Kapat
Üye Girişi
Motovento
Reklam Alanı
Motomax
Reklam Alanı

Hava Şartları İle Mücadele

    Motovento
    REKLAM ALANI
  1. #1
    alfawings - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    11 Mart 2005
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    Triumph Tiger 1050 SE
    HAVA ŞARTLARI İLE BAŞA ÇIKMAK…

    Sıcak, Soğuk ve Yağışlı:

    Normal Dereceler(16 derece – 32derece)

    Kask:

    Tam korumalı kask(Full face helmet). Daima vizor kapalı.

    Vizorün buharlanması:

    Bunun için tabakalar çıktı. Bu tabakalar iki tabaka arasında ışık kırılmalarını pırıltılar olarak gösterebilir. Aynı zamanda ayna gibi yansıma yapıp burnunuzu görmenizde mümkün. Ancak yol görünüyor. Buda buharlanmadan çok daha iyi bir durumdur. Başka türlü olmuyorsa vizörü alttan hava alacak şekilde biraz açın. Yüksek hızlarda bu kesinlikle yapılmamalıdır.

    Kaskın kötü kokuları:

    Eğer içi çıkmıyorsa, yıkayamazsınız ve birkaç hafta sonra kötü kokular başlar. Bunu kaskı kullanmadığınız zamanlar içine kağıt tıkarak halledebilirsiniz. Karbonatla da toz şeklinde yüzeyine elinizle yayarak kaplayabilirsiniz ama burada sorun giyeceğiniz zaman karbonatı temizlemektir. Elektrikli süpürgeyle çektirmeniz gerekir. Koku çok ağırsa kağıtla temizleme tekniğinin işe yaraması birkaç hafta alacaktır yada kokuya katlanacaksınız.

    Kulak tıkaçları:

    Kullanın. Gerçekten sesin zararlı sonuçlarını azaltıyor.

    Ceketin altına ne giyilmeli?

    Uzun kollu pamuklu tişört, deri ceket altına. Çok sıcak olsa da en iyisi budur. Çok sıcak havalarda çıplak cildinizin sıcak deriyle yada astarıyla teması hiç hoş bir duygu değildir. Pamuklu terlemeyi de alması açısından sıhhidir. Sıcak olacaktır ama rahatsız etmeyecektir. Boyun bölgesinin deriyle temas etmemesi için bandana kullanın. Çok sıcak olduğunda ıslatın ve sıkıp suyunu çektirdikten sonra serinlik için ıslak olarak boynunuza takın. Tüm kan damarlarının ve sinirlerin geçtiği boyun bölgesinin serin tutulması, aşırı sıcak yada soğuklara maruz bırakılmaması gerekir.

    Eldiven:

    Yazlık korumalı deri eldiven.

    Pantolon:

    Seyahatte deri pantolon iyidir. Daha geniş bir iklim şartlarına hitap etme özelliklerinin yanında koruma faktörleri de yüksektir. Altına bileklere kadar uzun egzersiz taytları giyilmesi uygundur.

    Bot:

    Motorunuzun tipine uygun tam korumalı deri botlar giyilmelidir. Yürüme zorluğu yaratsalar bile bu şarttır. Yürümek için yedekte normal ayakkabı taşınabilir. Botların su geçirmez olmaları tercih edilmelidir. Yada su geçirmez kılıf kullanılmalıdır.

    Yağmurluk:

    Yağmurluk bulundurun. Normal yağmurluklardan farklı bir özelliği yok. Tek veya iki parçalı olabilir.

    İçecek:

    Su içmelisiniz. Kahve değil, kola değil, SU içmelisiniz. Bazı spor içeceklerde olabilir ama fazla şeker içerirler. En iyisi sudur. Vücut ısı fazlasını terlemeyle atar. Terlemek istemiyorsanız motora binmeyin. Klimalı araba kullanın.Terin buharlaşması vücuttaki fazla ısıyı atar ve aşırı ısınmasını önler. Bunun içinde vücudunuzda yeterli su olmalıdır ki yeterince ter buharlaşarak soğutma etkisini oluşturabilsin. Sadece güneş çarpması durumunda siz çok sıcakta da olsanız terlemezsiniz.

    Hava aşırı sıcak, siz dışarıdasınız ve terlemiyorsunuz. Orada durun. Aşırı ısınma var ve serinlemezseniz ölürsünüz. İşlerin bu derecelere gelmesine izin vermeyin. Bunun yolda giderilmesi çok zordur ve bu dünyadan gidici durumuna girebilirsiniz.

