PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Bizim insanımız neden bu hale geldi?



Reşit
20 Mayıs 2013, 23:19
Merhaba. Bugün arkadaşımla atladık demir atlarımıza. Güzel virajlı yollar bulduk ve sakin sakin ilerliyorduk. Keskin bir viraj geldi karşıma, virajı aldıktan sonra aynaya baktım ve arkadaşımın yerde sürüklendiğini gördüm. Talihsiz bir şekilde düştü. Çok şükür fazla yara almadı. Korumaları sağ olsun. Çizmesi olmadığından ayağında çizikler ve şişme oldu. Motosiklet sürebilirim deyince yola devam ettik ve 500 mt ilerideki bir dinlenme tesisine girdik. Hemen buz olup olmadığını sordum çalışanlara. Arkadaşım kaza yaptı dedim ve buzu aldım. Alır almaz adam 5 lira diye soytarıca para istedi benden. Şok oldum açıkçası. Ben buzu arkadaşıma yetiştireyim diye hızlı davrandım, o an parayı uzatmadım. Akbaba gibi gözetlemeye başladı. Sanki kaçacağım. Zaten 20 dakika buz uygulaması yapacam orada ben, mal mal neden bakıyorsun? Velhasıl lanet ettim. Yahu kazazedeye yardım etmek için seferber olacağına para istedi. Hala öfkeliyim. Bizim insanımız böyle değildi, neden mutasyona uğradılar? Kazasız sürüşler, koruma ekipmanlarınız her daim üstünüzde olsun.

umurcan
20 Mayıs 2013, 23:21
Gerçekten nedir bu sorunun cevabı merak etmekteyim.
Belki de kötü giden ve sesini çıkartamadığı şeyler karakterini bozuyordur kimisinin.

F54
20 Mayıs 2013, 23:23
arkadaşınıza geçmiş olsun
malesef dünya bu duruma geldi birisinin öldüğü başka birinin umrunda olmuyor

cool113
20 Mayıs 2013, 23:25
düşte gör derler ya, aynen öyle.

Samet Ağır
20 Mayıs 2013, 23:28
yıllar önce oğlum daha emeklemeyi bile bilmezken ,nasıl olduysa üç kişinin arasından sıyrılıp üzerine çaydanlık döktü...:pr:

yavrumun elinin derileri aktı resmen..ayrıca ayağıda yanmıştı...

lavaboya nasıl tuttuğumu,arabaya nasıl attığımı,özel bir hastaneden içeri nasıl kaç dakikada girdiğimi hala bilmiyorum...

adamlar çocuğu içeri alıp tedavi yapacaklarına bana söyledikleri ilk şey bilmemne ücretini ödeyip kağıdı getirin oldu..o an nasıl dalmadım o insan müsvettelerine bilmiyorum..çok kısa bir süre sonra bişey parası daha istediler..çocuk hala içerde ciyaklıyordu...onuda ödedim..

sonra aklıma geldi..dışarı çıktım..yolun ortasında arabanın kapıları ardına kadar açık ve motor çalışır durumdaydı...

düşünün işte ben o haldeyken bile sanki kaçacakmışım gibi önce para istiyor vicdansızlar..hoş yaptıkları iş ise ağaçlara yapılan aşı olurya,onuda sararlar ,işte ondan bile beterdi...:pr:

İHTİYAR
20 Mayıs 2013, 23:29
Sevgili Reşit,

Bu sorunun cevabını eminim ki çok iyi biliyorsunuz ve emin olun bizlerde çok iyi biliyoruz.

Arkadaşlar bilenler bilmeyenlere anlatsınlar da ..................................

mezit
20 Mayıs 2013, 23:30
yıllar önce oğlum daha emeklemeyi bile bilmezken ,nasıl olduysa üç kişinin arasından sıyrılıp üzerine çaydanlık döktü...:pr:

yavrumun elinin derileri aktı resmen..ayrıca ayağıda yanmıştı...

lavaboya nasıl tuttuğumu,arabaya nasıl attığımı,özel bir hastaneden içeri nasıl kaç dakikada girdiğimi hala bilmiyorum...

adamlar çocuğu içeri alıp tedavi yapacaklarına bana söyledikleri ilk şey bilmemne ücretini ödeyip kağıdı getirin oldu..o an nasıl dalmadım o insan müsvettelerine bilmiyorum..çok kısa bir süre sonra bişey parası daha istediler..çocuk hala içerde ciyaklıyordu...onuda ödedim..

sonra aklıma geldi..dışarı çıktım..yolun ortasında arabanın kapıları ardına kadar açık ve motor çalışır durumdaydı...

düşünün işte ben o haldeyken bile sanki kaçacakmışım gibi önce para istiyor vicdansızlar..hoş yaptıkları iş ise ağaçlara yapılan aşı olurya,onuda sararlar ,işte ondan bile beterdi...:pr:ALLAH kimseyi evlat acısıyla sınamasın en korktuğum şeydir acı..bidurum..

