Hah Harley, hah hah ha Harley, hah Harley hah hah ha Harley... Harleeeeeeyyyyyy... Böyle bir Eurovizyon şarkımız vardı değil mi? (Gerçi o Halley'di galiba!) Neyse konumuzla pek alakası yok ya, işte kafa normal çalışmadığı için oluyor böyle şeyler.


Konumuz neydi ya? Hah tamam hatırladım efsane motor Harleyler... Benim kafamda, bir motosikletler vardır, bir de Harley Davidsonlar... Pek çok insan için de öyledir. Seven de sevmeyen de Harley'i diğer motosikletlerle aynı tarafa koymaz. Harley Davidson, motosiklet sektöründe, dünya çapında, kendine çok sağlam yer etmiş bir marka. Harley benim kanımca müthiş zekice yapılmış, çok başarılı bir pazarlama mucizesi. Tıpkı Ferrari, Porshe vs. gibi... Motosiklet almak zaten bir ayrıcalıkken, bu pazarlama zihniyeti olayı Harley ayrıcalığına çekmiş ve bunda inanılmaz başarılı olmuş. Zaman içinde de, her Harley sahibinin, Harley sahibi olduğu için kendini özel hissetmesi gerektiğini işleyerek markayı insanların beyninde başka bir yere oturtmayı başarmış. Şimdi diyeceksiniz ki ‘‘eee bu motor aslında çok sıradan bir motor da biz mi onu öyle algılıyoruz..’’ Tabi ki hayır. Elbette ki bu başarılı pazarlama çalışmasını yaparken ürün üzerinde de çok çalışmışlar. Pazarlama mantığı da bunu gerektirir zaten. Ve ürünü özel kılacak, onu insanların gözünde başka yere oturtmayı başaracak inanılmaz güzel ayrıntılar yakalamış ve uygulamışlar. Ve sonuca bakıldığında bu gün oldukça güçlü bir Harley imajı ve bu imajın arkasında Harley sahibi milyonlarca insan var.

KABUL EDİN ÖNYARGILIYIZ

Geçenlerde Harley Davidson'un Türkiye Distürübitörü Efsane Motor'a gittim. Sevgili Tolga Sancar'la epey sohbet ettik. Ona dedim ki ‘‘Nedir sizin şu, Harley hakkında en ufak bir şey söyleyene ‘‘Sen de galiba Herley kompleksi var?’’ yaklaşımınız. Her motor için herkesler bir şeyler söylüyor. Konu Harley olunca mı kişi kompleksli oluyor? Ayrıca nedir bu cüzzamlı gibi bir şey mi?’’ Çok güldü Tolga... ‘‘Bazen çok üstümüze geliyorlar biz de öyle söylüyoruz.’’ dedi..‘‘Tamam güzel motor, şık motor ama bana biraz hantal geliyor. Bi de bazılarının seslerinden nefret ediyorum, çok rahatsız edici’’ dedim hemen sordu. ‘‘Hiç Harley kullandın mı?’’ ‘‘Nerde bizde o kadar para Tolgacım.’’ ‘‘480 milyon taksitle veriyorum biliyor musun?’’ dedi şok oldum. Bu diyaloglarla anlatmak istediğim şu ki Harley çok köklü ve oturmuş bir marka olmakla beraber ben dahil kullanıcısı olmayan pek çok kişide bir önyargı yaratmış. Gerçekten de kelimenin tam anlamıyla önyargı. Mesela orda bir iki Harley'in üstüne oturdum. Otururken cüssesinden ‘‘ben bunu hayatta yan ayaktan bile kaldıramam’’ dediğim en babayiğit Harley'i bile şıp diye kaldırmayı başardım. Yani hiç öyle göründükleri kadar atıl değillermiş. Ayrıca standart egzosları, ancak diğer motorlar kadar ses çıkarıyormuş.. O korkunç sesler, özel egzos taktıranlardan çıkıyormuş. Markası ne olursa olsun çok kızıyorum korkunç egzos gürültüsüyle trafikte herkeslerin kulağını patlatan tüm motorcu arkadaşlara. Tabi Harley için daha çok şey söylemem için bir Harley'le biraz kilometre yapmam lazım. En kısa zamanda onu da yapacağım.. Tamam vallaha size de anlatacağım.