    Sıcağa karşı ne yapabilirsiniz?

    Kaskınızın tüm havalandırmasını açın. Bu dudakların kurumasına sebep olabileceği için dudak nemlendiricileri kullanın. Motorunuzun rüzgar kesicisi (windshield) çok büyükse sorun yaratır. Mümkünse indirin yada havalandırma delikleri varsa açın. Vücudunuzun mümkün olabildiğince tüm bölümlerini kapatın. Güneş ışınları cildinize direk temas etmesin. Direk temasla UV ışınlarına maruz kaldığınız gibi çabuk da yorulursunuz. Korumalı elbiseleri üzerinize giymeyi ihmal etmeyin. Çünkü korumasız kaza yaparsanız, yolun sürtmesinden olaşacak yaralar yanıkla aynı etkiyi yapar ve yeterince derinse iz bırakır mı diye endişelenmeyin zaten öleceksiniz.

    Her benzin alışınızda uzun kollu tişörtünüzü ıslatıp giyin ve hemen deri ceketinizi üzerine giyin ve ön havalandırmalarını da kapatın. Arka havalandırmalarını açık bırakın. Su boyun bölgesinden yavaşça buharlaşarak sizi serinletecektir. Ön havalandırmaları açarsanız buharlaşma hızlı olur ve sizi daha iyi soğutur ama tişört çabuk kurur ve serinletme kısa kesilir. Tişört kuruyunca ceketin tüm havalandırmalarını açın ve bir daha ki istasyonda işlemi tekrarlayın.

    Yazlık eldiven giymenizi söylemiştik. Bu eldivenlerin bileği örten kısmı yoktur. Önce eldivenleri giyip sonra ceketi giymeniz gerekir. Ceket kol fermuarlarını da çekmeyin kollarınızdan içeri hava gelsin. Bu durumun ceketin koruma faktörünü düşürdüğünü biliniz ayrıca bilekleriniz kaza anında korumasız kalmaktadır.

    Yanınızda yedek su taşıyın. Daha sık mola verin. (Her 200-250 km de.) Molaları beklemeden su için. Hatta giderken için. Hyponatremia yani su zehirlenmesine dikkat!!! Gerekiyorsa klimalı bir otelde mola verin.

    32 derecenin üzeri:

    Isı her an sizi bitirebilir. Vücudunuz susuz kalabilir, kuruyabilirsiniz. Bu durum 29 derecenin üzerindeki herhangi bir derecede gerçekleşebilir. 32 derecenin üzerinde ise durum çok ciddidir. Çok dikkatli olmanızı tavsiye ederim. Çok gerekli değilse yola devam etmeyin yada güneşin batmasını bekleyin.

    16 derecenin altı:

    Rüzgarı kesmek durumundasınız. Rüzgar ne kadar hızlı eserse o kadar soğuktur. Soğuk rüzgardan korunmazsanız rüzgar ısırması olabilir(buz yanığına benzer). Sıcak kalmaya bakın. Gövdenizi sıcak tutun. Şayet gövde soğursa el ve ayaklara giden kanı kısıtlamaya başlar. Bu yüzden gövdenin sıcak kalması el ve ayakların sıcak kalması içinde şarttır. Boynunuzu soğuktan koruyun. Ayrıca burayı iyi kapatın. Bu bölgeden girecek soğuk hava gövdenin de soğumasına neden olacaktır. Ceket kollarının yakalarından içeri hava girmesini önleyin. Botların içine sokarak pantolonunuzun paçalarından içeri hava girmesini önleyin. Altınıza yün giyin. Yün çok iyi izolasyon sağlar. Rüzgarlık kullanın.


    Yağmurda:

    Yağmurluğunuzu giyiniz. İçinize su girmesini engelleyiniz. Eldivenlerinizin ve botlarınızın su geçirmez kılıflarla desteklenmesi gereklidir. Vizorü elinizle temizleyin, kaçınılmazsa yarım açın. Göz koruması gereklidir. Gözleriniz korumasız kalmamalıdır. Siyah ya da tintli vizor kullanmayınız.

