Anlaşan Yayalar ?

[arca94]

Merhabalar..

Bu gün rutinim olan, dershaneden çıkıp eve geliyordum..
Zaten standart ve sürekli kullandığım yolum var. (En kısa yol bildiğin yoldur inancı) (şaka şaka kaybolmaktan korkuyorum aslında, adres özürlüyümdür)

Bu gün şaşırdığım nokta ise;

Sanki bütün yayalar ve araç sürücüleri anlaşmış gibiydi bu gün..

Araç sürücüleri hiç olmadıkları kadar saygılı, yayalar ise sanki inadına nispet yapar gibi öküzdü bu gün..

Hani yazın derler ya; "Sıcak insanlara yaramıyor, aptallaştırıyor" diye.. Havalar daha ısınmadan çoğu insan aptallaşmaya başladı.

Ama işin garip tarafı aptallaşan bu gün sadece yayalardı..

Kendim yola çıkmadan önce de dershane camından izledim ve kullanırken de diğer motosikletlileri takip ettim sadece bana değil hepsine yapıyorlardı..

Kaldırımdan üstüme atlamaya çalışan, karşıdan karşıya geçerken bebek arabasını direk yolun ortasına ittiren,
sola dönecekken sinyal verip sinyalime bakmasına rağmen döndüğüm yerde hıyar gibi dikilen,
önümdeki araç geçtikten sonra gözümün içine baka baka yola atlayan yavaşladığımı görüp geçmesine izin vermeme rağmen yolun ortasında dikilen,
Okul çıkış saatinde ilk okula çocuğunu elinden tutarken kaldırımdan aşağı ittiren, tek yön yolda trafiğin aktı yöne doğru sırtını dönüpte yolun ortasından yürüyenler..

Resmen direksiyon sınavındaki kukaların arasından yaptığım slalom gibi kukaların (hıyar yaya) arasından slalom yaparak geçtim..

Geçerken yola atlayan tiplerin hemen önünde son anda frenle durup kaskımı neye der gibi yaptım ve sağa sola salladım, bana resmen dövecek gibi bakış atıp yoluna devam etti bazıları..

İçimi dökeyim, sizlere de bilgi olsun diye paylaşayım dedim.
Dikkat!: Bu günlerde yayalar ile araçlar anlaşma yapmış durumda. Araçlar çok şaşıracağınız kadar saygılı. Yayalar buna zıtlık olsun diye olabildiği kadar sığır.

Asıl şaşırdığım nokta; bu güne kadar açılan bütün başlıklar hep arabalarla, kamyonlarla, taksilerle, minibüslerle ilgiliydi..
Yayalardan böyle sığırlıkar gördükçe insan şaşırmadan edemiyor..

Saygılar, sevgiler, teşekkürler..

[samsam]

Arca,

Yazılarını takip ediyorum, çok güzel yazıyorsun, günlük vs. açarsan çok güzel olur, bir ara günlüğüm vardı benim çok güzel oluyor, kalemin kuvvetli, sanırım Ünv. hazırlanıyorsun hayırlısı olsun hakkında.

[[Turan]]

Yazın hava sıcak gölgenin altında zor duruyor insan kalabalık yerlerde 5dk durulmaz heleki otobüs dolmuş metro kullanan biriyse saygıda kusur etmiycen bir cinnete bakar valla :mrgreen:

[arca94]

;2619650']Yazın hava sıcak gölgenin altında zor duruyor insan kalabalık yerlerde 5dk durulmaz heleki otobüs dolmuş metro kullanan biriyse saygıda kusur etmiycen bir cinnete bakar valla :mrgreen:

Orası öyle de.. Bir de ışıklarda, tıkanmış yol vermeyen araçlar arasında, 5 mt'de bir önünüze atlayan ve sizi olabildiğince durduran yayaların arasında..
35-40 sıcakta, motosikletin üzerinde full koruma olduğunuzu hayal edin.. Bence cinnetin asıl sembolü o olurdu.. Çünkü çoğu insan (ben dahil) a101, bim, lokantalar, dükkanlar, kısaca klimali mekanlara girip serinletebiliyorlar kendilerini.. Ya biz ? :mrgreen:

Bi de şöyle bi karikatür vardı.. Çok gülmüştüm.
http://img823.imageshack.us/img823/2930/38322823564544650778420.jpg (http://imageshack.us/photo/my-images/823/38322823564544650778420.jpg/)

Doğru söze ne hacet der gibi.. :)
Mevsim geçti gerçi ama..




