hakikiteker
10 Mayıs 2015, 22:37
Halihazırda kullanmakta olduğum YBR 125, malum kuryelerin ilk tercihleri arasında ve forumda sıkça duyduğumuz "Kurye gibi görünmek istemiyorum abi" lafının çıkış sebebi :) Yaşadığım tecrübeler ve durumlar ise şöyle;
1) Gitmek sitediğim yeri bulamadım ve şans eseri önünde durduğum ecza deposundaki abilere adres soruyorum:
- Abi x adresine nasıl gidebilirim?
- Ooo kardeşim selamlar (önce depodan sanmaca, sonra durumu ayıkmaca :mrgreen: )...
- !?!?
- Şurdan anayola çık, sol yap vs.
2) Yol kapanmış ve başka yol bilmediğimden kayboldum. Etrafta şuursuzca dolanmayayım diye önceden gördüğüm taksi durağına yol soruyorum:
- Selamün aleyküm abi, ben buradan anayola nasıl çıkarım?
- Aleyküm selam, YBR mi bu?
- Evet abi.
- Bende de Java vardı eskiden, MZ'ler, hey gidi 80'ler. Siyah iyiymiş, neyse şurdan şöyle git... vs. vs.
- Eyvallah abi, teşekkür ederim.
- Ne demek kardeşim, hadi dikkat et kendine. Hayırlı işler :king:
- (Vizör kapanır) Ulan yine mi ya :mrgreen:
3) Ablam eczacı, boşluk buldukça uğrarım yanına. Hem görüşmek hem de yardımcı olmak için, motosikletle gezdiğimi bildiği halde iş yoğunluğundan unutabiliyor :) :
- Merhabaa
- Kardeş hoşgeldin. (yanındaki hastaya dönüp) Kusura bakmayın, biraz daha bekleteceğim.
Bu muhabbetten sonra hasta işlerini halledip gelmek ister ve gider. Ablam:
- Ben seni kurye sandım ya, adama da ilacınız geldi galiba dedim, sen çıktın :P
- Yok artık ya, vay arkadaş :mrgreen:
Bu anılarımı neden mi yazdım;
Forumda sıkça şikayet edilen bu durumun aslında ne kadar gülünç hikayeler yarattığını görebilelim diye. Hayatta dert ettiğimiz şeylerin aslında gülüp geçilesi ve hatta iyi ki olmuş da sıkılmıyoruz dedirten olaylar olduğunu anlayalım diye. Hayata olan bakış açımıza göre, güzellik kavramının değişebildiğini fark edelim ve her anından tat almayı bilelim diye. :cat:
Benim eyyorlamam böyle, tekeriniz düz bassın :)
1) Gitmek sitediğim yeri bulamadım ve şans eseri önünde durduğum ecza deposundaki abilere adres soruyorum:
- Abi x adresine nasıl gidebilirim?
- Ooo kardeşim selamlar (önce depodan sanmaca, sonra durumu ayıkmaca :mrgreen: )...
- !?!?
- Şurdan anayola çık, sol yap vs.
2) Yol kapanmış ve başka yol bilmediğimden kayboldum. Etrafta şuursuzca dolanmayayım diye önceden gördüğüm taksi durağına yol soruyorum:
- Selamün aleyküm abi, ben buradan anayola nasıl çıkarım?
- Aleyküm selam, YBR mi bu?
- Evet abi.
- Bende de Java vardı eskiden, MZ'ler, hey gidi 80'ler. Siyah iyiymiş, neyse şurdan şöyle git... vs. vs.
- Eyvallah abi, teşekkür ederim.
- Ne demek kardeşim, hadi dikkat et kendine. Hayırlı işler :king:
- (Vizör kapanır) Ulan yine mi ya :mrgreen:
3) Ablam eczacı, boşluk buldukça uğrarım yanına. Hem görüşmek hem de yardımcı olmak için, motosikletle gezdiğimi bildiği halde iş yoğunluğundan unutabiliyor :) :
- Merhabaa
- Kardeş hoşgeldin. (yanındaki hastaya dönüp) Kusura bakmayın, biraz daha bekleteceğim.
Bu muhabbetten sonra hasta işlerini halledip gelmek ister ve gider. Ablam:
- Ben seni kurye sandım ya, adama da ilacınız geldi galiba dedim, sen çıktın :P
- Yok artık ya, vay arkadaş :mrgreen:
Bu anılarımı neden mi yazdım;
Forumda sıkça şikayet edilen bu durumun aslında ne kadar gülünç hikayeler yarattığını görebilelim diye. Hayatta dert ettiğimiz şeylerin aslında gülüp geçilesi ve hatta iyi ki olmuş da sıkılmıyoruz dedirten olaylar olduğunu anlayalım diye. Hayata olan bakış açımıza göre, güzellik kavramının değişebildiğini fark edelim ve her anından tat almayı bilelim diye. :cat:
Benim eyyorlamam böyle, tekeriniz düz bassın :)