Kapat
Üye Girişi
Motovento
Reklam Alanı
Motomax
Reklam Alanı

Bir Hafta Sonu Klasiği

    Motovento
    REKLAM ALANI
  1. #1

    Üyelik
    03 Haziran 2011
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    cbr 125r - Hysoung 250R
    Her hafta sonu olmasa da maddiyata bağlı olarak 2-3 haftada bir 1000-2000 kmlik gezilerimize bu yıl geçte olsa start veriyoruz. Cuma sabahı 9da Tekirdağdan hareket ile istanbula orada arkadaşın işlerinin uzaması sonucu planda bir kaç değişiklik yapıp saat 4:30da yola çıkıyoruz. Rotamız Zonguldak-Ereğli ardındanda Amasra. Saat 17:30da Boğaz köprüsünü geçip haritamıza kısaca bir kez daha göz atıyoruz.

    ve planımıza göre 2 saat geride kaldığımız için hiç aralıksız Adapazarına doğru gazı açıp ilk 10dk'lık çay molamızı veriyoruz.


    ve ardndan Düzceye gelmeden bir ihtiyaç molası daha

    sonrasındada saat 21:00 sularında akçakocaya varıp hemen sahilde çadır kurabileceğimiz uygun bir yer arıyoruz.

    her ne kadar Temmuz ayında da olsak deniz kenarı olmasından gece bir hayli soğuk geçiyor üşümemek için bir kaç şişe şarap bir kaç şişe bira derken birde bakmışız sabah olmuş. Sözde sabah 6-7 gibi yola çıkmayı planlarken biz saat10:30da kalkıyoruz kalan son biralarımızı da içip kahvaltı yapmaya gidiyoruz.


    daha sonra yemeğimizi yerken orada tanıştığımız kişilerle sohbete dalıp bizi yönlendirmelerini istiyoruz normalde zonguldak ardından amasra şeklinde ilerlemeyi planlıyorduk. Ortaya atılan bolu abant yedigöller fikrinden sonra arkadaşım ısrarla abanta yedigöllere gidelim diye tutturdu ve yeniden bir rota çizip başladık geri dönmeye 3.defa yedigöllere ve abanta gideceğim için herhangibi heyacan yoktu artı yedigöllerin meşhur yollarında motorsikletin ne tepki vereceği gerçekten kafamda koca bir soru işaretiydi ama girmiştik bir yola geri dönüşü yok.

    bu arada söylemeden edemicem ben 65kg artçım ise 145kg hava sıcaklığıda ortalama 35-38 derece



    elbette her yörenin her şehrin kendine has bir güzelliği bir doğallığı vardır fakat bursadan sonra içtiğim en güzel su sanırım bu olmalıydı. Yolu düşenler mutlaka bir tadına baksınlar bana hak vereceklerine inanıyorum.

    ve akçakocada gizli bir cennet





    ve ardından tekrar gazı açarak aralıksız olarak Düzce ve Bolu dağına doğru yola çıkıyoruz.



    ve ardından o muhteşem manzarada bir çay içerken yol güzergahımızı tekrar gözden geçirerek Abanta doğru ilerliyoruz. Abantta en sevmediğim şey göl etrafında adam akıllı ağaç bulunmaması. Hava zaten oldukça sıcak ve yaklaşık 2 gündür motor tepesinde olduğumuzdan o hava dahada bunaltıyor. Taş çatlasın 2 saat abanta ve kuru kalabalığına dayanabiliyoruz.










    ve abanttan ayrılıp 22km daha geri dönüp tekrar Bolu'ya geliyoruz ardındanda rotamız Yedigöller...

    Yığılcadan Yedigöllere kestirme bir yol var ama siz siz olun sakın cross motorsikletiniz yoksa o yollara girmeyin yoksa bizim gibi geri dönmek zorunda kalırsınız.

    Hoş zaten yedigöllerin bugune kadar korunmasındaki en büyük etken bu bozuk yolları olsa gerek aksi halde bu kadar güzel bir doğal yaşam alanı hala böyle kalması mümkün değil. İlerlediğimiz her km'de biraz daha yorgunluk biraz daha sabırsızlık ve biraz daha bozuk yollarla karşılaşıyoruz. Hatta bir ara 30 km tabelasını gördüğümüzde bu yolun hiç bitmeyeceğini düşündük hem yollar hem motorsiklet hemde malum hysoung far tipi bu yolları gidilmesi imkansız kılıyor hava kararmak üzere ve buz gibi bir gece bizi bekliyor üstelik karnımız aç mazotumuz kısıtlı anlayacağınız aksilik üstüne aksilik ama ya allah diyerek koyuluyoruz yollara yeniden.

    bu arada olurda yolunuz o tarafa düşerse yanınıza mutlaka zincir temizleme spreyi ve yağı hatta yedek 3-5 lt benzin almayı unutmayın.



    Yaklaşık olarak 5km'de bir mola vermek zorunda kalıyoruz hem motorumuz hem biz yorgunluktan bitkin düştük. Fakat yaklaşık 15km kadar yolumuz kaldığında Kapankaya tepesinde bir mola vererek eşsiz manzara karşısında bir parçada olsa kendimize geliyoruz. RAKIM 1298







    ve sonunda saat 20:30-21:00 civarında Yedigöllere ulaşıyoruz.