Arca,

Yazılarını takip ediyorum, çok güzel yazıyorsun, günlük vs. açarsan çok güzel olur, bir ara günlüğüm vardı benim çok güzel oluyor, kalemin kuvvetli, sanırım Ünv. hazırlanıyorsun hayırlısı olsun hakkında.

Tüh ya. Cevabı yazmıştım ama kaydetmeyi unutunca gitti bütün mesaj.
O yüzden biraz daha kısa tutucam diğerine göre kusuruma bakmayınız.. :)

Çok teşekkür ederim üstadım. Elimden geldiğince, sinirlendikçe, sıkıldıkça, yoruldukça, kafamı bi şeye taktıkça böyle içimi dökmek için -bi nevi psikolojik tedavi :)- böyle yazılar yazıyorum.
Evet üniversiteye hazırlanıyorum ama yazıyla ilgili bi bölüm değil maalesef sayısalcıyım mühendislik, mimarlık filan amacım.

Blog -aslında kişisel site- açmayı düşünüyodum, orada burada genel konularda böyle bayağı yazılarım vardı.
Onları bi yerde toplamak istiyorum, ayrıca fotoğrafçılık ve müzikle de uğraştığım için aslında genel bi blog açmak güzel olur.
Her şeyimi paylaşacağım. Ama önce şu başımızdaki sınavı bi atlatalım da sırayla hepsi olur. :)

Aslında bi tane -beleş- sitem vardı zamanında 2008 de açmıştım fotoğraflarımı koyuyordum. Reklam sayılmazsa paylaşıyım:
http://www.arca-diril.tr.gg

2008 den beri yapım aşamasında.. :)

Tekrardan çok teşekkür ederim öneriniz ve yazılarımı beğendiğiniz için. Takipçim olması çok güzel bir duyguymuş.. :)

[samsam]