    Hızınızı düşürünüz. Sert frenlemelerden kaçınınız. Sürüş esnasında arka freni öncelikle kullanın. Ön freni arka frenden sonra kademeli devreye sokun. Normal havalardakine kıyasla daha öne doğru oturarak ağırlığınızı ön tekere aktarınız. Lastik havalarını %25 oranında indiriniz. Debriyajı tamamen bırakmadan dönüşe başlamayınız. Dönüşlerde motoru fazla yatırmayın. Bir üst vitesle kullanın ve takip mesafenizi artırın. Sert, ani hareketlerden kaçının çünkü kaygan zemindesiniz. Motor freni yapmaktan kaçınınız.

    Rüzgarda:

    Siz ne kadar kuvvetli olursanız olun rüzgar daha kuvvetlidir. O zaman akıllı olun. Mutlaka binalarla aranızda gelen rüzgarı tamponlayacak bir yastık olmasına dikkat edin. Böylece aniden üzerinizde patlayacak bir rüzgar sağanağının sizi katı bir cismin üzerine yada toptan yoldan dışarı sürüklemesine engel olursunuz. Çevrenizin farkında olursanız tamamen tesadüfen olan olaylar diye bir şeyin aslında olmadığını, bunların sizin bir anlık dalgınlıklarınızdan kaynaklandığını göreceksiniz. Yüksek binaların yada yamaçların dibinde doğal olarak rüzgar türbülansları hep olur. Ağır vasıtalar çevrelerinde türbülanslar yaratırlar. Araçlar, yapılar arası boşluklar rüzgar çarpmalarının olduğu yerlerdir. Buralara öylesine, aklınız başka yerde girip de sonra ne olduğunu anlamadım, birden kuvvetli bir rüzgar üzerimde patladı diyenlere ancak gülünür. Buralarda kendinizi sıkı tutun ve üzerinize gelmesi muhtemel kuvvetli hava akımını karşılamaya hazır olun. Rüzgarın sizi nerede ayağa kaldıracağını, nerede geriye atacağını önceden kafanızda şekillendirin ve gerekli karşı hamleyi yapın. Bu hamlenin amacı sürüş hattınızı kaybetmemektir. Rüzgarı hattınızda kalmanızı sağlayacak miktarda biraz geri itin sonra hamlenizi biraz gevşetin sonra tekrar biraz itin. Virajın apeks noktasında sizi yakalayan kuvvetli fırtına şiddetindeki bir rüzgarda gazı az verin ve ağırlığınızı öne kaydırın. Çabucak seleden yukarı kaymak ve başınızı ve bedeninizi öne doğru almak da yararlı olacaktır. Bol giysiler sizi rüzgar altında bir yelkenlinin balonu gibi oradan oraya savuracaktır. Giydikleriniz üzerinize tam olsun. Bilhassa yağmurluklarda bol giyinilir. Bu yanlıştır, içine hava dolup sizi savuracak giysilerden kaçının.

    Kendinizi toplayın ve salıvermiş bir vücut durumunda motor kullanmayın. Rüzgarın nerede ne zaman ve ne şekilde vuracağını tam bilemezsiniz. O yüzden motor üstünde doğru pozisyonda ve yeterince derli toplu oturuyor olmak sizi birçok duruma karşı hazır tutacaktır. Büyük kafalı(fairingli) büyük gövdeli motorlar bu durumlarda çok düzensizdirler. Böyle bir canavarı kullanıyorsanız rüzgarda nasıl reaksiyon verdiğine bakarak ona göre davranışlarınızı ayarlamayı öğreniniz. Motorla mücadele rüzgarda daha fazla efor ister buda takiben su kaybı ve tükenişi getirir. Bu yüzden sınırlarınızı bilin, her zaman hava şartlarını öğrenerek yola çıkın ve eğer hava raporlarında 100 km/saat üzerinde bir rüzgar esintisinden bahsediliyorsa yola çıkmayın.

    Güçlü rüzgar su dalgalarının yaptığı etkiye benzer etki yapar. Düzenli gelen çapraz rüzgarlarla baş etmek kolaydır, hattınızda kalabilmek için yeterince ona doğru kırın. Ancak insanı sürükleyen bir türbülansın içinden sürüp geçmek karışık bir durumdur. Yöneltin yada yöneltilirsiniz. Elciklerde ve pedallarda, hatta kalabilmek için sürekli bir basınç uygulaması gerekir.