    Şansımıza kapıda görevli olmadığından giriş ücreti ödemeden topukluyoruz ve kendimizi otopark alanına atıp önce motorumuzdan kurtulup gerilen tüm kaslarımızı açmak için hareket etmek yerine kendimizi çimlerin üzerine atıp 10-15 dk kadar uzanıyoruz. Daha sonra 4 motorsikletli arkadaş görüp hemen yanlarına sığınıyoruz sonuçta yanımızda ne kumanya kaldı ne su ne içecek bir şey hatta yolda çadırımızdan bile olduk. Arkadaşların hepsinden allah razı olsun. Yedirdiler içirdiler gezdirdiler muhteşem bir ortamdı. Ayrıca Yedigöllerin işletmecilerinede teşekkürler gecenin o vaktinde çadırımızı yatağımızı yastığımızı battaniyemizi bizi hiç kırmadan temin ettikleri için. İşte muhteşem yedigöller sabahı çadırın 2 bilemedin 3 mtre dibinde Göl-kuş sesleri tertemiz bir hava ve muhteşem bir samimiyet ile yardımlaşma. Herkes kahvaltısından bir parça ikram ediyor selam veriyor hal hatır soruyor. İstanbulda bunları yaşamayalı ne kadarda çok olmuştu diye düşünüyorsun ister istemez.













    Kamp alanımız ve ve malesef ayrılık vakti.




    Daha yazacak ve yüklenmesi gereken o kadar çok foto var ki o kadarını da burada anlatmak mümkün değil. Benimde elimden gelen şimdilik bu kadar. Bu yolculuğun kısa bir özetini geçmek gerekirsede yaklaşık olarak 200 tl yakıt masrafı köprü otoban giriş ve çıkış ücretleri milli parklara giriş, araç ve kamp kurma bedeli çok az yemek masrafı ve bol su masrafınıda hesaplarsak tahminen 500 tl kadar paramız gitti tabi tüm bu eğlencenin ve yaşanan onca anının yanında bir defa olsun para hesabı yapmıyor insan zaten abant ve yedigöllerde istesende para harcama imkanın yok çünkü tekel satışı sigara satışı orada yok büfede sadece kek çay ve 3-5 kurabiye türü şeyler var ve fiyatları anlamsız şekilde el yakıyor ama dediğim gibi orada ne büfeye ne markete ihtiyaç duymazsınız zaten herkes elinde ne var ne yoksa ortaya koyup paylaşıyor. Benden şimdilik bu kadar herkese kazasız belasız sürüşler dilerim. Yolunuz açık olsun.
    [B]Pırasanın piştiği günlerde masada 3 kişi olurduk çocukken. ben, annem bir de oklavası.[/B]


    REKLAM ALANI
    Oktay Motor CF Moto Polaris Mondial
    Motomax
  2. #2
    Felon - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    14 Nisan 2010
    Paylaşım için teşekkürler güzel gezi olmuşta o kadar yol 2kişi gt250r ile yormadımı ?
    https://www.youtube.com/alifeyizoglu

  3. #3

    Üyelik
    03 Haziran 2011
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    cbr 125r - Hysoung 250R
    Arkadaşım inan gt 250r geçtiğimiz pazartesi aldım servise soktum ve ardından garaja çektim cuma günüde yola çıktık. Yolda kalma ihtimalımız vardı artçım olan arkadaş gördüğün gibi bir hayli kilolu hepsi bir yana motorsikleti ilk sürüşüm ve havalar malum çok sıcak. Yorucu olmak değil kimi zaman ızdırap gibi geldi yolculuk özelliklede Yedigöllerin o mıcırlı yollarında anamız ağladı fakat herşeyin bir bedeli var gezdik gördük eğlendik yorulmak demeyelimde tatlı bir yorgunluk oldu haliyle neyse ki geçtiğimiz senelerden alışık olduğumuzdan o kadarda çok koymadı. Bugün imkanımız olsa yine gideriz yine gideriz allah kısmet ederse.
    [B]Pırasanın piştiği günlerde masada 3 kişi olurduk çocukken. ben, annem bir de oklavası.[/B]

  4. #4
    Ramazan Can - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    05 Ekim 2006
    Şehir
    Pendik / İstanbul
    Motosikleti
    BMW GS 1200 / Honda Africa Twin dct1000L- VESPA LX
    resimlere bakarken güzel yurduma bir kez daha hayran kaldım... bende 2 kez abanta gittim.... en az 10 sefer daha gideceğim bu gidişle.... güzel gezmissin..... arkanda 145 kğ kişi ile hyo kullanmak marifet ister.....
    Fuzuliye sormuşlar "sevmek mi daha güzel sevilmek mi?" Sevişmiyorsanız ikisi de fuzuli demiş... SEMTİN HAYLAZI

  5. #5

    Üyelik
    03 Haziran 2011
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    cbr 125r - Hysoung 250R
    Alıntı TEKTEKER_RAMÇO adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    resimlere bakarken güzel yurduma bir kez daha hayran kaldım... bende 2 kez abanta gittim.... en az 10 sefer daha gideceğim bu gidişle.... güzel gezmissin..... arkanda 145 kğ kişi ile hyo kullanmak marifet ister.....
    Aynen öyle arkadaşım gerçekten mükemmel yerler ama ben sana Yedigölleri şiddetle tavsiye ederim çok daha doğal otel pansiyon türü yerler yok tek başına doğa ile baş başasın artı havası serin sıcak olsada terletmiyor vs. ayrıca olta balıkçılık içinde süper yerler var (:

    Arkadaki 145 kg artçınında mıcırlı yollarda çok faydası oldu yalan değil artı onca yol tek başına çekilmez bilirsin onun için onunda hakkını yiyemem yani (:
    [B]Pırasanın piştiği günlerde masada 3 kişi olurduk çocukken. ben, annem bir de oklavası.[/B]


    REKLAM ALANI

Konu içerisindeki kullanıcılar

Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)