rev'it
20 Mayıs 2013, 23:31
hep derler ya turk milleti yardimsever, insanlik olarak diger milletlerden daha iyi diye... ben nedense etrafimda boyle turkler goremiyorum yada ben mi turkiyede yasamiyorum.
bakalim bu sekilde bu ulkenin birligi ne kadar surecek. gittikce kalitesizlesiyor turk insaninin kisiligi. etrafta ATATURK'e kufreden ben degilim ya? daha nasil aciklanir bilmiyorum

Samet Ağır
20 Mayıs 2013, 23:33
ALLAH kimseyi evlat acısıyla sınamasın en korktuğum şeydir acı..bidurum..
demekki diyorum ki ya çok sakin yada çok sabırlıymışım o zamanlar...
tüm olanlar Şimdiki kafamla olsa ,...kafamı kesin kullanırdım üzerlerinde....:pr:
hemde defalarca...

mezit
20 Mayıs 2013, 23:38
demekki diyorum ki ya çok sakin yada çok sabırlıymışım o zamanlar...
tüm olanlar Şimdiki kafamla olsa ,...kafamı kesin kullanırdım üzerlerinde....:pr:
hemde defalarca...

geçenlerde hastanedeydim yakın arkadaşım için orda beklemekteydim.. uzun bir süre durdum özel hastanede..gözlemlediğim acemi hemşireler laçka olmuş doktor hemşire ilşkisi çalışanlar birbirine asılıyor...onca azgınlıklarının içinde iş yapmaya çalışıyorlar...

umurcan
20 Mayıs 2013, 23:42
hep derler ya turk milleti yardimsever, insanlik olarak diger milletlerden daha iyi diye... ben nedense etrafimda boyle turkler goremiyorum yada ben mi turkiyede yasamiyorum.
bakalim bu sekilde bu ulkenin birligi ne kadar surecek. gittikce kalitesizlesiyor turk insaninin kisiligi. etrafta ATATURK'e kufreden ben degilim ya? daha nasil aciklanir bilmiyorum

Yalan o iş. Bir milliyete has bir özellik söz konusu değil. En azından son zamanlarda. İnsanlar büyük stres altında istemediği işlerde, sadece hayatını sürdürebilmek için, bir hobi, bir hayat gayesi olmaksızın ot gibi yaşıyorlar. Öyle olunca da ne nezaket umrunda adamın ne hoşgörü. Sadece gidip televizyonda en sevdiği dizisini, maçını izlerken kimse ona ilişmesin yeter

Garip
20 Mayıs 2013, 23:42
ben inanırım ki bu tür kazançlar öyle adama yar olmaz..çırpınır dururlar

serdar1547
20 Mayıs 2013, 23:47
şerefsiz,her yerde şerefsizdir.

takendy
20 Mayıs 2013, 23:48
Duyguların yerini materyaller aldı,
duygusaldık, materyalist olduk
bu virüsten kendini korumayı başaran insanlar ile karşılaşmanız dileğiyle...

Proud
20 Mayıs 2013, 23:54
Bazı insanlar para almaya o kadar alışıyor ki, artık herşeyden para almak istiyolar. Ticaret insanların psikolojisini değiştiriyor gerçekten.

adem80
20 Mayıs 2013, 23:58
köy yerlerinde durum farklıdır. Malesef şehir yerleri böyle.

Uğur
20 Mayıs 2013, 23:58
Arkadaşınıza çok geçmiş olsun. Buz için ile akbaba gibi tepenizde 5 Tl'yi bekleyen adama da ne diyeceğimi bilemedim.
Yardımseverlik,zorda kalanın elinden tutma vb erdemleri madde bataklığında hırsla çamurlaştıranlara da yazıklar olsun demekten başka aklıma birşey gelmedi....

Allah böylelerinden uzak etsin,onlarada akıl,fikir ihsan etsin.. Ticaret ahlakında yok böyle şeyler...

Reşit
21 Mayıs 2013, 00:04
Samet abi çok geçmiş olsun, çok üzücü bir durum. Allah bir daha bize böyle şeyler göstermesin inş :pale:

rev'it
21 Mayıs 2013, 00:18
Yalan o iş. Bir milliyete has bir özellik söz konusu değil. En azından son zamanlarda. İnsanlar büyük stres altında istemediği işlerde, sadece hayatını sürdürebilmek için, bir hobi, bir hayat gayesi olmaksızın ot gibi yaşıyorlar. Öyle olunca da ne nezaket umrunda adamın ne hoşgörü. Sadece gidip televizyonda en sevdiği dizisini, maçını izlerken kimse ona ilişmesin yeter

bunun bu sekilde olmasini onlar istedi ki boyle. bu durumu ben secmedim degilmi. hakettikleri seyi yasiyorlar.

ak1n
21 Mayıs 2013, 00:28
yıllar önce oğlum daha emeklemeyi bile bilmezken ,nasıl olduysa üç kişinin arasından sıyrılıp üzerine çaydanlık döktü...:pr:

yavrumun elinin derileri aktı resmen..ayrıca ayağıda yanmıştı...