iş arkadaşlarımı eve akşam yemeğine çağırmıştım bak onun yazısı

Selam;
Yarın akşam 18 suları bilemediniz 18.30, bildiğiniz şeyleri unuttuğunuz anlar 19 suları, bildiğiniz ve bilmediğiniz tüm şeyleri aklınızdan çıkardınız ve gidip göbek atmak süretiyle 20 suları, şirketten çıkılıp, Şirketimizin fotokopi erbabı, tablo ustası, tasnif delisi, İş görüşmesinde 'Şamil bey en sevmediğiniz yanınız' diye sorulduğunda ' ya benim başım çok ağrır, aslında migrenimde yok' diyen ' ulan ne oluyor ben ne diyorum işe girmeden kovulan ilk insansın oğlum sen ' diye düşünürken, Pazartesi iş başı denildiğinde 'aslında midemde çok bulanır' desemiydim diye düşünen, siz bu maili okurken 5 dk daha uyurum evde kahvaltı yapmam, 5 dk daha uyurum yolda simit yerim 5 dk da uyurum simiti işte yerim 5 dk da uyurum taksiye atlarım simiti taksi'de yerim 5 dk daha uyurum aç kalayım diyip öğle yemeğine kadar çay sigara yapan, ve her seferinde öğle yemeğine kadar mide krampları geçirmiş olan.Bilgi İşlem bölümünde çekirdek çıtlatmadanda zevkli dakikalar yaşayan, bozulan bilgisayarla önce konuşan sonra tamir eden, ömründen uzun idealleri olup üşeniyorum öyleyse yarın diyebilen, ay aman of sen niye bozuldun, atsak yenisini alsak kim uğraşacak bunla diyen ama bunu hayata geçiremeyen, hayatta başına geldiği tersliklerden sonra 'sen seçilmiş bireysin hayat sana hep ders veriyor' demeyen, çölde su ararsa ütü bulan, voltoranı oluştursa dötü olan*, içi dolu fıçıcık olma yolunda ilerleyen, sinirlenince kilitlenen, aç kapa yapan, aç kapa yaparken ortadan kaybolan ' ya ben bir Dönpere iniyorum' diyen aslında Lale büfenin eşsiz ortamına gidip bir çay-sigara molası veren, sevimli bir o kadarda garip bir şahsiyete sahip olan Şamil Altundal'ın evine gidilecektir.
Yol süresi yayan olup, herkesin ' hadi ya Mecidiyeköy'de Dominos Pizza mı var ?' dediği mekana gidilip pizza alınıp yola devam edilecektir, yol boyunca ' offff nerde bu ev ya ' diyenlere kötü muamele yapılacaktır, ' ya bu ev galiba Kağıthane'de ' diyenlerin ise yarı yolda bırakılıp yola devam edilecektir.Gelenler herhangi bir siyasi örgüte mensup ilan edilmeyecek olup, gelmeyen'ler hakkında Taksimin ünlü daracığında herhangi bir asma fantazisi düşünülmeyecektir.Ev'in önündeki tatlı bayırda ' ay aman sanırım ölecem Şamil bu yolu sen hergün çekiyormusun ? ' diyenlerden maddi yardım istenilip ev bir öteki yokuşun üstüne taşıma eylemi hayata geçirilecektir.Ev bekar evi olup ' küçükmüş lan bu ev' diyenlere saygı duyulacaktır.Eve girildiği andan itibaren İş ortamından çıkılıp ev ortamına otomatik giriş yapmayanlar-yapamayanlar tasviye edilip, bir sonraki buluşmaya kadar hazırlanmaları yolunda çalışma beklenecektir.Evden çıkış size bağlı olup ' uyku girdi bedene teşekkür ederim gidene' gibi bir espiri yapılıp ortam gerilmeyecektir.Sabah botlarımı geç bağladığım için iştima sorunu size bırakılacaktır.Evde herhangi bir toplu intihar, toplu kaçış, toplu ve topsuz herhangi bir eylem içinde olanlar Pizza'dan mahrum bırakılıp parmakla gösterilip rencide edilecektir.Ev 'e gelenlerden herhangi bir hediye beklenilmemekte olup, ' eve gitmem hediye'den de yırtarım' diyenlere Max Planck'den quantum fizigi hakkında çalışma yaparken şu CV'lerin fotokopisini çekermisin demek ve üstüne üstlük beklemek ile Şamil'den o kadar darılmasını beklemek yerinde bir tespit olacaktır.
Bu mail otomatik bir mail olmayıp otomatik silinmeyecektir, kimilerine göre çok lakayıt kimilerine göre çok samimi,kimilerine göre ise içmiş sanırım bu denilmesine sebeb olan, kimilerine göre ise gereksiz bir maildir.Gelmeyenlere ne olur gel niteliğinde olmayıp, gelmeyenlere ilerleyen günlerde herhangi bir duygu sömürüsü yapılamayacaktır.Gelenlere ve gelmeyenlere herzamanki sevgimle selamlar Bilgisayarınızı kullanırken ona sevgi ile yaklaşıp sorun çıkardığında benle değil onla bu konuyu konuşup açıkça 'artık çalışmak istemiyorsun galiba sen, dışarda o kadar işsiz bilgisayar var 'denilmesi istenilecektir.
Ayrı yazdığım/yazamadığım tüm de da ki eklerini, virgül hatalarını özne eksikliklerini ve tüm Dil Bilgisi hatalarını Allaha havale edip kendilerinden af dilerim.
*İlgili kişilerden özür dilinelecektir.

