklıma takılan tek konu kilo olayı
    ben 15 yaşındayken 40 45 kilo idim ve yaklaşık 100 110 kiloluk bir mz kullanıyordum
    motorun altında kaldım ama yinede motordan ayrılmadım
    18 yaşında seninde yazdığın gibi cross bir motorda bacaklarım yere deymeden motor kullanıyordum ve hızlıyken virajda ayağınla destek alayım dedim ama alamadım ve sol dizimde yarık oluştu hala izi var ama yine motoru seviyorum
    ve soruyorum
    şu an 55 kiloyum 1,75 civarında boyum var
    vitesli bir motor alıcam 125 lik vitesli mondial yada 125 lik kymco yada 125 lik bir cbr düşünüyorum yada bunların dışında sen ne tavsiye edersin


    REKLAM ALANI
1. sayfa 12311 ... SonuncuSonuncu

Konu içerisindeki kullanıcılar

Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)

Bu Konudaki Etiketler