KOCA ÇOCUK OYUNCAĞI

En son Efsane Motor'dan ayrılırken Tolga bana her Harley sahibinin elinde olan bir aksesvuar kataloğu hediye etti. Kalınlığı yaklaşık iki büyük ansiklopedi cildi kadar. Ve içinde her motor için on binlerce aksesuvar var. Yani eğer bir Harley sahibiyseniz ciddi bir koca adam oyuncağına sahipsiniz demektir. Bu aksesuvar seçenekleriyle tamamen sizi yansıtan Harleyler yaratmanız mümkün. Tabii motora verdiğiniz paranın kafadan yarısı kadar daha harcama gücüne sahipseniz. Bu güce sahip değilseniz ve Harley'e laf söylerseniz sizi de ‘‘Harley kompleksli’’ yaparlar vallaha karışmam haa...

Harley motosiklet akademisi

OMM'den geçen haftalarda bahsetmiştim.. İşte OMM'nin kurucularında Paolo Volpara isimli bir yabancı hoca var. Bu sektörde eğitimin babalarından sayılır kendisi. Harley Davidson, Volpara ile 1 senelik eğitim anlaşması yapmış ve Rider's Edge'yi açmış. Program öncelikle Harleycilere yönelik ve üç kademede eğitim verilecek. 1) Yeni başlayanlar, 2) Motosiklete geri dönenler, 3) İleri sürüş. Ayrıntılı bilgi isteyenler www.hogtr.com internet adresinden ulaşabilirler.

Olimpiyat ateşine BMW’ler eşlik ediyor

10 adet R 1200 GS model BMW motosiklet, Olimpia şehrinden yola çıkarak beş kıtayı geçtikten sonra 13 Ağustos 2004 tarihinde Olimpiyat oyunlarının başlayacağı Atina'ya gidecek olan Olimpiyat meşalesine eşlik ediyor. ‘‘Ateşi iletin - dünyayı birleştirin’’ teması ile başlayan yolculuk sırasında toplam 26 ülke ve 33 şehirden geçilecek. Yaklaşık 10 bin kişi 7 bin km boyunca meşaleyi taşıyacak. Meşaleyi taşıyan her bir kişi yaklaşık olarak 400 m (bir stadyumum geleneksel etap uzunluğu) koşacak. BMW motosikletleri, bu uzun yolculuk boyunca taşıyıcıları ve ateşi koruma görevini üstleniyor. BMW R 1200 GS model motosikletler, standart ekipmanın yanısıra çantalar, özel korna ve xenon farlar ile donatıldı. BMW Motorrad bu iş için toplam 35 adet motosiklet temin etti (F650 GS ve K 1200 LT modelleri de dahil).

İDO’dan geri adım

Geçtiğimiz haftalarda hani bahsetmiştim ya İDO'nun motosikletlere yaptığı haksız zamdan... Evet şimdi de kısmen müjdeli haber... İDO tüm motorcular olarak attığımız; ‘‘Yahu ne yaptınız, bakın hepimizin ahını alıyorsunuz, vallaha taş olursunuz’’ şeklindeki kınama mailleri işe yaradı ve İDO yaptığı son toplantıda, mailleri kaále aldığını gösterdi ve yaptığı zammı geri çekerek yeni bir tarife düzenlemiş. Bir şapka da İDO için çıkartıyorum.

Rüzgarın kızı geçen hafta nerdeydi

Efendim geçtiğimiz hafta teknik bir takım sorunlar yüzünden bu sayfada yoktum. Sizlerden gelen bir dolu merak mailleri arasından birkaç ‘‘Vallaha aldım Otoyaşam'ı baktım arka sayfada da otomobiller var, kurcaladım sağını solunu bizim kız yok bıraktım köşeye...’’ içerikli mail, sevgili editörüm Ufuk Sandık'ın dikkatini çekmiş ki bana hafif sitem etti. ‘‘Ya bu ikitekerciler hiç bizim haberleri okumuyor anlaşılan’’diye. Bu arada ilginize ve sevginize ben ne desem boş..

Otomobil değil katil

Çok üzücü bir haber aldım geçen hafta... Trafikte normal yolunda seyreden bir motosikletli arkadaşımıza 65 UE 901 plakalı beyaz bir Ford Focus otomobil çarpıp kaçmış. Gördüğünüz gibi olayda her şey yanlış. Çarpmasına zaten mana veremezken, çarpıp düşürdüğü bir canı öylece bırakıp kaçan zihniyeti anlamak mümkün değil. Plakayı özellikle veriyorum belki başkaları için caydırıcı olur.


Ayşe Şule Bilgiç
ruzgarinkizif650gs@hotmail.com