[psyche]

Ben mario oynuyorum,sokaklar oyun alanım,engeller yayalar,belediye çukurları,araba sürücüleri,joystick de gidonum benim.

[arca94]

iş arkadaşlarımı eve akşam yemeğine çağırmıştım bak onun yazısı

Selam;
Yarın akşam 18 suları bilemediniz 18.30, bildiğiniz şeyleri unuttuğunuz anlar 19 suları, bildiğiniz ve bilmediğiniz tüm şeyleri aklınızdan çıkardınız ve gidip göbek atmak süretiyle 20 suları, şirketten çıkılıp, Şirketimizin fotokopi erbabı, tablo ustası, tasnif delisi, İş görüşmesinde 'Şamil bey en sevmediğiniz yanınız' diye sorulduğunda ' ya benim başım çok ağrır, aslında migrenimde yok' diyen ' ulan ne oluyor ben ne diyorum işe girmeden kovulan ilk insansın oğlum sen ' diye düşünürken, Pazartesi iş başı denildiğinde 'aslında midemde çok bulanır' desemiydim diye düşünen, siz bu maili okurken 5 dk daha uyurum evde kahvaltı yapmam, 5 dk daha uyurum yolda simit yerim 5 dk da uyurum simiti işte yerim 5 dk da uyurum taksiye atlarım simiti taksi'de yerim 5 dk daha uyurum aç kalayım diyip öğle yemeğine kadar çay sigara yapan, ve her seferinde öğle yemeğine kadar mide krampları geçirmiş olan.Bilgi İşlem bölümünde çekirdek çıtlatmadanda zevkli dakikalar yaşayan, bozulan bilgisayarla önce konuşan sonra tamir eden, ömründen uzun idealleri olup üşeniyorum öyleyse yarın diyebilen, ay aman of sen niye bozuldun, atsak yenisini alsak kim uğraşacak bunla diyen ama bunu hayata geçiremeyen, hayatta başına geldiği tersliklerden sonra 'sen seçilmiş bireysin hayat sana hep ders veriyor' demeyen, çölde su ararsa ütü bulan, voltoranı oluştursa dötü olan*, içi dolu fıçıcık olma yolunda ilerleyen, sinirlenince kilitlenen, aç kapa yapan, aç kapa yaparken ortadan kaybolan ' ya ben bir Dönpere iniyorum' diyen aslında Lale büfenin eşsiz ortamına gidip bir çay-sigara molası veren, sevimli bir o kadarda garip bir şahsiyete sahip olan Şamil Altundal'ın evine gidilecektir.
Yol süresi yayan olup, herkesin ' hadi ya Mecidiyeköy'de Dominos Pizza mı var ?' dediği mekana gidilip pizza alınıp yola devam edilecektir, yol boyunca ' offff nerde bu ev ya ' diyenlere kötü muamele yapılacaktır, ' ya bu ev galiba Kağıthane'de ' diyenlerin ise yarı yolda bırakılıp yola devam edilecektir.Gelenler herhangi bir siyasi örgüte mensup ilan edilmeyecek olup, gelmeyen'ler hakkında Taksimin ünlü daracığında herhangi bir asma fantazisi düşünülmeyecektir.Ev'in önündeki tatlı bayırda ' ay aman sanırım ölecem Şamil bu yolu sen hergün çekiyormusun ? ' diyenlerden maddi yardım istenilip ev bir öteki yokuşun üstüne taşıma eylemi hayata geçirilecektir.Ev bekar evi olup ' küçükmüş lan bu ev' diyenlere saygı duyulacaktır.Eve girildiği andan itibaren İş ortamından çıkılıp ev ortamına otomatik giriş yapmayanlar-yapamayanlar tasviye edilip, bir sonraki buluşmaya kadar hazırlanmaları yolunda çalışma beklenecektir.Evden çıkış size bağlı olup ' uyku girdi bedene teşekkür ederim gidene' gibi bir espiri yapılıp ortam gerilmeyecektir.Sabah botlarımı geç bağladığım için iştima sorunu size bırakılacaktır.Evde herhangi bir toplu intihar, toplu kaçış, toplu ve topsuz herhangi bir eylem içinde olanlar Pizza'dan mahrum bırakılıp parmakla gösterilip rencide edilecektir.Ev 'e gelenlerden herhangi bir hediye beklenilmemekte olup, ' eve gitmem hediye'den de yırtarım' diyenlere Max Planck'den quantum fizigi hakkında çalışma yaparken şu CV'lerin fotokopisini çekermisin demek ve üstüne üstlük beklemek ile Şamil'den o kadar darılmasını beklemek yerinde bir tespit olacaktır.
Bu mail otomatik bir mail olmayıp otomatik silinmeyecektir, kimilerine göre çok lakayıt kimilerine göre çok samimi,kimilerine göre ise içmiş sanırım bu denilmesine sebeb olan, kimilerine göre ise gereksiz bir maildir.Gelmeyenlere ne olur gel niteliğinde olmayıp, gelmeyenlere ilerleyen günlerde herhangi bir duygu sömürüsü yapılamayacaktır.Gelenlere ve gelmeyenlere herzamanki sevgimle selamlar Bilgisayarınızı kullanırken ona sevgi ile yaklaşıp sorun çıkardığında benle değil onla bu konuyu konuşup açıkça 'artık çalışmak istemiyorsun galiba sen, dışarda o kadar işsiz bilgisayar var 'denilmesi istenilecektir.
Ayrı yazdığım/yazamadığım tüm de da ki eklerini, virgül hatalarını özne eksikliklerini ve tüm Dil Bilgisi hatalarını Allaha havale edip kendilerinden af dilerim.
*İlgili kişilerden özür dilinelecektir.