    HYPONATREMİA

    Sebep:

    Hyponatremia kandaki sodyum seviyesinin düşmesi ile oluşan bir rahatsızlıktır. Su zehirlenmesi olarak da bilinir. Vücudunuzun elektrolit seviyesiyle bağlantılı olarak çok fazla su tükettiğinizin işaretidir. Oranlar yüksek derecede bozulmuş demektir.

    Üç saat boyunca yoğun bir şekilde terlediğinizde, içme suyu vücudunuzun gerekli suyu almasına yeterlidir. Günlük gıda alımlarımız bize bu durum için yeterli elektrolit rezervini sağlar.

    Fakat bütün gün boyu terlemeleri, üst üste her gün uzun süreler motor kullanımları su içimlerine ilaveten elektrolit alımları gerekir. Aksi takdirde hyponatremia olma riski vardır.

    Terimiz tuz içerir, biz hem su hem de tuz kaybederiz. İlk birkaç saatin sonun da, vücudumuzda mevcut elektrolit seviyesi tükenir(terlemeyle atılır). Ağır su içimiyle ise seyrelir.

    Eğer bu yönde devam edersek de kandaki sodyum seviyesini iyice düşürür ve vücudun ısı regülasyon sistemini bozarız.

    Belirtiler:

    İdrar sararması belirtidir. Vücudunuz denge sağlamak için aşırı idrar atmaya başlar. Bu aslında vücudunuzun size gerekli elektrolitler olmadan suyu kullanamayacağını söylemesidir. Bu durumda siz çok fazla idrar attığınız için durumun düzeldiğini zannedersiniz ama tam tersi olmakta, vücudunuz kurumakta ve hyponatremiaya doğru gitmektesinizdir.

    Kafein ve alkolün diüretik (idrar söktürücü) etkisi vardır. Bilhassa alkol beyin hücrelerini kurutur.

    Normal gıdaların, bilhassa muz elektrolit yönünden zengindir, dışında elektrolit tabletleri en uygun olan takviye şeklidir.

    Hyponatremia çok tehlikeli bir durumdur. Beyinde tehlikeli şişmeleri oluşur çünkü artık hücresel su dengesini sağlayan sodyum seviyesi yetersizdir. Kesin bir tıbbi tedavisi de mevcut değildir. Ölebilirsiniz.

    Not.: İbuprofen (advil v.s.) ve naproxen (aleve v.s.) nin su içimi çok yüksek iken hyponatremia ya karşı vücut direncini düşürdüğüne dair deliller vardır.

    Konuyu özetlersek:

    Bu tehlikeli durumu önlemek kolaydır.

    Su ile birlikte elektrolitleri de aldığınızdan emin olun.
    Nefesle ve terle attığınız su miktarını geri alacak kadar su için.
    Gereğinden fazla su içmeyin.

    Not.:

    Elektrolitler vücuttaki yaşamsal bir çok işlemin düzenlenmesinde gereklidir. Elektrolitler; sodyum, potasyum, klor, magnezyum, kalsiyum, bikarbonat, fosfat, sülfat.
    Önemleri:Hücrelerin düzenli çalışması için bunlar gereklidir. Bunlar kas, sinir ve beyin fonksiyonlarının su seviyelerinin düzenlenmesinde yaşamsal rol oynarlar. Kısaca suyun olması gerektiği yerde olmasını ve yapması gerektiği şeyi yapmasını sağlarlar. Bunları yönetirler. Vücudumuzun %60 ı sudur ve su sadece serinlemek için değildir. Hücresel sağlığımız için ve bedensel fonksiyonlarımızın olabilmesi için gereklidir. Yemeden birkaç hafta yaşayabiliriz ama susuz birkaç günde ölebiliriz.

    .Su beden fonksiyonlarının olabilmesi için gereklidir.
    .Elektrolitler bu kaynakla ne yapılacağını belirlerler.

    Örneklersek: Elektrolit seviyesi seyrelirse veya yoğunlaşırsa beynimiz çekebilir yada şişebilir bu da düşünce fonksiyonumuzu engeller. Seyreldiği zaman canımızın istediği gıdalar ihtiyacımız olanlardır. Bedenimiz bizimle konuşmaktadır. Yoğunlaştığı zaman ise idrarla atılır.

    1.Terlemek bedenin soğutma sistemidir. İstenilen sonuçları elde etmesi için bedenin suya ihtiyacı vardır. Gazlı içecekler uygun olmaz.
    2. Beden ısındığında kan damarları deriye daha fazla kan basmak için genişler. Fakat ter çabuk buharlaşır ve deri kurur ve deri havadaki ısıyı emmeye başlar. Artmış olan kan dolaşımı da ısı emmeye başlar ve vücut ta dolaştıkça vücut ısısını artırır.
    3. Kalp atışları ve tansiyon yükselir. Nabız %50-70 hatta daha fazla artabilir.
    4. Isı krampları bacaklarınızda ve alt karın bölgenizde oluşmaya başlar. Bu vücut su ve elektrolit seviyenizin düştüğünü gösterir.

    Önlemler:

    Yola çıkmadan bir saat önce yeterli miktarda su içiniz. Su yada spor içecekler iyidir. Her şahıs yanında en az 1 litre su taşımalıdır. Uzun kollu gömlek ve pantolonlar giyin. Cildiniz, başınız güneş ışınlarına direk temas etmesin. Çok sıcakta tüm bedeninizi ıslatın. Bira içmeyiniz. Bir tanesi dahi sizin görüşünüzü ve karar verme yetinizi olumsuz etkiler.
    Karanlığa küfür edeceğinize kalkıp bir mum yakın. Konfiçyüs.
    alfamotosiklet.blogspot.com


    REKLAM ALANI
    Oktay Motor CF Moto Polaris Mondial
    Motomax
  2. #2

    Üyelik
    22 Mart 2005
    Şehir
    Ankara
    Motosikleti
    Hyosung GT 250 & Honda CBF 150
    Paylaşım için teşekkürler
    Alıntı mı bu acaba?
    Vuuuu diye aşarım dağları, enginlere sığmam taşarım

  3. #3
    İHTİYAR - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    29 Mart 2006
    Şehir
    İZMİR
    Motosikleti
    SUZUKI GS-500 E
    Sezon başlarken ve aramıza yeni birçok arkadaş katılmışken yerinde bir bilgilendirme,teşekkürler.
    Haydi hükümeti yıkalım yerine AVM yapalım.

  4. #4
    By Mükemmel - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    07 Aralık 2006
    Şehir
    Mersin
    Motosikleti
    GT250R
    Paylaşım için teşekkürler
    ÇELİK KANATLARIN ÖZGÜR ÇOCUKLARI

  5. #5
    arslanfb - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    17 Aralık 2006
    Şehir
    istanbul-Ataşehir
    Motosikleti
    ktm 390 düke-kmcyo 250 xciting
    Vermiş olduğun bilgiler çok eğitici emeğin için teşekkkürler

  6. #6
    Gaziantep İl Temsilcisi AYDEMİR - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    10 Mart 2006
    Şehir
    Gaziantep..
    Motosikleti
    O Bir Goldwing 1800 cc Birde Yamaha 250 cc
    güzel paylaşim teşekurler

  7. #7
    ozkansava - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    27 Temmuz 2006
    Şehir
    Nilüfer/Bursa
    Motosikleti
    JONWAY 150 T-2 YY Furnace
    Güzel bilgiler teşekkürler.
    Herkesin üç kişiliği vardır; Ortaya çıkardığı , sahip olduğu , sahip olduğunu sandığı. Alphonse Karr

  8. #8

    Üyelik
    09 Mart 2007
    Şehir
    istanbul/bostancı
    Motosikleti
    cbr 125
    ellerıne saglık cok guzel bır yazı olmuş teşekkurler
    ZAFERE KADAR DAİMA!!

  9. #9
    alfawings - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    11 Mart 2005
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    Triumph Tiger 1050 SE

    Açıklama.

    Alıntı st_erdogan adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Paylaşım için teşekkürler
    Alıntı mı bu acaba?
    Hayır. Ben alıntı yapmam. Gerek yok. Bu aslında benden alıntı olan ''İleri Sürüş Stratejilerinin'' bir kısmıdır ancak bölündüğü için böyle vermek zorunda kaldım.

    Cevap yazan, okuyan herkese teşekkür ederim.
    Karanlığa küfür edeceğinize kalkıp bir mum yakın. Konfiçyüs.
    alfamotosiklet.blogspot.com

  10. #10
    rayjay - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    13 Ekim 2006
    Şehir
    Angara
    Motosikleti
    CBR 1000RR
    ...soguga yigitlik olmaz...
    Been here, done that before and survived


    REKLAM ALANI

Konu içerisindeki kullanıcılar

Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)

Bu Konudaki Etiketler