lavaboya nasıl tuttuğumu,arabaya nasıl attığımı,özel bir hastaneden içeri nasıl kaç dakikada girdiğimi hala bilmiyorum...

adamlar çocuğu içeri alıp tedavi yapacaklarına bana söyledikleri ilk şey bilmemne ücretini ödeyip kağıdı getirin oldu..o an nasıl dalmadım o insan müsvettelerine bilmiyorum..çok kısa bir süre sonra bişey parası daha istediler..çocuk hala içerde ciyaklıyordu...onuda ödedim..

sonra aklıma geldi..dışarı çıktım..yolun ortasında arabanın kapıları ardına kadar açık ve motor çalışır durumdaydı...

düşünün işte ben o haldeyken bile sanki kaçacakmışım gibi önce para istiyor vicdansızlar..hoş yaptıkları iş ise ağaçlara yapılan aşı olurya,onuda sararlar ,işte ondan bile beterdi...:pr:
okurken kan beynime sıçradı nerdeyse heralda dumduz ederdim adamın suratını gözüm dönerdi.. cüzdanı suratına fırlatırdım al nekadar alıyosan once ısını yap derdım sanırım..

jimpam
21 Mayıs 2013, 00:29
ben inanırım ki bu tür kazançlar öyle adama yar olmaz..çırpınır dururlar
konu dışı olucak ama avatarını takdir ettim...belki en büyüğü değilim ama çok büyük hayranıyım şimdi okurken forumu karşıma çıktı sayende gördüğüme sevindim...iyi akşamlar.

Samet Ağır
21 Mayıs 2013, 00:43
Samet abi çok geçmiş olsun, çok üzücü bir durum. Allah bir daha bize böyle şeyler göstermesin inş :pale:

yaklaşık 9 sene oldu..
geçen ay elime yaptığı pansumanlar sayesinde kısa sürede iyileştiren 71 yaşındaki eczacımız o zaman da imdadımıza yetişmiş ve hastanelerin sayesinde garip, buruşuk ve kapalı kalacağı söylenen eli mükemmel derecede kısa sürede mükemmel derecede hatasız iyileştirmişti...hatta hangi eli deseniz hatırlamam şimdi...
unutmadan özellikle yanık ile sıkıntısı olan arkadaşlar (ki kimsenin olmasın inşallah) bana ulaşırlarsa eczacımıza yönlendiririm...tavsiye de ederim..

OGUZHANKY
21 Mayıs 2013, 00:46
yer ankara. yıl 1996. Bir buçuk yaşındayım. Gece 3 te havale geçiriyorum ve babam beni derhal serçe'desimize atıp en yakın arkadaşıyla beraber doktorumun evine götürüyor. Doktor kapıya çıkıyor: ne var noldu? -oğlum havale geçiriyor doktor. -ne yapayım kardeşim bu saatte adam mı uyandırılır! diyor doktor. Ve babam doğal olarak inanılmaz bir sinirle görev icabı taşıdığı silahını çekiyor. Son anda yakın arkadaşı tutuyor elinden. Korkudan bembeyaz olan doktor hemencecik bana ilk müdahaleye başlıyor sabah başka bir doktor beni hayata döndürüyor. Bir buçuk yaşındaki bir çocuk ölürken uykusu için müdahale etmeyecek insanlar var bu dünya da. Malesef bu sanayileşen birçok toplumda görülür. Duyguların, değerlerin yerini şahsi çıkarlar, materyaller alır. Yoğun ve stresli şehir hayatının, zorlaşan yaşam koşullarının sonucudur.

COQ
21 Mayıs 2013, 00:54
Iki hafta önce isten eve dönüyorum.
Yolumun üstünde harabelik bir yer var ve muhtemelen Suriye'den geldiklerini düsündügüm bir aile yasiyor orada.
Hemen yanibasinda mcdonalds var.
Arasira çocuklari götürürüm.
Ailenin bireyleri o mcdonalds da konuslanirlar ve bitirilmeyen tabaklari gelip isterler.
Eger yemeyecekseniz, patatesleri alabilirmiyim ve ya durun tabaginizi çöpe ben dökeyim gibi seyler iste.
Bir kaç kez benden sigara istediler.
Ordan tanisiyoruz anlayacaginiz.
Neyse eve gidiyorum hafif bir yagmur var.
Külüstür bir kamyonet isiklarda hafif saga geçip bana yol verdi ama pozisyon olarak ister istemez yan yana geldik.
Araci kullanan hirpani kilikli adam ve yaninda bir madam.
Cami açip güzel motor dedi.
Basimi salladim.
Pahali ha dedi.
Dedim evet pahali.
Sigaran var mi diye sordu.
Var anasini satayim ama eldiveni çikar, montu siyir, altimda yelek var onun cebinde yani uzun is.
Zor geldi.
Yok dedim.
Eyvallah dedi.
Yesil yandi yuruduk.
50 metre sonra az önce bahsettigim harabeligin orasi.
Bir baktim oraya siginmis tiplerden iki tanesi bir kopegin boynuna ip baglamislar çeke çeke götürmeye çalisiyorlar.
Ulem dedim köpekleri de var.
Sanki kendi karinlarini doyurmayi beceriyorlar, bir de köpek.
Ben geçtim,
arkamdan kamyonet geliyor.
Baktim kamyonet yavasladi.
Adamlarla bisey konusuyorlar.
Ben az ilerde bir kafede kahve içecegim ilerledim.
Motoru park edip kafeye girdim.
KAhvemi içerken o kamyonet tam karsiya park etti.
Az sonra ellerindeki köpegi surukleye surukleye gelen iki tip kamyonetin yanina geldiler.
Kamyonetteki kadin ve adam o iki elemanla hararetli bir tartismaya girdiler.
Ben ne olup bittigini anlayamadigimdan ama konuda ilgimi çektiginden öyle aval aval seyrediyorum.
Fakat köpek üzerine bir tartisma döndügü belli.
Biraz sonra adam ve kadin bulundugum kafeye geldi.
Selam verdikten sonra bize hitap ederek yardima ihtiyacimiz var dediler.
Tekrar hatirlatayim,
bu kamyonettekiler az önce isiklarda benden sigara isteyen adamlar.
Kafedekiler ne yardimi deyince,
karsida kopege eziyet eden adamlari gösterip,
bu adamlar kopege eziyet ediyorlar.
az önce fark ettik ve kopegi kurtarmak için satin almak istedik.
Fakat adamlar 50 euroda israr ediyorlar,
oysa bizim cebimizde sadece 40 euro var.
Ne yaptiysak 50 eurodan asagiya inmediler.
Bize bir 10 euro verebilirmisiniz?
Insanligimdan utandigim andir o an.
Bir sigara vermek için fermuarlarimi indirmeye üsendigim adamlar, ceplerindeki son parayi bir uyuz iti kurtarmak için vermeye hazirlar.
Kafede ki herkes elini cebine atti ve para tamamlandi.
Uyuz it, kendisinden çok daha it olan o iki serserinin elinden alindi ve kamyonete atilarak benim bilmedigim ama muhtemelen onun için en iyisi olan bir gelecege dogru yola çikti.
Zehir olmus kahvemin son yudumunu yutkunarak içip, çok pahali dedikleri motoruma bindim.
O köpekten çok daha ucuz diyerek marsa bastim.
O köpekten çok daha ucuz,
motorda,
sürücüsü de.

acayüp
21 Mayıs 2013, 00:57
Sevgılı kardesım ıkınızede cok gecmıs olsun , Emınım ondan daha cok sen korkmussundur .
O karaktersızde ısın cılası olmus . Bende boyle 2 ayrı durum yasamıstım bırınde meshur hayrola kafeden dıgerınde nısantası mc ten buz aldım , fazla fazla verdıler paranın lafını bıle etmedıler . Sagolsunlar .
Su hayatta bırsey bılıyorsam oda ; ne ekersen onu bıcersın . O adamda bırgun bıryerde aynısını yasar ama senın o ankı halın aklına gelmez emın ol.
Tekrar gecmıs olsun .

s.e.c
21 Mayıs 2013, 01:23
Gün geçtikçe maneviyatımızı kaybediyoruz. Dikkat edin özellikle son 4-5 yıldır insanlarda ne ruh kaldı ne kalite kaldı git gide robotlaştılar resmen. İşim gereği her sene daha yeni nesillerle tanışma ve onları inceleme fırsatı buluyorum, en çok ta şu dikkatimi çekti; gençlerde ne müzik zevki kaldı ne sanat anlayışı. Bakıyorumda demet akalın, serdar ortaç v.b türde müzisyen şarkıcılara öyle bir tapıyorlarki şimdi ne alakası var diye düşünenler olacaktır fakat insanın zevkleri, yada anlayabildiği müzik türü dahi onun kapasitesini gösterir.
Olaya zevkler ve renkler tartışılmaz diyecek kadar basit bakmamak gerekir ismayil yk, hende yener yada arabesk rap sevebilen bir insanla, Bülent Ortaçgil, Yavuz Çetin, Jimi Hendrix seven insan arasında mutlaka fark vardır.
Ben daha çok kişinin sanat anlayışı ile kendi kalitesi arasındaki senkronizasyonu analiz etmeyi seviyorum. Başka arkadaşlarda başka yollardan arada oluşan bu farkları görüyordur mutlaka.

madlive
21 Mayıs 2013, 01:29
Reşit geçmiş olsun. 5 liralık adammış de geç ben öyle yapıyorum.

satoyama
21 Mayıs 2013, 01:44
Merhaba. Bugün arkadaşımla atladık demir atlarımıza. Güzel virajlı yollar bulduk ve sakin sakin ilerliyorduk. Keskin bir viraj geldi karşıma, virajı aldıktan sonra aynaya baktım ve arkadaşımın yerde sürüklendiğini gördüm. Talihsiz bir şekilde düştü. Çok şükür fazla yara almadı. Korumaları sağ olsun. Çizmesi olmadığından ayağında çizikler ve şişme oldu. Motosiklet sürebilirim deyince yola devam ettik ve 500 mt ilerideki bir dinlenme tesisine girdik. Hemen buz olup olmadığını sordum çalışanlara. Arkadaşım kaza yaptı dedim ve buzu aldım. Alır almaz adam 5 lira diye soytarıca para istedi benden. Şok oldum açıkçası. Ben buzu arkadaşıma yetiştireyim diye hızlı davrandım, o an parayı uzatmadım. Akbaba gibi gözetlemeye başladı. Sanki kaçacağım. Zaten 20 dakika buz uygulaması yapacam orada ben, mal mal neden bakıyorsun? Velhasıl lanet ettim. Yahu kazazedeye yardım etmek için seferber olacağına para istedi. Hala öfkeliyim. Bizim insanımız böyle değildi, neden mutasyona uğradılar? Kazasız sürüşler, koruma ekipmanlarınız her daim üstünüzde olsun.

kardeşim orası tam olarak nereydi ? buz istediğiniz yer.

---------- Mesajlar birleştirildi - 00:44 ---------- bir önceki mesaj zamanı 00:42 ----------


Gün geçtikçe maneviyatımızı kaybediyoruz. Dikkat edin özellikle son 4-5 yıldır insanlarda ne ruh kaldı ne kalite kaldı git gide robotlaştılar resmen. İşim gereği her sene daha yeni nesillerle tanışma ve onları inceleme fırsatı buluyorum, en çok ta şu dikkatimi çekti; gençlerde ne müzik zevki kaldı ne sanat anlayışı. Bakıyorumda demet akalın, serdar ortaç v.b türde müzisyen şarkıcılara öyle bir tapıyorlarki şimdi ne alakası var diye düşünenler olacaktır fakat insanın zevkleri, yada anlayabildiği müzik türü dahi onun kapasitesini gösterir.
Olaya zevkler ve renkler tartışılmaz diyecek kadar basit bakmamak gerekir ismayil yk, hende yener yada arabesk rap sevebilen bir insanla, Bülent Ortaçgil, Yavuz Çetin, Jimi Hendrix seven insan arasında mutlaka fark vardır.
Ben daha çok kişinin sanat anlayışı ile kendi kalitesi arasındaki senkronizasyonu analiz etmeyi seviyorum. Başka arkadaşlarda başka yollardan arada oluşan bu farkları görüyordur mutlaka.


hocam aynı kafadanız ve yazdıklarınıza gönülden katılıyorum ..

cem karaca kimdir bilmeyenler var...

s.e.c
21 Mayıs 2013, 01:53
hocam aynı kafadanız ve yazdıklarınıza gönülden katılıyorum ..

cem karaca kimdir bilmeyenler var...
Hocam sorma ya neler neler :(

RunemagicK
21 Mayıs 2013, 01:54
geçenlerde de cuma namazı sırasında motorumu düşürmüştü bir müslüman din kardeşimiz ve kaçıp gitmişti. müslüman olmadan önce insan olmak lazım, onu unutmuş tabi. insan olmadan önce müslüman oluyoruz, insan olmadan önce okuyup doktor, öğretmen, mühendis oluyoruz, insan olmadan önce herşey oluyoruz ama olması gerektiği gibi olmuyoruz, olamıyoruz.

GorkeM
21 Mayıs 2013, 01:59
Kafedekiler ne yardimi deyince,
karsida kopege eziyet eden adamlari gösterip,
bu adamlar kopege eziyet ediyorlar.
az önce fark ettik ve kopegi kurtarmak için satin almak istedik.
Fakat adamlar 50 euroda israr ediyorlar,
oysa bizim cebimizde sadece 40 euro var.
Ne yaptiysak 50 eurodan asagiya inmediler.
Bize bir 10 euro verebilirmisiniz?
Insanligimdan utandigim andir o an.
Bir sigara vermek için fermuarlarimi indirmeye üsendigim adamlar, ceplerindeki son parayi bir uyuz iti kurtarmak için vermeye hazirlar.
Kafede ki herkes elini cebine atti ve para tamamlandi.
Uyuz it, kendisinden çok daha it olan o iki serserinin elinden alindi ve kamyonete atilarak ...


... bir sonraki kafede para toplamak üzere yola çıktı.

İşte geldiğimiz nokta budur. Artık öyle bir hale geldik ki, herşeyin içerisinde bir hinlik arıyoruz.
Bizi bu duruma sokan da yine muhtac olanları kullanarak pirim yapan uyanıklar.

Biz de insanlığımızı bir Galaxy S4'e, İphone 5'e, bir de son model arabaya sattık.

takendy
21 Mayıs 2013, 02:11
Fakat adamlar 50 euroda israr ediyorlar,
oysa bizim cebimizde sadece 40 euro var.
Ne yaptiysak 50 eurodan asagiya inmediler.
Bize bir 10 euro verebilirmisiniz?
.

Abi, Türk olsalardı kesin fark ederdin değil mi,
bu olay şayet Türkiye de olsaydı, farklı yerlerde bu kopeği günde 10 kere anlattığın şekilde alırlar, akşama kadar da 200 kaat toplarlar diye düşünürdüm ama bizim burda bu numarayı yemezlerdi herhalde, :) , kimse kimseye kuruş vermez oldu.

TR de olduğum için mi böyle düşünürdüm yoksa kendi fikrim mi bilemedim :P

MotorKafa
21 Mayıs 2013, 02:13
Keşke o beş lirayı rulo haline getirerek verseydin.
Belki bir şeyler anlardı öküz.


... bir sonraki kafede para toplamak üzere yola çıktı.

İşte geldiğimiz nokta budur. Artık öyle bir hale geldik ki, herşeyin içerisinde bir hinlik arıyoruz.
Bizi bu duruma sokan da yine muhtac olanları kullanarak pirim yapan uyanıklar.

Ne yazık ki ben de aynen böyle düşündüm okurken, sonra da kendime sövdüm.

COQ
21 Mayıs 2013, 03:05
Ulem benim aklima bile gelmedi ama durum o kadar mi kötü?
Gerçi kamyonettekiler fransiz olmasa,
benim de ilk aklima gelen sizin yazdiklariniz olurdu.:pr:
Fakat ben belki de mevzunun basina tanik oldugum için olayi daha safane algiladim.!!!

Reşit
21 Mayıs 2013, 03:22
@satoyama
bahçeköy yolu üzerinde bir tane piknik alanı adını bilmiyorum. Lanet olsun onlara da adlarına da.

satoyama
21 Mayıs 2013, 03:32
@satoyama
bahçeköy yolu üzerinde bir tane piknik alanı adını bilmiyorum. Lanet olsun onlara da adlarına da.

mekanın adını hatırlasaydın arayıp güzel bir kalay çekecektim.

COQ
21 Mayıs 2013, 03:38
Fakat kapitalizmin bizi ne hale getirdigine dair super bir örnek yine ayni kafede hem de bugün basima geldi.
Ben unutmusum bile ama is alavere dalavere olunce demin sigara içerken aklima geldi.
Kafe dedigim yer aslinda bir kafe bar ve ayni zamanda burada tabac dedigimiz sigara satilan bir yer.
Yolumun üstü oldugu için sigarami da ordan alirim.

Bu sabah nasil olduysa ailecek bir arada olabildigimiz bir sabah oldu ve yengeniz kahvalti hazirlamis.
Git ekmek al diye komut verince ben hemen hazir ola geçip bu evde son sözü ben söylerim ulen deyip agirligimi koydum ve
son söz olarak,
peki karicim,
hemen derhal
deyip yola çiktim.
Niyetim kafeye ugrayip bir sabah kahvesi içmek ve pakette can çekisen azalan sigarami tazeleyip bir firindan ekmek almak.
Benim sigara 6,70
kahve ise 1,20
yani toplamda 8,90 ediyor
kafeye girip bir sigara aldim ve bir kahve istedim.
10 euro verdim
Genellikle para ustune dikkat etmem ama önümde koca bir ekran var ve orada 6.80 diye bir rakam yaziyor.
adam bana para üstünü verdi ve ben bar tarafina geçip kahvemi aldim
ama kafam ekranda yazili rakamda kalmis.
Elimdeki parayi saydim.
3,20 var
normalde 2,10 olmasi lazim
Yanlis yaptiniz beyefendi diye seslendim.
Paralar elimde ve barin üstüne uzatmisim.
Barin arkasinda 3 kisiler ve ben yanlis yaptiniz dedigim andan itibaren bana nefretle bakan üç çift göz oldular.
Adam hemen babalanarak ne yanlisi yapmisim dedi.
Yanlis hesaplamissiniz, ben bir paket sigara ve bir kahveyi neredeyse her sabah buradan alirim ama elimdeki paralarla sizin hesabiniz tutmuyor dedim.
Hemen kosup kasaya bakti.
6,80 lik alisveris yapmissiniz ve ben size 3,20 ödemisim dedi.
Ve ben bundan adim gibi eminim diye ekledi.
Dedim zaten sorun orda ben sizden 6,80 lik degil 7,90lik bir alisveris yaptim.
Lütfen tekrar kontrol edin dedim.
Ben bunlari soylerken barin arkasindaki 3 kisinin bana nasil bir nefret ve inanmazlikla baktigini da ilave etmek isterim.

Ama olayin eksik para degil de benim salak gibi fazla para verildigini iddia etmem oldugu anlasilinca isler degisti.
Hesap kitap tekrar yapildi ve ben bana verilen fazla parayi iade ettim.
Bakislar artik bir aziz karsilarindaymis gibi degismis, tesekkurler ayyuka çikmis,
sanki bu adamlar daha bir kaç hafta önce bir uyuz ite ceplerinden para harcayan adamlar degilmiscesine mevzular olmus benim para itirazima aninda dis geçiren baska mantaliteler ortaya çikmis ve muhtemelen bunun nedeni daha önce kimbilir kaç kez yasadiklari dolandirilma korkusu.
Yani iki yuzumuz var ve biz farkinda bile degiliz.

MeTaL
21 Mayıs 2013, 07:26
Mevlâna ne güzel demiş; Ne fark eder ki, kör insan için elmasda bir, cam da! Sana bakan kör ise sakın kendini camdan sanma!

Bizim insanımız neden bu hale geldi? Acaba insan olmayı unutmuş olabilir mi?

Şahsım adına söylemeliyim ki, ben insanlığın sosyal değerlerin üstünde tutulmasını şahsın kişiliğine, görgüsüne ve inancın azalmasına bağlıyorum. İnsan olmak, insan olduğunun ve bunun gereklerinin ne olması gerektiğinin farkına varmakla, Allah' ın insana bahşettiği aklı, iradeyi, merhameti ve vicdanı doğru kullanmakla başlar.

İnsan doğmuş olmak, insan olmak için yeterli mi? Bence değil ...

cool113
21 Mayıs 2013, 09:20
bizim buradada omzunda kırmızı tülbent Türk bayrağıyla dolaşıp askere gidicez diyerek kapı kapı dolaşan tipler var. sülüsünü göster vereyim dedim tıkandı, bize inanmıyonmu abi ayaklarına girdi. topladıkları paralarla sabaha kadar şarap çekiyorlar bizzat gördüm :) çocukken yan sokağa bir karavan gelmişti. bir dede kalıyordu karavanda. yürüyebildiği halde tekerlekli sandalyede bütün gün çarşıda dilenirdi. o bacakları öyle bir şekle sokardıki gerçekten sakat sanarsınız. akşam geldiğinde bir torba parayla dönerdi. 2 ay kadar sonra karavanın gittiğini gördük. dede şehir şehir karavanla dolaşıp dilenir dururmuş. :) sadaka ve maddi yardımda öncelikli sıra dost ve akrabalarındır, unutmayalım.

yeni neslin yardımsever olmayışının en önemli nedenlerinden birisi bana göre ailelerin örf adetlerini çocuklarına öğretmemeleri. ağaç yaş iken eğilir. yabancı kültürle yetişiyorlar artık.

tigermbz
21 Mayıs 2013, 10:05
bakara suresi
Bismillah
177. İyilik, yüzlerinizi doğu ve batı taraflarına çevirmeniz(den ibaret) değildir. Asıl iyilik, Allah’a, ahiret gününe, meleklere, kitap ve peygamberlere iman edenlerin; mala olan sevgilerine rağmen, onu yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışa, (ihtiyacından dolayı) isteyene ve (özgürlükleri için) kölelere verenlerin; namazı dosdoğru kılan, zekâtı veren, antlaşma yaptıklarında sözlerini yerine getirenlerin ve zorda, hastalıkta ve savaşın kızıştığı zamanlarda (direnip) sabredenlerin tutum ve davranışlarıdır. İşte bunlar, doğru olanlardır. İşte bunlar, Allah’a karşı gelmekten sakınanların ta kendileridir.

iyiliğin tanımı bu
bu hale gelmenin bir ayağı ise dünya malına olan sevgiden mümkün mertebe uzaklaşmak
dünyalık her ne varsa buna tamah etmek, insanın içindeki hayvanı, dolayısıyla şikayete konu olan durumları ortaya çıkarır

benimmmm!!!
mal sahibi, mülk sahibi. hani bunun ilk sahibi?

phradrel
21 Mayıs 2013, 10:43
bu tip durumlarda 5 liranın fişini iste ama buz yazsınlar oraya sonra da al ifşa et. bak o zaman pislikler yapabiliyor mu bir daha.

pizza eat gibi açıklayacaksın bunları

Tsubasa
21 Mayıs 2013, 10:51
reşit hocam, hep şansızlık var bu ara üzerinde, bir kurşun döktürmek lazım sana.
kaza bela bi bırakmadı peşini.
buz için para isteyene de al bu 5 lirayı kendine buz alırsın deyip verseydin

waeder
21 Mayıs 2013, 11:13
Hocam geçmiş olsun. Bilmiyorum ama bu yardımlaşma,anlayış vs. erdemler sanki sadece motor camiamızda var gibi geliyor tabi arada istisna kara lekeler olsada. Ben motorla nerde dara düşsem nerdeyse bir tekme de onlar atacak üzücü bir durum.

Sinan Er
21 Mayıs 2013, 12:03
Sağlık çok önemli bir konu. Bu nedenle sağlık söz konusu olduğunda elimizden geleni yapmaya çalışırız. Seni yargılamak istemiyorum ama sen gereken özeni göstermemişsin ordaki görevliyi suçluyorsun. Suçlaman yanlış, sağlık ekibi çağırmaman yanlış, o arkadaşın motor kullanması yanlış. Eğer durumu iyi ise senin aldığın şeyin parasını ödememen yanlış. 5 tl isteyen kişi ile tartışmana gerek yok at elini cebine fazlasıyla para bırak işin bitince gel paranın üstünü al. Güven karşılıklıdır.

Önce kendimiz güven vermeliyiz. Eğer bunu yapmazsak karşımızdaki kişi iyi niyetinin suistimal edileceğini düşünür ve beklentiniz boşa çıkabilir.

Büyükşehir yada küçük bir köy farketmez dolandırıcılar üçkağıtçılar ölü soyucular her an karşımıza çıkabilir. Bu herkesin aynı olduğu yada iyi niyetimizden vazgeçeceğimiz anlamına gelmez.

Sametin yaşadığı olay gerçekten sinir bozucu. Hastanelerin hasta kabul yeri değil müşteri soyma yeri olduğunun kanıtı. Malesef hastahanelerimiz...... neyse daha yazmayayım. Utanç verici.

İHTİYAR
21 Mayıs 2013, 12:19
Arkadaşlar kapitalizmin böyle birşey olmadığını mı düşünüyordunuz?

psyche
21 Mayıs 2013, 12:21
O da birşey mi burada 170 kişi öldü haritada yerini bilen yok,survivor,demet akalının köpeği,iphone un son modeli bu tür konular dışında ülkeye atom bombası düşse kolu bacağı kopmadan hissetmeyecek adamlar var,hemde çoğunluk

tombo
21 Mayıs 2013, 12:27
Geçmiş olsun Reşit, arkadaşın durumu iyidir umarım.Sinir bozucu ve üzücü bir durum.

Birde bunlar övündüğümüz değerler, halbuki yerlerde geziyor neredeyse.

Ben de çok uzatmadan özet geçerek geçenlerde yaşadığım bir durumu anlatayım.

Sahilde köpeğimle gezerken çimenlerde bir telefon buldum. Samsung marka iyi de bir model.

Hemen son aramalardan mantıklı olan birini aramak için baktığımda ''birtanem'' kayıtlı kişiyi çevirdim. Bir bayan çıktı, dedim telefonunuzu buldum.

Evet dedi ben düşürmüşüm, eşimi vereyim de yerimizi tarif etsin :)

Dedim siz benim olduğum yere gelirseniz ben şu yönde yürüyorum. Zar zor bir tarifle ki düşürdüklerine göre zaten oradaydılar, tekrar orayı anlamak ve gelmek nasıl zor olabiliyorsa.

Bir şekilde anlaştık ve adama telefonu verdim, tek kelime sağol dedi gitti. Arabanın önünde bayanı görüyorum yani 1 metre mesafedeyiz onun tarafında ve kendi telefonu insan bir teşekkür eder, göz göze bile gelmedi benimle.

Sanki ben çaldım da geri veriyorum, tavırlara bakın :))

C@LiMeRO
21 Mayıs 2013, 14:33
Sanıyorum eski ve yeniyle alakası yok, vicdansız insan eskiden de vicdansızdı, vicdanlı insan ise hala vicdanlı, hep de öyle olacaklar inşallah..

Bahsetmiş olduğunuz durumun en vahimini yaşayanlardan birisi olarak; 14 sene evvel; annemi hastane acilinde kaybetmek üzereyken binbir feryatla çağırdığımız doktorun çay molasında olması sebebiyle geç gelmesi sonucu, artık müdahale için çok geç kalmışlardı : (

O yüzden hastanelerde darp edilen doktorları gördüğümde nedense hala doktorların tarafında değil, yumruk atanların yanında hissediyorum kendimi.. çok acı ama durum böyle

MeTaL
21 Mayıs 2013, 15:02
Sanıyorum eski ve yeniyle alakası yok, vicdansız insan eskiden de vicdansızdı, vicdanlı insan ise hala vicdanlı, hep de öyle olacaklar inşallah..

Bahsetmiş olduğunuz durumun en vahimini yaşayanlardan birisi olarak; 14 sene evvel; annemi hastane acilinde kaybetmek üzereyken binbir feryatla çağırdığımız doktorun çay molasında olması sebebiyle geç gelmesi sonucu, artık müdahale için çok geç kalmışlardı : (

O yüzden hastanelerde darp edilen doktorları gördüğümde nedense hala doktorların tarafında değil, yumruk atanların yanında hissediyorum kendimi.. çok acı ama durum böyle

Hemfikiriz. Özellikle küçük köylerde bulunan Sağlık Ocağı çalışanları (doktorları) insanı insanlıktan çıkartmak adına ellerinden geleni yapıyorlar ve bazan insan "acaba uzmanlık alanları çileden çıkartmak mı?" diye soruyor kendine. İnsan hayatını hiçe sayan şerefsizleri hiç saymıyorum bile. Doktorluk mesleğini adına yakışır, mesleğin şerefi ve onuru ile yapan, insan hayatı için yapan, insanı insan yerine koyan doktor oranı sanırım %10 / 15' i geçmez. ...

aytacaksel
21 Mayıs 2013, 15:15
O da birşey mi burada 170 kişi öldü haritada yerini bilen yok,survivor,demet akalının köpeği,iphone un son modeli bu tür konular dışında ülkeye atom bombası düşse kolu bacağı kopmadan hissetmeyecek adamlar var,hemde çoğunluk

malesef insanımız empati yapamıyor.