Yazı hakikaten güzelmiş te okumak çok zor oldu.. :)


Ben mario oynuyorum,sokaklar oyun alanım,engeller yayalar,belediye çukurları,araba sürücüleri,joystick de gidonum benim.

Aslında tam da yaptığımız bu bizim..

[AGunak]

Sanırım tek ihtiyacımız olan şey sabır olacak. Çünkü ne yapılsa ne edilse bu tip yola fırlama ve göre göre öne geçme değişmeyecek bir şey gibi duruyor. El ile ikazın işe yaradığını denedim. Tecrübeyle sabittir. Çünkü korna ve sinyale karşı umursamama bağışıklığı kazanılmış. El ile ikaz edince (bir saniye işareti gibi, dur gibi) şaşırıyorlar ve deyim yerindeyse itaat ediyorlar.
Saygılar.

[Hakanİnan]

Birileri dengeyi sağlamak zorunda anlaşılan 4 tekerliler yorulmuş :cherry: sıra yayalarda :farao:[COLOR="Silver"]

---------- Mesajlar birleştirildi - 15:08 ---------- bir önceki mesaj zamanı 15:06 ----------


Ben mario oynuyorum,sokaklar oyun alanım,engeller yayalar,belediye çukurları,araba sürücüleri,joystick de gidonum benim.

Kendini kaptırıp, yayaları karga sanıp üstlerine atlamamaya çalış :)

[MotorKafa]

Hep böyle olur arca.
Bir kere başladımı gerisi çorap söküğü gibi gelir.
Bir gün Güngören'e gittim motorla (2010un Güngören'i :mrgreen:)
Yayalar bildiğin malak! Deli gibi yola atlıyor hepsi.
Kadın çocuğunu tutmuş kolundan, adeta sürüklüyor karşıya geçirmek için. Ve bu esnada kendisine kırmızı yanmış.
O sırada hızımı koruyarak devam etsem altıma alacam. Ama kadının umrunda bile değil.
Işıklarda bekliyorum bana yeşil yandı. Ama hiç bir yayanın umrunda bile değil.
Hepsi atlıyor yola. En sonunda dayanamadım kornaya asıldım! Hepsi döndü baktı. Dedim Sercan zıçtın hepsi dalacak şimdi :mrgreen: Bulduğum ilk boşluktan uzadım tabi.
Gitmem gereken yere ulaşınca. Güngören'e dümdüz sövdüm. Sonra tekrar Güngören'den çevre yoluna çıkana kadar aynı şeyler.
Bostancı'ya ulaştım. Ohh dedim kurtulduk şimdi nazik insanların arasından evime ulaşırım :cherry:
Ama o da ne! Güngören'den farksız. İnsanlar yine deli gibi üstüme geliyor. Sanki beni düşürmeye çalışıyorlar.
Sonra farkettim cünüplük bende dedim :mrgreen:
İnsanla, havayla, semtle, börtü böcekle alakalı bir durum değil.
Cünüplük başladıysa gerisi geliyor :mrgreen:

[gezgin_33]

Bazan olur boyle seyler...

[brds]

ünv.planlarında antalya varmı gelde biraz takılalım

[arca94]

Sanırım tek ihtiyacımız olan şey sabır olacak. Çünkü ne yapılsa ne edilse bu tip yola fırlama ve göre göre öne geçme değişmeyecek bir şey gibi duruyor. El ile ikazın işe yaradığını denedim. Tecrübeyle sabittir. Çünkü korna ve sinyale karşı umursamama bağışıklığı kazanılmış. El ile ikaz edince (bir saniye işareti gibi, dur gibi) şaşırıyorlar ve deyim yerindeyse itaat ediyorlar.
Saygılar.

İşte bunu deniycem en kısa zamanda.. :)
İnsanların anlayacakları şey herhalde bu artık..


Hep böyle olur arca.
Bir kere başladımı gerisi çorap söküğü gibi gelir.
Bir gün Güngören'e gittim motorla (2010un Güngören'i :mrgreen:)
Yayalar bildiğin malak! Deli gibi yola atlıyor hepsi.
Kadın çocuğunu tutmuş kolundan, adeta sürüklüyor karşıya geçirmek için. Ve bu esnada kendisine kırmızı yanmış.
O sırada hızımı koruyarak devam etsem altıma alacam. Ama kadının umrunda bile değil.
Işıklarda bekliyorum bana yeşil yandı. Ama hiç bir yayanın umrunda bile değil.
Hepsi atlıyor yola. En sonunda dayanamadım kornaya asıldım! Hepsi döndü baktı. Dedim Sercan zıçtın hepsi dalacak şimdi :mrgreen: Bulduğum ilk boşluktan uzadım tabi.
Gitmem gereken yere ulaşınca. Güngören'e dümdüz sövdüm. Sonra tekrar Güngören'den çevre yoluna çıkana kadar aynı şeyler.
Bostancı'ya ulaştım. Ohh dedim kurtulduk şimdi nazik insanların arasından evime ulaşırım :cherry:
Ama o da ne! Güngören'den farksız. İnsanlar yine deli gibi üstüme geliyor. Sanki beni düşürmeye çalışıyorlar.
Sonra farkettim cünüplük bende dedim :mrgreen:
İnsanla, havayla, semtle, börtü böcekle alakalı bir durum değil.
Cünüplük başladıysa gerisi geliyor :mrgreen:

Biz forum olarak sapıktık.. Ne çabuk unuttun? :pl:
Cünüplük kanınızda var.. :)

Sevindim sadece buraya özel olmamalarına. Demek ki sığır, her yerde sığır.. :)



Bazan olur boyle seyler...

Olduğunca sabrediyoruz işte bizde.. Gücümüz yettiğince..


ünv.planlarında antalya varmı gelde biraz takılalım

O tarafları pek düşünmedim nedense.. Şu an Ankara, Yalova, İzmir var planlarda. Sınavda bi komplikasyon gerçekleşirse (Türkçesi: Zıçarsam) en kötü ihtimal Kıbrıs var..
En en en kötü ihtimal de İstanbul var.. Ama üniversiteye bi yerleşelim kıyı gezisi yapmayı düşünüyorum. İçerileri pek sevemedim nedense.. :queen: